3 Ağustos 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

j mdü tt kü' n re * liy? yür 3 HABER — Akşam Postası Tevrat verem hastalığın — niçin bahsetmez ”? İngilterede her yıl 4000 insan, inek sütünden vereme aşılanıyor eî“klen sene evvel İngilterede Yıl ölen insanların adedi mil- Yonda 3478 kişi nisbetindeydi, 35 Senesinde vefiyatın mikdaır klâlye yani yukarda gösteri - T mikdarın hemen hemen beşte he indi.. Gerçi verem hastalığı Hgün tamamiyle mağlüp edilmiş İ ) Peseggina da tam bir ricat ha - ı"ıedil' diyebiliriz. Bunun da se- hastalığın tedavi şeklini öz. hmemiz ve neşvünümasına mü- İt Olan içtimai âmilleri ortadan ıdll'u'ıiırmzchr bın —Eaki zamanlarda verem hasta - insan hayatını tehdit eden © büyük tehlikeler arasında sa- iYordu. Tevratta, Hommerde k haBtaıktan hiç bahsedilmediği DÜ Geki Yunanın en büyük dok - teka Indan sayılan İpokrat bile ttm mi mühim hastalıklardan ad . €miştir. Maamafih eski bir ta- İm muharrirlezin daha büyük bir lla & ile takip ettikleri bu hasta- Pi Krunuvustada da hükmünü ic- © €tmiş ve son zamanlarda olan- dehşetile meydana çıkmıştır. tor Zamanımızda veremin hadden VI tevsi ve intişarına, sanayiin akklE'ıı sebep olmuştur. Filha . 'ka şehirlerde büyük sanayiin B üru ve binnetice fabrikaların ı’kgalması. köylülerin tarla ve çift k İtrini bırakıp fabrikalara akın i, kalabalık insan kümeleri - ,qhhu- ayada çalışması, kücük yaş Muı fabrikalarda çalış- hlrnasıı. vesaire weremin en bü - müttefik ve yamlımcılan ol - U$ ve hastalık bunlardan kuvvet Tak sirayet dairesini genişlet - :ge başlamıştır. Bugün verem Slyade fıkara hastalığı ve faki- in düşmanıdır. Di v"em kalp hastalıklarına ben- b“mlz Veremin sebebi bir nevi Yani mikroptur, Bu mikrop Bandan insana ve bazan da hay bdan insana geçer. Verem mik all: her ne kadar insiceye, maf Ta, kemiklere ve hazim ciha. Zin $i a da musallat olursa da mutat İr y öYet YCrı ak ciğerlerdir. a"l hastalıklarm sirayetini en | | (Herman Klenğe) adında Ulmüş ve veremli bir insan- T tavşanlara verem sirayet e - le':egını isbat etmişti. l'ı b dan B S N tecrübeden evvel herkes ve - İN iklim şattlarından — vesair k *Ptan ileri geldiğini zannet - a © ve hiç kimse sirayetine i - Mamakta idi. Veremin kemikler üzerindeki tesiri. Soldaki resim röntgen ile alman sağlam bir clin kemiklerini, sağdaki resim de kemiklerden birinin ve. remle ne hale geldiğini gösteriyor. , D dufikarisi — kanburlaşmış, âzâları Siması yaşlı gösteriyor. AU ç AA ! * » vT $ Bi At , A n Kt Solda: 'Ofnnîî;î Ş'â.ğ?ıılâı' 'Ölân 'bu çocuk vereme yakalanmıştır.. Amu- neşvünemadan mahrum kalmıştır. Sağda: Modern usüllerle tedavi sayesinde iki sene geçmeden vü- cudu basilleri yenecek derecede kuvvetlenmiştir. Şimdiki simasına ba- kmız, ne kadar değişmiş! veremin sebebini buluduğunu bil - diriyordu. Bu keşif yeni olduğu :- zin tabif itirazlara ve tenkitlere ığramış, fakat keşfini teyit için (Koh) un ortaya attığı apaçık de lilere karşı - muarızları söyli - yecek bir söz bulamamışlardı. (Koh) diyordu ki: (Eğer bir verem basili sağlam bir insan ve. ya hayvana aşılanırsa verem olür) O zamanın büyük doktorları da (Koh) un bu mühim keşfini anlı- yacak kabiliyette adamlar değildi. Fakat zaman (Koh) a hak verdi. Bugün tıbbım tahrip ve izalesine uğraştığı Foh basili artık kimseye meçhul olmasa gerektir. Maamafih mikrobunun keşfedil mesine rağmen verem hastalığını tedavi için fennin, tıbbim bunca ki Te n SA SO İ Mart 1882 tarihinde (Rober | mesaisi hâlâ bir semere vereme - ; adında biri Berlin fizyoloji Yetine verdiği bir muhtırada miş ve vücuda girmiş bulunan ba- silleri öldürebilecek bir ilâç veya kimyevi bir madde henüz buluna- mamıştır. Tıbbın yapabildiği bir şey varsa o da: Verem mikropla. rını vücude girmezden evvel imha etmek, vücuda girdikten sonra da vücudu kuvvetlendirmek ve mik - ropların tahribatına karşı onun mukavemetini arttırmaktan iba - rettir. İki türlü verem basili vardır. Biri insandan geçen basil, diğeri de hayvanata ve bilhassa ineklere ârız olan basildir ki bunlardan da süt vasıtasile insana sirayet eder, ÖOn beş yaşından aşağı çocük - landa görülen vefiyatın dörtte bi-| ri başlıca inek sütünden geçen ve. rem mikropları yüzündendir. İngil terede her sene 2000 kişi bu yüz- den ölmekte ve 4000 kişi de verem mikroplarını havi süt içmek sure- tile aşılanmaktadır. Beş inekten ikisi muhakkak veremlidir. Bunun için sütleri bu zehirden behemehal temizlemelidir. Buda (pastörizas- yon) la olur. Süt yarım saat ka - dar 140 veya 150 (Fahrenhayt)- derecei hararetinde kaynatılırsa pastörize edilmiş demektir. Veremin ilk alâmetleri, başka hastalıkların alâmetlerine de ben. zediği için bundan iki tehlike melhuzdur: Sıhhatlerine çok düş kün olanlar bu alâmetleri yörün- ce verem olduklarını zanneder - ler, sıhhatlerine hiç ehemmiyet vesmiyenler de bunları görnükle- ri halde mühmel bırakırlar. Mese- lâ: Kuvvetsizlik, dermansızlık ek. seriya veremin ilk alâmeti sayıla- bilirse de bundan doölayı endişe et- mek doğru değildir. Zira bu hal başka sebeplerle de tahaddüs e - debilir. Kilo kaybetmek, öksürük iştahsızlık, ses kısıklığı, ateş ve - saire ciddi de olabilir, ehemmi .- yetsiz de olabilir. Bir insan per - hizle veya estetik sebeplerle kilo - sunu kaybedebilir, tütün içmekle veya burun ve boğazında bir ta - harrüşle öksürebilir; kanında kâ- fi şeker bulunmamakla küvvetsiz ve dermansız düşebilir. Binaena . leyh doktorun fikri anlaşılmadan, rey ve mütalâa alınmadan evvel aldanmamalı, kendine hasta naza- rile bakmamalıdır. Şimdiki halde verem hastalarına tıbbin yegâne tavsiyesi istirahat ve kuvvetlı gi- dadir. P SRE N Filkâkika İki'nesif Evvel İngilte rede bu hastalıktan yılda ölüm 65000 kişi iken bugün 28000 kişi- ye inmesi hep bu usulün tatbikı sayesindedir. Elli sene evvel doktorlar verem bahsinde (Fatalist) bir nazariye güderlerdi. Bazı insanların bu has talık için hususi bir istidat ve ka- biliyetle doğduklarını ve bunları ölümden kurtarmanın imkânsızlı - ğıniı iddia ederlerdi. Fakat gerek bu iddianın, gerek irsiyetin doğ- ru olmadığı tahakkuk etmiştir. Temiz hava, güneş banyosu, küvvetli gıda ve istirahat sayesin- de birçek verem hastalarının şifa- yap olduğu nazarı dikkate alınır - sa bu hastalığa uğrayanların ye- ise ve ümitsizliğe kapılması aslâ doğru olamaz. Binaenaleyh kenidilerinde basi- lin mevcudiyetini doktorların kati kararlarile anlayan verem hasta - ları bu çarelere tevessül ederlerse bu hastalıktan kurtulacaklarına ve hayatın zevklerinden, nimetle- rinden istifade edeceklerine aslâ şüphe etmemelidirler, te!lyî:—ntg(.n hastalığın seyrini gös (ı" Yirmi yaşında sağlam bir '“îuı " göğsü; elgerlerinde hiçbir Rİ yi l_um“]'hml mütehassıslar derh l (2) Yirmi bir yaşında genç bir (3) “Yedi hafta sonra,, doktor kızm göğsü. Sağ ciğerde 1,11/2, 1 “lar bu çukurun büyümesine mâni 1/4 ebadında bir çukuür var, İkinci | olmuşlardır. kaburga kemiğinin yanındaki yu. varlak gölgedir. (4) İstirahat hastalığın olduğu yerde kalmasına yardım eder, vü cudun mükavemeli bu çukurun etr alında bir duvar örer ve - basilleri bu duvarın içinde hapsederek imha eder. 1 Bütün Nevyorkta Önümüzdeki teşrinevelde, Nev « yorkta, bütün dünya cüceleri bey- nelmilel bir köngre yapacaklardır. Dünyanın her tarafından bulunan cücelerin murahhasları Nevyork sergi komitesinin misafiri olarak muayyen zamanlarda memleketle - rinden ayrılacak ve Nevyorkta bu. lunacaklardır. Cücelerin böyle beynelmilel bir koöngre yapmâsı*fikri çok eskidir, Bufikrin, kuvveden ifila çıkması i. çGİn uzun bir mücadele icab etmiş « tir, Muhtelif cüce elebaşıları bu kon- gre için çalışmış fakat hepsinin de arzusu yarım kalmıştır. Soön olarak bundan 5 sene evvel, ağzında kocaman bir yaprak sigara, üzerinde şık bir elbise bulunan Jül Gut, Budapeştenin büyük gazete- lerinden birinin yazı müdürü odası. na giriyordu. Ancak: 80 santim bo . yunda olan bu şık adam gazetede evvelâ hayretle karsılandı. fikirle - rini söyleyip de gazetenin yardımı- nı isteyince hayreti büsbütün bü - yüdü. Jül Gut henüz 40 yaşların - da çok zengin bir adamdı, Babası meşhur Barnum sirkinin en tanın. mış cücesiydi. Kendisi ise ticaret hayatma atıl- mış ve büyük bir servet kazanmış- tı. Şimdi beynelmilel bir kongre ku- rulması için çalışıyordu. Gazete ile epey uyuştu, hattâ işi hazırlamağa ve meydana çıkarmağfa başlamıstı. Fakat âni ölümü her şeyi alt Üüst etti ve cücelerin beynelmilel bir köngre yapması uzun zaman suya düştü. Fakat son sene yine Macaristan. lt Gerenser isminde bir cücenin gay retleri bu kongre işini canlandırdı ve meyvkii fiile soktu, Nevyork Ser. gi komitesile uyuşan cüceler bütün masrafları sergi komitesine kabu! ettirmeğe muvallak olmuşlar ve böylece ortada mesele kalmamış - tir. Sergi idaresi murahhasların bi - 'etlerini yakımda yollamağa başlıya- caktır, Bir Fransız gazetesinin kongre.- vi hazırlıyanlarla yaptığı temaslar teticesinde cücelerin kongrede gö . rüşecekleri murahhaslar meydana çıkmıştır. Bunlar şöyle hulâsa edi- lebilir: # Cücolerle tabil insanların ev - lenmeleri kat'iyyen menedilmelidir, * İzdivaçtan evvel çok sıkı bir tıbbi muayene lâzımdır, dünya cüceleri mühim bir kongre yapacaklar Mini mini insanların istedikleri nelerdir Budapeştede yapılan hazırlık toplan tısımda 68 etice bir araya toplanmıştı İstanbulun meşhur ettcosi Simon # Şimendifer, vapur ve diğer na- kil vasıtalarımnda çocuklara yapılan tenzilâtların cücelere de teşmili, * Sinema, tiyatro, varyete, ve ilâh gibi eğlence yerlerinde. cüca . lere de çocuüklara yapılan tenzilâ , tın tatbikı, * Dünya cüceleri için Budapeş- tede umumi bir merkezi idare tesi- Sİ, * Hasta, yaralı ve âciz cüceler için bir hastane ve âcizler evi inşa- sı ve her cücenin bunlarm masraf. larmı karşılamak Üzere muayyen bir aidat vermesi. * Cücelerle alay edenlerin şiddetli şekilde tecziyesi, en * Bütün bu isteklerin mevki fi. ile çıkması için uğraşacak bir ko - mite seçilmesi... Kongreyi toplamağa muvaffak ©- lan Macaristanlı ctüce Mösyö Ge - renser Fransız gazetecisine şunla. rı söylemiştir: — İsteklerimizi Bunlar arasında dedikodulara nokta yoktur. görüyorsunuz. yapılar manasız tetabuk eden tek Sözde cücelere mahsuüs evler, tramvaylar, mağazalar istiyormu . şuz deniyor. Hepsi uydurma, Bizim isteklerimiz arasında Ssaçma sapan ve manasız tek nokta yoktur. Biz cüceler hayatmı oldukça güçlükler içinde kazanan ciddi a - damlarız. Ve yarmı düşünmemiz de elbette lâzımdır, Bu satırları yazdıktan sonra, aca- ba Türkiyeden de cücelerin kon - gresine işlirak edecek murahhas var rat diye düşünmemek ve bu mu rahhasm kim olacağını merak et. memek kabil mi?

Bu sayıdan diğer sayfalar: