3 Ağustos 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

H ğ k ha î Ş Sovyet Bahriyesi İngiliz milli müdafaa nazırı Hor Belişa bir askeri fabrikayı geziyor terenin hava —kuvvetleri dünya memleketlerinin başında Milletler Cemiyeti misakındaki i. dealleri tahakkuk ettirmek gayesi ile hava kuvvetlerimizi mümkün olduğu kaklar aşağı bir dereceye indirdik. 1934 de İngilterenin anavatan müdafaa buvvetlerinde sadece 42 hava filosu vardı. Bu senenin kâ- nunusanisinde ise bu filoların sa- yısı 123 dü, 31 bin hava er ve su- bayı bugün 100 bin oldu. 1938 de tayyare inşaatı eskisi - nin iki mislini bile geçmişti. Bu. gün de gittikçe daha fazla tayya- re imal edilmektedir. Bu adetçe artmaya muvazi ola- rak İngiliz hava kuvvetlerine ilti- bak eden tayyarelerin fen nokta. sından tekâmülleri de gittikçe da. ha üstün bir vaziyet almaktadır. Tayyarelerin sürati, atış kabili - yeti, mukavemet imkânı da çok fazla yükselmiştir. İngiltere, hava kuvvetlerini art- 't:r'maya kacar verldiği zaman tay- yare inşaatındaki iki mühim me- sele ile karşılaşıldı. Madeni imalât hâkim bir mevki almıştı; çift satıhlr tayyarelerin yerine de daha mütekâmil bir tek satıhlı tayyare geçiyordu. Diğer taraftan, tayyarecilikte ortaya o kadar yenilikler, çıkmış. tı ki, sade hava ordusunda teşkil edilecek yeni filoların bunlardan mürekkep olması kâfi gelmiyor, aynı zamanlda eski filoların da bu son sistem tertibatla techiz edil - meleri icap ediyordu. Daha sonra İngiliz fabrikalarından da yardım istedi. Hükümet hesabmma çalışacak olan bu fabrikaların, bilhassa külliyet- li miktarda imalât vermek husu - sunda tecrübeleri vardı. Bugün bu fabrikaların hepsi muntaza - man tayyare yapmaktadır. Bununla beraber, iliğer memle. ketlerde silâhlarını müthiş bir sü- ratle arttırmaya devam için bütün bu imalâtın bile İngiliz hava kuvvetlerini kâfi derece tak- viye edemiyeceği gayet sarahatle anlaşıldı ve, Sir Kingsley Vood hava nazırı olduğu gündenberi in- Oşaâta yeni esaslar bulmak husu - “sunda çalışmaya başladı. İşte bu gayretlerin neticesi ola. rak, 1938 ideki tayyare imalâtı ev- velkinin iki mislini geçti ve daima da artmaktadır. 0 Fakat, İngiltere bunu yine kâ- fi görmüyor ve bilhassa Domin - yonlar için hava kuvvetlerimizin eksik olduğunu hissediyoruz. Bu ihtiyacı karşılamak için Kanada Mfabrikalarına da — bombardıman | tayyareleri sipariş edilmiştir. İngiliz hava kuvvetlerinin idare olunduğu merkez Hava Nezareti- dir. Hava kuvvetlerini Hava Mec. lisi kontrol eder ki bu meclisin hava nezareti erkânından ve sivil erkânldarı mürekkep sekiz azası ovardır. Meclisin reisi hava nazırı O dac İkiimü gatsi de Parlâmento ha- vA müsteşarıdır. Hava erkânrı har- biye reisi en yaşlı tayyare subayı dır ki bu zat aynı zamanda hava nezaretinin baş müşaviridir, İ Umumi harbin sonutda İngil « bütün geliyordu. Fakat harpten sonra kuüvvetlerinin hükümeti | yeni tayyare inşaatmıda otomobil | ettikleri | — SAKAĞAS: Sıvastopolda öğleden sonra açık havada ve güneşle bir gezinli Çarlık ordularının harbi kaybettikleri şehirde Sovyet donanmasının zebitan beyaz üniformalarile ve sevdikleri kızlarla dolaşıyorlar.) Ingilterede Havacılık İngiliz tayyare fi büyük -tayyare biri hali Hava meclisi bütün hava kuv - vetlerinin idaresinden mesul oldu- | ğu gibi, azadan her birine hava idaresine ve hayva nezareti Şşubelerinin kontrolüne ait ayrı ayrı vazifeler verilmiştir. Tayyare subay ve er teşkilâtı ile, inşaatın tekâmülü ile, mühimmat ve iaşe ile meşgul olan ayrı birer aza varldır. REŞRERERAPAR L Yazan İngiliz mebuslarından Sır E. T. Cambell TFART aKU ELÜ AAT A Bundan başka ayrıca bir inşaat umumi müdürü vardır ki, fazala miktarda tayyare imal için bu va. zileye hususi surette davet edil - miş meşhur bir mühendistir. Daimi hava müsteşarlığı hava nezaretinin umumi faaliyetinden ve askeri tayyarecilikle sivil tay - yareciliğin müşterek çalışmasın - dan mesuldür. Hava kuvvetlerinin kollarına kumandanlık idenir ve bunların anavatandakilerin başlıca altıdır: Bombardıman, harp, sahil tayya - releri, hava müdafaa balonları, ta. lim, levazım kumandanlıkları. Bundan başka tayyare mektep - leri, küçük hava subay mektebi, fen mektepleri gibi talim müesse- seleri ,depolar ve daha bazı, hava- cılıkla alâkadar teşkilât vardır. Hava kuvvetlerinin hususi hasta - ne ve sıhhi teşkilâtr da mevcuttur. Denizaşırı kumantanlıklar coğ. rafi vaziyet esas almarak tesis e - dilmiştir. İngiltereye olan mesa - feleri itibarile evvelâ, Maltada bir Akdeniz Kumandanlığı vardır ki, bilhassa bahriye ile sıkı bir teması muhafaza eder. Sonra Orta Şark Kumandanlığı gelir. Bunun mer - kezi Kahiredir ve müteaddit bir - likleri şimalde İskenderiyetlen, ce. nupta Hartum ve Nairobiye ve K " ç n ükedk di müraldi A ü d el a oları dünyanın en kuvvetlerinden ine geldi şarkta Kanal havzasına kadar u - öt Daha sonra Filistin kumandan- lığı geliyor. Bugün oradaki hava kuvvetleri kara ordusu ile müşte- reken çalışmaktadır. Hindistandaki hava kuvvetleri kümandanlığı da şimal hudullu - nun muhafazasında ordu ile bera. ber çalışır. Nihayet, İngilterenin uzak şark hava kumandanlığı geliyor ki, merkezi Büyük Okyanusla Hint Okyanusu arasında büyük bir üs clan Singapurdur. Bu suretle, İngilterenin başlı - ca iki imparatorluk yolu üzerinde hava kumandanlıkları var demek- tir. Anavatan — kumandanlıklarının (Devamı 14 üncüde) (RKırım harbinde ve efradı bili ktyastır.) Sovyetler Deniz efradını mütemadiyen artlırıyorlar 200 gemidon mürokkop olduğu tahmin ediliyor manasile açık deniz donanması henüz iki yaşındadır. Sovyetle- rin 1937 senesine kadar sahil muhafaza ve müdalaasına mah sus bir deniz kuvvetleri vardı; bu deniz kuvveti tadil edilmiş yve yenileştirilmiş. Birkaç zırhli kruvazörle harpten evvel yapıl- mış ve yolları pek az bir iki sal fiharp zırhlısından — ibaretti. Fakat 1937 senesine kadar Sov yet donanmasının harp kabili- yeti hemen hiç hükmündeydi. 1936 senesinde —tam manasile Modern bir açık deniz donan- ması vücuda getirilmesine ka: rar verildi. O zamana — kadar bahriyenin terakki ve tekâmü- lünde suçları görülen ve Rusya- nın böyle bir donanmaya ihti- yacı olmadığını iddia ve bu id- dialarında ısrar eden erkân ve (Devamı 14 üncüde) WNWW Sovyet denizaltı filosunun Soryet donanma efradı karada bir gün geçiriyor. (Çarlık bahriyesi nekâlfi ne de itimadi şayandı. Bahriye zabitamı aralarında entrika çoktu., Efradın yemeklerifena, gayri sıhhtı aylıkları azdı. Şimdi manen ve maddeten dünyanın diğer bahriye efrat ve zabitanile kö Denizaltı, tayyareden niçin korkar ? İngiltere için en emin silâh hangisidir ? Deniz kuvvetlerinin en İngiltereyi kati bır ölüme mahküm etmesinim önüne geçmektir Yazan: Amiral Mark Kerr kaniim ki, Tvcren bir vatandaş sıfatıle bütül bahriye, şimdiye kadar olduğu gibi, !bu milyonların bahriyeye sarfedll* Şuna gayet kuvvetle şimdiden sonra da İngilterenin mü- dafaasında esas kuvveti teşkil ede. cektir. Deniz kuvvetlerimizin arttığı son zamanlarda birdenbire ilân — edildi hayret etti. müstakbel harbde ği vakit çok kişi söon senelerde (cok şükür ki böyle bir harb olacak değil) vaziyete hava kuvvetlerinin hâkim olacağına dair o kadar çok şey söylenmişti ki, etrafta artık bahriyenin kıymeti kalmadı gibi bir kanaat uyanmıştı. İngilizlerin gayet tabii endişeleri ailelerinin ve mallarının müdafaası. dır. Bu da harb gemileri ile değil, tayyareyle temin olunacak bir şey- dir, Onun için, bir İngiliz, vergi Sövyet bahriye efradı Sıvastöo»olda talim yapıyorlar. (İki sene evveline kadar Kınl donanma yalnız sahil muhajazasına malhsustu. Bugün açık denizlerde iş görecek kadar çoğaltılmış ve yenileştirilmişlir. Bit günden itibaren bu donanma anavalandan binlerce mil uzaklara kadar kendisini hissetirecektir.), İ FEer . VATF , | lim : ' har ettiği bir gey olmuştur. gu ! harbde: büyük - vazifesi, açlığın mesine pek tabil olarak kızar, Pek âlâ, ona şimdi cevab vere * Bahriye, daima İngilterenin ift> son “İyi ki bahriyemiz var * miış!,, dedik. Buügün hava kuvvetleri - ga haklı olarak - halk arasmda büyü bir rağbet kazandı, Bununla bera i ber, deniz kuvvetleri Iı'.ıgiltıere"“ı en emin silâhı, en büyük müdaf#? vasıtası olarak kalmıştır, Hepimizin asla gelmiyeceğini Ü * mid Cettiğimiz müstakbel harbd kat'i neticeyi deniz kuvvetleri vE * ya hava kuvvetleri alacaktır. diy? bir hüküm koymak ne mümkündü” ne de doğru olur, Fakat gommhl“"J bulundurmamız lâzımgelen bir nok” ta yar ki, o da şudur: Bombardıman tayyarelerinin Y7 pacağı tahribat ve bu tahribatiP harb üzerindeki tesiri son dereca büyük olmakla beraber, bahriyermii zin bize yiyecek temin eden deh yollarmı müdafaa etmediği takdi/” de vaziyetin daha nekadar feci İz lacağını düşünehiliriz. Deniz kuvvetlerinin vazifesi dÜf manın bizi — açlıktan ö!dürmeâi“'_ mâni olmaktır. Bombardımanla İspanyada ve Çindeki tahribati çai mühim oldu. Fakat, iki memleke te de daha feci tahribatı gıdad' mahrum edilmeleri yaptı. İngiliz bahriyesinin, mcmleketm' hayati ehemmiyeti haiz deniz 301 larma, karşısma birçok ı:hışrnalllB rın bhryesi birleşerek çıksa daht hâkim olacak derecede kuyvetli lunması lâzımdır, Diğer taraftan çok miktarda # şe ve asker sevkiyatında da tâ"w ve hiçbir zaman geminin ı.ıal'"'*i ü lamaz. Bugün İngiliz ticaret gemileri € miryollarının ve diğer nakliyat vEl sıtalarmın karada yaptıkları işi nizde görüyor. Harb esnasındâ b (Dçıamj 14 iiı_ıâcğdg)._ yet

Bu sayıdan diğer sayfalar: