14 Aralık 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 13

14 Aralık 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YJAKLIM ERMİYO, SY MUTLAKA DEN! HLJMI.Ş LA f'ıırı' SİZMİSİNİZ? , AKBIYIK KAPTA: ! %,'_';,ğ”—“ EĞİNİZİ 'De.re Hi GELDİNİZ.. a WE YAPALIM KA Mi AFRİKADA RARASLAMA'- h. UZ EVET. . YENECEK ŞEYLERI SANDIKLARA KOYDURDUM 88 KAHRAMAN KIZ H e eei :lf'ı Monmatr ve Sen Deni kapıların- ki karakolların takviyesini isterir. " Çok doğru. Birimiz Monmartr ka- 'na yerleştriz. — Mükemmel, Diğerimiz de Sen - İ kapısında bekler. 'm— Çok güzel, küçük Raskasım. Ağ- W Öpeyim. Demek birimizden birimiz, Si yakalıyacak. — Ve tabil, derhal, diğerine haber Ttcek, değil mi? Ben Monmartr kapı- Tnda yer alırım ve herif oradan geçet- et'_ _!e en seri bir vasıtayla haber gön- Tirim, Böylece, her birimiz, Tranka- bir kulağından yapışarak, Kardina huzuruna çıkarız, a — Peki şu halde, ben de Sen - Deni Pitında yer alırım ve eğer oradan ge- * bana itimat edebilirsiniz! V& Korinyan, uzun zamanlardanbe- TPm:d:-ğı bir şey yaptı. Yani paktını lamlaştırmak için, geniş ve kemildi Raskasa uzattı. Skas hayretler çinde düründü: * Acaba samimi mi? * elini, dahibin ko H İçi- ü biyde caman eli İçi, l k, kula ündü; — Şimdi, deminki kafı Sülyeceksin! atr î““" yüksek sesle ilâve etti; KIR Dost eli sıkmak ne kadar da gü- Rayi :Ytîr. (Aman ayi) Ahıi sevgili Teka ğim, nihayet elinizi srkmak şe- Mi f Nai oluyorum! (Yahu kemikleri- " kaşg,) YOrsunuz!) Hayır, hayır, — Ras- Takı O doöst elini geri çekme (Par- * t kopardın yaht!) demek irtık İla, vir Ve bu dostluğumuzu - el sık:şiyle lı,%!;dîyürıı. (Rahip brak yoksı 1sı- hi 'f;':nm son bir defa, cütenin eli Yan , Ce gıktı. Ve Raskas, hnihayet, 5..,.:2;:3 ve mosmor kesilmiş elini n ağzı, garip b'r tebestüm- a kadar açıldı. ve yöyle darbesini | | l ! — En aşağı sekiz gün sargıyla ge- zer! dedi. Raskas da ıstırabından, gözlerini 18- Tatmış olan göz yaşlarını güçlükle zabte derek, gayet tabil bir tavur takındı ve şöyle dedi: — Teşekkür ederim, dostum, bütün dostluğunuzu hissettim ve bunu hiç bir zaman unutamiyacağıma emin olabilir. siniz... Ve bahçeye çıkarlarken her ikisi de şöyle düşünüyorlardı. — Hele dur sefil, para ile şerefi se- ninle nasıl paylaşacağımı görürsün Tran kavelin randevusu öğle üzeridir. Sabah leyin eve gider onu gözetlerim. Takip ederim ve onu kapıların her hangi biri sinde yakaliyarak, kardinala yalnız gö bürürüm! eş dakika sonra, iki Casus, duva- rin üzerinden atlrayarak, gecenin karan- hiğr içinde kıyhclmıışlırdr. XVI AŞKTAN HİYANETE Şövalye dö Lüvinyinin Sent Krua- da olduğu yerde ayakta durduğunu söy lemiştik. Uzun müddet böylece hareket siz durarak kont âö Şalenin sapmış oldu ğu sokağa dogru baktı. Müthiş bir 1stıe rap içindeydi. Nihayet yürümeğe başla- dı. Yakat evine dönmek üzere değil. ge lişi güzel yürüyordu. Seviyordu. Ve düşes dö Şevröze kar $e olan aşkı, genç kadın, rakiplerden hangis'ni tercih ettiğini hsas etmediği müddetçe, kalbinin ön derin bir köşe- sinde gizliydi. Şimdi artık, düşesin kont dö Şaleyi sevdiğ'ne tamamiyle kanaat getirmişti. Bunun üzerine aşkı feveran etti ve kız kançlık o ana kadar allsenap ve zehir- lenmemiş olan düşüncelerini alt üst et ti. Şaleye işkence yapmağı düşündü, Duyduğu ıstırabı düşese de hisset tirmeği tahâyyül etti. Ahlâk köâldeleri, hakkaniyet ve şeref hisleri birdenbire çöktü. Düşündüğü şeylerin korkur.ç ol | MA a, P ı.nn!?ğ'fııuu Ha SA — GİZEN ÖO YAZAM: ARABACI/. DURİNELE... İ beera RRC VUT DESNE— “YA.- 4ERİKADAK İ YAT WEDE GÜ ZEL MN e KAHRAMAN ——— ——— — — Haydi canım, dedi, siz kafanızı kaybediyorsunuz, Şövalye! Luvinyi dişlerini gicrrdattı: — Kalanı sen benden evvel kaybe- deceksin! Ve yüksek sesle ilâve etti: — Demek, dövüşmekten İctinap e- diyorsunuz! Dikkat edin, kont!. — Ben İctinap etmiyorum. Sadece işime gelen bir saati tayin etmek İstiyo- Tum. — Pek âl4, gu halde yarın! Kont, hep ayni sakin tavırla tevap verdi: — Ne yarın, ne de öbürgün Per- gembe sabahr sizi Sen - Lazardaki say- fiyemde beklerim, saat sekizde orada bu lunacağım. Ben! bekletmemeğe gayret edin, aksi takdirde, ben &izl — arayıp bulmak mecburiyetinde kalacağım. Şim di gidin Şövalye ve sizi dostlarımırzın ve.., kadın dostlarımızın nazarında dü- şürebilecek bu garip hallerden vazge - çin! Bu sözler üzerine, kont dö Şale selâmiryarak çekildi. Luvinyi, siairli bir titremiye tutulmuş, getenin rulmeti içinde yumruğunu uzattı ve bir hıçkı- rık göğsünü şişirdi.... Ve bulunduğu yerde hareketsiz kaldı. Bu andan !tiba- ren bu İki rakip arasında, ancak kanın temizliyebileceği bir kin ve nefret kaim olmuştu. Luvinyinin böyle tsterap içinde in- lediği ve hıçtarığı Şalenin, aşkınr düşün düğü bu santte, düşes Gö Şevröz de, hizmetçisinin yardımiyle soyunuyordu. Hizmetçi şöyle diyordu: — Bu gete madam lâ düşesde ne var bilmiyorum ama, kendizini hiç bir zaman bu derete güzel görmedim. Ve Mari dö Şevröz, güzel başını ve yarı çıplak göğsünü aksettiren ayna ya gülümsiyerek bakarken, şu tevabı veriyordu: — Evet... Öyle zannediyorum — ki, bu tebessümlerden biri için bir hayli şey feda edilebilir.... ÇOK KİMSELER, SİTMİŞ FAKATE| h YİMDİYE KADAR, KIZ 45 — Ahi Madam, hayat feda edilebi- lir deyin! &İ MEkKAN p87 W)ANE A ya' M Annais dâ Lespar, Katr - Fis soka- ğına açılan — küçük kapıdan çıkarak, Gört şövalyesinin tefakatinde, süratle evine doğru yürümüştü. Katr - Fis so- kağından Kurto sokağına, ancak Üç dört dakikalık bir mesafe vardı. Bu yolu bir tek kelime söylemeden katettiler. E vinin kapısına gelince, Anneis dört er- keğe doğru döndü ve onlara şöyle dedi: — Mösyöler, öbür gün sabah saat sekizde burada bulunabilir miziniz? Fontray arkadaşları namına cevap verdi; — Burada bulunacağız, Sizin emri« nize amadeyir ve size hizmetten bizi an vak ölüm alkoyabilir. Annais ürperdi. Fakat derhal ken- disini topladı, — Teşekkür ederim, dedi, Gidiz ve tanrı sizi muhafaza etsin!... Dördü birden bürmetle eğildiler. Sonra, genç kız eve girince, Fontray ar kadaşlarma : — Henüz geç değil! dedi ve diğer. leri korkunç bir tavırla bağırdılar; — Koşalım! Bir an sonra Katr - Fis sokağına var dılar ve Burgonyin, küçük kapmın &- nünde durduğunu gördüler. 5 Liverdan ihtiyar uşağa sordu: — Bizden sonra kim çıktı? Kont dö Butvil, Marki dö Bövron, mösyö dö Şale ve 48 Luvinyi, zannedi yorum ki, artık kapıyabilirim. Şever cevap verdi: — Bekleyin, bir kişi daha var.... bu anda Büsi bağırdı: — İşte geliyor! Şimdi girin, azizim, kapıyt kapayın ve işe etmeyin. Trankavel kapıdan çıktı. İhtiyar u- şak itaat etti ve kapıyı kapryarak mrrıl- dandı: — GCaliba sokakta esrarengiz hâdi- seler cereyan edecek.., Dinliyelim! Tam

Bu sayıdan diğer sayfalar: