li Gg m HABERL 19 uncu yılını kutluladı Bundan 19 yıl önce bir avuç Maraşlı Türk, topu, ; tayyaresi, mitralyözü olan düşmanı 23 günde hududlarından dışarıya atmıştı Maraşır. şimalin Maraş *2 (Hususi) — Bugür Mara- ÜR kurtuluşunun 19 uncu yıldönümü- ir. Bu münasebetle şehir:daha dün- baştanbaşa süslenmiş, her taraf bayraklarla donatılmıştı,. Maraşlılar #mâna ilk defa atılarak ilk darbeyi rmakla işgale uğrayan yurdlarını £ kurtaran kahramanlar arasındadır. rhuriyete candan bağlı ve onun Yolunda canla başla çalışmayı, yaşama. W için büyük bir borç bilirler. Şeh - Ph ber tarafında mektebliler kafile ye dolaşmaktadırlar. Bugün saat JD da başlamak üzere Halkevi gös- İsti kolu tarafından bir müsamere ve- tilecektir. Yaşadığımız. Milletinin “ ayni sevinci bütün Türk d heyecanla “yaşa « yylda şüphe yoktur. o Maraşlı - â bu: ünlü 2afere bütün yurd aslanım manevi yardım ve bera - Yliği ile kavuşmuştur. Fakat, bir de! günün münhasıran Maraş kurtuluşu | vi, sada? ettiği düşünülecek olursa Maraşlı'arın duyacakları sevinç ve yüksek olmak lâzımge. inden meydana çıkar. Bölünmez Türk vatanının ebedi bir teâsı olan Maraş, milli mücadelede he düşeni vapmış ve kendisini dört Yünden kuşatan toplu, tanklı, tavyare- gi, podem harh vasıtalarına malik, ga- bir düşman ordusunu, her türlü mi- dat; sına rağmen yirmi üç gün gibi kısa * zaman zarfında hududlarından dır Mi kovulmuştur. Maraş kavgası tarihimize altın ka- Diğ *8 yazılmıya lâyik bir destanı 7a- Mez Dünya kurulduğu o gündenberi den bir görünüş hale gelebilmek için Fransız ve İngi Mz kasalarından milyonlar aktı. Ver dünü yalnız iki buçuk milyon Alman Jsrüyordu Halbuki, Maraş açık bir şe- hirdi. Değil topu, zırhı ve tayyaresi, si- lâh ve cephanesi dahi yoktu. İngilizler tarafndan tekrar edilen aramalar aha- li elinde silâh bırakmamıştı. Maraş kah Taman'arınm top, tank ve tayyareleri karşıladığı mavzerler, hakiki değerle rinden onar kat fazla bedelle tedarik edilmiş ve müdafilerden çoğu bunu te. Garik için altlarındaki yatağı satmış * tır; Frenkler bir avuş Insanın, kadın, er- kek, çoluk çocuk bir avuç insanın hansi mucize ile mücadele meydanına atıldı- 'Bına hayret ediyordu. Bu bir avuç, ilk nazarda onlara koca bir devlet içerisin de ufak bir kövün ayaklanısı gibi sö ründü Fokat Frenk'ler, Arab hudutla- rını aştıklarını, Türk tonraklarında ol duklarmı anlamakta gecikmediler. E- vet, karşılarında yalnız bir avuç insan vardı. Evet, silâhsızdılar, müdafaasız- dılar, azdılar. Evet, bir avuçtular. Fa- kat, bir avuç Türktüler, Ve bu muzaf- fer Fransız ordusunu mağlüb etmiye kâfi geldi, Fransa, başını “Türk vahde- ti milliyvesinin kendi kendine hasıl ol- muş (iri, tabif ve kahraman bir müda- faasına carptığını derhal anladı ve ne catı, Türk yumruğundan kurtulabilen a imkânlarından mahrum bulun-imovcudu ile firarda buldu. Maraş,-Türk kahramanlığının, Türk det ve yuriseverliğinin eşsizliğini in medenivet dünyasının ve hasım. larımızın gözleri önünde bir kere daha ispat evledi, Bu uğurda binlerce evlâ- dını şehit, bir o kadarını gazi verdi. Beş bir şehir Maraş derecesinde kahra.| binden fazla evi yıkıldı. Harb sonu bir panlik gösterememiştir, dersek bir ha- le ifade etmiş oluruz. Garpla ve a müdafaalarile meşhur bir çok “irler vardır. Bunlar arasından Ver- Nü ele alalım. Verdün, cihanın tak- iy dl celbeyliyen bir müdafaa yapmış” © Pâkat Verdünle Maraş mukâöyese Silmek işlendiği an Maraşm Verdünü seride bıraktığı tezahür eder, Yağ Verdün üç buçuk milyon Fransızın © müdafi bulunduğu müstahkem abyelerle tah- Verdün bu a ok ti, âsan Bey şu Amerikalılar ne ga- $eyler icad ediyorlar... i harabezara döndü. Fakat, tarihlerin bir beşini daha kaydetmediği üstün, yüksek We mutlu bir zafer vardı. Maraş ve Maraslılar, sayısız hamaset ve şehamet, menkibeleriyle dolu bulu- nan aynı zafer destanının bir diğer ör neğini yaraimıya daima hazırdır. Bu- gün duyduğumuz sevinci bütün Türk milletinin yaşadığımı söylemiye hacet mi vardır? İstanbuldaki Maraslıların toplantısı Şehrimizde bulu! Maraşlılar, Ma- ümü münasebe ... Kadınlar orada, dudaklarına elma, portakal, armud, muz gibi.. GN ER / m amm a mmm O aki Maraş dün kurtuluşunun Bursanın 10 köyünde ikâleti bu püzel ve hayırlı SON POSTA ilk mekteb açılıyor Bursa, (Hususi) — Önümüzdeki yıl vilâyetimiz dahilinde büyük ve ö nemli bir kültür hareketi olacaktır. Bu cümleden olarak 70 kadar köyde birer mekteb açilacak, köylerden eğitmen verilecektir. Nüfusu beş yüzden aşağı olan bu köylerden seçilecek, eğitmen namzedleri Arifiyede açılacak olan kursa gönderileceklerdir. Maarif Ve - kâletinden, bu yl açılacak kursa işti - rak etmek üzere 70 eğitmen namzedi gönderilmesi o Maarif Müdürlüğüne tebliğ edilmiştir. İlk tedrisat müfettiş. leri bu nemzedieri seçmekle meşgul - dürler. Gerek köylerde ve gerek şe « hirde, Maarif Vekâletince tesbit edi - len vasıfları haiz olup olmadıkları tetkik edilmekte ve imtihanlar yapıla. rak eğitmen namzedleri ayrılmakta - dır. Mühim bir kısmı ayrılmıştır. Bun. ar kursu İkmal ettikten sonra köyleri- ne dönecek ve açılacak mekteblerde ders vereceklerdir. Arif'yedeki kurs 6 ay devam edecek, mekteblerde okuna. cak derslerin esasları ve metodlar öğ - retileceklir. Ayni zamanda köylü. Yük gözönlnde tutularak ziral ve sıhhi malümat da verilecektir” Ayrıca, yedi, sekiz köy bir mıntaka itibar edilecek, buralara birer başmu- allim tavin edilecektir. Bunlar elyevm vazifedar muallimler arasından seçi - lecektir, Maaşlarından başka ücret ve yevmive de verilecektir. Basmusllimler mıntakaları dahilin - deki köyleri dolaşarak eğitmenlerin derslerini takib ve kontrol etmekle be- raber avrıca nümüne dersleri vere - cekle Başmuallimler de Arifiyede kursa iştirak edecektir. Haber verildiğine vöre, Maarif Ve. isi geçen sene Arkara ve Eskişehirde tatbik et- miş, muvaffakiyetli neticeler emiş - tır. Ba'ıkes'rd» bir köylü ağir surette yaralandı Balıkesir (Hususi) Balıkesire bağlı Naipli köyünden İbrahim oğlu Mehined ile Veli oğlu Cemil arasında köy meydanında oyun oynamak Yü - zünden bir kaven çıkmış ve Mehmed, Cemili bıçakla ağır surette yaralamış - tır. Yaralı hastaneye getirilmiş, suçlu yakalanmıştır. Yen:cede bir kad'n yanarak öldü Yen'ce (Hususi) — Kazamıza bağlı Karaköy halkından gözleri âmâ 80 lik bir kadın yanarak ölmüştür. Ayşe iş - mini taşıyan bu ihtiyar kadın, hasta ©- larak odasındaki ocak başında yatmak» ta iken siçrıyan kivılcımdan yattığı yatak tutuşmuş vs elbisesine de sira - yet eden ateş, az vakit içinde vücudü- nü'çayır çayır yakârak ölümüne sebeb olmuştur i Odada kendisini Kurtaracak kimse bulunmadığı için diri diri yanan Ayşe- yi, dere kenarına çamaşır yıkamağa giden gelini, övdetinde simsiyah, yan- ms kömür halinde “bulmuştur, > — pe MDR tile dün gece Beyoğlu Halkevirde bir toplantı yapmışlardır. Toplantıda nu- tuklar söylenmiş, milli oyunlar oynan- muş, geç vakte kadar hoş vakit geçi - rilmisti ... Meyva tatları veren rujlar kulla « * zayorlarmış. Bu rujlar bizde de ya » pılsa nasıl olur dersin?, Bitlis Mektubları: Bitlisin yazı ve kışı 00010009891 0000000180449 00 0088008600 v04808 084 Nü RE ANNNON0N 00 0000000AAEAAAMA40001 Bitlis yaz günlerinde köpüklü dereleri ve yeşil yay- lalarile harikulâde bir memleket olur, kışın ise şiddetli li kar tipilerinde şehir sokakları bile tehlikelidir emendamaanezesasanssmnasalazorineERDUONANEADDOUN : i : mea ee sane saranmesmenen Bitlisin kork Bitlis, (Hususi) — Bağrında eski me! deniyetin izlerini taşıyan Bitlisin etre | fında çok hoşa giden güzel kasabaları vardır. Bu kasabaların bazılarında göz kamaştıracak derecede bir çok değerli eserlere de tesadüf edilmektedir. Van gölü kıyılarını süsieyen ve orta zaman: | da (Ahlat Türki leri tarafından vücu-( da getirilen bu kıymetli eserler, bu sa- hillerde kitabe parçaları, kemer başlık- ları, cami sütünları, kale duvarları ve kümbetler halınde göze çarpar. Eski Türk sanatınm birer parçası o lan bu değerli medeniyet eserlerinin ayrıca yığınları arasında kalmış ve top rak altına gömülmüş binlercesi de var- dir. Bazan insaat esnasında toprak al. tından çıkan işlemeli taşlar ve kitabe parçaları bu zenginliğin dereçesini göstermiye kâfi gelmektedir. Bu bakımdan he: karış toprağında başka bir tarih fışkıran Bitlis; bu ce- dad yadirârlarile ne derece iftihar etse gene azdır. Şurasını da söylemek lâzım gelir ki bu eserlerden bir çoğu tabit hâdisele- rin tesirleri altında yıkılmıya mahküm bir vaziyettedirler. Her geçen bir yil, ü zerinden süslü taşlarını kopermakta ve bü suretle harak olmalarına sebebiyet vermektedir, Bitlis şehri, denizden 1550 metre yüksekliktedir. Vilâyet merkezi; Şarki | Torosları asan Diyarbakır Van yolu üzerinde g&hemmiyetli bir geçit nokta- sındadır. Kara iki e maliktir. Kış-| larının biraz uzun sürmesine rağmen fazla soğuk yapmaz, Bu mevsimde âza” mi sühünet derecesi, sıfırın altı 20 ye kadar düşer. Yazın ise bu miktar (25. 30) arasındaır. Şehir dik meyilli sırtlara kurulmuş” tur. Bir lâhzada göze çarpmaz. Bir bo- Barı takiben tulâni bir şekilde uzar. Doğu illerinin geçit yolu üzerinde bulunan ve Uzakşarkın kapısı sayılan bu tarihi şehre, Diyarbakırdan gelen bir şose ile girilir. ; Zeydan, Hersan; Taş ve Kızıl adlarında dört büyük mahalle- ye nmüştür. Bu mahallelerin ara- ları oldukça uzaktır. Memlekete kış mevsiminde fazla kar yağar. Bu vüzden bâzan köyler ve şe- hirler arasında münakaleye imkân kal! maz. Dağlsrdan vadilere doğru çığlar yuvarlanır, Bazan da kazalar sebebiyet verir, Bitlisin tipli günleri de meşhur- dur. Böyle zamanlarda şehirde bile do- MM LL i Hasan Bey — Allah muhafaza ets'n.. Buradaki meyva pahalılığını göre er- kekler bütün kazançlarını ruja ver » meğe mecbur kalırlar bir görünürü Jaşmak tehlikelidir. Hatta bu yüzden şehir içinde bazı boğulma vak'alarının vukua geldiği görülmektedir. Bu hava- İide kışın böyle uzun ve şiddetli olmas sı yüzünden halk, yiyeceğini yaz ayla- rından tedarik elmek mecburiyetinde. dir, Van - Bitlis yolu üzerinde bulunan Rahva gediği ve Mutki yolu üstünde o- lan Kârçin tepeleri bu mevsimde aman sız fırtıralarile facialar yaratan yerler dir. Buralarda fırtınaya tutulan yoleu- ların hayatlarını emniyete almak için «Can kurtaran» kulübeleri yapılmıştır. Yolların kapanması yüzünden seya- hatler, ekseriyetie yaya olarak yapılır. Diğer zamanlarda ise hayvan işler. U- mumi harbden evvel bu havalide el ile çekilen yüzlerce kızak bulunur ve bü. tün yolculuklar hep bunlarla yapılır - mış. Fakat bugün bunlardan bir tane bile kalmamıştır. , Halbuki Erzurum ve Kars tarafların» da olduğu gibi buralarda da kızaklarla seyahat icrası pek mümkündür. Bu - nun tamimine çalışılması herhalde fe- na olmaz. Ritbee kar, İk'neiteşrin sonunda ve ya Birincikânun başında yağar. Ekse. rivetle Nisan aymda da kalkar. Bunun- la beraber bazan geç yağıp erirken kalk tığı da vakidir. Bilhassa bu sene kıs çok hafif geçmektedir. Geçen sene yerde 2 metreden fazin kar bulunurken bu yıl «50 santimi bile geçmemiştir. Dola - yısile İkincikânunun yirmi ikisinde Di- yarbakırdan şehrimize bir kamyon gel- mistir. Halbuki böyle bir mevsimde Bit'ise kamyonun gelişi şimdiye kadar görül. memiştir. Bu itibarla Bitlis müstesna bir kış geçirmektedir. Kış avlarında Ankara ve İstanbul postalar; 10-11 günde gelir Fakat Nisandan sonra yollar açılınca bu müddet (4-5) güne iner.Bitlisin ba harı hemen hemen yok gibidir. Bu mev simde ekseriyetle yerde kar bulunur veyakud da yağışlı ve soğuk geçer, Yaz mevsimi de geç gelmekle beraber tatlı ve nisbeten serin geçer. Bununla bera. ber bu mevsimde Bitlis çök güzelleşir. Bin bir yeşillik ve güzellik gösteren vadilerinde ve derelerinde tabiatin sa- yısız zenginlikleri göze çarpar. O za - man güzel suv ve sihirli havasile sö» ret alan bu şehrin, köpüklü çağlayan» lar yapan savısız dereleri ve bin bir çi- çekle sürü lâtif yaylaları cidden em sâlsiz bir kivmet taşır ve gönül çeker. Bu mevsimde buraları, şehir içler'n- de yaşavan ve tebiat hasretini çeri insanlar için, tebiatin bütün cömert'i- ğini. gösteren bir yer olur, Ve hakikaten o zaman Bitlis; kerdi şair evlâdı ve Divan sahibi. «Müstakxımn söylediği cennet güzelliğine kavuşur. Kayaoğlu Trakya çifte'si iyi havaları'an istifade ediyor Edirne 1 i) — Bu seneki devamlı olma; ve havaların ek: yetle müsaıd gidişi çiftçinin ve fakir halkın yüzünü güldürmektedir. Müsa, id havalardan istifade eden çiftçi ekim hususunda bütün gayretile çalışmak'a- dır. Bilhağsa yazlık zer'iyat için tor - raklar hazırlanmaktadır.