Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
yu ww ee — w €v KA N M y A | muvwu A O L ON k e a ü ga v S H a YU CUT ÜN AAA N İ SİYASET  Garpta ve Sarkta Esen Fırtına aarar YAZAN: Lioyd George (ESKİ İNGİLTERE BAŞVEKİLİ) A AAA ei AAA * ngiltere nazırları harici vaziyetin altı ; ı ay evveline nisbetle bir hayli iyi ol- duğunu söylüyorlar. Bu söz hakikate müuta- bık olsaydı şükranla karşılanması gerekle- $ir ve ortalığı kaplıyan ağır sisleri dağıtmıya Yardım ederdi. Fakat İngiltere nazırlarınır beyanatı, Uzak Şark hâdiselerini hiçe say- Mmak ve İspanya harbinin bir yıl daha uza- Mmasında tehlike görmemek esasıma istinat etmektedir. Altı ay önce Japonlar Çin ile kavgaları- nm mahalli mahiyette olduğunu nın şimaldeki mahalli vali ile ara'arında koptuğunu —iddia — etmişler, Maksatlarının bu küçük hâdi- seyi bertaraf etmek olduğunu söylemişlerdi. Bugünse bütün Çini isti.â etmek ve Çin sed- dinden Kantona kadar kosko- Ca sahayı ilhak etmek istedik- lerini saklamıyorlar. Dış görünüş bakımından Çin, yi- he Çinli imiş gibi görünecek ve 400 milyon Çinli belki de yeni e- fendilerinden hoşnut olmıyacaklar, fakat, Çinlilerin asıl nefreti, ken- dilerini zalim mukadderata boyun €ğmiye mecbur eden dostlara kar- & olacak ve bunlar bu dostlara ek- Silmiyen bir kin tutacaklardır. Eğer Ingiltere -ve Amerikaya Muhasım 500 milyonluk bir impa Tatorluk vücuda getirmek bu iki Memlekete göre hiçe sayılacak bir hâdise ise, o zaman İngiltere kabi Desinin nikbinliğini haklı görmek Nu Japonya searn Sivil nazırların hiç nüfuzları yok AAA AAA AA J aponyadaki Militaristler bu lâkaydiyi aciz eseri say- ve kavga- V Ai ispanyada hükümet lehine har. beden yabancı gönüllülerden: A. merikadan gelen Linkoln tabu. rundan birkaç nefer siperlerde... AAA AÇA AAA Çinde felâket içinde bir ana ve yavrusu Şimdi Uzak Şarktan Avrupaya gelelim. ee İtalya P!'L di ve mali vaziyct .. ÜUkları için, beyaz d r k"!! gittikçe artan dik kaf Söstermektedirler. iliz sefirine ait otomobilin bile bile bombardıman edilmesi Ja- N askerinin garbe karşı hisset- istihkarm ilk gösterişi idi. Bitaraf bir geminin bombardı- An edilmesi, bilhassa gemicilerin t"llyöz ateşine tutulması, çok _ki devirlerdenberi eşi görülme- İŞ bir hâdisedir. Almanlar, bü - Ta, harp sırasında, hiç olmazsa, Asteelecekleri her gemiyi batıra- di Şfmı peşinden ihtar etmişler- ]ö Japonlarsa bu ihtara da lüzum Şi Tmemektedirler. har, lay hâdisesinden sonra bir hi? ilânmı haklı yapacak daha Yığın hâdise ve hakaret vuku m_:“' İngiliz gemisi Vuhu'nun ba- , Hong Kong kara suları- Yağın “üz edilmesi, Amerika bay" Maş M Yangtse çamurlarına Atıl- selç, bünlar arasındadır. Bu hâdi- *re karsı protestolar yapıldığı alelâd Tokyodaki sivil nazırlar, çühkış tarziyelere başvuruyorlar. Sey ha Kerler sivillere başka bir v Takmamışlardır. Sivil nazır n mot“rîhisi kalmamış ve bunla Mek î"'“r yabancılara karşı eğil- Zifesi ğ Büler yüz göstermek va- bt Trakılmıstır. Sivil nazırlar, vg,_ifî"e' kazanılıncıya kadar bu Sünra Liy d“!u;n edecekler, ondan knndu,uke"e'— Japonyaya her ba eti hâkim kesileceklerdir. mc,h“::e harp biter bitmez yâ- dolacak dosyaları — tarziyelerle tini sonç Yaponlar Çin memleke bime,.c:ı:z kaynaklarile ve yüz OİWkıa,.;î halkı ile ilhak etmis iyi değildir // AAA AAA AAA stalya, harpten çıkmasına ı rağmen kasasında birkaç para kaldığını göstermek için ke- sesini şakırdatıyor. Fakat dolu ke- se şakırdamaz, İtalyada iktisadi ve mali vaziyet hiç te iyi gitmiyor. Hitler, yeni büyük ordusunu kur mak ve hava kuvvetini inşa etmek iptidai madde satın almak için para zaruretindedir. Fakat bulmak için güçlük çekiyor. İki faşist diktatör de İspanyada ki vaziyetlerini tadil için anlaşmı Ja hazırdırlar. Fakat benim kana atime göre, ikisi de Franconun muvaffakıyetine hizmet edecek bir tek neferlerini bile İspanyadan çek miyecekler, topçu, tayyareci erkâ niharp ve iyi talim ve terbiye gör müş piyadeleri İspanyada — kala- caktır. Buna mukabil İspanya hüküme- tide küçük gönüllü kıtasını teş - kil eden güzide askerleri Ispanya dan çıkarmak istemiyecektir. İspanyanm âsi ordusunda hiç olmazsa 100.000 yabancı asker var dır. Faslıları da bunlara katacak Slursak bu rakam kabarır. Çünkü Faslıların İspanyol olmadıkları şüphe götürmez. Bu Faslılarm çoğu Fransa Fa- sından getirilme oldukları için coğ rafya bakımından da Faslı sayıl - mazlar, Mikümet farafımdaki gönüllü 1er15,000 i geçmezler. Bun ların bir kısmından vaz geçilebi- lir,. fakat yeni ordunun hazırlan- mas'na kadar diğer kısmın İspan yada kalması zaruridir. Almanlarla Italyanlar İspanya- daki ordularının yarısını çekerler- se geride 50.000 gönüllü kalır. Fa- kat hükümet, kendi elindeki ya - banctların dörtte birini çıkaracak olursa vaziyeti bozulur. Bu vaziyet karşısında umumi bir netice varılması ihtimalinden şüphe ediyorum. Teruel muharebe lerinin neticesine gelince; hükümet kuvvetlerinin bu şehri zaptetmesi ne kadar siyasi ve askeri mahafil- de hüküm süren kanaat Franco - nun muhakkak muzaffer olacağı merkezinde idi, Asilerin Şimalde muvaffak ol- duktan sonra kuvvetlerini Madrit önüne getirerek şehri zaptetmeme leri de hayret uyandırmıştır. Kaba hat havaya yüklenmekte ve kati , muharebenin bahara kaldığı söy- lenmektedir. Fakat arada vukubu lan Teruel muharebeleri askeri ve siyasi hesaplar hakkında şüphe beşl ine saik olmuştur. Cümhuriyetçiler iyi teçhiz edil dikleri takdirde mevkilerini muha- faza edeceklerini ispat ettikten başka taarruza geçebileceklerini de göstermiş bulunuyorlar. aa İspanya Anarşist kümeleri bir ordu oldu Fra.noonun mukabil bir taar ruz yapması bu noktai na- zarı da değiştirmiyecektir. En ha raretli ve en nikbin — Francocular bile Ispanya demokrasisinin kolay kolay katledilemiyeceğine inanmiış bulunuyorlar. Harbin başlangıcında istedikleri zaman, istedikleri yerde döğüşen anarşist güruhu bugün iyi talim gören. yüksek disiplinli bir ordu olmuştur. Ve bu yarım milyonluk ordu dünyanın en iyi ordularına 1936 da Franconun kollarımı sallıya sallıya yürüdüğü sırada zamanın Cümhuriyetçiler lehinde olduğunu söylemiştim. . Acaba İngiltere Başvekili ve Ha riciye Nazırı, vaziyetin altı ay ev veline nisbetle iyi olduğunu söyle dikleri zaman gvsterdikleri nikbin lik bu amile mi istinat ediyor Demokrat bir memleketin nazır ları olduklarına göre böyle olmak icap eder. Fakat ben şüphe ediyo- rum, Çünkü onlar daha fazla, da hili harbin süratle bitmesini ve Ha beşistan fethinin tanınmasile te - min edilecek bir Mussolini şemmsiye si taşryan muzafferin bir Avrupa sulh konferansıma getirilmesini W- . muyorlardı. TAN Şu garip dünya: Ağaca. Âşık Olmuş 85 yaşmı bitiren Palmet Ogden a- dında bir Ingiliz kadını 50 senedenbe- ri bir ağaca âşıktır. Bu ağacı avlu- sunun bahçesine kendi ellerile dik - mıştır. Ağacm dallanıp serbestçe bü vümesi için dallarınım evine değdiği verleri dülgerlere kestirip aldırmış - tır. ; Saat sahiplerine ceza!.. Büyük şehirierde kulelerde, direk lerde umumi saatler vardır. Bu sa. atleden halk, vakti anlar, Fakat bu saatlerin yelkovanları, hicbir za- man vakti. saati dakikası dakikası. na göstermemişlerdir. Bu sebeple. Londrada, vakti, za. manı doğru olarak göstermiven sa. atlerin sahiplerine ceza kesilmesi ka. rarlaştırılmıştır. d “Yürüyen bina Arjantin devletinin paytahtr o. lan Buenos - Ayreste buğunlerde, 25 katlı ve 38 ton ağırlığında beton bir bina, 60 metre yürütülecektir Buenos Aires'in imar plânına göre, bu binanm caddede diğer bi'nalarla bir sırada o'ıması için. 60 metre ge- ri çekilmesi icap etmiştir. Bu binada, mesai nezareti bulun maktadır. Mühendislerin hazırladıkları plâ na göre, bina, bir satıh üzerinde tekerleklerle her gün birer metre yürütülecektir. — Böylelikle binanın yürütülmesi 60 gün sürecektir. B'na, yürütülürken mesai neza. reti işini hiçbir gün bile tatil etmi. yecektir. Binanm hareketi esnasın. da, su, telefon, elektrik tes'satı da işliyecektir. e İki rakip sevgili Meksikada Meksiko şehrinde iki genç kız, ayni erkeği sevmişlerdir. Genç kızlar biribirlerini kıskanmakta o kadar ileri gitmişler ki, nihayet. biribirlerini düelloya davet etmişler ve kılıçlarla döğüşmüşlerdir. Netice- de kızlardan biri omuzundan yaralan mıştır. Fakat sevdikleri erkek, başka bir kıza evlenmiştir, e Kafasını uçurdu Finlândiyada Uleaborg tayyare is- tasyonu meydanında garip bir facia olmuştur. İstasyon meydanına kon- mak istiyen bir tayyarenin kanadı, yere inerken bir tayyarecinin başına çarpmıştır. Çarpma, o kadar ani olmuştur ki, tayyarenin kanadı derhal bu adamm başını kesip koparmıştır. b Kadınların hâkim olduğu şehir Kazas'ta Nü-Altoh şehri, “kadın- lar şehri,, nâmile şöhret bulmuştur. Şehirde, belediye reisliği, posta mü- dürlüğü, hâkimlik, malmüdürlüğü gibi bütün memuriyetler tamamen kadmlarm elindedir. Buna Trağmen, şehir çok iyi bir surette idare olun - maktadır. Bu şehirde yalnız. polis ve jandar ma ve itfaiye erkeklerdendir. e 17 yaşındaki genç kız Amerikada 17 yaşımda Doroti Eve lin adında genç bir bayan, 52 yaşın- da bir bankerle, evlendiğinin daha ilk gününde, Gangsterlerin yanına kaçmış ve bunlarla birkaç ay yaşamış tır, Genç kız, Gangesterlerle yaptığı soygunculukları dolayısile geçen gün mahkeme huzuruna çıkarılmıştır. F'a kat yaşmm küçüklüğü dolayısile ser best bırakılmış ve tevkifaneden çıka rılırken kendisine. bir daha Ganges- terlerin yanma gitmemesi tavsiye e- dilmiştir. e Fakir ressamları evlendiriyormuş Danimarkanm pavitahtı olan Ko- penhang'ta ;tiçard Vilstrub nâmın - da biri, yeni evlenecek ressamların düğün masrafları icin 5 milyon frank vermeyi kararlaştırmıştır. Böylelikle Riçad, ressamlam evlenmeleini kolay laştıracaktır. Çünkü kendisi, ressam larm yaptığı tabloları satarak büyük bir ticarethane-işletmektedir. Dün olduğu gibi.. bugün de, yarın da hep böyle... Şu Tramvaylar Niçin Kalabalıkmış Biliyor musunuz?.. Yazan: Reşat Feyzı Bilhassa, sa « bah ve akşam saatlerinde, tram vay yolculuğu Is- tanbullular — için nekadar azaplı bir iş oluyor.. Halkım şikâyeti en ziyade iki nok tada toplanıyor: Bir, arabaların dolu oluşu.. Ikinci. si, çok ağır hareket etmeleri.. İstanbulun müstakbel imar plâ- nmma göre, bugünkü tramvay hat ları değişecek.. Belki, o vakit, şeh- rin nakil vasıtaları biraz daha inti zama girer. Fakat, bugünkü şart- lar içinde, İstanbulda fazla tram- vay işletmek ve bu arabaları da- ha süratle tahrik etmek imkânı olmadığı iddia ediliyor. Tramvay işlerinden anlıyan bir zat, seyrüseferin sürati hakkın- da şunları söylüyor: — İstanbul tramvay sebekesinde üç düğüm noktası vardır. Köprü- üstü, Bankalar caddesi ve Gülha- ne parkı kapısı.. Buralarda ara- balar arka arkaya sıralanırlar.. Bekleme, burada hâs'l olur.. Çün- kü, arabalar biribirlerini takip ederek yollarına süratle devam edemezler, Önü tıkalıdır. Yokuş ©- lan yerlerde. iki araba arasında cok mesafe bulunmak lâzımdır. Bu mesafe, herhangi bir kaza ihti maline kargı alman tedhirdir. Bu üç düğüm noktasmı kaldırırsanız, şehrin tramvay meselesi, simdiki- ae nisbetle çok daha ferah bir şe- kil alır. Tramvay şirketi. Köprü üstüne konan sarı çivilerin de bir favda- sı olmadığma kanidir. Şirketin ka naatine şöyle bir inanmak lâzrm- gelirse, bu çiviler sürati azaltıyor- muş, Meğer, tram - vay arabalarının ağır — gidişinden valnız İstanhul şi kâyetçi — değil - miş.. Alâkadar - arm sövlediğine göre. dünvanm hemen bütün bü- yük sehirlerinde tramvavlar. tıp - kı burada olduğu gibi fıstıkik — ma- kam hareket e- derlermiş.. Konuştuğum bir zat dedi ki: | — Pariste, gündüz tramvayla üç çeyrek saatte gittiğim bir ye- re, gece yarısından sonra yirmi da kikada gittim. Çünkü. gündüz. yol lar tıkalıdır. Onun içindir ki, Pa- riste, acele işi olanlar yeraltı şi- mendiferi, vani metro ile giderler.,, Bu zat diyor ki: “— İstanbulun imar plânı için hazırlanan esaslara göre, Kara - köyden Beyoğluna çıkan hatı yo- lunu değiştirmektedir. Karaköy - - den Vovvoda caddesine sapılmrya cak, Topane istikametinde gidile- cek, sonra biraz ileride Kömürcü- ler sokağından sapılarak. Kumba- racı yokuşundan Beyoğluna çıkı- lacak.. Bu yol, 30 metre genişliğin de bir cadde olacak.. Fakat, yo- kuşlar, tramvay arabalarını bek- lemiye mecbur ettiğinden, o za- man da, süratten kazanılrp kaza- nılamıyacağını bilmiyorum. | Şişhane yokuşu faciasını hatır- larsınız.. Burada, ölen, yaralanan birçok vatandaşların muhakemesi hâlâ devam ediyor.. Şişhanede dev, rilerek parçalanan arabayı, şirket tamir etti, işletiyor.. Alâkadarlam rın ifadesine göre, şehrin bugün- kü tramvay şebekesinde, mümkün olduğu kadar çok araba işletilmeir tedir Daha fazla araba işletmek teknik ve fenni bakımlardan im- kânsızdır. Bana izahat veren zat şöyle di yordu: — Şirketin 200 kadar arabası var. Hepsini işletiyor. Fakat, yüzde on kadar tamir i- çin, daima garajda araba vardır, Birinin tamiri biter, ötekine bir şey olur, içeri girer. Yoksa, here hangi bir başka sebeple, araba içer de bekletilmez. Çünkü, bir trame vay arabası vasati 15 bin liradır. Bu on beş-bin lira durduğu yerde gelir temin etmez. İşlemeli ki, a. mortismanını, faizini çıkarabilsin. Son zaman « larda, tramvayla rın sık sık bozul duğundan şikâ « yet ediliyor. Fren Ö lerin tutmadığı ileri sürülüyor. Bu noktalar hali bai kında, malümali istediğim muhatabım şöyle cevap verdi: — Arabalar daima muayene &. dilir. Freni bozuk araba işlemiye çıkarılır mı?. Bir arabada beş ay-« rı fren varndır. Vatman bunlardan mutlaka birini kullanır, arabaya hi kim olur.. — Yokuşlar fazla tehlikeli de- — ğil midir?. | — Araba yokuşa geldiği vakit, — yapılacak işler vardır. Bu işler ya — pılırsa. arabaya bir şey olmaz. | — Fazla yolcunun, tramvay kas — zalarma tesiri var mıdır? — Bilâkis, arabanın içi nekadar dolu olursa., araba o kadar otüu « raklı olur. Bilhassa yokuşlarda, bu, çok iyi bir şeydir.., Tramvay arabalarınm — tıklım — tıklrm dolu oluşunu bu kadar gü- zel tefsir ve tevil etmek hatırını- za gelir miydı .. Demek ki. dolu arabalara binmeyi, bundan sonrâa hiç unutmamalısınız. Aklrma gelmiş ken, sorayım, de dim. Meselâ Maç ka arabalarınıı azlığından sikâ | yet edilir. Buni karşı aldığım ce vap ta şu oldu: — — Arabalar a değildir. ihtiyat — karşılar.. Ara : — balara çabuk Çi — buk sefer yaptırmak zarureti var . — dir. Şebeke, nekadar uzun olursa, — hareket saatleri o kada r uzar.. Hal buki, çabuk sefer yapan arabalar, daha çok yolcu alrp boşaltabilire — ler, Meselâ Istanbulun en kesif yolcu mmtakası Eminönü ile Tak- — sim arasıdır. Binaenaleyh, bu kı- — &rm Üzerinde fazla araba bulundur ç (Arkası 8 incide) — l Üa