18 Kasım 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

18 Kasım 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

Sayfaya ait küpürler

 HDâik ea tler Memur olacaklar ve Üniversite Maliye Vekili, geçen gün — intişar eden bir beyanatında diyor ki: — Ankara,...
 Atatürk dün Elâzizden Tunceline de gittiler Büyük Önderin bu sabah Adanayı şereflendirmeleri muhtemeldir Atatüirk, Hozat...
 Kıymetli bir müessesemiz Deniz Harb Okulunun - yüz altmış ikinci yılı llk Bahriye mektebi nasıl kurulmuştu? N&i_ _sifh_alar
 -Tuncelinde imar 108 kilometrelik yolun mühim kısmı yapıldı Ankara 18 (Telefon) — Tuncelinden Perteke giden 108 kilometrelik
 “Elâziz , sözü “İl,, ile “Azık,, dan mürekkep B. Fazıl Ahmed Aykaç ile aç ile Ismail Müştak Mayakon Halkevinde iki konferans
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Atatürk dün Elâzizden Tunceline de gittiler Büyük Önderin bu sabah Adanayı şereflendirmeleri muhtemeldir Atatürk, Hozat deresi üzerinde yapılan beton köprüyü merasimle Eldesiz 17 (A. A) — Relsicum- hur Atatürk bu- gün saat 13 te El- âziz şehrini şeref- lendirdiler. İstas- yonda vilâyet ve belediye erkânı; C.H.P. heyetle rile, 4 üncü umu- mi müfettişlik er- kânı ve bölge va- erinin o tazimle- rini kabul buyu- ran Atatürk, se- lâm resmini ifa eden askeri kıta- yı teftiş ettikten sonra istasyon bul- varını iki yakayı dolduran binlerce halkın coşkun te- zahürleri ve «Yaşa, varol sesleri arâ- sında 4 üncü umumi müfettişlik ka- Targâhını teşrif buyurdular. Umumi “Elâziz,, s ozu müfettiş korgeneral Abdullah Alpdo- ğan müfettişlik mesaisi ve bundan sonraki “çalışma plânları hakında AÂtattirke izahat arzetmiş ve yeni “İl, ile “Azık,, dan mürekkep B. Fazıl Ahmed Aykaç ile Ismail Müştak Mayakon Halkevinde iki konferans verdiler Ankara 18 (Telefonla) — Elâzizden bildirildiğine göre; Halkevinde Elâziz mebusu B. Fazıl Ahmed Aykağ, Ata- türkten aldığı direktif ve emir üzerine bir musahabede bulunarak arapça sa- nılan Elâziz kelimesinin türkçe mem- leket mânasına gelen «ile ile gıda mü- nasına geler «azık» dan terekküb et- tiğini, bu itibarla kelimenin mümbit, mahsuldar, feyizli, bereketli mânasına geldiğini ispat etmiştir. Hatib, Ata- türkün dikte ettirdiği notları okudu, dakikalarca alkışlandı. Bundan sonra Atatürk B, İsmail Müstak Mayakonu çağırarak Osmanlı edebiyatı hakkın- da verdikleri direktif dahilinde bir hi- tabe söylemelerini emrettiler. B. İsma- il Müştak Mayakon şunları söyledi — Osmanlı edebiyatında muayyen | bir devirden sonra türkçe kelimeleri | medrese diline çevirmek edebi bir-sa- nat hükmünde idi. Elâziz kelimesi bu num bir. örneğidir. Cumhuriyet edip- leri şairleri bu noktaya” dikk itet- Tuncelinde imar 108 kilometrelik yolun mühim kısmı yapıldı Ankara 18 (Telefon) — Tuncelin- den Perteke giden 108 kilometrelik yolun 28 kilometresi altı ayda bitirii- miştir. 80 kilometrelik Hozattan ileri olan muhtelif kısmın da inşaatı haylı ilerlemiştir. 28,000 liraya çıkan ve üç ayda yapılan beton tek kemerli köprünün uzunluğu 55 metredir, Ke- meri 36 metredir, Suyun üzerinde ya- pılmakta olan beton ayaklarından biri atılan Pertek köprüsünün de mektedir. Köprünün inşaatı 939 ha- giranında bitmiş olacaktır. 04008000 1080090990900000000A08808000 “mek ödevindedirler. Türk malını mil li vesikalarla ortaya koymak Türkün | büyük cevherini, orijinal kültür vas- fmi göstetecektir. * Atatürkün Malatyadaki tedkiklerine sid bir intiba l açtılar ve bu bigi e işa 81 MN gelen Singeç adını verdiler inşaatın > proje, plân ve resimleri iğ ni göstermiştir. e 2 Singeç köprüsü Bundan sonra Atatürk, maiyef- lerinde (Başvekil Celâl Bayar ve Da» hiliye ve Nafia Ve- killeri, orgenerâi > Kâzm Urbay, umu mi müfettiş Alp- doğan ve diğer 2€- vat olduğu halde Tunceline gitmiş- lerdir. Yolda Mu- rat suyu Üzerin- deki eski köprü- den geçilerek eski Pertek kalesinin bulunduğu saha önünden Hozat de- resi üzerinde inşa edilmiş olan beton köprüye gidilmiş ve Türk tekniğinin (Devamı 4 üncü sahifede) Dikkatler Memur olacaklar ve Üniversite Maliye Vekili, geçen gün <intişar eden bir beyanatında diyor ki: — Ankara, İstanbul gibt mühim merkezlerde en küçük hizmet için asgari lise mezunu memur alacağız. Her Vekâlet bilğili memur istemek» te haklıdır. Esasen barem de ancak yüksek mekteb mezunlarına ilerle. mek imkânt verdiği için inkişaflarını devlet dairelerinde bekliyen gençler üniversiteye fehacüm ediyorlar. Halbuki, Başvekilin de nutkunda gayet iyi tebarüz ettirdiği gibi, üni- versitenin gayesi ilim adamı yetiştir- mektir; ancak böyle bir hedefi olan- “lar bu yüksek ilim müessesesine gir- melidirler. Talebeden çoğunun mak- sadı memurlukta o kullandacak bir İ şehadetname olunca tahsil cihazın- 148,000 liraya çıkacağı tahmin edil. | daki muvaffakıyet nisebi düşünüyor. Daha fazla mıkdarda yüksek me- mur mektebleri tesis etsek, memur olacaklar bu mektepleri tercih eder- b, bd Telefon o ederken: «Burası falanca yer, ben filâncayım!» demeden karşındakinden ce vap bekleme, Kıymetli bir müessesemiz Deniz Harb Okulunun yüz altmış ikinci yılı İlik Bahriye mektebi nasıl kurul- muştu? Ne gibi safhalar geçirdi? Deniz harp okulu, Cumhuriyet devrinde en büyük inkişaf ve terakkiye doğru yol almıştır. Hedefi, en büyük bahri devlet. lerin yetiştirdiği subaylardan üstün subay yetiştirmektir. Heybeli deniz harp okulu ve direktörü albay Ertuğrul (Yazısı yedinei sahifemizdedir) Siyasi bilmeceler!.. (1) ZE ras Lİ İNİK Kül mmminer 2 gi ie ES em ia

Bu sayıdan diğer sayfalar: