518 UYANIŞ Denizden uzak köyler içinde, uzun yaz günlerinin verdiği en tatlı neş'e şüphesizki, bir çiftliğin hududu arasında Beçireceğiniz zamanlardır. Şehirlerin ve kasabaların kızgın damları altından, rüz&arları hiç bir maniaya ramolma- dan hür ve kayıtsız esen, büyük malikâneler ve tarlalar içine girdiğiniz anda, dünyanızı degiştirmiş kadar enginlik ve ferahlık duyarsınız, Orada güneşlerin renği şehrin sokakları arasında inhinalaşan çi ve koyu renk degil, fakat akan bir su kadar berrak ve temizdir. Hatta suları bile, başka bir rayıha ve başka bir lezzet taşır. Büyük bir dağın yamacını dolaşırken her hangi bir agaç altında bulacağınız menba, kayaların içinden sızarken, meçhul bir ateşle kaynadılmış, taktir edilmiş ve sonra gene meçhul ve rüzğarlı Böyle uzak ve münzevi bir hava ile dondurulmuş gibi serindir. bir ağaç altında herşeyden yaşamak, insanın damarlarına şehrin dağdaga- sından bikarak zaman zaman gelen bir arzudur. Bana öyle geliyor ki, bir çiftliğin en güzel olacak. Ne uyursanız uyuyunuz kalkdığınız zaman kendi- zamanı sabah vakıtları kadar az nizi hafif ve adeta bir tüy gibi bulursunuz. İşte dışarda, üstü üzüm salkımlarıyla örtülü çardak, sizi, sabahın ılık havası içinde taze bir bakışla karşılıyor. Masanın üstünde yağınız, sütünüz hazırdır. Onları, sabah vaktının kanınıza ve kalbinize verdiği sükün içinde yavaş yavaş çiftliğin artık başlamış olan hayatını seyredersiniz. içerken karşınızda, No. 1718—33 Köyden çalışmak için gelen kadınlar,ellerinde tarlanın gitmemek üstüne orak, tırpan yahut sepetlerle beraber karşınızda işe semerini içine giriyor. Ve için ohuysuzlaşan bir eşek, adamla uğraşıyor. Az henüz çıkarılmış yavaş yavaş gidip geliyorlar. Ve önlerinde bir Hindi, başını arkaya vermiş, kuyruğunu dikmiş ve kabartmış mağrur duruyor. Fakat az sonra sıcak bir gün vurmak isteyen ötede kümeslerinden hayvanlar gelecektir. Güneş bir ateş yağmur halinde başakların üstüne düşecek ve işçi kızlar bacaklarını akan derede yıkayacaklar. devrilen — bir güneşle sessiz gelen akşamı tarlalara bir yaldız rengi düşürecek ve o zaman eğer bir binerseniz, atınız, yaldızlı yolların üstünde batan güneşe doğru koşacaktır. Şehrin bu dağdagası içinde isteliğim yeğane şey, münzevi bir çiftlik hayatıdır. Ve nihayet hayvana