18 Kasım 1937 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

IZMİTTE SITMA KALMADI Köylüye soruyorduk: sıtma var mı? Cevap her yerde ayni idi: yok, yok! Yağmur bir teviye yağıyor. Kaynana suratı gibi, bu- ruşuk, sevimsiz bir hava var.. İzmit köylerini birer bi- rer geziyoruz. Yanıkşarkiye köyünün kahvesinde pey- kelere yanladık, Köpüklü kahveyi yudumlar, sigarala- rımızı dumanlarken, köylülerle yârenliğe daldık.. Üzü- mün, kirazın, mısırın para ettiğinden bahsettiler. Uzun tarlada.ki çerkes kızının samur saçını, elâ gözlerini dile doladılar, ve neden sonra bize döndüler li nasıl ?,, diye sordular. “İyiyiz!,, dedik.. “Sıtma var : “dünya ahva- mı ?,, diye sorduk.. Her yerde ayni cevabı alıyorduk : yok, yok, yok... Bir delikanlı sıtma defterini gös terdi ve ilâve etti : — Doktor, Salı dedimmi damlar. Köyü baştan aşağı muayene eder.. Kinin yuta yuta, kulaklarım sağır olacaktı. Ve yol boyunca, köy köy, soruyo- M — Sıtma var mı ? Sıcak, tatlı cevab veriyorlar. — Yok. Yok.. &** Evet sıtma yok.. fakat sıtma nasıl “yok,, olmuştur? Sarı, sarsak ve can- sız yüzlere kan, renk ve can hnasıl gelmiştir ? Bu sualin cevabını vermek pek ko- lay değildir. Onun “yok,, oluşu, bü- tün bir mıntakada bir srhat davâsının tahakkuk edişi demektir. Bu davâ nasıl tahakkük etti ? 9 sene evvel İzmitte 94 27 sıtmalı ve 94 50 dalaklı hasta vardı. Bugün İzmitte 966 sıtma ve 96 9 dalaklı has- ta kalmıştır. Bu nisbetin sıfıra ineceği çok yakındır. günler * Aşağıdaki rakamlar yapılan çalış- maları çok iyi gösteriyor. 937 tedavi mevsiminde, marttan — birinciteşrine kadar - altı ayda - sıtma mücadele doktorları köye ve köylünün ayağına kadar giderek 97.427 hastayı muaye- ne etmişlerdir. Doktorların bu mua- yenesinde yeni hastalığa tutulmuş kimseye rastlanmamış gibidir. An- cak, eski senelerden kalmış 10.474 dalaklı ve 23.796 sıtmalının tedavisi- ne devam edilmiştir. Bu hastalara mücadele heyeti 366 kilo kinin, 817 tane kinin ampulü, zayıf ve kansız dü- şen hastalara 3840 kuvvet ilâcı, kü- çük çocuklara 23.969 tatlı kinin para- sız olarak dağıtılmıştır. Sıtma müca- dele laboratuvarında 33.687 hastanın kan muayenesi yapılmıştır. Sokaklar- da, mahalle aralarında küçük su top- lantılarını kurutmak için 4.446 kilo mazot, 135 kilo çayır yeşili sarfedil- miştir. Gene bu altray içinde 26.548 metre uzunluğunda kanal açılarak bir çok bataklıklar kurutulmuştur. Bun- lardan başka 42.575 metre uzunluğun- da kanal ve 22.000 metre uzunluğun- da dere, 43.435 metre uzunluğunda Hark temizlenmiş, 6.000 metrelik yeni- den hark açılmıştır. Bu hesaba göre, İzmit'te Atatürk heykeli Dokuz sene evvel İzmitte yüzde 27 sıtma yüzde 50 dalak hastalığı vardı. Bugün sıtmalılar yüzde altıya, yüzde dokuza indi. Altı ayda 97.427 has- ta muayene edildi. 26.548 metre kanal açıldı. 31 milyon metre murabbar batak- hık kurutuldu. dalak hastaları YAZAN: v C. Baykal Erzurumda bir talebe arkadaşını öldürdü “Gümüşeli” arkadaşımızın verdi- ği habere göre, Erzurumda hazin bir talebe cinayeti olmuştur. Hâdise şu- dur: Daha evel Mersin lisesinde bir arkadaşının boğazını kesmeğe teşeb- büs ettiği için oradan Erzurum lise- sine nakledilen 18 yaşlarında ve Ke- mal adında olan bir talebe, arkadaşı Hamidle her nedense geçinememiştir. Kemal, bir sustalı çakı ile Hamidi kalbinden yaralıyarak öldürmüştür, Bu cinayet muhitte fena bir te- sir bırakmıştır. Bir kan gütme faciası İki zanlı yeni kanuna göre muhakeme ediliyor Erzurum (Hususi) — Vilâyetimizde ilk defa olarak bir “kan gütme” davasının görülmesine başlanılmış bulunuyor. Bu dava, bu suretle kan gütme kanununun ilk tatbik sahası oluyor. Dava mevzuu şudur: Araba köyünden Mehmed, geçim- siz bir adamdır, her vesile ile kav- ga çıkaran bir tiptir. Bundan bir müddet evel aynı köy halkından Ah- med oğlu Mehmed adında bir adam- la bir tarla meselesi yüzünden kayga etmiş, kavga büyümüş, Mehmed tar- la komşusunu orada öldürmüştür. Jandarma biraz sonra katili yakalı- yarak adliyeye götürmek istemiştir. Fakat kardeşlerinin ölümünden mü- teessir olan Sabri ile Selim, kardeş- lerinin intikl almak istemişler- dir. Sabri ve Selim yolda jandarma- nın bütün müdahalesine rağmen ka- til Mehmedi biçakla öldürmüşlerdir. Bu suretle bir tarla kavgası bir kan davası halini almıştır. Katillerin mu- şimdiye kadar açılan kanallar vasıta- siyle vilâyette (31.236.480) metre mu- rabbar bataklık kurutularak içinde sapan işliyen, faydalı toprak kazanıl- mış ve fakir köylüye verilmiştir. Şim- diye kadar İzmit çocuklarına mezar olan Altıncıoğlu, Dipsiz, Bakırlr gi- bi bataklıklarda şimdi ziraat yapılı- yor. Şehrimizde mücadele başladığı za- man : — İzmitten sıtma kalkamaz. Sivri sinek daima saz çalacak. diyorlardı.. Bugün İzmitte sıtma kalmamıştır. Şimdi 3 bataklık kurutma makine- si 35.000 dönümlük Gökçeören batak- lığında işlemeğe başlamıştır. 18 met- re genişliğinde ve 5 metre derinliğin- de 10 kilometrelik kanalı aça aça Â- dapazarlılara can ve renk verecektir. Cevdet Baykal Komaada çalıştırılacak mahkümlar İzmir, (Hususi) — Ceza evlerinde- ki bir kısım mahkümların Nazilli kombinasında çalışmaları kararla_ş- mıştır. İzmir, Manisa, Muğl_a, Deniz- li ve Aydın ceza evlerindeki ağır ce- zalı mahkümlardan 200 kişi Nazilli kombinasında çalışacaktır. Çalışacak mahkümlar için kombinanın arkasın- da Sümer Bank tarafından bir pav- yon yapılacaktır. Burada inzibatı fab- rika müdürlüğünün nezareti altında bir jandarma karakolu temin edecek- tir. Çalışmağa gidecek mahkümlar, her sabah nezaret altında fabrikaya gide- cekler ve kontrol altında çalrşacak- lardır. Bu suretle mahkümlar, hem boş zaman geçirmiyecekler, hem be- 'deni kuvvetlerini kaybetmiyecekler, — hem de para kazanacaklardır. hakl Ağır Cezada devam edil- mektedir. Bir ana Doğurduğu öz çocuğunu öldürür mü? İzmir (Hususi) — Arab Hatice adında bir kadın, doğurduğu gayri meşru çocuğunu bir orman kenarına bırakarak öldürmek suçiyle muhake- me ediliyordu. Hatice suçunu inkâr ediyor, çalışmak için çocuğunu or- mana bıraktığını söyliyordu. Fakat dinlenen şahidler, Hatice- nin çocuğu öldürmeğe iki defa teşeb- büs ettiğini söyliyerek dediler ki: — Bir gün de çocuğu beline ka- dar tezek içine gömülü bulduk. Yav- ruyu ölümden kurtardık. Aynı çocu- ğu iki gün sonra da ormanda bulduk! Bunüun üzerine suçlunun yaşının an- laşılması için duruşma başka bir gü- ne bırakıldı. — Bursada gürültü ile mücadele Bursa, (Hususi) — Bursa beledi- yesi, mahalle aralarında mevcud ipek- li kumaş imalâthanelerinin, geceleri çok gürültü çıkarttıklarını göz önü- ne alarak halkın istirahatını temin bakımından bu imâlathanelerin saat sekizden sonra faaliyetlerini tatil et- melerini sahiblerine tebliğ etmiştir. Ayrıca sabahları saat sekizden ev- vel otomobillerin şehir dahilinde kor- na çalmalarını da yasak etmiştir. Mezardan gelen sesler Şayianın asılsız olduğu anlaşıldı Erzurum (Hususi) — Hasankale banyolarında çok feci bir ölüm vaka- sı olmuş, on yedi yaşında Muharrem adında bir genç yıkanmak üzere ban- yoya girmiş fakat bir müddet sonra üzerine fenalık gelerek düşüp öl- müştür. Muharremin kalb sektesin- den öldüğü tesbit edilerek gömülme- sine izin verilmiştir. Fakat, iki gün sonra kasabada garib bir dedikodu çıkmıştır. Bu dedikoduya göre, ço- cuğun gömüldüğü mezardan garib sesler geliyormuş, çocuk ölmemiş imiş, diri diri gömülmüşmüş, sağken girdiği mezardan kurtulmak için çır- pınıp duruyormuş!. Bu şayia ağızdan ağıza dolaşma- ğa başlamış, bunun üzerine delikanlı- nın mezarı açılarak cesed tekrar mu- ayene edilmiştir. Bu suretle şayianın asılsızlığı tesbit edildikten sonra ce- sed tekrar gömülmüştür. Fecibîkaza Bir çocuk bir atın tekmesiyle can verdi İzmir (Hususi) — Torbalının Dağ- kızılca nahiyesinde feci bir kaza ol- muştur: Kasab oğullarından dört beş yaşlarında Kâzım adında bir çocuk, sokakta oynarken bağlı bulunan bir atın yanına gitmiştir. Beygir huylan- mış ve çocuğu bir tekme ile yere yu- varlamıştır. Zavallı yavrucuk, başın- DEMİR DAĞ Üzerinde 10-15 milyon ton demir cevheri bulunan servet kaynağımız Yukarıda demiryoluna bir kilometre mesafede bulunan ve bü- yük bir demir cevherini üzerinde taşıyan Divrik Demirdağını gö- rüyorsunuz. Bu dağın zirvesinde harice çıkmış bulunan demir cevheri kütlesi 10-15 milyon ton tahmin edilmektedir, hem de bu- lunan demir cevheri yüzde altmış beş demiri ihtiva etmektedir, türk endüstri hayatının müstakbel servet kaynağı olan Demirda- gın hemen bu sene işletilmesi için tertibat alınacaktır. Modern te- sisat yapıldıktan sonra buradan senede asgari 500 bin ton demir çıkarılacak ve burası bir döviz kaynağı haline gelecektir. Bursa bir seyyah ve su sehri haline aelecek mi?| Bursanın veni imar plânı vapıldı b Neşeli bir kayakçı grubu Uludağda Bursa, (Hususi Muhabirimizden) — Sayın Başvekil B. Celâl Bayarın Büyük Millet Meclisinde okuduğu programda (seyyah şehirlerinin hükümet büdcesinden yardım yapılarak bir plân da- hilinde imâr edileceği) hakkındaki vadi, Bursada büyük bir se- vinç doğurmuştur. Yıllardanberi imârına çalışılan, fa- kat ferdlerin sermayeleriyle tam bir su ve seyyah şehri haline getirilmesi kabil glamıyacağı Aanlaşılan Yeşil Bursanın da devlet büdcesinden yar- dım görerek güzelleştirilmesinden çok istifade olunacağı şüphesizdir, Bu itibarla Bursa halkı; Sayın Baş- vekil Celâl Bayarın, verdiği bu mü- him karardan Bursanım da istifade edeceğinden emin bulunmaktadır. Ve bu kararın süratle tahakkuk edeceği- ne de kati bir gözle bakılmaktadır. Kaplıcalarımızın tslâhı ve tabiatin cömerd bir elle buraya ihsan ettiği güzelliklerin insan eli ve emeğiyle bir kat daha cazip bir hale sokulma- sı yolunda gerek Bursa vilâyetinin gerekse mahalli diğer müesseselerin çok emekleri geçmiştir. Fakat büdce- leri kendilerini bile idareye yetmi- yen belediye ve hususi muhasebenin : ştür. dan aldığı yaranın tesiriyle öl İzmirde sel İzmir, (Hususi) — Son yağan yağ- murlar şehirde gene bir sel halini al- mış ve bazı yerleri su altında bırak- mıştır. bu işi başarmasına imkân yoktu. Yapılanlar, ancak mü- him işleri diğerlerine tercih suretiy- le ele almmış olanlardı, şimdi devle- tin eli Yalovayı olduğu gibi Bursa- yı da büyük bir mamüre yapacaktır. Şehrin müstakbel imâr plânı işi de tam bugünlerde halledildi : Valinin başkanlığı altında belediyede topla- nan bir komisyon Bursanın yeni imâr plânının mütehassıs Wandenberg ta- rafından yapılmasına karar verdi. Bu plândan sonra Bursanın yeni ve ha- kiki şekli belirecektir : Esasen bu sene içinde başlamarş olan apartman inşaatı, plândan sonra hız alacak de- mektir. 13 Yaşında 18 sabıka! İzmir, (Hususi) — Şehrimizde on üç yaşında on sekiz sabıkalı bir hır- sız yakalanmıştır. Davi adındaki bu çekirdekten yetişme hırsızın muhake- mesi yapılmış ve iki ay dört güne mahküm olmuştur. Davâ kâğıdların- dan, sabıkalı Davinin bir de Nesim adında sabıkalı arkadaşı bulunduğu anlaşılıyordu. Hâkim Nesimin nere- ye gittiğini sorduğu zaman, Davi ar- kadaşının Filistine gittiğini, hırsız- lığa orada devam edeceğini söylemiş- tir. Demir dağın görünüşü Ha RLER İK SNRĞE BB Bir tokat bir çocuğu öldürdü Adana, (Hususi) - Yusuf oğlu Meh med adında bir çocuk arkadaşı Kas sımla oynarken, Kasım, arkadaşınıf kulağının arkasına bir tokat vurmuş” tur. Mehmed bu tokadın tesiriyle derhal hastalanmış ve zavallı çocuk kaldırıldığı hastahanede ölmüştür. UÜzüm ihracı Üzüm tipleri standarize edildi İzmir (Hususi) — Üzümlerimizin standard edilmiş olarak ihracına başr lanmıştır. Üzüm — standardizasyonu hakkındaki nizamnameye göre bun” dan sonra, standard edilmemiş üzüm- lerin ihracına müsaade olunmıyacak- me benziyen taş parçaları bulunmıya- caktır. Tipler tamamen tesbit edil- miştir. İhracatr kontrol bürosu, bu tiple- ri çoğaltmış ve ihracatçıların arzula* rıma hazır bulundurmuştur. İhracat” çılar, bu tipleri kontrol dairesindei aldırmış, ihraç edecekleri üzümleri, yeni tiplere göre hazırlamağa başla* mışlardır. Standard edil iş in ihe racatı kontrol dairesi tarafından ib- — racına müsaade edilmiyecektir. ——— DONANMA CEMİYETİ İkramiyeli Tahvilâtı PİYANGOSUNUN 15 - 11 - 1937 günü yapılan 65 ind keşidesinde İkramiye ve amorti isebet eden tahvil numaralarını göst€ rir cetveldir. KEŞİDEDE İTFA OLUNAN TERTİP NUMARALARI 1448 1895 3020 3352 4291 5129 5585 S66l 8445 8738 8874 9521 İKRAMİYE İSABET ETDEN NUMARALAR İkramiye TL, 'Tertip No. Sıra No. 1000 1895 99 150 9521 37 50 1448 38 50 5661 12 10 8874 75 10 5585 59 100 9521 25 10 8445 61 10 5129 38 5 3352 87 D 8738 28 $ 5129 90 5 9521 58 5 4291 29 Balâdaki tertiblerin hizalarında gösterilen sıra numaralarından müt€” baki aynı tertiblerin diğer sıra numâ” ralarına ve 3020 No. lı tertibe kâmilef amorti isabet etmiştir. İkramiye ve amorti bedelleri ga ir kinci teşrin 1937 tarihinden iti tediye edilecektir. Amorti bedeli be: her tahvil için bir türk lirası ve yirtö kuruştur. 3-6475

Bu sayıdan diğer sayfalar: