24 Ocak 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

< KARAIRAN OA AA —— T <ni j aldı. Dun aksam yapılan lddialı boks mMmaşında Yorgo rakibini ezdi! Müsabaka baştan sona kadar Kiryakonun aleyhinde geçti Dünyanın her tarafında en fazla Tağbet gören sporlardan biri olduğu halde, bizde daha beşiğindeyken can Çekişen boks, gazete sütunlarında ay- larta süren meydan okumalardan son- Ta, nihayet dün akşam saat beşte, Be- Yoğlu halkevinin spor salonunda, bir 8ün yaşryabildi. a Yapılan yedi müsabaka da, boksun Memleketimizde pek âlâ sevilen bir Spor olduğunu gösteren büyük bir ka- labalık tarafımdan zevk ve alâkayla takip edildi. Müsabakaları ve neticelerini pro - Sramdaki sırasiyle veriyoruz: Bedros - Mamuel Ci ravund; 2 şer dakika) İlk müsabakayı Manuelle Bedros a- a iki genç boksör yaptılar ve Ma- Düel daha hâkim bir döğüşten sonra, Sayı hesabiyle galip geldi. , Arasıra - tıpkı güreş gibi - her iki %kâörün yere düşerek bu vaziyette dâhi biribirlerine yümruk atmaktan gî“ kalmamalarıyle komik bir hal alan h“ Maçm ilk raundunda, Be.dros da- lı& atak döğüştüyse de, Manuel isabet & Ve sıkı yumruklarla rakibini sars- ve. hattâ nakdavn etmek- suretiyle Mühim bir avantaj kazandı. Geriye ka biş Üç raundda, aşağı yukarı berabere |* Süfha arzetti. Zeki - Muhteşem aa (4 TOJUNd; £ Şer dâkika) iuBeT_abere biten bu döğüş, umumiyet te;îlyıe ağır oldu. İlk ratindda Muh- vurduğu birkaç sıkt yumrukla İkincisinde ise Zeki *lt 1 biraz daha iyi döğüştü. Fa- t çok açık döğüşen rakibi üzerinde ğfa bir avantaj alamadı. Ücüncü de“nd berabere bir safha arzetiyse Muhteşem biraz yorulmağa başla- biç Dördüncü ve son raundda Zeki iyi 'ı%,“antaj aldı ve bu suretle mağ - Olmaktan kurtuldu. Maamafih o- te—m;ğ_asîlydı. galib gelmesi çok muh- AÇ Stelyo Muvaffak b (F raund; 8 şer dakika) İ&yâh: ilk vüruşlarda, — Muvaffakm Iü?drd eknik bir boksör olduğu görü: Büse, v Gayet sakin ve' dikkatli dö- ' Üzerine mütemadiyen çulla- klneiraklhine yumruk vurdurmiyor, İ- 5. Sunddda da Stelyonun değerini olacak ki, derhal hücuma ge- güzel direktlerle onu hırpalı- Ncü raundda daha kuvvetli ryan Muvaffak rakibini le ezerek arka arkaya üc îgda%îrîıkhkıyor. dördüncü raundda g;';;kdîîkemin bu gayrimüsavi dö - hma durması üzerine teknik na - Sitder | Snlamı ; ş ç%_’ Ve bit Ücü üeuml & d tamsiy l bir Muvaffakıyet kazan- & gördüğümüz Muvaffak (şbl'ahîm - Muzaffer Un Tünnd; 8 şer dakika) op “':Wetle Ve bilhassa son iki lit tam manasiyle kör döğüşü Yapılan ve berabere biten bu â lan « Coşkun Bu mlç'“und; 2 şer dakika) '““l'ı k X gayet güzel bir döğüşten aha uü::;;aa Coşkun, kendisinden ı—.u%_i Olan rakibini, daha ilk ıuzL fibaren çok isabetli ve te- © '_İluşluıa Sarsmıya başladı. İkin- M%m -ârılan birkaç iyi yumruk hâk © Sonlafa doğru gevgedi i??:îiâğt lekrar Coşkuna geçti: Ü. KST Çök çe Tdüncü raundlarda, Coğ - .;"kihtmît Uperkütler ve kroşeler- '».—'hhî Balîhıyme Sarsarak, cidden gü- ; Yet kazandı. Panayot - (6 Tdund, © ser dakika) ç YO Ka bi Mçmt;:î îalibıyetıyle neticelenen ayli iddialr olduğu da- anda onu tekrar yere yı- | ha ilk raundda anlaşıldı. Öyle ki, ra- kibine sarıldığı için hakem Danyalın pek hâklı olarak ayırdığı Franko, ra- kibini bırakıp ona saldırmağa kalktı. Fakat Hakemin de yumruk atmakta kendisinden hiç de aşağı kalmadığmı hatırlamış olacak ki, uslandı. İlk ra- undlar nisbeten mütevazin bir safha arzederken, Panayot dördüncü raund- dan itibaren hâkimiyeti iyice ele al- dı ve kuvvetli yümrüklarla, bitkin bir hâle gelen rakibini adamakıllı döğ-. dü. Kiryako - Yorgo (8 raund; 8 er dakika) Üç aydanberi, gazetelerde dediko - dusüu devam eden bu son ve mühim maç, baştan nihayete kadar büyük bir heyecan ve alâkayla takip edildi ve tahmin edildiği veçhile, fevkalâde bir boksör olân Yorgonun ezlici bir ga- libiyetiyle bitti; Değerli boks mütehassıslarımızdan olan meslekdasımız Eşref Şefik'in ha- kemliği altında yapılan bu maçın ilk raundunda her iki boksör büyük bir ihtiyatla hareket etmekle beraber, durgun oynamıyor, her fırsatta hücüu- ma geçiyorlardı. Gayet sakin ve ken- disinden 'emin 'bir vaziyette 'döğüşen Yorgo bu raündda ihtimal 'gayet ha- fif bir avantaj kazandı. İkinci ratmnüdâ Yörgo derhal hücu- ma geçti ve rakibini gayet isabetli direktlerle sarsmıya başladı. Hattâ bu aralık vurduğu sert bir, kroşe ile ra- kibini yere yıktıysa da, Kiryako der- hal ayağa fırladı ve Yorgoya sıkı bir yumrukla mukabele etti, buna rağ - men, avantaj bariz bir şekilde Yorgo- da kaldr, Üçüncü raund, tekrar Yorgonun hücumuyla başladı. Direkt vuruşlarla gayet 'güzel girişler yapan Yorgo, çe- vik kaçışlar ve tam yerinde hücüum- larla cidden teknik bir boksör olduğu- nu her fırsatta gösterip durdu. Bun- dan sonraki devrelerde Yorgo gitgide açıldı. İstediği anda hücum etti ve Kiryako, ancak rakibinin bu hücum - ları esnasında bir şeyler yapmıya ça- | baladı. Yorgo beşinci raunddan iti - baren istediği gibi döğüşmeye başla- dı, dehşetli ve cidden güzel vuruşlarla rakibini asrstı, iyice sersemletti ve altıncr raundda tekrar yere yıktı. Sön iki raundda Kiryakoda, ancak nakavt olmamak için döğüşen ve ar - tık bütün ümidini kesen bir insan ha- li vardı. Son raundda. artık tamamiyle'ezi- len Kiryako, üçüncü defa yere yıkıl- dı, büyük bir gayret sarfederek yedi saniyede ayağa kalkabildi. Fakat ar- maçm 'ilk raundunda, İbrahim raki - binden 4 kilo hafif olmasma rağmen daha hâkim gibi döğüştüyse de bu hâ- kimiyetini bariz bir şekilde idame et- tiremedi. Bu karmakarışık döğüşün içinden çıkamıyan hakemler de, pek haklı olarak berabere kararı vermek- ten başka çare bulamadılar. tık ayakta duracak vaziyette değildi. Netekim, yanlışlık yüzünden — yarım dakika evvel çalman gönkla beraber, gücbelâ sandalyesine kadar yürüye - rek abygın bir halde oraya düştü. Yan İışlıkla çalınan bu göng, belki de mes- ut bir tesadüftü, çünkü bu haliyle Kir yako iki sert yumruk daha yeseydi, feci bir'felâkete maruz kalabilirdi. - Yorgo ne diyor ? Yalnız çok iyi bir boksör değil, fa- kat ecnebi memleketlerde yaptığı maç- larda gösterdiği hareketlerle iyi , bir vatandaş da olduğunu iSpat 'eden Yorgo, maçından sonra, tam bir spor- cu tevazuu ile bize şunları söyledi: — Size ne söyliyeyim, bilmem ki? Maçı gördünüz. Maamafih şunu söyle- meliyim ki, üç aydanberi antrenman yapmadım, burun için İiyi göremiyor- dum, yoksa daha güzel bir döğüş ya- pabilirdim.., Boksör Yorgo! ile Kiryyal:o Dün sabah Taksim stadyomunda stad liki müsabakalarıma devam edil- di, İlk olarak oynanân Arnavutköy - Eseyan ikinci takımlar maçı 2-0 Ar- navutköy lehine, Şişli - Kurtuluş ikin- ci takımları müsabakası da tarafla - rın birer golü ile berabere bittikten sonra, Ârnavutköy ile Eseyan birin- ci timleri karşılaşmışlardır. Müteva - zin şekilde oynanan bu oyunun ikinci kongresi Kasımpaşa Spor Birliği Başkanlı- gından: Birliğimizin yıllık kongresi 30-1-938 tarihine rastlıyan pazar günü tam sa- at (10) da yapılacağından'o gün bir- liğe kayıtlı bütün üyelerin birlik e- vinde bulunmaları. — Projeleri hakkında sorduğumuz su- ale de şu cevabı verdi: - #L Birkaç teklif yapıldı. Ezcümle, bugün Atinadan, meşhur Vasisle dö- güşmek üzere bir davet mektubu al - | dım., Henüz teklifin mahiyetini bilme- diğim için ne zaman gideceğimi de bilmiyorum, Muhabere neticesinde bun ları öğreneceğiz.., ' Kiryakoyla da görüşmek üzere o - nun odasına gittikse de, hâlâ bitkin ve yarı baygin bir halde bulunduğu için rahatsız etmemeyi münasip gör- dük. Bu aralık Yorgo da giyinmeden, rakibinin odasına girdi ve sıhhatile alkadar olarak, ihtimamma yardım etmek gsuretiyle cidden güzel bir cen- tilmenlik gösterdi. â. P. Kasımpaşa klübünün Taksim liki maçları Şişli Kurluluşu, Arnavutköy Eseyanı yendi devresinde, fırsattan istifade etmesi- ni daha iyi beceren Arnavutköylüler, müsabakanın yegâne sayısını kayde - derek galip gelmişlerdir. Gayrifedere klüplerin son karşılaş- ması Şişli ve Kurtuluş A takımları beyninde ve büyük bir kalabalık ö- nünde olmuştur. İzmirli Vahabın çalıştırdığı Şişli klübü, bilhassa ilk devrede çok üstün bir oyun çıkararak, Suldur, Vahab ve Diranm ayağıyla üç gol kaydetmiş - tir. İkinci devrede Kurtuluş merkez mu- hacimi takımının yegâne sayısımı kay- dettikten sonra, müsabaka durgunlaş- miş ve netice değişmeden 3-1 Şişli. le- hine nihayetlenmiştir. Barut gücü sahasındaki maçlar Dün Bakırköy Barutgücü sahasın- da büyük bir seyirci kütlesi önünde yapılan maçlarda Kadıköy - halkevi birinci futbol takrmı üstün bir oyun oynıyarak 3-1 galip gelmiştir. Ayni klüplerin B. takımları karşı- laşmasmı da Barutgüçlüler iyi bir o- yundan sonra 3-2 kazanmışlardır. Bu maçlardan evvel de Bakırköy Rumla- rından müteşekkil bir A takımı Ba - rutgücü genç takımıyla oynamış ve maçı 3-2 Rum takımı kazanmıştır. Bisiklet yarışı Barutgücünün bisiklet kolu tara « fından tertip edilen Edirnekapı yolu üstündeki 16 kilometrelik - yarış da hiçbir arızaya uğramâdan muvaffa- kryetle yapılmıştır. i B L SA Kıskançlık karbanı Fakat, Sindeların bütün tâahminle- ri altüst olmüuş, ve, daha ilk oyunuün- da İstikbali tehlikeye düşmüştü. " Filhakika, onun büyük bir sürat- Je yüksoeldiğini ve sivrildiğini gören Avstrla oyuncuları ona pas: verme- mişler veyahud da fena paslar ver- mişler, hülâsa onüu gözden düşürmek .İçin ellerinden geleh her- şeyi yap- Gdbışiardı, ni »X . ! Sindelar, büylete Austriayla ilk çıkışında, . öyle-bozuk bir oyun oy- namiş ve gözlerine tamamile girme- 8l ümit ettiği seyirciler tarafından ıslıklarla karşılaşmasına — o kâdar müteessir olmuştu ki, Prag klüple- rinden birisine karşı yapılan bu ma- çın ikinci devresine çıkmamıştı. İzzeti nefsi kırılan ve - kıskançlı- ğin kurbanı olan Sindelar böylece, ihtiyat takıma döndü. Fakat, bıv vaziyet uzün sürmedi. ve Sindelar, kısa bir müddet sonfra, kahkarr bir intikam alarak, bulun- | maz bir oyuncu olduğunu - herkese gösterdi. O zamâan, onun futbol ha- yatı, muzaffer bir şekilde inkişaf et- meğe başladı, : Bu fasılasız muvaffakiyetler sil- silesi, -1925'de ağır bir sakatlanma neticesinde inkıtaa uğradı. Ameliyatla neticeienen bir maç Avstriayla Rapid takımları Avus- turya sampiyonası finalinde karşıla- sıyorlardı. Fakat maatteessüf, bu maç, bütün gampiyonluk maçları gibi, sporculuk la ve centilmenlikle kabili telif ols mayan ve sade-koyu bir rekabetin, hüküm sürdüğü çok — sinirli ve sert hir hava icinde cereyan — etti. Zayıf bünyveli Sindelar da bunun kurbanı oldu. Sarısın orta muhacim, — tam şüt çekeceği sırada, Rapidin sağ müda- fii bir kasırga gibi onun üzerine atıl- dı. Çarpıştılar, Sindelar yere yıkıldı. Dizi feci bir vaziyetteydi. Derhal hastaneye nakledilen' Sin- delari,'Viyana fakültesinin en meş- hur profesörü muayene etii ve me- di. Yedi ay islirahatten sonra Bu ameliyat neticesinde, Sindelar, yedi aylık bir istirahate.- çekildi ve antrenmana başladıktan sonra, ga- rip bir tesadüf eseri olarak, ilk öoyü- nunu gene Rapide karşı oynadı. “Sindi,, başlangıçta çok çekingen hareket ediyordu. Fakat oyun uza- dıkça açılmafa ve emniyet hissetme- Be başladı. Ve — nihayet, ö zamana kadar görülmemiş bir oyun tutturup râakiplerini âdeta oldukları — yerde bırakarak, hâlâ unutulmıyan, biribi rinden nefis üç gol atmış ve- kendi- sgine o zamana kadar Viyanada vuku bulmamış çılgın bir tezahür yapıl- mıştır. Hugo Meisin boykotu Sindeların gayet garip bir ahlâkı niskin kesilmesi İcap etiiğini söer-[ vardır! Gayet iyi kalpli, atik, açık yürekli ve soğuk olmadığı zamanlar sön derece sessiz olan bu meşhur o- yuncu, Avusturya için büyük bir he- zimet olan bir maçtan sonra, (ki bu maçta Avusturya Almanyaya beş Bı- fır gibi büyük bir farkla yenilmişti) meşhur Hugo Meislin hiddetini üze- rine celbettirmişti. Bunun üzerine kendisi boykat edil di, fakat Avusturya — takımı mağ- lübiyetten mağlübiyete sürüklendi ve bu vaziyet, efkârı umumiyenin, Sin- deları, Adeta zorla “futbol Napolyo- nu,, Hugo Meisle kabul — ettirdiği güne kadar devam- etti. Vakia, bu iş kolay olmadı, çünkü Hugo Meisl otoritesine son derece keskanç olan bir adamdı. Buna rağmen, 1930 da, Macaristanla yapılacak maçın arife- (Devamı var) 1984 senesindeki-dünya kupası maçları esnasında alman bu resim, Si delear'ın müthiş bir şütü ile Avustur ya takımı hesabina Fransaya attığı golü göstermektedir

Bu sayıdan diğer sayfalar: