238 SERVETİFÜNUN Hafta Yazısı : - —— — No. 2091—400 Bugünkü Almanyada Türk Dostluğu ! Istanbul Alman Lisesinin tertibi ve Kültür Bakanlığının müsaadesi ile 2 si Kültür Direktörü, 10 u Lise ve Orta Okul Direktörü olmak üzere 33 kadın ve 36 erkekden mürekkep öğretmen grupu, Almanyada, Avusturyada, Macaristanda yapdığı etüd seyahatini bitirerek memlekete dönmüşdür. Grupun başında bulunanlardan Alman Lisesi ve Ticaret Mektebi öğretmenle- rinden Zeki Cemal Bakı, Almanyada gördüklerine dalr; «UYANIŞ» için şu yazıyı yazmıştır : Cihan harbinde Filistinden Kar- patlara kadar her cephede omuz omuza harbetmiş olan silâh arka- daşlarının talihi, o zaman için iyi değilmiş. Harbi kaybettiler. Fakat, buna rağmen sonradan kalkınarak, mes'ut neticelere ulaştılar ! Cihan harbinden sonra Alman- ya hakkındaki bildiklerimiz ajans haberlerinden ileri geçmediği için Almanyaya giderken içimizde endi- şe vardı. Bu, Almanların Nasyonal- Sosyalizmi, daha doğrusu Hitlerizmi hakkındaki bilgimizin eksikliğinden ilerigeliyordu. Polonya topraklarından geçerek Beuten'de Alman toprağına girdiği- miz zaman birdenbire şaşırdık. Tre- nimiz istasyonda durur durmaz on kişilik bir kafile heyecanla Türk muallimleri arıyordu. Kendilerini takdim ettiler ve ellerindeki tel- grafları verdiler. Bu zatler, bulunduğumuz mntr- kanın en büyük memurları imişler; telgraflar da Alman büyüklerinin Türk öğretmenlerine “hoş geldiniz,, telgrafları imiş. Bunları görünce hep sevindik. Ben telgrafların mealini Türkceye tercüme için sabırsızlanırken en bü- yük memur: — Bir dakika.. Diye sözümü kesdi ve etti : — Bu gördüğünüz birinci mev- ki vagon, muhterem misafirlerimiz ve eski silâh arkadaşlarımız Türk öğretmenlerine tahsis edilmiştir. Bu vagonları kabul etmenizi dileriz. Böyle başlıyan dostluk eseri, Breslav istasyonundaki Türk bay- raklarile daha canlı şekilde ilerile- di. Nihayet Dresdende istasyona kadar gelen yüzlerce profesör ve binlerce halkin ağzından yükseldi: — Yaşasın Türkiye Çumhuriyeti ! — Yaşasın Atatürk | 3$ büyük şehir gezdik. Her ayak basdığımız istasyonda Türk bay- rakları yüzümüze güldü ve bizi ilâve yüzlerce Alman candan karşıladı. Yüzlerce kadın ve erkek yolgös- termek ve her işimizde bize delâlet etimek için işlerini güclerini bıra- karak günlerce peşimizden ayrıl- madılar. Her belediye dairesinde vali ve belediye reisi tarafından mu- hakkak bir resmikabul ile kar- şılandık. Bu resmikabullerin birer ziyafet ile tamamlandığını söylemeğe tabii hacet yoktur. Her belediye dairesi ve hükümet konağı üstünde bizim bulunduğumuz müddetce Al man bayrağı yanında Türk bayrağı dalgalandı. Öyle hükümet konağı- na rastladık ki.. hâtıra defterine Türk olarak ilk defa bizim imza- mız girdi. Bunu Belediye reisleri de itiraf ettiler. Bilhassa Frankfurt Am Mayn belediyesi.. çok eski bir tarihe ma- lik olan Frankfurt serbest şehri Os- manlı İmparatorluju ile ticaret muka- velesi bile akdettiği halde kapısın- dan içeri bir Türk ayağı girmemiş ve çifte bayrak direği Türk bayrağını görmemişti, Bize karşı dostluk eseri olarak gösterilen ve bu şehir tari- hinde “bir hâdise, diye kaydedi- len Türk bayrağı, hükümet konağı üzerine merasimle çekildi.. En bü- yük salonlar, en muhteşem mera- sim yerlerinde dakikalarca istiklâl marşımız akisler yaptı. Büyük şehirlerdeki bu tezahür- lere küçük kasabalar daha candan mukabelede bulundular, Ren nehri üzerinde şarapları ile meşhur Ba- charach kasabasında üç gün misa- fir olarak kalmak üzere Ren vapuru ile gidiyorduk. İskeleye yanaşırken birbiri arkasına müthis top sesleri Ren boyunca akisler yaptı. İskeleye Türkiye kültür ve okul direktörleri ile öğretmenlerinin Almanya seyahati bâtıralarından: Frankfurt belediye dairesinde, ziyaret def- teri imzalanırken. «Darüşşafaka» direktörü Ali Kâmi, imza sırasın- da. Solundaki, bu sayıfada okuduğunuz yazının muharriri Cemal Zeki Bakıdır. Sağındaki de Franfurt belediye reisi.