(uma | Çankırı Caddesi: I | Ulus basımevi nkara TELEFON Başmuharrir Yazı iş, Müdürü İdare Telgrafi Ulus - Atatürk gece Ada H%niye, 18 (Telgrafla) — Elazığ Alkevindeyiz. Konferans - salonunu | dolduran asker, memur, kadın ve er-| kek büyük ve kibar bir kalabalık A- :ımı-k'.. kendi aralarında görmekten baydukları sonsuz — bir bahtiyarlık işindedir. Göhüllerden coşan ferah Ve inşirah bütün sınırları aydınla ::;;r. Türklüğün vakar ve edebi elelerden taşan zevk ve neşe ile el- vermiş nezih bir türk aile toplan- tiszi tulmaz saadetlerini yaşı- Yoruz, ha 8: Bir aralık müzik ve dans durdu. d:hr;flı Fazıl Ahmed Aykaç görün. - Elazığ'tın bu değerli saylavı len- Çüistik delil ve hakikatlere dayanan ir. hitabe ile Elaziz kelimesinin El- | Azığ olarak türk asliyetini ispat etti. ., Fâzıl Ahmet'ten sonra Atatürk'ün Yüksek müsaadeleriyle ben söz aldım. '#manlı edebiyatında ve bilhasta 66 Manlı tarihinin kaydettiği muayyen nir devirden sonra, türk kelimeleri Y Medrese diline nasıl çevrildikle- İni, türk malmntn nasıl aşırılıp baş- dillere kaçırıldığını ve bu çalın - | ':"ı Malların asliyetini ilmi delil ve etikalarla isbat ederek türkün bü- tevherini ve orijinal kültür vat- Tt meydana çıkarmak cumhuriyet köğnevveri in nasıl bir ödev t il ettiğini söyledim. ler bu edebi konuşmala- a ile takib ediyorlar- * Çünkü bu cing gohbet yaradılışın- da edib olan türk milletinin ana- :';i'me en uygun bir konuşma tarz: p.P*rken Atatürkün yanında bulunan 'aşbakan Celâ , ayağa kalktı, lonun ortasına geldi ve heyscanmı Saklayamayan bir vesle bize nefis bir tarihi hâtıra hikâye etti. i Büyük devlet adamımızı edebiyat Ve hitabet mevzuunda da Glim ve ce- Git bulduğumu derhal söylemeliyim. Celâl Bayar devlet makinesi gibi akıl Bakinesini de bilerek ve anlıyarak kullanıyordu. Kelimeler onun ağzında ,'_:etemu kiyafete bürünerek en kesti Siçiömenin zevki hiç yanı Südür. O gece, Celâl Bayarın hita- ti kalpten gelen ve kafanın içinde | Olgunlaşan isabetli bir hüküm ile kar- | Blandı. Celâl Ba; mevzuda da Yik olduğu alk bu şları topladı. lâl Bayarın sözlerini aynen ZAP- | , tetmiştim, işte naklediyorum: — Aziz vatandaşlarım; ben şalf İeğilim, fakat temin ikâ kıymetli af- şımun bize zevk ile dinlettikleri Peyler ruhumda öyle bir. heyecan u- “Tevvelâ bu manzaranın - değişmesi iâ- Yandırdı ki kendimi zaptedemedim Ve 1063 106z 1061 Ankara ) naya —: şeref verdiler Atatürkün Malatya ve Erganide tetkiklerine gi t resimlerimiz ' yedinci sayfamızdadır Büyük Şef Ergani madeninde tetkiklerde bulunurlarken Şef istasyonlarda coşkun gösterilerle karşılandılar vyereceğiz Eskişehir'den doğu Anadolır'yı doğrua bozkırı geçen her türk vatan- daşının içinden bir sual geçer: — A- caba bu topraklar nasd - hayat bula- bilir? Burası, nasıl, yeşil ve zengin bir tabiat manzarası bağlayabilir? Eğer size Türkiye'nin en büyük bağ sahalarının bozkur'da olduğunu söyliyecek olsalar, hâyret edersiniz. Halbuki Türkiye'de, şimdi en çok aranan şarabın bozkır. bağlarının mahsulü olduğunu biliyorsunuz. Ke- za bozkır topraklarında iyi cins bir çok meyvalar yetiştiğini de yeni öğ- renecek değilsiniz. Her tarafta bağ ve meyva ağacı kolayca - yetişiyor Çalışınca ormanlar bile yapabiliyo- ruz. Fakt bu meseleyi rasyonel ve, halk ihtiyaçlarına cevab verir, binaena- ieyh halkın kendiliğinden yapabile- ceği tarzda halletmek lâzımdır. İşte cumhuriyet Ziraat Bakanlığı şimdi böyle bir proje üstündedir. Anadolu yaylasının su hazneleri ve toprak kabiliyeti, bu geniş va- tan parçasını bayındır, yeşil ve me- sud bir hale gelirmeğe elverişlidir. Şartlar müsaid olursa, cumhuriyetçi- lerin azmi onu en kısa “zamanda gerçeleştirir. ve türk imarcılığının, bu süretle ,en güzel eseri meydana gelir. Şimdi bir rüya kadar tatlı olan, fakat fen ve hesab hakikatlerire is tinad ettiği için, herkese hemen ha - naat verecek olan tafsilâtı okuyu- nuz. Ziraat Bakanlığının hazırladığt büyük projenin bedefi, bozkırın ten- i ve bünyesini değiştirmektir. Step yeşillenecektir. Bu ağaçlan dırma ve bağlandırma hareketi, köy içlerine inhisar etmiyecektir. Köy hududlarına — kadar dayanacak — ve ekim mıntakası dışında kalan bütün toprakları kapayacaktır. Mesele şudur: Orta yayla Türki- yenin kıraç ve ağaçsız köşesidir. Bu- rada kalkmmanın başlıyabilmesi için F.R.A. zımdır. Toprağın cevheri taş bağla- | mıştır. Donmuştur. Onu yumuşatmak ve faydalanılabilir hale getirmek lâ- zımdır. O balde bu renk - değişmesi, bir de toprağın bünye değiştirmesi- gerektirmektedir. Orta yaylanı ftçi milyonları, bu âsi ve geri tabi- atle cenkleşe cenkleşe, onun ne iste- belli olmaz, disiplinsiz ahlâkına boyun eğmeye alışmışlardır. Step, | ve bünye değiştirmedikçe bura- (Sonu 8. inci sayfada) Bütün Adana halkı Atatürkü £ alkışlamak için sokakta idi Atatürk Ergani bakır madenlerinde tetkiklerde bulunurlurken Gazlanteb, 18 (Hususi muhabirimiz- | dökülmüş, Atatürke candan tazimleri- den) — Atatürkün trenleri bugün Ma latya yolundan gelerek Narlı istasyo- nundan Adanaya doğru geçtiler. Bü-|da kendilerini karşılamağa gide yük Şefe, şehir namma - vali, vilâyet | ve erkânı halkevi, tica- | rak yola devam etmişlerdir. meclisi, belediye, par ret odası reisi ve azâlarından mürek- | keb bir heyet Narlı istasyonunda tazi- matlarını arzettiler. Osmaniye'den geçerken retmelerine rağmen hasret çeken hütün adanalıla: ni arzetmişlerdir. Büyük Şef Adana vilâyeti hüdui vali tazimlerini kabal buyura- İstasyonlarda binlerce halk varc | Karşılama töreni yapılmamasını em- Büyük Öndere Osmaniye, 18 (Hususi muhabirimiz-| boyundadır dan) — Atatürk bugün saat 16 bu- çukta Fevzipaşaya — muvasalat buyur- dular. Örgeneral İzzeddin, askeri er - kân tarafımdan istikbal olundular. O- kul talebeleri ve kalabalık bir halk ta- zimlerini arzettiler. Atatürk vagonla- rından inerek herkese ayrı ayrı iltifat buyurdular. Fevzipaşa ilk okul tale- besinden bir çocuk nutuk irad ederek ulu önderi hürmet ve minnetle selâm- ladı. Adana yolunda Adana, 18 (Hususi muhabirimizden) — Elâzığdan hareket buyuran Ata- türk geceyi yolda geçirmişlerdir. Bü- yük Şefin Adanaya doğru geldiklerini lardaki halk, şafakla beraber yollara ' Atatürk Adana'da Adana, 19 (Husus! muhabirimiz den) — Büyük önder Atatürk'ü hamil olan hususi tren sabaha karşı 2,30 da halkın coşkun tezahürleri arasında Adana garma girdi. Büyük şef şimdi vagonlarında istirahat buyurmakta. dırlar. Yarın şehirde bir gezinti yap- istasyon | maları muhtemeldir. Adana büyük se- vinç ve heyecan içindedir. Deniz harb okulunun 162 inci yıldönümü dün törenle kutlandı Istanbul, 18 (Telefonla) — Heybeliada'daki deniz harb oku. lu bugün kuruluşunun 162 inci yıldönümünü güzel bir törenle kutladı. Sabah saat 9 da köprüden kalkan bir vapur. davetlileri anlayan yol üzerinde bütün istasyon- | köprüden alarak Heybeliye götürdü. (Sonu 8, ânci sayfada) Fransadaki suykast Polis birçok silâh deposu keşfetti Paris, 18 (ALA.) — “Lea Cagow larde” adını taşıyan - gizli cemiyetin yeni faaliyeti hakkında yapılmakta o lan tahkikat etrafında - polis sıkı bir ketumluk muhafaza etmektedir. Şimdiye kadar yapılmış olan birçok araştırmalarda ele geçenleri tesbit et- meğe imkân yoktur. Bilinen, bir kaç hâdise ile altıya baliğ olan tevkifat mikdarı ve ilk önce yasak silah taşı- mak davâsının devletin emniyeti a. leyhine hareket davâsına değiştirilmiş olmasıdır. Son yapılan araştırmalarda birçok evlerde silah depoluğu işini görecek şekilde mahzenler hazırlanmış olduğu görülmüştür. Polis en mühim izi bir aile pansiyonunun bodrumunda — bul- muştur. Burada iki ton sikletinde tah- İ min edilen harb levazımı ele geçmiştir. Bunların arasında 400 el bombası, 100 kadar mitralyöz ve 100 bin tane de fi- şek bulunmuştur. Fıkra Para -pul Mihli zevki tanıtmak için daba İyi hangi vastta olabilir? paza, elden ele milyonlarca defa devredecek ve ber- kes, onun üstünde bütün dikkatini kullanacaktır. Pul kadar hiç bir milli şey, cihanı dolaşamaz: türk pulunun nası! olduğunu bilenlor arasında, Tür- kiyenin nerede olduğunu bilmiyenler dahi vardır. Pul, kolleksiyonlara gire- rek, nesilden nesle de geçer. İmdi son gümüş liramız, eski güntüş lira kadar fenadır: bele ay - yıldız, bi- zim bayrak tariflerini sanki tekzib et- mek için, bütün ebadları yalnız kaide ğll, estetik aleybine de bozularak yapılmıştır. Tarih: kurultayı frrsatı ile çıkardığımız pul dahi iyi değildi. Sebebi vardır, basittir: para ve pti ressamlığı bir ihtısastır. En güzel pa- ra ve pulları topladıktan sonra, bu pa- ra ve pulların kimler - tarafından res- medildiği öğrenilebilir: ve anahatlar ve motifler bizim olmak şartı ile, şes killer onlara tesbit ettirilebilir. Hele pul, her memlekette P. T. T. lerin het vesile ile çıkarıp, kolleksiyon merakı yüzünden, büyük gelir temin ettiği bir kazanç kaynağıdır.. Ne Atatürkün fena beykeli, ne çir- kin türk parası, ne de kötü pul: tüc- carca sömürülen miJ11, bunların Tâkis en güzel, en canlı ve en yaşayı- 01 olmalarını emreder. Fena'nın millisi olmaz. Varsa da tasfiye edil- mek İâzımdır.- Fatay