HABER'İN TARİHİ Mal Hatun Osmanı en zayıf yer den vurmuş bulunuyordu Osman, babasından we memle, rini tevarüs ederken, Selçuk hü kümdarlığına karşı herhangi bir sulmaksat beslememeği de bir miras gihi telâkki etmişti. Hakan Osman, bütün bu hâdise- lerin pok haklı birer tezahür olma- sma ve artık kendisinin de bu vazi, istiklâl ilân edip sultan olma si lüzümünen inanmış bulunuyordu, âlâ tereddüdden kurtulama . ;jh Edebali bu vaziyeti tehli - keli buluyordu, Köse Mihatla bir ke nara çekilerek görüştüler. Mihal: — Şeyhim, demişti, İşi hakanın zayıf yerine temas ederek kurtar » mak lâzımdır. — Ne gibi? — Mesolâ Mal Hatun bunu pek) | hakanın karşısına dönülmiyecek bir | dislle görüşerek, hakanı ikna etme. | #'A başarabilir. Bafası sıfatile ken. si lâzmgeldiğini söyleyiniz. — Bize inanmazsa ve mutavast göntermezse Mal no yapabilir? — Bazan hir kadm bütün kuvvet, lerin üstünde hükmeder geyilm. Köse Mihal hakikaten insan ha - Jeti ruhi inin asmlardanberi kur. tulamadığı bir hakikate işaret et miş bulundu. Netekim bu kadar bü- yük tarih şartları içinde kurulan Türk devleti de böyle bir haleti ru hiye zafı ile kadma sakalmı kaptır- mıştı, Mehaza Osmanm Ma! Hatunun tesiriyle herhangi bir devlet işine kalkıştığı görülmüş (değildir. Burada matluh alan, tamamile Os- manın hissiyatmı tehrikti, Çünkü 'Hakan Osman da hâdise- lerin meydana getirdiği emrivaki| görmiyecek biri değildi. Şeyh Edebali bunu kabul ederek müsaade İstihsal edip kızmı görme, | ğe gitti. Köse Mihal, Saltık da ha- kan oğlu Orhanı alarak bir başka yerde içtima câlp göyle bir karar ittihaz ettiler? Bu emrivakld!, Osman bey, Sel #uk hükümdarı yerine gerek te vemleketlerinin ve gerekse Selçuk miiaaatınm (o bakiyel memalik ve kir ve hazinelerinin varisi ola - cak ve bunların üzerine müstakil - en sultan masbodilecekti, Pu itibarla onun kabul veya ade. “—bulü düşünülmeksizin tertibat sak ve biat merasimi hazırlan- mak gerekli görülmüştü. Köse Mibal bu kararı müteakip, hlükadar aşiret beylerine icab eden falimatı verdi, Osman da, hâlâ kulaklarnm !. çinde çınlıyan halkın sesleriyle bi- ” 2 ROMANI: 44 , huzur bir halde kurtu Mal hatunun yanma çekildi Fakat şeyh Edebali ve Derviş To rut çoktan Mal Hatunu doldurmuş- iar ve bazırlamışlardı. Mal Hatun, kocası Osman boynuna sarılarak: — Benim aslan beyim. Dedi, Rab. belâlemin olan hâliki âzâm rüyan; tahakkuk ettirdi. (1) Osman duralamıştı, Ve filhakika Mal Hatun onu en zayıf yerinden vurmuş balünuyordu, O, bu rüyaya istinaden değil miydi ki, Mat Hatu- Du tezevvüç etmişti. O halde Alla. hın kendisine ilâm ettiği istikbali nasıl reddedebilirdi? İşte Mal Hatun onu böylece can evinden vurmuş oluyordu. Osman düşünüyordu, Mal Hatun, beyin Fakat tarih bü emrivekiden dola. İ yı mes'ut olacaktı. Zaten şekil iti- bariyle hakan Osman, müsiaki) f olmadığı da kabul edilemez. Osman, yalniz bir hürmet hissi olmak ve babadan intikal etmiş bu. Ianmak itibariledir ki kendisini müstakil bir emaret halinde telâk- ki etmemekte ve daima zaferlerden iktisab olunan ganimetlerin mühim bie İasmımı Selçuk kükümdarına tak dim etmekteydi. Mahaza vaziyet şimdi değişmiş bulunuyordu, Osman bir sedire otu- Tup kendi kendine muhakeme edi . Yordu, Artık kime bağlıydı? Eğer Selçuk hükümdarının esir düştüğü İlhant âzam mevzubahs olabilirdi, a ma, Osman Selçuk küküfadarlığını inkmraza sevkeden bu Mogol baka. nma bağl: kalmak veya ona tâbi ol- mak için bir sebeb görmüyordu. Nihayet Mogol akmları ve istilâ- ları mevzii ve muvakkat hâdiseler. Ja Selçuk hilkülmdarlığı velevki böy İle bir istilâ ve hâkimiyet altında kalsa dahi, nihayet Osman Sel - çuk hükümdarlığı ie gayri müsta, kil halde bir emaret olarak kalaca- ğma dair bir ahdi yoktu. Osman da apayrı bir devletçikti. Hele tarihin şu fırsatı karşısında Anadolu Üzerinde yezine ve en kuv- vetli Osmandı. Bugün Selçuk hü . kümdarlığı inkiraz bulmuş, asker dağılmış, toprağın sahibi esir düş - müş ve yani toprak sahihsiz kal . miş, hazineler yüz tstü kalmış, halk mıştır. Bundan Malettayin bir kuvvetin istifadeye kalkması Osman İçin bü yük tehlike tevlid edebilirdi. Evet, o konuşurken, bu güzel gözlere dalmağı çok sevmişti. Ve şimdi bu kapkara gözlerde tutuş onlara zahnettiğinden çok fazla kıymet vermiş olduğunu anlıyor- du. Bu kızı sevmiş miydi? Evet. le böyle cevap verebiliyordu: “Evet onu sevmişim!,, Kanbur bir milyoner kızını, kendi patronunun kızını sevmek, muhakkak ki gülünç bir şeydi. Yalandan değil, milyonlarına İ sahip olmak, bundan istifade et- mek, onu soymak, onun sırtın * ne yapacağını şaşırmış bir hal a) -| muş saadet bayramını görürken! HABER — Akşam Postasr Yazan: Muzaffer Selçuk hükümdarlığırın enkazı - oa tevarils eden, şöyle böyle değil, muazzam bir kuvvet ve kudret ç . dinmiş olabilirdi. Oşsmanın bir jest için bu İ kaçırması ve kendi başma bir ra - kip ve düşman çıkarması biç de doğ rü olamazdı. Kaldı ki bu hâdise ona Cenabı bak tarafından olunmuş ve bu bir e da şeyh Edebali tarafmdan tabir 0- lunarak bu yüzden Osmannı izdiv. & vukubulmuştu. Artık bu emriva- kil kabul lüzemdi ve tarih de bunu icab ettiriyordu. Osman Mal Hatuna dönerek: — Ne düşündüm bilir misin ha tun? dedi, — Ne hakanın — Kabul edecöğim, — Elbette Ozman, bu senin si - ih hekkindir. Ben tarih bilmem, Fakat ceddin de böyle mal sehibi olmuştu ve bütün tarih boyunca ha kanlar, hanlar, hünkirlar hep böy. jlece arazi, kudret ve Saltanat sa- hibi oldular. Bu fırsat değil, kırk yılda bir hâ- İ ikin insan ayağına getirdiği bir ha- xzinedir, r rüya ile Sen “söyleme, Bu haberi beşare. ti Köse Mihal yoluyla tâbilerine ben Iblâğ edeceğim. — Kadın devlet işlerine karış- ması caiz değildir Hatun. San neti- ceyi bekle! Çapraz eğlence :--- Soldan sağa: 1 — İstanbulun meşhur bir iyi suyu (Alemdağında çıkar), 2 — İ- İ ki şeyin ortası, . kadm 3 — Kilise- le-in büyüklerinden » Elcezire kıt: smda yaşamış bir Türk ulusu, 4 — Çokun aksi * pis (sıfat Halinde), 5 — Müezzinden büyük, 6 - Umu | mi (umuma şamil) Lekesi olan (ufat halinde da, 8 «- Tatil - toplama, 9 farla, 10 — Azlık, — Muhakkak düğünüme gele ceksiniz!.. Muhakkak! Siz ol - mazsaniz çok Üzüleceğim!. — Peki, demişti. Mubakkak “gelirim. Düğüne gidebilmek, onun için pek kolay bir şey olmamıştı. Me mur arkadaşları; — Koyu renk elbise ile dahi 1 ! Bu anda bilâtereddüt, bü sua- gidilmez... En aşağı bir smokin)/lip gelmediğinin farkında İzm! Dedikçe böyle şahsen ve tele- fonla davet edilmiş olmasına rağmen gidemiyecek olursa bu- İnan ne kadar kötü olacağını, &- vet apdal gibi!.. Safletin bunu farkederek kendisine darıli ni zannetmişti. Günlere süren ilham | mast huzurun. | Muhittin En müthiş hay im Mal Hatun, Osmans o kadar İlti | cakâr bakmıştı XI, hakan keramndı | ve bu gözlerin manasile, Mal Hata ! nun istediğine müsaade ediverdi. — Peki, peki, dedi. Evvelâ İmpederime söyle ve böylece işna | edilip icab eden tedabir ittihaz o -| hunsun (2). ka yh Edebali bu neticeyi öğren . zaman çok sevinmiş ve derhal İbu hâberi beşareti Köse Mihale ye- ! tiştirmişti. Evvelce da söylediğimiz gibi Kö- se Mihal, zaten bütün hazırlıkları i yapmış bulunuyordu. Ertesi gün emiri biat icra oluna. caktı, Şeyh Edebalinin de tensib ettiği veçhile emri biat Oğuz han töresine göre icra edilecekti Osman hazırlanıyor, (Devamı var) (1) Şeyh Edebali tarafından ta- bir olunan ve evvelce yazılmış bu- lunan meshur rüya, (2) Kahi bu milnasebetle şunla- rı yazar: “Osman bey ve «dadı bâvücet Ki Selçukilerin timarm ve glülelerin yemezlerdi, belki ue memleke'in de küffara kılıç vurup gazaya meş- gul olup tayfalarmı malı ganimet birle beslerlerdi, Selçukilere filetim- lo intisabları olmağın mademki Sel İ gakllerde #smi saltanat baki bak, İ davayı saltanat etmedi... Frânsada, Liyon vilâyeti son aylar zarfında biribirini içinde takip eden gârib cinayetler ve soygun - euluklar olrmuğ a (akmtbiltikm ga vret- İcre rağmen #evkalâde süre'kürane yamılan bu işlerin failleri bir türlü yakalanamamıştı. Yukardan aşağı: © Merminin bir kısmı - ilgi, 2 Bunun la meşhur öir deniz vardır - üzerine | Fransa emniyeti umumiyesi buna an. nesne, 4 — Kasırlık | rağmen durmadan tahkikata devam 5 — Büyükler * bir renk, 6 — Alâ vaka, katı, 7 — İtimler, 8 — Bir Ti kabilinden ağır erkek adı, - En üst, 9 -—- Mısırltla rın allahiarından biri (eski diniya- tında) » işaret, 10 — Bir asker cü. sütumı - bir kazamız (o (şarlularile meşhtr), etmiş ve nihayet soygunculuk larından mucize yaralı olarak kurtulan bir taksi 40- Cörühden öğrenmiş olduğu eşkâl ü- zerine, nihayet failleri meydana çi . karmıştır. Fakat bu keşif, o kadar İnatıl- maz bir netice doğurmuştur ki, bu. gün bütün Franan hayret içindedir, Cinayetlerin ve soygunculukların faili 19 ve 20 yaşmda iki gençtir ve işin garibi bu gençler memleketin çok tanınmış zengin ailelerinin £0 - cuklarıdır. afk Ta) >>) i | Birinin babasi belediye reisi, di- ğerininse büyük Bocvaysrwuw4s servet ve mevki ! ün evine girdiği vakıt, kendi şaliikalara erişmek gayretiyle üzerindeki elbisenin perişanlığın yükseldiği bu yerde, hakiki şahi- anlamıştı. jkelar yanında bir toprak tümse- Ve işte şimdi sırtında bu elbi. ginden başka bir şey olmadığını seyi taşimaktan duyulan bir hi- | görüyordu. dap içinde bu düğünde bulunu -| Hem Seffetin evlenmiş olma - İ yordu, sına sinirleniyor, hem kendi bu İ “Güya gelin, o gelmezse çok ü-|de asında dolaşan cüceliği- yülecekti. Halbuki, işte onun gı-ire lânet ediyordu. bilel “Gelmeseydim,, diyordu: “Gek değildi. meseydim, kim farkına varırdı. O kadar hayatinin bu mühim Saffet mi?.. | hâcisesinin heyecanları içinde! Hayw gelmeseydi, çok iyi ola- kendinden geçmiş bir vaziyette caktı İâdi ki, değil biçare bir muhasip) — Değil mi Ali Bey? İser hocasının, daha mü - im yine bir geyler söyle him şahsiyetlerin bile gelip gel - mişti ona... Ve şimdi söylediği| Iki çocuk! dutlara parm ısırtacak cinayetler işliyormu$ Bütün Fransada, biri belediye reisinin, piriği zengin bir tüccarın oğlu olan iki küçük haydudun yaptığı işler hayret ve nefret uyandırdı Küçük haydudlar: (solda) Dene, (sağda) Sonle sahibi bir tüccardır. Fakat çocuklarda soyguneuli cinayet bir nevi vazgeçilmez Halini almıştır. İki delikanlıdan 20 y ismi Lul Devo, 19 yaşındı mi ise Rene Sonle'dir. Bunların İlk cinayetine zen emlâk sahibi olan Pijio İle kurban gitmiştir. Sonra taksi şoförü Eijonu © dürmeğe kalkan bu iki Ç sinayetlerinde muvaffak ol lar, yaralı olmasma rağmef can hevliyle ellerinden ki bur. Deha sonra bir çiftçi vE bir adamın canına kiymaktâf kinmiyen iki genç haydud, te” dildikleri zaman hiç telâş mişlerdir. Bunların muhskemesine b9 lerde başlanacaktır. Bütün haklarında verilecek cezay! 'a beklemektedir. imin gözünde petite ten aksini düşünmemiştiri yen bir bakış vardı: yi — Ben Viyana dansını Lıyorum, dedi, " — Niçn dansetmiyorsunü” Sırtını sütuna dayaya sağ bu suali işitmemezlikten Niçin dansetmiyordu 7 Kimse gelip kendisini * kaldırmıyordu.. Halbuki bü gece penb? si yüzüne pek yaraşmıştı- Fakat burada herk mediğini farketmiyordu. sualin cevabını almak istiyordu. es tanıyordu. Böyle bir cemi dan geçinmek kin yalandan öyle bir üzüntüden sonra memur ar- görünmüyordu. Tıpkı güzel bir kadaşlarından biri onu bu derd- kızı, tıpkı on parasız, babasız, ten kurtarmış, kendi simokinini kimsesiz güzel bir kızı sever gibi vermişti. Bu simokin ucuz bir tam manasile mukabilinde hiçbir terzide, ucuz bir kumaştan dikil menfaat beklemeyon bir aşkla miş ve çok giyilmiş bir simokin- onu seviyordu. di. Kendi vücuduna da tam uy- gun gelmiyordü. Halbuki Saffet öyle yapmamıştı Çirkin yüzünde nasl olup da bu. Yundukları herkese hayret veren gü zel gözlerinde yanan bir dikkat ve zekâ ile hocasının gözlerinin içine bakarak dinlemişti, şimdi hissediyordu. Bu gi zel gözlere bakmak, zü unutturan bir zevkti. ».. Esasen telefonda Saffetin se » > sini duyduğu velot içinde hiş bir heyecan uyanmıştı! v Fakat Ali, bunun böyle o'l kunu evvelâ hiç de fe Imişti. Ancak bu simokinle, — Evet Sevim Hanım... lambetvelk Valsı | O indar çok, o kadar fazla ken idisiyle, Cavitle, kendi arasında» İki şeylerle meşguldü ki... Düğüne, geldiği dakikadanberi AV genelerce, enerjisiyle, taham-; mülü ve sabriyle yükselmiş oldu yime çevirmişti. Acaba kücük ğu bir mevkiden kademe kademe talebesi kendisine neler anlatmış indiğini, hayıro zirve zannetti. 4, Anladığı en son söze cevap j4 mevkiin yavaş yavaş alçaldığı yerdi: İ lliminin yanına gelip de ia | — Ben dansetmesizi bilmem! konusmazdı vat. Buraya geldi geleli, en yüksrk Onun için hangisi daha güzeldir, cak bir iki defadır giren * tanıdığı insanlar pek azdı. Esasen böyle olmasaydi denberi, simokin içinde bİ # gülünç görünen alabrus * sert kılı saçları alnının v bir İngitiz bahçesinin , gibi dik dik duran ri — Hem sonra da dansı hiç de ciddi dej daha çok sevmez misiniz. Ai hayretle dolu gö i Se * sl (Desem