Vefa ikinci kümeler Anadoluhisar: 3 Ortaköy: 1 Dün Şeref stadında ikinci küme lik maçlarına devam edilmiştir. Saat 9,30 da başlıyan ilk oyunda Anadoluhisarla Ortaköy karşsılaştılar | ve netice 3-1 Hisarlıların galebsile Bitti. - * Davutpaşa:1 ; Eeylerbeyi:1 İkinci oyunda Davutpaşayla Beyler- beyi ilk devreyi 0-0 berabere bitirdi - ler, ikinci devre biribirlerine birer gol yaparak neticede yenişemdiler. Altınordu: 2 Galata gernçlerbir- liği; 1 Şeref stadındaki son ikinci küme maçında, Altmordu ile Galata genç - lerbirliği karşılaştı. Çok heyecanlı ve zevkli olan maç Altınordunun 2-1 ga- lebesile nihayetlendi. Karagümrük Doğarspor Kadıköyündeki ikinci küme lik ma- çında disiplin heyeti tarafından iki hafta müddetle cezalandırılan Doğan- spor sahaya gelmediğinden Karagiüm- rük takımı hükmen galib geldi. Ahmet Ademin teşekkürü Göğsümde zuhur eden tehlikeli bir a- rızayı büyük bir hazakatle tedayi eden Beyoğlunda, Sakızağacı caddesinde 51 Nümarada sayır doktor bay P. Dinani- an'a aleni teşekkürlerimin iblâğıma ta - vassutunuzu rica ederim. Ahmet Adem on — biri Vefa -Kasımpaşa ] Dün İstanbulun üç stadında da şilr maçlarına devam edilmiştir. Günün et heyecanlı, en zorlu oyunu, Şeref sta - dmda birinci kümenin 5 incisi Vefa i le ikinci kümeden Kasımpaşa arasın- da yapıldı. Geçen hafta oyun temdid edildiği halde yenişmiyen bu iki ta - kım, dün mümkün olduğu kadar kuv- vetli bir kadroyla sahaya çıkmışlar- dır. İzzet Mühiddinin hakemliği ile başlıyan oyunda, iki tarafm geçen haftanm- tesiriyle çok sinirli olduğu görülüyordu. Hele daha birinci daki- kada Muhteşem 20 - 30 metre uzak - tan bir frikikten Kasrmpaşaya ilk gö- lü yapıverince, sinirleri büsbütün gerdi... gerdi... Beklenmiyen bu gölden sonra Ka - sımpaşalılar 20 dakika dişlerini tır- naklarma takarak oynadılar ve Vefa- yı fena halde sıkıştırdılar, Fakat Muh teşemin kornerden çektiği top bir kafa vuruşuyla ikinci defa Kasımpaşa afrla- rına takılınca, oyunun şekli değişti, ha- kimiyet Vefaya geçti. İlk devrenin son 20 dakikası iki taraf “da'sifirli"ölmâklâ beraber, çok seri, çok canlr ve çok güzel bir oyun oynadılar, ve devre 2-0 Vefanımn lehine bitti. İkinci devreye takımlar oldukça yor- , gun başladılar ve dakikalarca bu vaziyet devam etti. Devre ortalarma doğru Ka- sımpaşa müdafilerinden birisi topu elile tutarak penaltı yaptı. Vefa üçüncü go- lünü de bu sayede attı ve aradan iki daki ka geçmeden —Hüseyinin — ayağıyla dördüncü ve son — gölünü kazandı. üç sahada devam ediien .-. - ... .-.-. p Va Bundan sonra Kasımpaşalılar birdenbi- re canlandılar ve iki gol yapmaya mu - vaffak oldular. Müsabaka da böylece 4-2 Vefanın ga- lebesiyle bitti.' Günes Feneryılmaz Dün Taksim stadyomundaki şild kar- şılaşması Güneşle Fener yılmaz arasın- da, doktor Halid Galibin hakemliği ile yapıldı. İpek fotmalar giymiş olan her iki ta- Güneş - Feneryılmaz maç ından bir görünüş... Kasımpaşa Sild maçlarında Vefa Kasımpaşayı 4 — 2, Fenerbahçe Süleyma- niyeyi 6 —IT, Güneş Feneryılmazı 2 —0 yendi kım da şü kadrolarla oyuna başladılar: Güneş: Cihad - Yusuf, Reşad - İbra - him, Rıza, Ömer - Salâhaddin, Necdet, Melihk, Niyazi, Rebit Feneryılmaz: İsmail - Muammer, Mus tafa - Alıf, Vahdet, Ekrem - Muküdder, Refik, Ahmet, Necdet, Ahmet Cevad. Bir iki karşılıklı hücumdan sonra derhal üstünlüğü tesis eden Güneş, oyü- nu tek kale haline soktuysa da, çok can- İr bir oyun çıkaran Feneryılmaz müda- faasını bir türlü mağlüb edemedi. Başta kaleci İsmail olmak üzere bütün müda- faa hatları vazifelerini kusursuz yaptı- |. lar. Hücüm hatlarrysa - ender olmakla beraber - arasıra yaptığı akınlarla rakip müdafaayı bir hayli hırpaladılar. 20 in- ci dakikada güzel bir - fırsat ' yakalryan ah Ber- Devamı 12 incide n 1 lt öon biri Kır KoşusU Galatasaray lnTı'i!“"i oldu yi Dün sabah Maltepe ile T“P”;pd rasımda büyük bir kır koşusu ! dı. 3000 metroda 13 puvanla B_eyogı spor birinci, 35 puvanla Be, u 4 kevi 2 nci, 39 puvanla Galatasarüi * üncü oldular. Müsabakayı Beyoğlu H Serkis 12 dakikada kazandı. ) 2 nci müsabaka ayni yerde Ç metro yerinde yapıldı. GSIBM dan İbrahim 23 dakika 43 saniy* , de birinci, Galatasaraydan H ylafı inci, Beşiktaştan Artin 3 cü 0135”,: Umumi tasnifte T puvanla | _.-/ Bursada Talebeye kdyak saray birinci geldi. . # LA öğretiliyor , için Bursa, (Hususi) — Bursa ııw" susi bir kıymet ve ehemmiyet ğt mış olan kar sporlariyle talebw yakından alâkadar olması bi * etmesi düşünülmüş, ve bunut 167 » cumartesi günü Uludağa gıkacak lan kafilelere sırayla her T8 ef onar kişilik talebe kafileleri X8 bi | st ve bunların bir kılavuz G#g verilmesi takarrür - etmiştir. — y hafta ilk olarak sanat OKUlM * Ç gi # enstitüsü talebesi dağa çıkmıŞ ' i ebesi dağ; a 4 ü mu& yapmıştır. Dağa çıkan razlı yaylada kayak öğre Önümüzdeki hafta kIZ mektebi talebesi Uludağa: St? , Galibine güzel bir kupa kazandıra- cak bu maç, Gratzda 6000 kişi önün- de oynandı ve iki ikiye berabere bit- ti. Fakat maçın muhakkak bir netice- ye bağlanması icab- ettiği için oyun uzatıldı ve, işte o zaman, Jordan iki gol atarak takımının galibiyetini te- min etti. Garib bir tesadüf eseri olarak, bi- lâhare, cidden candan dost olan ve bu dostlukları yüzünden beraberce Pari- se gelerek Racing'e giren Jordanla Hiden, karşı karşıya oynadıkları bu ilk oyunda sahanın kahramanları ol - müuşlardı. Netekim ertesi günü çıkan gazeteler şöyle yazdılar: “Hiden dok- san' beş dakika müddetle galipti. O- yun uzadıktan sonraysa, Jordan ka, - Sandı.,, : - Viyanaya davet - Gol Krallığından beş yaşmdayken, meşhurdu ve Viya- nanımn büyük klüpleri onu elde etme- ye çalıştılar, Fakat ©on beş Yyaşında bir futbolcü, henüz, profesyonel ol - mayı düşünmez... Hele çok ciddi bir ba bası olursa... Bir sene sonra, Gusti, Viyananm en iyi profesyoncllerinden müteşekkil o- lan bir muhtelite karşı, yukarı - A- vusturya muhtelitinde oynuyordu. Bu Gefa yukarı - Avusturya takımı gayet tabil olarak sahayı mağlüb vaziyette terketti, Oyunun neticesi 5-2 idi, fa- kat mağlüb tarafım yaptığı gollerin ikisi de Jordan sayesinde kazanılmış- tı. Bu küçük bir muvaffakıyet sayıl- mazdı. Çünkü karşı takım — kaleci Franzl, müdafiler Reiner ve Blüm, mu avinler Hofman, Kaller, ve Klina, mu- hacimler Cutti, Hannel Stoibr, Shall, T MN *"#t' ) Fransız maçında... (Sağdaki ilk oyuncu?.. Görüldüğü veçhile, Jordan, daha on |fedir. millt takımının yeni merkez müuavini ve Vögl gibi, Avusturya futbolünün birer şöhreti olan oyunculardan müte- şekkildi. Florisdorl'ta Bu maçtan sonra, Viyanadan gelen teklifler büsbütün arttı. Bilhassa Wie- ner'in ve Wacker'in teklifleri çok mü- himdi. Eğer babasının şiddetli muha- lefeti olmasaydı, Gusti bunları şüp * hesiz kabul edecekti. Şunu söylemek lâzımdır ki, Jordan'ın babası gayet sert ve hattâ serkeş bir adamdı. Oğ- lunun her pazar akşamı, yara bere i- çinde ve ekesriya - topallıyarak eve dönmesi onu çileden çıkarıyordu. Fakat oğlunun yavaş yavaş kazan- dığı şöhret ve gazetelerin onun hak- kmdaki stayişkâr yazıları, bu sert ba- bayı ikna etti. Hattâ Gusti on sekiz yaşına geldiği zaman babası da fut- Jordan Paris muühtelitinin son ÖOnun büyük dostu Hiden'e öyle büyük bir itimadı var ki, bakinız rakip mer- kez muhacimini marke elmeye bile lüzum görmüyor. Nihayette Diagne görünmek- — orta muavinliğe... bolün en hararetli taraftarlarmdan ( na halde üzülüyordu. O biri haline gelmişti. Hattâ oğluna ni- hayet şöyle dedi: “Mademki istikbalin Viyanadadır, seni bundan menedemem, ne istersen onu Yap., Güsti, 1929 da, Florisdorfla ilk kon- turatını imzaladı. Bu klüpte Platzer, Hummenberger, Cay, Hanke ve Ströh gibi meşhur o- yuncular vardı. (Bu oyuncuların ek - serisi şimdi halâ Fransada oynamak- tadırlar). Jordan soliç oynadığı bu takımda, tam dört sene kaldı ve 1933 deki res- mi maçlar esnasında 34 gol atarak, 36 gol atan meşhur Binderden sonra Â- vusturyanmın en çok gol atan adamı ol- du. Gol Krallığından merkez muavinliğine Jordan, Florisdorf klübünde oyna- dığı dört sene içinde, bir defa 1932 de Avusturyanın B takımımma secildi. Fa- kat kendi klübü Dresde büyük bir maç yapmak mecburiyetinde olduğu için, Jordan, milli takımın teklifini kabul edemedi. Gusti, takrmının Dresde yaptığı bu maçta, ilk defa olarak merkez muavin oynadı. Bu aralık Florisdorf takımı müte - madiyen;sönüyordu ve artık Viyana futbolünde ehmmiyetli bir mevki iş - gal etmiyordu. Bütün iyi oyuncuları başka takıma girmişlerdi. Jordan böy- lece, zayıf oyuncular arasında yalnız kalmıştı. Eğer klübünü değiştirmez- se, fazla terakki edemiyeceğini ve sö- nüp unutulacağmı pek âlâ anlıyor, fe- l Ku da ayrılmak istedi. Esaseh A waaıyj ğ bü onu mütemadiyen davet © M klübünü değiştirmesi İÇİN ' y giling teklif ediyordu. — — | aN Fakat Florisdorf klübü V - oldu. i Oyuncu kandırmaktaâ v | bir Fransız “ Gusti vakıâ, klübünün pk*;“f gayet iyi muamele yapt olarakı g demezdi. Fakat, pek h v boldeki istikbali hakkındâ ? mesh tiraslar besliyordu. de; Mâ; tek secici Hugo Meisel yük bir Ö tekâmül etmek için, DÜYE C iye girmesini mütemadiyef M yordu. maK udî' ( Milli takımda © pi Gusti, başka bir l;lîbş Fi | na yine şiddetle mâni oaııî M ; i Gi BÖD c Nihayet bir gün ahir ol Hi ayartmakta gayet M n_m_mg pos> ! klühü erkânından Bu defa Florisdorf di ve Gustiyi ba&?ğ klübüne vermek Fransız klübüne 'Wıdu, _faw _ Fakat Jimmy keşfetmişti? p 'a (Bunu gelecek Xat a