15 Ocak 1942 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 5

© Hüseyin Cahit yarım asırdanberi «Servetifünun»un arkadaşıdır. Onun <Servetilünun» u her ziyareti, bugün bu mecmuayı yatım asırlık şerefli ve tarihi yo- lunda yürütmeğe çalışan, biz genç- ler Için, bir sevinç vesilesi olmak- tan fazladır. Çünkü, Hüseyin Cahit, elli yıl- lık muharrirlik hayatında daima genç kalmayı bilmiş ve daima di- namik bir enerjiyle her meseleye göğüs germeyi şiar edinmiş mert bir kalem adamıdır. © Geçenlerde «Servetifünun» u ziyaret eden Hü- seyin Cahit meomuayı idare eden gençler hakkında: “Parmaklıklı bir bölme ile ayrılmış küçük odada, ay- dınlığı çıkmıyan bir lâmbonin loş zi- yaları altında galiba bir iki genç vardı ve salonun birikmiş ve kat'ileş- miş süküf ve zulmetini rahatsız etme- mek ister gibi fısıldaşarak konuşu- yorlerdı, diye yazıyor. Hüseyin Cahit'in hakkımızda bu kadar bedbin görünmesi bizi üzdü. Fakat, üstadın bizi başka türlü görmek istediğini bilmiş olsa idik, muhakkak onun kapıyı aç- masıyla beraber taklak atmıya başlardık. Hüseyin Cahit gibi muhterem entelektüel ve yaşlı bir edibin, mecmua idarehanesinin kapıyı a0- tığını görünce, Ona beslediğimiz derin hürmetle yapmakta bulundu- ğamuz münakaşayı yarıda birak- mış ve selâmlamak üzere ayağa kalkmış bulunuyorduk. NO T LAR | Yazan: Adnan YASSITEPE | © Hiç şüphe yoktur ki, Hüseyin Cahit, bir mecmuanin yazılarını hazırlı- yanların bunu yaptıkları zamanda şarkıda (söyliyemiyeceklerini de herkesten iyi bilir, & Fakat üstad, bu intiba:ın hangi sebeple kendinde kaldığını yazısının alt kışmında izah ediyor: «Bu merdivenden, diyor, ben, hep böyle ağır mı çıkardım ?» İşte, Hüseyin Cahit'in hiç bir yazısında bulunmıyan bir itiraf, Yazıca daima genç, daima enerjik ve daima dinamik olan Hüseyin Cahit merdivenin başında kendini bambaşka olarak görüyor. Bu bam- başkalığa olan saygımızdan Hüse- yin Cahit bize: «Sükünet ve zul- met'i rahatsız etmemek işter gibi fısıldaşarak konuşuyorlardır diyor. «3ervetifünun» umuzun şimdiki sa- hip ve hâlikleri olan gençler, sanki bu ölü muhitte rahat nefes alamı- yorlar gibi, bir ölü odasında ses- lerinini yükseltmekten çekinir gibi, konuşuyorlardı.,, i Hüseyin Cahit makalesini bu cümle ile bitiriyor. Üstad'a sâdece şunu söylemek isteriz : Bil yıllık şerefli tarihi olon «Servetifünun» bugünde her vakit oldüğu gibi genç ve gürbüzdür. Türk edebiyatı tarihine şimdi- ye kadar yaptığı gibi en kabiliyetli isimleri yetiştirmeğe hazırlanıyor. Üstadın gözüne iliştiği bütün o melânkolik havanın dışarıdaki yağ- murun yeknasaklığı dolayısıyla oj- duğunu anlıyoruz Hüseyin Cahit'in daha güzel havali bir günde, bizi ziyaret etmesini bekleriz, İntibâ- larının başka olacağından eminiz... Asaf Hâlet Çelebi'nin şiir kitabının adıdır. Bir zamanlar üzerinde bir hayli dedikodu toplamış olan genç şairin bu kitabı fevkalâde bir bas- kı içinde kendini çekemiyen mü- nekkitlerine doğru bir cesaret işa- reti gibi uzanmaktadır. ndine has bir şiir telâkkisi olan bu şairin kitabını okuyucu: larıma tavsiye ederim. © “Bacalar,, Mehmet Dizman'ın muhtelif tarih- lerde mecmuamızda neşrettiği şiir- lerinin bir araya gelişidir. Bu mütevazi şiir kitabında bir genç şairin gecesi, gündüzü, eşyayı görüşü, bazı bhâllere karşı olan hayretini görüyoruz. N Gerek “He, ve gerekse de “Bacalar,, üzerinde ileride yine du- racağımızı vadederek, şimdi yalnız haber kabilinden bunlan not €- diyoruz. Sm — vE EE eş Fx