6 Ocak 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

—00 TAN vi 6-1-938 -'_._1 M F | h k eme l er d 'e ROMEO JULYET'ten güzel - LA DAM OKAMELYA-dan nefis, tek film: Plâjlardaki Hırsızlıklar Tahsildar A T E S B U c E G i karme GUDN MAT ae KA L l 3180 PONALL Bur h an Dü n Adl iyeye 5 Sene E apis Reklâm ve mübalâğa değil, hakiki 4,000,000 liraya mal olan bir şaheser MELE K sremasmda, ÖRE Yatacak Verlldl ve SOr gud aN iağn e nt Sonra Tevkif Edildi 12 İkincikânun Çarşamba gecesi RESMİ müsamere- olarak YALNIZ 13 Ikincikânun Perşembe zimmetine 40 lira geçiren Kızıltoprak Şehrin Florya, Büyükada, Yalova, Altınkum gibi plâjlarımndaıı | - N H ı birden gi matinelerden itibaren de 'PEKVG MEL EK Sınema arında terilecektir. M E I E K 'te veriletcek müsamere M EL E K gişesinde belediye tahsildarı Burhanettinin mu hakemesi dün ağır ceza mahkeme . ve muhtelif semtlerinde tam 45 hırsızlığın suçlusu olan Bürha- nettin, dün polis tarafmdan Müddeiumumiliğe verilmiş ve sorgu- biletleri şimdiden satılmaktadır. BU AK sinde neticelenmiştir. Mahkeme, su. ş bi su yapılmak üzere Sultanahmet Sulh Birinci Ceza mahkemesine çu sabit gördüğü için Burhanettini s A R A. Y SİNEMASI gönderilmiştir. Elleri kelepçeli olarak jandarmaların önünde yit- beş sene on ay hapis cezasına mah. | ğ t küm etmiştir. GARY COOPER,In GEORGES RAFT rüyen suçlu etrafında epeyce kalabalık bir meraklı kafilesini de mahkeme salonuna çekmiştir. Metresini yaralamış ile beraber çevirdiği EN BÜYÜK filmi 1330 doğumlu olduğunu söyliyen Ayaspaşada metresi Ayşeyi öldür : DENiİZ KAHRAMANLARI Şükrü oğlu Burhan, uzun boylu, ya. me kastile altı, yedi yerinden yara. FRANSIZCA SÖZLÜ ESERİNİ kışıklı bir gençtir. Uzerindeki elbise | lıyan Cemalin muhakemesi de dün ây ni mahkemede bitirilmiştir. Mahke - ” takdim ediyor. — Ş b Aşk.. Heyecan... İhtiraslı maceralarla dolu muhteşem bir eser. ve palto gayet itinalı ve şıktır. f de suç işlemişsin.. O vakit hâkimler | Sovyet Rusya Hükümetinin nâşiri efkârı me, yaralamada öldürme kasti olma. dığı neticesine vararak Cemali 7T ay hapse mahküm etmiştir. Sovyet Rusyada Çıkan İlâveten: FOX JURNAL dünya havadisleri Hâkim Reşit, ismini ve hüviyetini | - texbit öitiktün söüra öle sdüdü” Fransızca gazete ve mecmualar * — Oğlum sen mektepli imişsin, bir Ö izvEsTiyA — Sssr: İStiMal ve siyasi büyük gazete sana Üç ay hapis cezası vermişler, fa. | 12 aylık Türk lirası 183.— kat okumana mâni olmamak için ce- | 6 aylık Türk lirası 6,50 zanı tecil etmişler, Niçin rahat dur. | Yarın Akşam iPEK Sinemasında Dünyanın birinci artisti, meşhur EMİL YANINGS tarafından harikulâde bir surette yaratılan ABONE ÜCRETLERİ: 83 aylık Türk lirası 3,90 üü madım? 1 aylık Türk lirası 1,90 sek bir sesle cevap verdi: b JOURNAL DE MOSCOU: Siyasi, İktısadi ve edebi Haftalık mecmüa Sali günleri çıkar. Başmuharriri: VICTOR KİN Bir senelik abone ücreti Türk lirası 1,60 Beher nüshası: Türk tiras 0,05 — Bay hâkim, ben ne aldımsa Meh met Aliden aldım. Onunla Nişanta. şında kahvede tanıştık, oyun oynar. dık. O bana Kodaman sokak 3 nu . maralı apartmanda oturduğunu ve babasının saatçi olduğunu söylerdi. İAra sıra yüzük, saat ve saire getirir, ben de onu çarşıda bir sarrafa götü- rerek rehin bırakır, para alırdım Meh met Ali de, her partide komisyon o. larak dört, beş lira verirdi. Polis, be. ni sekiz gündenberi alıkoydu, dayak attı. Bütün dosyaları benim üstüme yükledi. Ben yaptıklarımı itiraf edi. Hissi ve muazzam Film Takdim Edilecektir. ID Aylık Dış | kREUTZER SONAT Ticaretimiz (Fransızca) LİL DAGOVER - PETER PETERSON Mevsimin en güzel filmi, görenleri hayran ediyor. Sonteşrin ayı dış ticaretimize ait istatistikler hazırlanmıştır. Bunlara HNâveten: EKLER JURNAL T VU IR İK Sinemasmda göre, ithalâtımız 11,054,000, ihracatı. mız 24,227,000 liradır. Ticaret muva i S P A N Y O L Ç i Ç E K L E Ri zenesi 13,173,000 lira ile lehimize ka. Madrid Operası artistleri ve Flârmonik REVUE DE MOSCOU: Resimli .nyhk mecmua Siyasi ve iktısadi makaleler, Sovyet Rusyanm yeni muvaffakıyet. leri hakkında havadisler, edebi tenkitler, yeni tiyatro, sanat ve &i. nema eserlerine dair yazılar neşreder. Bir senelik abone ücreti. Türk lirası 2,60 Beher nüshası: Türk lirası 0,33 REVUE DE MOSCOU ve JOURNAL DE MOSCOU'ya birlikte abon. man yapıldığı takdirde, bir senelik abone ücreti 325 kuruştur. K DA URSS EN.CONSTRUCTİON: Bol renkli fotoğraflı ve en iyi cins kâ. İ l orkestrasmın şaheseri İspanyolca büyük;openet 'a | yoru_m._ ğit üzerine tabedilmiş mecmua ÖÜ Di üyük Yak HERTOMZ Yakmda İ OM Si A ERDOLAANCINI | Hâkim tekrar sordu: | Bir senelik abone ücreti: Türk lirası 5,20 117,158,000 31' KĞ şhr HE beka bi Tni YA n | Ç İRAŞA ŞAĞA AA MN gi ,158; ir ihracata. mi y e Ni Su yaptıklafinı anlat, bakalrm. Beher nüshası: Türk lirası 0,50 101.276,000 liralık ithalât ile 15 mil- | , A LEM DAR da TOPLANTILAR Büyükadada on beş ağustosta Meh.î e met Ali ve Remzinin plâjda ceplerin Ü rerERATURE İNTERNATİONALE: den makbuz aşırmış, kasadan para. Tarmı almışsın, Sirkecide Tevfiğin ta. | bancasmı çalmışsm, daha bir çok yü züklü, saatler, iğneler ve sajire şey. ler de aşırılmış ve bir kismi bulunmuş | Bunlara ne diyeceksin? Burhan, ilk cevabmı tekrarladı. Sovyet ittihadınm Sosyalist kültürüne ve Sovyet edebiyat ve sanatine hasredilmiş aylık mecmua Bir senelik abone ücreti: Türk Lirası 3,25 Beher nüshası: Türk Lirası 0,30 Abonmanlar aşağıda gösterilen adreslerde kabul olunur: MEZHDUNARODNAJA KNİGA,Kuznetski Most. 18 MOSKOVA HAŞET KİTABEVİ —— vürtüye şubes 469. Istiklâl caddesi BEYOGLU-İSTANBUL, (Posta kutusu 2219) Hâkim Reşit: İstiyenlere kataloglar ve'nümunelik nüshalar gönderilir. — — Oğlum, eğer dövülmüşsen, el - HERERK NASLEKE AA AA AR LN bette bir yerinde yaran, beren var. AAA DA Z dır. Sizi muayene ettirelim, Şahidin | selesini şöyle itiraf etti: mir ettirmek için aldım. Sonra da var mı? dedi. — Bu Tevfik benim arkadaşımdı. | parasız kaldığım için birisine 10 lira. Suçlu, buna ısrarlı ve kandırıcı bir| Bir otelde beraber yatıyorduk. Ta.| ya rehin bıraktım, çalmadım. cevap bulamadı. Yalnız, tabanca me-| bancasımım ayağı bozulmuş, ben ta. Ve hâkim suçluyu tevkif etti. Tabancayı nasıl almış? yon 882,000 liralık bir ihracat fazlası gösteriyor. On bir aylık dış ticaret - kıymeti (Ithalât — ihracat) 218,434,000 lira dır. Geçen senelerin ayni devreleri na zarı itibara almırsa 1936 ya nazaran (yüzde 19,3), 1935 e nazaran (yüzde 30.2) 1934 e göre (yüzde 35,7), 1933 e göre'de (yüzde 44,1) bir artma var dır. « İhracatımız, 1936 nm 11 aylık dev resine nisbetle (yüzde 17,8), 1935 e nazaran (yüzde 37,0) ve 1934 e göre de (yüzde 43,2) bir fazlalık göster. miştir. İthalât ise geçen iki senenin on bir aylık devrelerine nisbetle (yüz de 23,1 ve yüzde 21,1) artmıştır. Ayrıca: LA BOHEM. Umumi istek üzerine bir hafta daha gösterilecektir. KOCAMIN İŞİ ÇOK WİLLİAM POWEL - MYRNA LOY İstanbulu vecde getiren vodvil Şi| ——_ Kıyas edilemeyen bir ses | RNA SA( e DAVETLER © Kongre Daveti | Çocük Esirgeme Kurumu Galata Nahiye si başkanlığından: Bugüne kadar kıymetli yardımlarınızla sevindirdiğiniz. kurumumu si binasmda aktedilecektir. Hayır sever her vatandaşın köngreye şeref vermesini saygılarımızla rica ederiz, ERTUĞRUL SADİ TEK TİYATROSU Pazartesi akşamı ACK SİNEMASINDA — Daha dur bakalım azizim.. _Senin bilmediğin ne zevkler, ne eğlenceler var!.. diyordu. Rıdvanla Zeynep pek bahtiyar yaşamakta idiler.. Emirberime işlerimi bitirdikten sonra karısının yanı na gitmesi için izin veriyordum. Zavallı çocuk gece gündüz ömrüme dua edip duruyordu. Kolağası ile aramız o derece açıktı ki, dünyanımn taşı toprağı yığılsa aaramızdaki bu boşluğu doldura- mazdı. Benim canıma kıymak istediğini, fakat bir al- çağın kaniyle şerefini lekelemek işine gelrnediğini söyleyip duruyormuş.. » Bütün bunlara güldüm. Ölümden korkmuyordum. (D. R.) nin kışı sahiden müthiş oluyormuş.. Bü- tün yollar karla kapandı; akan sular dond'ı; memle kette hayat durdu... Nalânın bende iki resmi vardı. Birini, on iki sene önce beraber çıkartmıştık. Bu resimde ben bir gemi ci elbisesi giyinmiş ve başımı onun omuzuna daya miştim, Öteki ise, yalnız onuün resmi idi. Resimler masamm üzerinde duruyorlardı. Her ge ce, yatmadar. önce, bu iki resme saatlerce: bakardım. Bazan o kadar dalardım ki, Nalân çerçevenin içinden çıkar, odamda gezinir, yanıma yaklaşıp bauna s&öz söy ler ve yine çerçeveye girerek donardı, * Mevsim ağır ağır geçti; bahar geldi. (D. R.) nin baharı cennet gibiydi. Bahar bende ne acı hâtıralar uyandırmıştı! Çam hecanm baharını gözümün önüne getiriyor, uzaklara gidiyordum. Zabitan gazinosunun sahibi bir gramofon satm almıştı, Bir akşamı çalıman yeni plâklar atasmda “nimeti vuslun için...” şarkısı da gramofona kondu Gazinocuyu çağırıp bu plâğı kaldırmasını ve bir daha çalmamasnı rica ettim, Adam gramofonu sus turdu, Ve başka bir plâk koydu. Buna dikkat eden Kolağası hemen yerinden kalkarak grafomonun başı Ha gitmişti. Gâazinocu ile aralarımda uzun bir müna kasa oldu. Sonra. kaldırttığım şarkı yine çalınmıya başladı. Yerimden kalktm, Plâğı kaptım, Tezgâhm üÜstüne iki mecidiye atarak : — Bu plâğı satm alıyorum, dedim. Ve âni bir hareketle plâğı yere çarparak parçala - dım. Arkadaşlarım etrafımı almışlar: — Yahu, deli misin? Niçin kırdın onu? diye soru- yorlardı. Hiç birine cevap vermedim. Gazinodan çıka rak evime geldim. Zaten vakit geçti; ortalık karar mıştı, Masamın başma otudum; Nalâna bütün çektikleri mi anlatmak, mutlaka anlatmak istiyordum, Her teh likeyi göze alarak bir mektup yazmayı düşündüm. Sonra vazgeçtim. Masanm üzerinde duran muhtıra kâğıtları arasından boş bir yaprak çekerek şu satırla rı karalamıya başladım : “.. Nalân!. Benim büyük aşkım! Bana ellerini u zat! Yakmıma gel! Eskisi gibi yine başımı göğsünün Üüzerine koyarak kalbini dinliyeyim.. Yine sıcak nefe sin dudakalrımı yaksın!., Bak odamda yapayalız oturuyorum. Önümde isli bir lâmba. Karşımda resimlerin.. Şu senin omuzuna başmı dayamış küçük çocuğu mne kadar kıskanıyo rüm bilsen!. Niçin benden uzaktasn sevgilim!, Niçin beni anlamadın ?.” Yazamadım, Kâğıdı bir kenara itip yeniden hıçkır mıya koyuldum. KIRIK YAZAN: KERİME NADİR B . pöafa O geceyi kâbuslu uykularla geçirdikten sonra sa- bahleyin erkenden uyandım. Penceremi açarak önü- ne oturdum, Ne güzel bir sabahtı!. Vakit hayli ilerilediği halde kımıldanmadan otu rup kalmışım, Feridun odama gelip Bbeni rüyalarım dan ayrılsaydı akşama kadar orada kalacaktım. Süvri kışlasma doğru yollandık. Kışlaya varma- dan posta müvezziine rastgeldim, Bana bir mektup verdi. Nalândandı. Arkadaşımın yanımda okumak istemedim; fakat sabredemiyeceğimi anlıyarak zarfı yırttım. Nalânım mektubu sekiz on satırdi, Biraz rahatsız olduğunu, bu seferlik bu birkaç satıra razı olmamı yaziyordu. “Rahatsızlık” kelimesi canımı sıktı. Nalân acaba çok hastaydı da beni meraka düşürmemek için mi sade ce “biraz rahatsızım” demişti. Canımm sıkıldığımı arkadaşım farketti: — Ne o dedi; mektupta fena bir haber mi var... — Hemşirem biraz hastaymış, Onâ üzüldüm. — Ya! Merak etme! Geçer elbet! Nalâna hemen cevap yazmak istedim. Fakat bu işi ancak eve dönünce yapabilecektim, Öyle de oldu. Eve gelir gelmez kısa bir mektup karaladım, Ve hemen zarflayıp postaya vermek üze re cebime koydum. * , » . , « Mektubu gönderdiğimin üçüncü günü odama pek yorgun döndüm. Akşam yemeğini iştihasız yedikten sonra biraz masamın başma geçerek muhtıra kâğıt larima gözgezdirmiye başladım. Fakat birdenbire öyle bir şaşkınlığa uğradım ki çıldiracak gibi oldum. Üç gün önce Nalâna yazdığım kısa mektup, kâğıtların arasında duruyördu.Elime alıp muayene ettim ;düşün düm.., Bu kâğıdı ben bugün zarfa koyduğumu çok iyi hatırlıyordum, Acaba yanlış bir halt mı ettim?.. Hatıramı yazdığım kâğıtlardan birini mektup yeri- ne zarflamak ihtimalini düşünerek ürperdim, Çünkü mektubu da ayni kâğıtlardan birine yazmıştım. Hepsi 'ne gözgezdirdim, Yarabbi ne felâket!, Plâk meselesi nin olduğu günün akşamında yazdığım parça eksikti, Belki yalış görüyorum diye tekrar tekrar aradım. Telâş arasında dikkatsizlikle bu yanlışlığı yapmış tım.. Şimdi ne olacaktı. Postayı geri çevirmek kabil de- ğildi. Hemen başka bir mektup yazıp meseleyi anlata rak af dilesem!.. Bu da hiç birşeye yaramıyacaktı, Odanın içinde iri adımlarla gezinmiye başladım. Arada srrada başımı yumrukluyor, kendi kendime kü fürler ediyordum, Belki mektup doğrudan doğruya Nalânm eline ge çer ve o da bunu ortadan kaldırırdı. O gece hiç uyu yamadım, Ertesi günü de deli gibiydim. Nihayet, nt olursa olsun bir mektup yazmıya karar verdim, Nalâna uzun bir mektup donattım. İçinde; dalgınk ğımt mazur görmesini; o saçmaların bir kitaptan kop ye edilmiş ve isimleri değiştirilmiş bir parça olduğu nu — bunu böyle yazdığımın sebebi, başkaları okuyuP şüpheye düşmesirniler diye idi— ve daha bir sürü şey yazdım. j Aradan bir çok günler geçti, mektubuma cevap gel medi, Bir mektup daha yazdım, Ona da cevap yok_! Bir kere beybabam iki satırlık birşey göndermişti ki, yalnız selâm sabahtan ibaretti. (Arkası Var) zun kongresi 8—l—938 Cumartesi günü sa | at 15 te Galatada Cümhuriyet Halk Parti KADIKÖY SUREYYA İITAAT ILAMİ|