520 Anne olacaklara Ea Doğmadan evel, 2 Çok fedakâr Türk kadını, anne olacak Sev- gili türk kızı ! Neslinden, sulbından olduğun yüce irkın senden beklediği vazife kendi sıh- hatini, kurduğun ve kuracağın âile ocağının varlığını korumaktır. Ailenin, ırkın sağlığı, sağlamlığı, kuvveti, faaliyeti, her şeyi senden, taşıdığın ve sonra büyüdeceğin çocuğun, ileride memleketin ve milletin en mühim bir desteği olacak olan bu mahlukun sıhhatinden beklenir. Türk ırkı ebedi olmak için sağlam ve kuv- vetli evlât yetistirmelidir. Türk milletinin en kıymetli sermayesi evlâtlarının sıhhatıdır. Çocuğun sıhhati doğumdan evel nazarı dik- kate alınmalıdır; Zaten hayat doğum ile baş- lamaz; lâkin çoğumuz bü hakikati, hayatın dokuz ay evel başladığını bilmeyiz, yahut bilsek de bu hakikatın istilzam ettiği tedabire riayet etmeyiz. İstikbal çocuğunun bu zaman içinde hastalığa yakalanabileceği, het vakit için sağlığını kaybedebileceği, ölebileceği hatırımıza gelmez. Doğmadan evvel çocuğun himayesi mühimdir; bir çok « düşme» (ceni- nin ilk ay ölmesi), <ölü doğma» (gebeliğin 6 — 9 ayında ölü doğması ) «vakitsiz doğma» ( hayatta ve fakat eksik çocuk ), «anadan çok zaif doğma» (çok küçük, çok zaif) ların sayısını Çocuklukta bir çok hastalıklardan korunulabilir. Çocuğun himayesi gebenin, daha ileri gitmek lâzım ise kadının himayesi ile başlar. Her gebe, her emzikli oOkadın cemiyetin himayesi altında bulunmalıdır. Kadın gebe kaldığından itibaren anne demektir; memleketin, vatanın istikbalini hazırlamakta, ırkın timsalini taşımaktadır. Böyle mühim vatani bir işte ken- disinin ve çocuğun himayesi şahsa, halka, belediyeye, hükümete ait bir birlik vazifesidir. Çocuğun, annesinin himayesi yalnız bir şefkat çocuk meselesi nufus mese- doğumdan azaltır. eseri olmamalıdır; lesidir, bir ictimai bünye meselesidir. Türkün ictimaen yükselmesi, inkişafı için olanca kuv- vetimizi çocuklara vermeli, annelerile birlikte onları himaye altına almalıyız. UYANIŞ No. 1718—33 sıhhi ve içtimai e doğarken çocuk Çocuk ana ve babasından, dilesinden evel ırkının, cemiyetindir. 'Denasül tabii bir vazife ise de, gebe, loğusa, emzikli olan kadın istirahat, refah ve maişet noktai nazarından muvafık Şşeraiti hayatiyede bulunduğu zaman ancak bu valdelik vazifelerinii ne kendisi ve ne çocuğu için tehlikesiz ifa edebilir. Hayvan yetiştirenler bu ciheti pekiyi bilirler, gebe kaldıklarından itibaren hayvana sıhhi bir hayat temin ederlerki bu suret daha bir çok yerlerde gebe kadınlar için ihmal olun- maktadır! İhmal yalnız bizde değil, medeni cemiyetlerde de halâ cari. Meşhur ingiliz alim- lerinden, filozoflarından (Herbet Spenser) şöyle diyor: «Nahiye merkezi hanında, misafir odasında, veya köy kahvesinde politikadan sonra en çok alâka ile konuşulan lâf hayvanlara dairdir. Uzun zamandan beri dikkati celbetmiştir ki Çocuk yetiştirmek inşanları hayvan yetiş- tirmekten daha az işgal ediyor. Bugün, yeni doğan bir çocuk, bir hayvan kadar hi- mayeye mazhar olmiyor dersek mubalağa etme- miş oluruz. Valdenin uzviyeti, yumurtacığın neşvü nü- masına, ceninin doğmasına, çocuğun beslenme- sine iyiden iyiye alışmış olmalıdır. Az çok vahim hastalık halleri, gebeliği, doğumu, loğusalığı (nifasiyet) ihtilatlara maruz bırakır ve yalnız anne ve ya çocuğun ve yahut her ikisinin, anne ve çocuğun sıhhatini, tehlikeye kor.Annelik vazifeleri bir usul tahtında hima- ye altına alınmalıdır. Gebelikten evel olan akciğer veremi, kalp hastalığı, müzmin böbrek rahatsızlıkları ve ha- mil zamanında vukua gelen her türlü intanlar valde ve yavrusunun hayatını tehlike içinde bırakır. Gebeyken kadın «havale» den, kan bo- şanma ve akmasından ve sair bir sebepten öle- bilir; çocuksa intani bir hastalıktan, çokdefa İrengiden ve bâzan tedavi edilmeyen zehirlen- melerden helâk olur, Çocuğun gebelik zama- nında, doğarken ve ilk * sene içinde ölmemesi için kadının gebeliğini (sonuna kadar erdire bilmesi çocuğunu yanından ayırma-