SERVETİFÜNUN No. 2190—505 22 inci 22 senedenberi devam eden ve artık; anane haline gelen bu resim sergisi sanat hareketinden xiyade ananeye bağlı kalmaktadır. Bu sergide gördüğümüz eserler bize resim sanatini idame ettiren emekdar neslin, bocalarımızın, ve arkadaşlarımızın işlerini görmek fırsatını veriyor, Ayni zamanda kendimizi mukayese ve kontrol et- «mek için bir miyar oluyordu. Bun- dan başka genç talebe ve amatör- der kendi resimlerile hocalarının resimlerinin yanyana oluşundan kusurlarının ve olgunluklarının ne derecelerde olduğu bir daha kendi şözlerile görmüş oluyorlardı. Ser- gilerin büyük veasıl vazifesi resim kültürünü halka aşılamaktır. 22 senedenberi bu işi yapmakta olan Galatasaray sergisini takdir et- memek nankörlük olur. Lâkin bu ser- ginin günden güne hafiflediğini gö- rüyoruz. Çünkü hocalarımızın isim- leri yavaş yavaş kataloğtan silin- meğe başladı. Bundan anlaşılıyor ki, bu sergi yoklukda varlık var- lıkda yokluk olmıya doğru gidiyor. Sergide bazı eserleri gören seyirci- ler birbirlerine diyorlar ki ; «Bu re- simleri geçen seneki sergide de görmüştüm». Diğeri : «Yok canım o senin gördüğün peyizajda bu ağaç böyle Galatasaray Resim Sergisi H. Doral değildi bu ağaç daha iğilmiş fil- vaki renkler ayni hiç değişmemiş ama yalnız deredeki suda birkaç gölge kaybolmuş». Bu ne bir acı hakikattir. Şimdi sergideki eserlerin önün- de durarak sanatkârların kıymet ve şahsiyetlerini bir defa daha göz- den geçirelim.Elimizdeki kataloğ- da eserlerinin isimleri yazılı olan hocamız Bay İbrahim Çallının eser- lerini aradım bulamadım. Acaba hocamız resim yapmaktan vaz mi geçti * Yoksa ileri atılmak için ge- riye çekilip hız mı alıyor. Bay Hikmet Onatın eserleri hakkında bir şey söylemiyeceğim. Yukarıda seyircilerin söylediklerile iktifa e- deceğim. Bay Fehiman Duran'a gelince onun isteksiz bir çalışma ile sergide resim olsun diye bir iki eseri vardı. Onun çok güzel eser- lerine tesadüf ettiğimden bunlar için bitaraf kalıyorum. Ali Karsa- nın natür mortu kendisinin Fran- sız akademisinde Loransların tale- besi olduğunu söylemektedir. Sergiye en çok eserle iştirak eden Akademinin Fresk bocası olan Bay Ayetullah Sumerin yağlı boya resim yapmakta yeni veya hut beceriksiz olduğu görünmekte- dir. Çünkü, malzemesinin intihab ve acemiliği apaçıktır. Halbuki biz kendisinin Fresk sahasındaki eser- leri görmek isterdik. Biz ondan da vazgeçtik hiç değilse resim noktai nazarından iyi şeylerini görelim. Başvekilimiz Celâl Bayarın resmini fotoğraftan yaptığına nazaran ba- ri fotoğtoğraf kadar doğru olsay- dı. Beğer gözü fotoğraf objektifi ise hiç zahmet edip elle resim yap- masın. Eğer sanat fotoğraftan iba- retse bu kadar sanatkârlar ne diye çalışıyorlar uğraşıyorlar birer fo- toğraf makinesi alıp çektikleri re- simleri boyayıp birçok külfetlerden kurtulmuş olurlar, Fakat bu san- atkâr bize diyecek ki: «Bu resim- lerim hiç de fotoğraf değil.» O hal de neden senelerdenberi onu mü- dafaa ediyordu. Ve gene görülü- yor ki, bir talebe gibi yeniden baş- layıp me yaptığını bilmeden bir şeyler yapmak istiyor. Mamafih fena değil ziyanın neresinden dö- nülse kâr olduğunu geç de olsa anlamış bulunuyor. Lâkin bu iştde çok geridedir. Kendisinin Akademi- de profesör olmadığını kabul eder- sek bu yaptığı işler bir amatör için iyidir. İyi bir yoldan gitmek isti- yorsa kendisine birkaç tavsiyemiz var. Evvelâ desenlerini çok iyi çiz- meli ve renklerini çok iyi bilmeli ve aramalı daha sonra ışık gölge hakkında malümat edinmeli bir eserin en .büyük meziyeti olan kompozisyonu kurmalıdır,ki, o eser- de eseri sanat yolunda çalışılmış olunabilinsin. Eğer biz yanlış dü- şünüyorsak bizi ayni yolla tenvir etsin bu bir profesörün zaten va- zifesidir. Bayan Bedia Güleryüzün üç resmi arasında dikkatimi çeken «Eski saraydan bir köşe» dir. Gali- ba sarayın eski oluşundan resim yıkılıyor gibi görünmektedir. Bay Esadın kembe başörtülü portresi bize iyi eserler verecek ü- midini taşıtıyor. Bay Ayetullabın portresini yaptığı talebesi Bayan «Edda» nın diğer salonda resim amatörü olarak eserlerini gördüm. Hakikat şudur ki, yaptığı portre hocasının kendinden pek çok daha resim noktai nazarında iyidir, Bay Fuad Soyhan eserlerinde eski harf. lerle attığı imzasını değiştirmekten başka bir yenilik yapmış değildir. Bay Hulüsi Mercanın ana ve kız toblosu başlanmış bir resim halin- de çok iyidir. Bay Vecihi Bereket-