30 Ağustos 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 10

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

b 10 —— DıI kurultayı toplantısında #ünkü Kurultay toplantısında söz | #lan ecnebi âlimler, mensup olduk- İarı milletlerin- hurufu hecası sirâsile kürsüye çağırılacaklardı. Fakat Yu- nanlı ve Fransız profesörlerin bu ak- gamki eksprese yetişmek mecbhuriyet leri, onlara en evvel söz verilmesini zaruri kılmıştı. Yunanlı Profesörün sözleri Profesör Anağnastopulos hulâsa- ten dedi ki: — Türk Dil Kurultayında hazır bulunmam hakkında lütfen vâki olan daveti geç aldığım için türkçe ve grekçenin mütekabil tesirleri hakkın da vermek istediğim tezi hazırlaya- cak vakit bulamadığıma müteessi - fim. Büu tez, iki kavmin ayni zamanda tarihlerini aydınlatacak ve müşterek hayatlarını medeniyet hakımımdan birlikte çalışma yolundaki mesaile- rini gösterecek mühim bir bahistir. Bunu gelecek Kurultaya kadar hazır lamayı vadederim. Fransız âliminin tezi Bundan sonra kürsüye Paris Şark dilleri enstitüsü türkçe profesörü Jan Denny Geldi. Profesör Jan Denny çok güzel konuştuğu — türkçesile, “türkçede (ler) edatmın menşei" mevzulu tezine başladı ve bunu ıza;ı etti. Profesör sözlerine göyle devam letti: “— (Ol Türk ol) şekli pek eski zamanlarda kullanılmıştır. Bunun menfi şekilde (0l) dan evvel, bir “dağ” vardır. Dağ nefiy edatıdır. Bu gün kullanmlan (değil) kelimesinin aslı da (Dagol) dur. Meselâ (ol Türk dağ-ol, “O Türk değil” demektir. Demek oluyor ki “ol” zamiri, men fi şeklinde iz bırakmış, fakat müs- bet şekilde 'dur-mak,, fiilinin müzarii ile tebadül etmiştir ki tıpkı lâtince mukabili bulunan Stare kelimesi gibi © da etre - olmak fiili yerine kail ol- muştur. Böylece (ol Türk durur) denir ve osmanlıca şiirlerinde bir dal harfin- den sonra çifte r koyarak yazılır ve dürür diye telâffuz edilirdi. Modern Türk dilitliin 'dür, dür, dir, dir ekleri'bu şekilden doğmuştur,, İngiliz âlimi Denisson Ross nü daha daraltmak, ve o dilde muha faza edilmiş tek heceli birkaç köke hasretmek icap eder ki bizim şu eski dünyanın bütün dilleri işte bu kök- lerden gelmedir.,, Diye başlayan Profesör Hiler de Bernaton bu sahada muhtelif tahlil- ler yaptıktan sonra dedi ki: — 1870 felâketinden sonra kendisine yurdun kürtarıcısı adr verilen ve Fransa Cümhurbaşkanlığına seçil - miş bulunan büyük tarihçi Thiers Apaydm dehasile filolojinin bütün e- hemmiyetini kavramıştı. Bu âlim: — Bana kelime'«sin mânasımı ve- rin, size dünya tarihini yazayım. derdi. Filoloji için düne kadar bir hayal olan bu vaziyet bugün tahakkuk et- miştir. Bizim bir atasözümüz vardır: . Büyük fikirler buluşur. Yüce başkanımız Atatürk, Türki- yesine, milletine âşıktır. Ve milleti de, bu aşkı ona karşı fazlasile besle- mektedir. Atatürk yurdunun şan ve şere- fini bugün için de, dün için de, yarın için de kıskanç bir itina ile korumak- tadır. Onun taşımak istediği ad, A- tatürk adı, Sumer dilinde, hem Türk lerin atası, hem de Türklerin kalesi mânasmadır. ki bu ünvanların her ikisine de (O) lâyiktir. Milletinin mazideki şan ve şerefi- ni bu derece , kıskanclıkla , gözettiği îçin, © da bizim büyük devlet adamı mız Thiers gibi, Tilolojinin © maziye Profesör bu izahatı neticesinde €em'edatı olan ler ve lar'ın onlar mânasma gelen olar zamirinden çık mış olduğu mütaleasında bulundu. Doktor Giesse'in tezi Üçüncü tezi eski Türk Üniversite- si profesörlerinden Dr. Giesse okudu Profes&örün tezinin hülâsası şudur: . “— Garip tesadüftür: Üçüncü dil kurültaymın toplandığı 1936 yılında 'Türk bilgisini alâkadar eden bir sıra eserler çıkmıştır. Türkiyede çıkanla- rı bildiğiniz için tekrarlamayacağım, Yalnız Alman dilinde çıkmış olup bazılarının haber alımamadığını san diğim eserlerden bahsedeceğimz;, Profesör Giesse bu eserler arasın- da bilhassa çok değerli bir dil âlimi olan Karl Meynhof'un neşrettiği bir esere dikkat nazarlarını çekti. Bu »wer etrafında uzun izahat verdi. Bir çeyreklik istirahat Bir çeyreklik bir istirahat verildi. Bu müddet zarfında Atatürk bazı ec nebi âlimlerle konuştular. Bulgar âliminin sözleri » Dördüncü defa khrıüye çıkan Bul | gar milli kutıiphaneeı Şark kısm? şe fi Dr. Miatef yapılan davete teşek - kür ettikten sonra: — Yüksek Kurultayca malümdur ki Bulgar - Türk münasebetleri çok eskidir. Bu münasebetler hattâ akra- balık bağları derecesindedirler bile. Bizde mevcut olduğunu yukarıda ar zettiğim malzeme üzerinde işlemek işi istikbalin vazifesidir. Bu vazifeyi kolaylaştıracağını sandığım Güneş - Dil teorisi henüz çok yeni ve Bulgar ilmi için henüz meçhul olduğundan gimdilik kat'i bir kanaat izhar ede- miyoruz. Böyle olmakla beraber ben ce Güneş - Dil Teorisi söylenilen gençliğine rağmen ehemmiyetli ve enteresan bir teoridir. Hiler de Beranton'un ıozlerı Sıra maruf Fransız Sümeroloğu Hiler de Beranton'a gelnıişti. Sözle- nııe' '— Bütün diller, hiç degılıe bizim su eski dünyamızın dilleri kardeştir- ler, hepsi de ayni sürette ve doğru- dan doğruya ayni kaynaktan gelme- dir. Hepsinin de menşei bir, anası birdir. Ve bütün dillerin bu tek ana> sı, geçen asırda meydana çıkarılan Sumer dilidir. Bütün dillerin analığımnı Sümerceye keşfetmeğe ve aydınlatmaya yargdım edeceğini anlamıştır. Ve onun kuv - vetli tahrikiledir ki bu kadar az sene içinde, üçüncü dil kurultayının hay- ranlığınaıza arzettiği neticeler alın - mıştır. Dilciliğin bu yepyeni zaferle ri devam ededursun anlı ve şanlı baş kanile yeni Türkiye sevgili yurdu için bu işte de bir şeref kaynağı bulacak tır.,, Dennison Ross'un sözleri İngiltere Şark dilleri okulu direk- törü Profesör Denisson Ross kürsü- ye çıktı. Hulâsaten dedi ki: — Ulu Başkan Atatürkün Türk di- linde vücude getirmiş olduğu ıslaha- tı derin bir alâka ile takip ettim. Türk dil kurumunun bana lütfen gön derdiği dökümanları büyük bir itina ile okudum. Böylece bu Kurultayın yabhancı üyeleri sırasında bulunmak şerefine hazırlanmış gibiyim. Profesör bundan sonra Çinliler, Ti bet, Mogol ve Türk . lehçelerinin ge - çirdiği tekâmül safhalarından bah- setmiş ve sözlerini şöyle bitirmiştir: “— Beni Kurultaya çağırmakla bana bağışlamış olduğunuz büyük gereften dolayı hepinize bir defa da ha teşekkürlerimi sunmakla bahtiya rIm.,, Profesör Baltalini'nin sözleri Sıra İstanhul —Üniversitesi profe- sörlerinden — Baltaliniye — gelmişti. vcruresor hülâsaten dedi ki* “— Size hitaben söyliyeceğim şu Birkaç söz bir yabancının mutat ce- milesi değil, fakat on yıldan beridir memleketinizde insanlığa şeref veren bir manzaraya şahit olan bir insa- nm minnet duygularının ifadesidir. Birkar sene oluyor ki - ve bu bir kaç sene şimdi bize asır gibi geliyor- Atatürkün milletine alfabeyi öğret - mek için halkm arasına girdiğini gör- müştük. Bugün mektepler açıldığı zaman Beyazıt kulesinin tepesinden aşağı baktığımız zaman Üniversiteye doğru giden bir gençlik ordusu görü rüz. Bu gençlik, Türk gençliği, 1922 de Atatürkün sesine koşan Anadolu evlâtlarının ayni heyecanile koşmak tadır.,, Profesör sözlerine şöyle devam et ti : “——. 19 uncu asrın buyuk bir İtal.- yan Cümhuriyetperveri olan Mazza- ni der ki: izafe ederken bu kelimenin şümulü- » “Milletler büyük birer lâboratuvar dır. Her kavim orada beşeriyetin nefi için serbestçe calışmaktadır.,, Ben de bu kürsünün üzerinden ye ni Türk lâboratuvarını ve onun hari kulâde üstadını saygı ile selâmla - rım.,, Japon âlimi Okuba da kürsüye çık- tı ve Atatürkle Türk âlimlerini se- lâmladıktan sonra Şark dillerinin a- na menşelerine ait kısa bir tez oku- du. Beş dakikalık bir sonra celse yeniden açıldı. Profesör Nemeth'in sözleri Söz, Budapeşte Üniversitesi Filo- zofi fakültesi dekanı profesör Ne- meth'in idi. Profesör Türk Dili Ku- rultayı hakkında çok parlak sözler söyledi. Kürsüye Varşova Üniversitesi Tür koloji Profesörü Zayonçkofseki çıktı ve şimdiye kadar hiç bir ilim saha- sının Türkoloji kadar ileri gitmemiş olduğunu söyledi. Profesör Türkoloji ile İslâmizm'in ayrı şeyler olduğunu izah etti. Kurultaya gelen Sovyet âlimleri namına söz adan Profesör Samoilo- viç kürsüye çıkarak “Türkiye ile Sovyet Birliğinde başlıca dilcilik me- seleleri ve dil kuruluşunun pratıgı.. adlı tezini izah etti. “— Ülkemiz dost Türkiye cümhüu- riyetinin ekonomik ve kültürel hayat ta elde etmekte olduğu muvaffakı- yetleri büyük bir samimiyetle takip etmekte ve iki memleketin ilim, fen ve sanat sahasında el birliğiyle çalış- masıma büyük bir ehemmiyet ver - mektedir. Bunun içindir ki kongre- ye iştirak eden heyetimizin tez için seçtiği mevzu, kongrenin en esaslı i- ki mevzuu ile, yani Türk Dil Teori- si ve dil inkılâbinin umumi yolları meseleleriyle alâkadardır. Profesör bundan sonra tezini izah etti. Ecnebi profesörlerden son sözü, şark filologu Viyanalı Dr. Kıvergiç aldı. Bu profesör, tezini izah ettik- ten sonra, sözü Güneğ - Dil Teorisine getirerek bu teorinin tedai üzerinde ciddi bir etüt yapmak imkânını ver- diğini söyledi. Başkan, Pazartesi on dörtte top - lanmak üzere celseyi tatil etti... . — Şehrimizde bulunmakta olan ecne- bi âlimler şerefine, Türk Dil Kurumu tarafından bugün Büyükderede bir öğle ziyafeti verilecektir. Güneş - Dil kamisyonunda Üçüncü Dil Kurultaymın umumi toplantısından evvel, sabah saat on- da bir içtima yapan Güneş - Dil Te- orisi ve dil karşılaştırmaları komis- yonunun dünkü müzakeratı bilhassa ehemmiyetli olmuştur. Dünkü toplantıda söz alan Türk - Dil Kurumu Genel Sekreteri İbrahim Neemi Dilmen Türk Tarih Tezini i- zah ve harita üzerinde de irae ettik- ten sonra Türk dil tezinin tarih tezi- ne nasıl dayandığını — anlatmıştır. Güneş - Dil Teorisinin gerek ses, ge- rek mana bakımından esaslarmı izah eden profesör İbrahim Necmi, dava- nım “Türk dili bütün dillerin, bütün kelimelerin anasıdır,, şeklinde anla - şılmamasını, ileri sürülen iddianım ne olitik ve maden medeniyetlerinin Türkler tarafından dünyaya yayıl - mış olmasından dolayı bütün diller- de medeniyetin izlerini taşıyan kül- tür kelimelerinin' türkçeden gelmesin den ibaret olduğunu söylemiştir. Bundan sonra Necmi Dilmen, ec- nebilerin ve bilhassa profesör Hiler de Beranton ile profesör Gisse'in mütalealarına cevap vererek Sümer dilinin orta Asyadan gelme Türk di- H olduğunu ve kurumun maksadı yeni Türk Dil Teorisi üzerinde dün- ya dil âlimlerinin dikkatini çekmek- ten ibaret bulunduğunu ilâve ederek önümüzdeki yıllarda daima temas ve muhabere halinde bulunularak bu te- ori üzerinde tetkikata devam edilme- si temennisinde bulunmuştur. Profesör İbrahim Necmi Dilmenin bu beyanatının bilhassa yabancı â- limler üzerinde mühim bir tesir yap- tığı görülüyordu. Netekim bu âlimler ikinci celsede birer birer hem teşek- kür ettiler ve hem de İbrahim Nec- minin temas ve muhabere temönnisi- ne bütün kalpleriyle iştirak ettikle-|m: rini ilâve ettiler. Neticede mesaisini bitiren komisyonun Traporunu yap- mak üzere bir redaksiyon komitesi seçildi. Yedi kişiden mürekkep olan bu komiteye ecnebi profesörlerden Hiler de Beranton, Zayonçkofski ve Baltalini dahil bulunmaktadırlar. Bu komite raporunu hazırlıyacak ve pazartesi günü toplanacak olan komisyona verecektir. istirahatten | AN edilebilir. van BOGAZiÇ FEYZİAT Arnavudköy, tramvay caddesi Çiftesaraylar. Telefon: 36.210 i LİSELERİ *« Kızlar ve erkekler için ayrı bölüklerde: Ana, ilk Orta ve Lise sınıfları Kayıtlar başlamıştır. İstiyenlere mektep tarifnamesi gönderilir. Kayıt ve tafsilât için her gün mektebe ve yalnız tafsilât almak için Yenipostane arkasında Basiret hanında Özyol ——— —X 30 -8 - 936 idarehanesine müracat # N > Nişantaşında <M ISILRK Eski "Feyziye, H isE—Si Memleketimizin en eski hususi lisesidir Ana, İik, Orta, ve Lise kısımları vardır. Yatılı ve yatısız talebe kaydı için her gün muracnat edilebilir. İstiyenlere mektep tarifnamesi gönderilir. Tele fon: 44039 D. No. Semti ve mahallesi , istanbul Gayrimübadiller Komisyonundan: Sokağı Emlâk No, 1453 Edirnekapı Hacı Muhittin Yeniköy Tophane Hacı Ali 2096 2993 Kasımpaşa Büyük Piyale Küçükpazar Rüstempaşa Bakırköy Kartaltepe' Büyükdere 3059 4082 4630 4651 4663 Büyükdere 4704 Yeşilköy Şevketiye 7402 Ortaköy 8096 Çengelköy 8339 Feriköy 8341 Beyoğu Kamer Hatun ! Cinsi ve his. Hisseye göre Yağhane E. ve Y. 15 Maslak E. 52 Y: 58 Çıkmaz Dibek E. ve Y. 26-28 Dereboyu E.4 Y. 7-8- 94,80 metro arsa 100 — .n 10-11 İpçiler E. 7 Y.11 Dükkânm 35/120 His, ve iki pul His. P. » M İncirli E. 3-4-5 Mü. 2449 metro arsa 800 — v harita 345 Cevizli bahçe E.5 Mü. 38 metro arsa SÜ » b Gidç " K Büyükdere Cad. - E. 132-132 348 metro arsanın Mü. 134 Mü. 36/60 His. 320 » Y. 139 E. Bulvar Y. Gazi Mahallen 310 metro arsa 650 —» Avranos ve Saadetli 40 E. Derehoyu E. li7 Ahşap hanenin Y. Küşadiye Mü. Y. 10 1/8 His. GÜ : e mahallen Saadet E. Abdi oğlu E.14-16 Bahçeli ahşap hanenin Y. Abdi Paşa Y.24-26 1/2 His, bi Ş E. Rum kilisesi arka E. 35 Bahçeli ahşap dükkânım Y. Lala Şahin Y. 35 1/2 His. ZD0 — Dudu odaları E. 1-3 Tratlı 45 metro arsa- çıkmazı Y. 13 nın 5/24 His. MÖ Te Yukarda evsafı yazılı gayrimenkuller on gün müddetle satışa çıkarılmıştır. İhaleleri 9-9-936 tarihine Dtesadüf'eden Çarşamba günü saat on dörttedir. Satış Münhasıran gayrimübadi! bonoslladır. — a 89,50 metro arsa 6959 metro arsa 201 metro arsa Iİstanbul di'"ırdüncü icra memurluğundan: Tamamma yeminli üç ehli vukuf tarafından (382600) üç yüz seksen iki bin altı yüz lira kıymet taktir e- dilen Beyoğlunda Hüseyin ağa ma- hallesinin eski ve yeni caddeikebir ve tiyatro - sâhne sokaklarında ta- pu kaydina göre bir tarafı Sürp Pro nens Ermeni kilisesi bir tarafı hazi- neyi hassa dükkânı diğer tarafı Ti- yatro - Sahne sokağı ve cephesi cad deyikebir ile hudutlu ve elyevm bir tarafı Tokatliyan oteli, cephesi İs - tiklâl caddesi - caddeyikebir arka tarafı Sürp Pronens kilisesi diğer ta rafı Tiyatro - Sahne sokağı ile mah- dut Galatasaray civarımda Tokatli- yan oteli ittisalinde yeni 170/172/ 174/176/4/6/8/16 hususi 2/2/3/4/ 4/5 ve eski 15/16/20/21/1 ilâ 6/17/ 18/19/25/22/1 ilâ 6/23/24/190/1/2/ 3/4/5/6/7/8/9/10/11/12/13/14/ ta- pu numaralarile murakkam İstiklâl caddesinde ve büyük pasajı içerisinde ve tiyatro sokağında kâin mağaza ve dükkânları ve üzerlerinde asma kat odalarile bunların üzerinde apar timanları müştemil — (Hristaki han ve pasajı) ve nâmı diğer (Site dö Pera) namiyle maruf hanım bütün müştemilâtile tamamının on hisse iti bârile borçlu Aliye Saidin onda bir hissesi ipotek borçtan dolayı 929 ta- rihli icra kanunile 2280 numaralı ka anun hükümlerine tevfikan satışa ko nulmuş olup şartnamesi 10 Eylül 936 tarihinden itibaren divanhaneye talik edilerek 936 senesi eylül ayı - nın 30 uncu gününe tesadüf eden çarşamba günü Saat 14 ten 16 ya ka dar İstanbul dördüncü icra dairesin- de birinci açık artırma ile satışı ya- pılacaktır. İşbu artırma birinci olup 929 ta- rihli icra kanununa göre hisseye isa bet eden muhammen kıymetin ta - mammı bulduğu taktirde ihalesi ya- pılacaktır. Aksi halde ikinci artır - maya konularak yapılacak bu ikin- ci artırmada 2280 numaralı kanun hükümlerine göre hisseye müsip muhammen kıymetin 90 75 ni buldu ğu taktirde müşterisi üzerine ihale si yapılacak ve bu kıymeti. bulma- dığı. halde satış geri bırakılacaktır. Gayrimenkulün vergi borçlarile belediye resimleri, icare ve yirmi se nelik evkaf taviz bedeli müşterisine aittir. Artırma bedeli peşin olup ar- tırmaya iştirak edeceklerin mezkür hisseye isabet eden muhammen kıy metin *6 7,5 nispetinde pey akçesi veya milli bankalarım teminat mek - tuplarını tevdi eylemeleri lâzımdır. Gayrimenkulün yukarda zikredi - len mağaza ve dükkânlarının hepsi- hin muntazam camekânları mevcut olup apartıman dairelerine tiyatro - Sahne sokağından bir ve pasaj dahi linden iki methal kapısile çıkılır. Pa- saj dahili sağ birinci kapıdan girile- rek mermer merdiven ile çıkılan as- ma katında zemin katındaki mağaza ve dükkânlar üzerine gelen odalar mevcut ve yine bu asma kattan is- tiklâl cephesine nazır olan kısımda- ki odalar müstakil asma kat apartı- manı olarak ayrı bir daire halinde kullanılmaktadır. Merdiveni takiben gelen -birinci katta karşılıklı iki apartıman ve o- nu takiben ikinci katta yine karşılık lı iki apartıman ve onu takiben de üçüncü katta yine karşılıklı iki apar tıman mevcut ve bunlar kısmen pa- saj dahiline ve kısmen İstiklâl cad- desine nazır ve her bir apartıman dairesinin antresinden girilen kori- dor üzerinde mutbak, banyo, aptes- hane, kiler ile esasen ve sonradan ayrılmak suretile beş, altı, yedişer odaları ihtiva etmektedir. Yine İstiklâl caddesinden girilen pasaj methalinin sol tarafından ay- rı bir merdiven ile çıkılan asma kat- taki İstiklâl caddesine nazır olan o- dalardan yine müstakil bir asma kat apartıman dairesi mevcut olup bura sı hâlen terzi imalâthanesi olarak kullanılmaktadır. Yine pasaj dahilinde orta kapı methalinde mermer merdiven ile çı- kılan apartımanların birinci asma katından sonra takihen gelen birin ci katta yine karşılıklı iki apartıman ve takiben ikinci katında yine karşı lıklı iki apartıman ve onu takiben ü- çüncü katında yine karşılıklı iki a- partıman daireleri mevcut ve apart- manların da antre ve koridorları ü- zerinde mutbak, kiler, banyo, ap - teshane ve altışar odaları vardır. Tiyatro - Sahne sokağından çıkı- lan üçüncü apartıman dairelerine yl ne mermer merdiven ile çıkılarak birinci asma katında yazihane ola - rak kullanılan odalar ve bunu taki- ben çıkılan birinci katta karşılıklı iki apartıman daireleri ve yine çıkı- lan ikinci katında karşılıklı iki apar tıman daireleri ve üçüncü katta yine karşılıklı iki apartıman dairesi mev cut olup kısmen İstiklâl caddesine ve kısmen Tiyatro - Sahne sokağına nazırdırlar. Bu apartımanlarda mutbak, ban- yo, kiler, apteshane ve esas ve ay« rılmış altışar, yedişer odaları muh- tevi bulunmaktadır. Her üç apartıman dairelerindeni çıkılan gayri menkulün vâsi daraca sinda hizmetçi odaları, su deposu ve zemin katında da vâsi sahrmcı bu - lunmaktadır. Elektrik ve su tesisa- tı mevcuttur. 929 tarihli icra kanunımun 119 uncu maddesine tevfikan ipotekli a- lacaklılar ile diğer alâkadarların ve ir tifak hakkı sahiplerinin işbu hakları nı ve hususile faiz ve masrafa dâir o- lan iddialarımı ilân tarihinden itibaren yirmi gün içinde evrakı müsbitelerile birlikte memuriyetimize müracaatla kayıt ettirmeleri aksi taktirde hak- ları tapu sicillerile sabit olmıyanla - rm satış bedelinin paylaştırılmasın- dan hâriç kalacakları ve kira ve sai- re hakkında daha' fazla malümat al- mak istiyenlerin 933/127 dosya nu- marasile memuriyetimize müracaat- ları ilân olunur. - Dr. NACI S. SOMERSAN Çocuk Hastalıkları Mütehassısı Şişli, Halâskârgazi, Meşrutiyet Apr. | kat 2, No 5 Her gün saat 3-6. Telefon 42493 635 Göz Heikmi Dr. Şükrü Ertan Cağaloğlu Nuruosmaniye cad. No, 30 (Cağaloğlu eczanesi bitişiği). Tel. 22566

Bu sayıdan diğer sayfalar: