Böylece tek aile için düşünülen kü- çük ev tiplerinde en önemli mevkii müştereken kullanılan oturma odası almaktadır. Buoda aile- nin toplantı mahalli olduğundan önce rahatlık meselesi göz önünde bu- lundurularak bir kanape ve birkaç koltuk alacak şekılde odanın bır kısmı çekleri ile süslü genişçe bir önü de ilâve ediliyor. Biraz dah yük tutulan evlerde otarma köşesin- den başka küçük bir masa veya kitap rafları yakınına bir koltuk yerleştiril- mekle Aayrıca bir «dinlenme köşesi» meydana getiriliyor. İyice geniş tutu- lan oturma odalarında bir büfe ve ma- sa Örtüleri için ufak bir dolapla ta- mamlanan bir «yemek köşesi» ve çok defa bir de «çalışma köşesi» ayrılabil- mektedir Fertlerın toplu olarak rahatından olarak da kullanılabilmektedir. Bu tip tek katlı evlere bahçe ile 1rtıbatı daha kolaylaştırdığı ve sıkıntısını da bertaraf ettiği rağbet edılmekledır hususta gayet muhafazakâr dav a ve evin altında geniş bir mahzen ayırtmaktadırlar. İnşaat mal- zemesi bahsinde ise Danimarka iklimi en büyük rolü oynamakta, son zaman- larda hafif beton inşaat oldukça re- vacta olmasına rağmen, tuğla ve kire- mit daima en başta gelmektedir Danimarkanin şıddetlı sogukları da nd mühim bir mesele susta son yıllarda için artık bütün pencereler çift camlı ya- pılıyor. Hattâ üç katlı olanlar da pek nadir değildir. Isıtma vasıtası olarak da eski zamanın daha çok süsleme va- zifesi gören şömineleri yerme küçük —evlerde tas kömürü sobaları kullanılmakta, büyüklerde ise kalori- fer tesisatı Seri ç münhasır kalmamak- yukarda faydalanarak bazen masraf tutarının B 97 sini bile devletten ödünç almak suretiyle seri halinde bu tip evler fosa etmektedir- ler. Geriye kalan © 3 nisbeti de kiracı- ların iştirak hissesini teşkil etmektedir ki bu, inşaat tamamlandıktan sonra AKİS. 21 AĞUSTOS 1954 göz Öönüne alınan bir husustur. u müesseseler elde ettikleri kârı taksim etmemekte, bununla yeniden inşaata — girişmektedirler. Çok katlı meskenler bu tip müesseseler tarafın- dan tercih edilmekle beraber, bir kaçı mahzurlu olmıyacak şekilde birbirine bitişmiş seri halinde tek kata ev inşaa- tı da süratle gelişmiştir. Bununla beraber bu muesseselerın yaptırdığı evlerin büyük bi ru hakkı sadece inşaat şirketine münhasır kalıyor Modern bir dairenin sağladığı fay- dalar ne olursa olsun, halk yalnız ken- dine ait bir eve sahip olmak arzusuna uymakta ve şehirden; uzaklaşmanın verdiği bütün — güçlüklere katlanarak küçük bir ev ve yeşil bir bahçede hu- zur ve rahatım aramaktadır. Fuarlar İzmir Fuarı açıldı B u haftanın en mühim iktisadi hâdi- sesi, şüphe yok ki 20 Ağustosta açı- lan İzmir fuarıdır. Reisicumhur Celâl Bayar ve Meclis Reisi Koraltan'ın da huzurları ile açı- lan bu seneki fuarın, görünüşe geçen seneden daha ziyade alâka çeke— ceği anlaşılmaktadır. Esasen büyük ticaret merkezlerimi- zin başında gelen İzmir, 20 Ağustosla 20 Eylül arasında memleket iktisadiya- tının ve turizmin siklet merkezini teş- kil eder. İzmir fuarının menşei, 1924 senesin- de Manisa'da ticaret odası tarafından kurulan ve Kâzım Dirik'in buradan aldığı ilhamla — ertesi sene 9 Eylülde İzmir Sanat Mektebinde açtırdığı pa- nayırlara day Sanat mektebınde iki /|sene devam sis edilmiş ve fuar hüviyeti ancak 935 senesinde, yeni tesis edilen — Kültür Parkta açılan İzmir sergisinde belir- misti Ikıncı dünya harbinde geçirilen üç senelik kriz istisna edilirse hükü- metin de mevzuat ve mali bakımlar- dan müzahereti sayesinde İzmir fuarı her yıl biraz daha gelişerek bu günkü seviyesine ulaşmıştır. Fakat, bugün dahi İzmir fuarı, mil- ri iktisadi temellere dayanmakla bera- ber muhteliftir. Evvelâ: milletlerarası fuarımızda, sınat seviyemle dış piyasaların rekabe- tiyle boy ölçüşmekten çok uzaktır. Zi- rait mahsullerimiz, kam madde ve ma- denlerimiz ise, ticari rekabet zihniye- tine uyularak teşhir edilememekte ve binnetice, yabancı alıcıların dikkatini İKTİSADİ VE MALİ SAHADA çekememektedir Beynelmilel fuarımıza turist celbet- mek ve yabancıları misafir edebilmek meselesi ise, ayrı ve henüz halledile- miyen dertlerimizin — başında gelmek- tedir. Bununla beraber, her yıl biraz da- ha inkişaf kaydeden İzmir fuarının ki- tisat, ticaret ve bilhassa iç turizm sa- halarında uyandırdığı canlılık kayda şayandır. Fuarda teşhir edilen — yerli ve yabancı menşeli mallar hakkında hükümetimizin tanıdığı muafiyet, İz- mir fuarına, teşhirden de fazla bir e- hemmiyetle, pazar yeri mahiyeti ver- mekte, bu hal alıcıyı cezbetmektedir. Beynelmilel ticaret fuarı 15 Ma- yıs 1955 te New - Yorkta açılıyor M illetlerarası ilk ticaret fuarının New Yorkta açılması kararlaştırılmış bu- lunmaktadır. zere bu karar ransa muhtelif — temsilciler iştirak et- misti. New . Yorkta açılacak olan bey nelmilel açık kalacaktır. Fuara 20.000 kadar firmanın iştirak edeceği — zannolun- maktadır. İştirak etmesi muhakkak Almanya, A Hollanda, Büyük Britanya, İspanya, Avusturyadır Fuarlar bir nevi pazardır. Senenin muayyen devrelerinde açılır muayyen devrelerinde kapanırlar. mefhumu, muayyeniyeti de ihtiva eden bir mefhumdur. Pazarların en mütekâ- mil şekillerinden biri fuarlardır. Fu- arların memleket ekonomisine çeşitli yönlerden faydaları vardır. Bir kere çeşitli satın alıcı kitleleri ihtiyaçlarını tatmin etmeden önce fuarlarda teşhir edilen malları görmekte fayda vardır. İhtiyaç sahiplerinin bundan temin et- tikleri fayda büyüktür. Zira kendileri- ne lüzumlu olan emtialardan en fayda- l1 olanını seçme imkânım elde eder- ler. İştirak eden fîrmalarını elde ettik- rak edebilen firmalar kendileri için en iyi reklâm yapabilme şansını elle- rinde tuttuklarından bu onlara kendi- lerini tanıtmak için müstesna bir fır- sat hazırlar. Onun için böyle beynel- milel fuarlara iştirak etmekte — daima başlangıçta miktarı belki de mühim 19