VURTTA OLUP BİTENLER sının sebebi de bu keskin silâhı kul- lanmasını önlemekti. Bölükbaşının sorgusu M. P. lideri geçen haftanın ba- şında Pazartesi gecesinin yarısın- da dokunulmazlığının kaldırıldığı an- dan itibaren diken Üzerinde oluru- yor, her an tevkif edilmesini bekli- 'ordu. Bu hâdiseyi bekliyen sadece Bölülkbaşı değildi. Gazeteciler de di- ken Üzerinde oturuyorlardı. Kimse bu mühim hadisenin teferruatını kaçır- mak, gazeteci tahiriyle atlamak ni- yetinde değildi. Bölükbaşının evi ve bizzat Bölükbaşı dokunulmazlığının kaldırıldığı andan itibaren gazeteci- lerin ve fotografçıların 1 No. lu avı haline gelmişti. C.M.P. lideri nereye giderse gitsin, adım adım takip edi- şındaki oğlu iz ve 4,5 yaşındaki kızı Gül ile vedalaşmadan, onları do- sevıp okşamadan taş duvar- Rgitmek lstemiyordu İşte bu sebeple C.M.P. Genel Başka- nı dokunulmazlığı kaldırılıp tevkif ihtimali kuvvet kazandığı andan iti- rm toplantılarına bile çocukları yanında olduğu halde gidiyordu. Bu sırada Sorgu Hâkimliğinin tebligatı bekle- nen günün hangisi olduğunu belli et- ah rg davet edılıyordu Salıya kadar ser- beatti. Bölükbaşı sorgusunun Salıya bı- rakılmasmdan memnundu Zara, Pa- za i gün Sirşehirin tekrar vilâ- yet olması münasebetiyle bir tören tertiplenmişti. Bölükbaşı bu törende hazır buluıımak hemşeri seç- menlerini lerine, şenliklerine katılmak şehinde bulunabilecekti. Bulundu da.. O gün çok heyecanlı ve yorucu bir gün geçiren Bölilkbaşı akşam geç vakit Ankarada Necatibey Caddesin- deki evine dönmüş ve erkenden yat- mıştı. Salı sabahı da erftenden uyanıp yataktan çıkmıştı. Sadık takipçileri lükbaşının evinin kapısı açıldığı va- kit gazetecilerin çoktan beri orada bekledikleri görüldü. C.M.P. Genel yordu. Bö)ükba.şı 1949 da da tevkif edilmişti. O za itham edildiği suç, darbei hükumettı Bölükbaşı bir kaç arkadaşiyI zamanın vlet Başkanı İnönü ile Muhalefet Lideri Bayara suikast tertip etmek- le suçlandırılıyordu. Reami makam- lara bu yolda bir ihbar yapılmıştı. AKİS,6 TEMMUZ 1957 Bölükbaşı derhal tevkif edilmiş, fa- kat adalet cihazları bunun bir iftira ve tertip eseri olduğunu 5 gün zar- fında teybit ederek Bölükbaşıya hilr- Tiyetimi iade etmişti. O zamanlar Bö- lükbaşının oğlu Deniz, 21 günluk bir bebekti. Bölükbaşı kendisini tevkif etmek için gelindiğinde 21 günlük oğlunu kucağına almış, “Oğlum ba- ban gidiyor, belki gelmez. Bu kadar pisliği su temizlemez diye senin ismini Deniz koydum.” demişti. zamandan bu yana köpriülerin altından pek çok su akmış ve Bölük- başıya yeniden Cezaevi yolu görün- müştü. Bölükbaşı şimdi 8 yaşında kocaman bir delikanlı olan aoğlunu gene kucagına alıyo cuğun heyecandan kısıla yen sesi cevap veriyordu: “Evet ba- ba!”, Adliyede Bu sahne bütün hazır bulunanları heyecana boğmuştu. Bu arada sa- atın 10 a yaklaştığının farkına va- rıldı. Saat 10 da Böllüikbaşının Sorgu Hâkimliğinde randevusu vardı ve ne olursa orada olacak, dananın kuyru- Or: opacaktı. Bölükbaşı, avukatları .M. Genel Başkanının gölgesi ha.lmo ge len gazeteciler çağırılan otomobille- re binip Adliyenin yolunu tutlular. Kafile Adliye ve civarında ümit et- tikleri “sıkı emniyet tedbirleri” nın alınmamış bulumıugunu görünce hem şaşırdılar, hem de az sevindiler. Öyle ya, tedbir ahnmadıgıııa göre Bölükbaşı tevkif edilmiyecek demek- ti. Adliyenin koridaorları tıklım tıklım doluydu. Halk Bölükbaşıya karşı sevgi tezahüratiı yapıyordu. “Yuş varol, hürriyet kahramanı” — sesleri sık sik Adliye korilJorlarının tavan- leikb:işı çocuklarına veda ediyor larında çınlıyordu. Bölükbaşı gllç- lükle kendisine yol açtı ve Sorgu Hâ- kimnliğine girebildi. Usul kanunları- na göre hazırlık tahkikatı gizliydi. Bu bakımdan Sorgu Hâkımliğinde o- lup bitenleri yazmak imkânsızdı. Bölükbaşı Sorgu Hakımlığmden biraz sararmış ve anmış olarak çıktı. Avukat!anyla beraber Baro odasına girdi. Kısa bir konuş- sonra Bölilkbaşımn avukat- ları bir dilekçeyle tahkikatın sevrine usul bakımından itiraz ettiler. İtira- diyordu. Dilekçe Üçlincü Aqlıye Ce- za Hâkimliğine havale edildi. Üçün- cü Asliye Ceza Hâkimi Âdil Güneş- , itirazı tet- ceyi merakla bekliyorlardı. Saat 12 ye yaklaşırken, Asliye Ceza Hâğdmi- dip öğle yemeğini yediler. Bu, Bölük- başının henüz belli olmıyan bir müd- det için arkadaşlariyle beraber ye- diği son yemekti. Sıkı tedbirler ölükbaşı ve yanındakiler öğleden sonra saat 1,30 da lokantadan çı- kıp Adliyeye geldikleri zaman sahbah karşılaşmayınca yadırgadıkları sıkı emniyet tedhirlerinin büyâk bir mü- kenimeliyetle alındığını — farkettiler. İlk keyif kaçırıcı isaret bu oldu. De- mek ki halkın Rölükhaşıya karşı yaptığı tezahürat endişe uyandırmış- ti Bölükbaşı dağruca Soryu Hâkim- ligine gitti. Sorguya başlandı. Anla- şılan yapılan itiraz reddedilmişti. Bölükbaşının sorgusu tam 5 saat devam etti. Adliyede alınan emniyet tedhirleri son derece sıkıydı ama, İi- Şu efsunkâr hurriyet...