No. 2190—305 yük bir haksızlık olacağını haşin bakışlı muhatabına kabul ettirme- ğe. çalıştı: — Biliyorum ki, Berrimont'u tayin edeceksiniz dedi. Buna hak- kınız yoktur. Şahsi mesuliyetinizi düşünün, bir soemiye, kontrolsüz ameliyat yapamıyacak olan bir insa- ns öldürmek hakkını veriyorsunuz. Robert yerinden kalktı, genç kadına doğru ilerledi oturmuş ol- duğu koltuğun arkasına dayanarak: — Bu size ait bir iş değildir. Madam, burada bu gibi megeleler den bahsedecek vaziyette değilim. Biliyorsunuz ki, biz de kimse yok. Onbeş senedenberi yalnızım. Bu Gecelerimden birinde neden gelmi» yorsunuz, dedi. Robert henüz Iâfını bitirmeden genç kadın kalkmıştı bile, Seneler ce evvel kendisine evlenme teklifi yapan adama nefretle baktı, Rober- - ti tokatlamamak için kendini zor tuttu. Berrimont'ın o gefliğe (tayin edildiğinden pek az bir zeman sonra Bernard klinikten ayrılmak ihtiyacını hissetti, Şimdi başka bir serviste çalışıyordu. Yeni vaziye, tnden memnun olmamakla bera- ber şikâyeti abes buluyordu. Buna rağmen vazifesinde evvelki gibi dürüst ve çalışkandı. Haftalar, aylar Bernard'ın ken: di kendini çelışmağa zorlaması ile UYANIŞ geçti, buradan ayrılmak başka yerlere gitmek isteyordu. Bir gece yömek yerlegken te- lefon çaldı. Titrek bir ses: — Burası hastahane, müdür bey acele gelmenizi istiyor, Mösyö Robert Lothi&tie bir kazaya uğra- dı. Bernard yüksek #esi4: — Robert Lothirie mi9... De- di. Ağır w?, Bu ismi duyunca Gabriel ür- perdi... — Evet çok ağır, kurtarabil- mek için pek az şatdimiz var, Müdür bey bu imkânsız ameliyatı yalnız sizin yapabileceğinizi düşü- nüyor. Bernard: — Bir dakika, deği, Bir elile mikrofonu kapayarak Gabriele dönüt, — Roberi'in başından büyük bir kaza geçmiş, Beni ameliyat için Berrimont çağırtıyor. Ne der sin. — Bir dakika kaybetmeden gi- deceğini biliyordum. İâzım geleni yapacak mısın 9... Bernard'ın yüzü bir sevinç te- bessümile aydınlandı. — Allo müdür beye söyleyin şimdi geliyorum, diye bağırdı. Acele ile telefonu kapadı, karı- sını kolları arasında uzun uzun sıktı kulağına: — Seni seviyorum diye fisla» dıktansonra kapıya doğru fırladı. Ameliyaf odasına girdiği — herkesin kendisini Bek z rimont siniri “bir akiyolğer, ck geldinii, Yalen bedilecek bir saniye bili ae, Gözleri açık bir halâs. bek yaralının yanıns geldiler, #ernimi ründe basta hafif iie Dir reel yaptı, Hemşire Bernanl'iğ: — Bizinle konuşmak ii bir gayret sart: fiş kolunuz. rak eski doğtunun silip ağn kuvvetlice âlktı, — ikinizde beni sdişdeşdiniğ. dedi, Yüzünü büyük bir Iadı. Klorformun <desteliş, Tasssanı üzerinde hapeliği Mühet F Ufak hâdiser etrafında: Yabancı dil konuşanlar Eski dert, hani şu İstanbulda Türkçeyi en az ko- nuşarı bazı vatandaşların inadından duyduğumuz dert, son günlerdö birkaç yevmi gazetenin sütunlarına yeniden döküldü saçıldı. Bilhassa bir gazete, birkaç gün imzalı imzasız yazılarla bu meseleye dokundu. Neticede, bu Türkçe konuşmıyan zümrenin içinden lehde, A müdafalar yapanların da mektubları negredildi. Ve bugün görüyoruz ki, tekrar bu bahiste #vihü sükün avdet etmiştir Bir zamanlar e ER astık: vatan» daş, Türkçe konuş diye... Samimi hasbıhallere çağır- dık, vatandaş Türkçe konuş diye... Ne oldu?,. Onlar gene bildiklerini okudular?! Bu işin en doğrusu, İz- mir belediyesinin tatbik ettiği usuldür. Türk vatan- daşı olup da umumi yerlerde gürültü patırdı eden- lerden ve bağıra bağıra başka dillerle, bilhassa mera- leketimizin akalliyet dili bile olmıyan ecnebi dillerle konuşanlardan para cozası almaktır, Birçok tanıdıkla- rımız gibi, biz de öyle sanıyoruz ki ba sağ, & kestirmesi olacaktır. Artık o zaman ne ersin larında ve umumi bahçelerinde, ed | larında, rıhtımlarında, « meselâ ge dadının o gün önden koşan bin ) : tarbda şu neviden aeelb İğ — «lLonise, viens ici e İşte Türkçe konuşmuytnları tukları ecnebi dili de be gekilasdir. retle sinirlenmemek için insanın Byup â pm ç lar, hakiki Tütk vatandaşları, ba kötü Ni nüne geçmek ve kendi tabirlerihse bu rinin aklını başına getirmek işin bil in önsyak olurlar ve nasihatle mi, iytarln me, Bam nasıl bir şekil seçerlerse o şekilde -bu b Mn leri hallederler. O zaman hiç şüphesiz hem küpü rinin, hem bizita kafamız dinç olacaktır, Türkçe konşmıyan Baylar, Beysolari mi yaşadığımız Dâhinin ratlli duygularına ve dili met ediniz. Hürmet görmek için...