24 Haziran 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

24 Haziran 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

&4 HAZİRAN— IDJ7 TTT NG — |"HABER — 'Akşam postası Sanat ve Fikir Harpketlerı Abdullıak Haâmit ve dolayısile. 'mvr Necib kendi g rica etniştir. Bu müracaatı kabul eden bir musahabe yapmıştır. Necib Fazılın Hâmide dair fikirle dar söylenmiş olanların al vesilesiyle ortaya bütün bir tarihi, Fazılm bu musahabesi büy | hâdise olan hu konferanaı ini gösteren Zonguldak Halkevi, esasen ehemmiyetli olmakla beraber, ölen büyül ve dikkate en değerlisini teşkil etmekte olmas mal ve odebi miyarlar matzumesi ve yük kıymet ve chemmiyette bir eser çıkarmıştır. Bi aynen veriyoruz. Şair Necip “Fazıl Kısakürek mühim bir edebi hâdise telâkki edilebilecek bir konferans verdi ULHAK Hâmidi gömdüğümüzün ertesi günüydü. — Zonguldakta hir zife emrinl aldım. Şalrin refika tı, kendisine veda ederken bana dedi ki ya gittiğiniz çok iyk.. Hâmldin ölü lâkalardan — birini | 1 alâkaya — benim yakınlarından biri nizi rica ederim k Hâmld Ge, bir tahsetmişi günderdiği bir 4, Zonguldak üre duydutu alâkayı | st ve hasmasiyet MmüÜ karşısmda en ennir Guyan da Zonzuldaktır. B namıma ve Hâmidin en gifatt?a bizzat topekkür et Hatırlıyorum Ki Abdülh kaç K Zonguldaktan Bir & ldağa mektubun Ymetnini gösterin rinde, o yerin kendisine bağenmekten gelen bir di le durmuştu. Hâmide ait, fik lümünden beri 1X e bana fasında kla ve hatıralarıma, ö dela olarak dil vermek pebbüsünde bulunuyorum, Hattâ husus! « betler, münakaşalar, neşredilmemiş — notlar | ve arası iıma bahisler bir tarafa, dof | rudan doğruya İlk defa oları Böyle bir gÜN karşıma Zonguldağı çıka: Hâmidin h biür di tle baktıağı bir yeri, muhatap gösleren tesad'iften — ayrıca duyuyorum BDÜLHAK H de, tenndi Türk ocemiyet- dan birine akaın bir Ta- € bir azra yı tün seyirlerine, ibUAtlarına. ine gahit oldu. ndan çop ve sadrce yaş ve görgü bakı ttiğimiz zaman Gerhal büyük e yüzyüze gellriz. raf etmeliyim Ki sanatkârın — ömrü ve | tesi, bence blr koca dâk | vadır. Öldürücü müsssir, kimi alıp, kimei bo- | rakıyor.? Niçin götürüp, niçin — bekletiyor ” Bilgimizde büyle sorgulara kargılık Buna rağmen tuhaf bir tesadüf — zincirinin tekrar tukrar verdiği misallere dayanarak hükmedebiliriz. K, sanatkârdaki — keyfiyet Vergisi, istediği kadar kemiyet vergisinden Ayrı olsun, çok büyük keyfiyetler, anlayılmaz Bir tabist — müsandesile — kemiyetlerini de peşlerinden çekmek imtiyazına ermişler, bol yazmışlar, çok gürmüşter, uzun yaşamışlar dir. Bü, belki ruhumuzun kalıbımıza Üfledi gl bir devam ve mukavemet nefhazından ge Hyor. Belki kuvvetli bir ruhla müx sında, gökteki bir kartalın Tt arasındaki ahonge eş bir — muvazenc, bir anlaşma var. Her ne olursa olsun! BSanatkâr ki alnmda Allahın dudak izlerk ne benzer bir ışıkla doğar ve kalabalıklardan bu ışığın delâletile ayrılır, o, bu nüra varis olmakta ne kadar falih aahibiyae, nurunun nyacağı ömlür ölçüsünde de o kadar talih sahibidir ve birinci tallin, ikinciyi doğurmak ta az çok ve esrarlı bir hüneri vardır. Kula mahsua ibdâ ve hadleri Aslan payını kapmış olan sanatkâr, yaratıcı kudretini fışkırtırken,' çok defa en zayıf Barin bünyoyi yıllarca — ayakta totacak başka küvyeti de, sanki istilmal odandir . Bizi kemallerine imandırmış — sanatkârlar Ki bususiyot ve talli bir arada ü, Şekapir, Göte, Hügo, onlardandı. Onların sihirbaz kudretle ri, aakallarındaki her tel bembeyaz oli Kkadar sürdü. Biran felce uğramadı. Tahlati tek ve yekpare örnek diye alanlar Gan değilim. Fakat ondan — bir mavera ve sobebler âlamine akmak şartile — tabiatteki düzen ve nlsbetlere buyran olanlardanım, ©. rada bir çok unsurların vı var. Ağaç evelâ yemiş verme kabiliyetindi dilger, sonra kurur âyı unutur sa, Ölür. Hattâ inse fabrikarımn çelikten cihazı bile, yeni baştan va metlerle dirilttmeye muhlaç © Gurmadan, dinlenmeden Adeta Beyrı vileri ncaya şterek bir kaderi işlemeye hangi mariful taşryorsa, bünyesini, zamanın aşındırıcı ham , ino göre biçilmiş bir bünye Vut marifce slıyor. İnsandaki ruhu, bü unaurlardaki Hasaaslle kargılıklı koyabiliri İşt hi çöz tafumuz Banatkâr da, zaman denilen tek Dir kaleden mukabhele edor. Banat kalesi, Zamanmn hakikt fatihleri, bu kaleyi taş taş ördüler, adar düvarlarını yükşeltt. içinden hiç cıkmadıdlar. marifet gok defa, uzvi yıkılışından evyel, rur Jderhaya sonuna ler ve (Güllstan ı sekson yaş biti altı yaşında (Virdan aza nt karaladı V Badı ken, HAmld br) piyo: farından birinde şöyl — Herkes hayatın HMiğ imtirabi. çeker. Fa cukları ölüncey sr ve zayısız bÜlüğ acımı çeker ler. Çünkü, böytece her defasında gençleşir yer . ir kset Göte; en ileri çağ- dedi n anzak kero 'bile aNN gi ÜTÜN bu düşüncelerden — maksat, demek değildir Ki bir sanatkârın kaymeli, yaşadığı yaşla — öliçülür. olsaydı. Zaro ağaya iki msra söyletir Ve Onü dünyanm en büyük — sanatkârı diye Bösterirdik. Dünyanın en eşsiz kafalarından biri, 20 yaşındayken beyninde bir — kanmer çıbanlle ölen, (Pascal) gibllerini ne yapnene Bız? Buna mukabil yirmi yirmi beş yaşların Ga, sağata küstükten sonra hayata da küsen | ve kum çölllerine gömdüğü beş ön — seneyl ancak doldurup nekten başka ça Fransız çalzi (Rimbanud) mi- inl de iddiamıe lehinde kullanalım. Biz, ruha ve onun tek kudret kaynağı ol Suna inananlar, ruhü, ele avuca sığmaz. kanln ve çerçereye girmen, girift ve esrarlı kapris ve cilve dotu bir vartık balinde ldrâk viz. Razit vakaların karaki zaktır. Onun, ters hir mizaç hareketile nİ, kağrt gibi kavurup yakabilcceğini ımız kadar,, kerkin tir hayat — şevk de, çürük bir kalıbı. ensarinden » tutabileceğine İmanırız. Bizce ruh, mümessilidir. k etmekten hiçbir kıymeti Öyle Haşka rolli ve kendi yoktur. Onun içindir hi buraya kadar, bir kalite nim, kahitete âlemi Üzerindeki tesirle rini araştırdık. Şimdi kaydedebiliriz. Ki yal Niz eser ve yaş Sayısı cephesinden Abdülhak Hümidin diy manzarası. keyfiyetlari kemiyot Derile karışık yaşamış ve temel şahsiyet ros Tünü oynamış, h talarra Cevbi üşlerile çizgisi çizgisine uy- Nocib Fasıl Kısaltirek CABA döğrüdan doğruya — keytiyet A olarak Abdülhak — Hâmit nedir? Ona cevap. Vermeye Çatışalım: Dediğim gibi Abdülhak Halmit, Türk cemi yetinin em mezaketli anlarından birinde doğ> du. Nezaket kelimesi, bu anın dehşetini ifade etmekte biraz ZAYIr.. Bu an, bir cem: kafa ve ruh eklet Merkozini kültür ve me- döniyet mikraktıı değiştirdiği andır. — Türk 1 garktan KârDa döğrü ana menbaini iyor. Bu Cmiyet ki biltün. mÜcEM cemiy: değişt kadar, İeTini talâm dünyanm nın ruk ve kalrpları içinde yoğurdu. Asırlarca | bu rüh ve kalıpların kiymet — hükümlerlai rakip dünyarlın toprakları üstünde yürüttü. Hattâ hir aralık kavgasını dünyaya Bükmettifi anlar yekli. Fakat son ra ne otldu? Hükümranlığımı, bütün bir espri. ideotoji ve elatem AfT şeklinde örüp muhafa- za edetilldi mi? Hayıf! İstanbulun fethile yeni devrine giren ve yeni doğuşulü imzalayan garp dünyamı, ha zırlığını Kanunl çağımın sonuna doğru bitir di ve bülün kuvvetile taarruza geçti. Ne bi- kınlarımız, ne sönünda — garbin slayışları, Rakeri ve #i birer taar- dir. Bunlar medeniyetlerin,, İdealo- jilerin, ceprilerin Çarpışmaları, biribirini imti hana Şekmeleri » Artı hergün biraz daha toprak, nüfuz, nizum ve hayaliyet kaybeden 'Türk cemiyeli, dehşetli sazamtılarla, Abdüll hak Hümidin doğduğu Tanzimat — günlerine rikulâde ve büyük talili us | yetie | fertten devletv | B muvaffakiyetle | Bitirmiş göründü. Şeksiz ve güphesiz bütün | zıl Kısakürek, bir ıdv iş v"ı—lrs le Zonguldakta bulunduğu sırada, çok geniş kültür hareketlerile şaire müracaat ve Abdülhak Hâmid Necib Fazıl orada “Abdülhak Hâmi hakkımda bir könferans ve dolayısiyle” başlığı altında ermesini şair hakkında şimdiye ka. bakımından da mühimdir. Hümid criter larını koyan Necib tibarla edebiyat âlemimizde bir um kadar geldi rın en büyüğ © olacağı ve o günlerde birdenbire davala Je kargılaştı j am? Kendimi paml kurtaraca» gim? Kurtuluşumun formülü nedir o RTADA iki örnek var: Hristiyanlık ve İslâralık dünyası örnekleri... Bi ri müebet ilimlerle tahlat ve hâdise leri te eşyayı ihtaya — başlamıştır. Din Bükümlerini yeryüzü kanunlarından ayırmış ve ondan sadece, cemiyete kâlb vazifesi gö ren, husüsl bir hasmasiyet ve iman yoğurmuş tur. Böylece akılla kalbin tezatlarımı kaldır. mış, haklarını öğemiş, girketini kurmuştur Ötah Ti Dstü manzarasile, ham soflala de, küinata en iptidaf ve — ahlak bir yüz çizen Kaba mantık çerçevelerinden — l baret.. Bu çorçeveler kendi üşlerine asla el sürdürtmez, İnsan kafasınm her yıct hamlesine düşmandır. Bu — bamleyi bizdat dinin em tilmez. Vaktiyiz kurduğu, iş gördürdüğü ve kudsileşi mMüceseseler, şiradi fi sahasında, V çeterile lâs halindedir. Bu bllaço karşımında ne yapalrı Tabi rP dünyaşma dönelim. Burada bir sorgu le karşılaşacağız: Bu dönüş döğrü mudur? Rir şey, hançi mikyaslar, hangi hadlere kadar Sslından ire kiraf edebilir? Noksunlarımızı açığa unuş olan garp dünyası, (htiyaçlarımıza da kela. let etmiş midir 7 Bir hi n deş — çizgilerini kopye etmekle, ruhi ve mahı em maktalarına kadar İnmek mümkün mü? Düşman silâhmme kurtulüş umulabilir. mi? rın eli ttiğini n kül- Bizim olan narkamızı taşryan yeni bir silâk döğ ni bir dünya inşa edilemez mi? Bi- zim de bir rüneşanaımız olamaz mr? Şahsiyet rinde fedakârlık yapılabilmesi — kabli bir şey mkdir? Bir veya bir grup millet ve ce- miyetin mahmilleri arasında, bütün Insanlık ça Iştirak edilebilecek orla malı — mahsulle, edilemiyecek husust mahsul arasındaki (Nu ance) lar nelerdir? Tantimat harekot!i bu muazzam davanın muhtemel diçbir sualine — cevap — vermedi. Meseteyi saf tefekixüir adamlarından ziyade Ki Cemlyet, sağ, üÜrkek, muvaza di. basit siyaset adamları İşledi. kısır bir taklit palkolojisi v acı bir hamle içinde garba doğru İti BDULHAK Hâmld ve: başımi A za koca bir maessla mçtık. Bu mase leyi açmaya- mecburduk. Zira hiç bir bâdisa altın gibi saf ve isteklâlli değildir. Bir valtsayı çapayavra sarabil: kandi dekoruna ve dekorunu, yük fona nizbet etmek lâtım. K ni izah etmeden Ranatkârı izah edebilmenin imkânma akıl erdirilemez. S ANATKAR, cemilyetinin, bütün hâa- yat proplemleri karşısındak! mizaç ve hassasiyot morl kârı, ince ve mistik bir idrâl der. Yoksa Lodoa rüzgârı e& #i bozulan İsterik bir kı his Aleti değil, Bunun içindir ki, Türk cemiyetinin Sırat Köprü: dar tehlikelt hir geçide ayak ni- tığı devirde hemen asanatkârını sörüşturme. K& mecburuz. Cemtyetinin bu macermm, baka İrm önün ruhü me nasıl doğuruyor” Caml. su dolu bir kümenin içine boğalılmış — kızgın bir kurşun mayü gibi, bakalım ne zİ, ruh bana mekanizın kçe bi uluorta bir la renkler ğimız saman, münevverihin aynı, sığ ve safdil bir m unu görürüz, Garbr anlamadan, gar adır. (Touvreyun büyük salonların Rafael, Mikelanj, Greko kopyaları ni talebeleri andırır. Meçk meraki aktan tutgundur. hiç bir hiçbir dünya ve sanat telâk sığ (Büyük) ve (mvt) Fakat içinde hiçbir ahsiyet hancası, kemmel ber ye t efis MÜrAHAhesi tegorl itıl #TR Abdülhak içinde meydana mid, bu Ka geldi ikondi ümreden bildi zümrenin Ümlerini makbu O kenı basit bir ve gidi dar " siyet İNi mü> N, faltat fenllat hitap Nevbenev came ettiler İlbaş Şilr Ü inşaya, çok mukallitler. Sen fakat eyledindi vaz'ı esas, N senden vücuda mmucitler. Öyle bir mektep eyledin bünyal Çıktı Ülmizler, bötün üztad... Bti inasiyo göyle « TEĞMEN O, kendisinin haberâre westr gu bir tarafile, ferdiyetinin müstesrn örgüsl 10 bu zümrenin seviyesini aşınış, bu zümrr Meolojisinden farklı bir şey beklemeksizin. güsterdiği istikametlere doğru hızla koşabi! n arın hazmedemedir messlle başlamış, taklit tesirini or Ti e nale yak laştırmiş ve bir intikal devrinin arasında, birdenbire büyük ve Uk gaşkınlığı gahsiyet türlü * Ölen büyük şair Bu hal, o anın yrıcı bir manzara, | kıtasında görünüverizlş: rıma göre, gözke kocaman bir merhaledir. amık Kemal bu manzaranın önünde — Hâmlid, sana hitap edebilmek için isi den büyük kelime bulamıyorum. demeğe mecburdu. Nitokim garbı, ifade aletleri, — mevzuları, unsurları, motodları, keyfiyet ve kemiyet dl | çülerile aksettiren ilk örnek olarak bu mer hala, arada binbir görüş, duyuş, atlayış far kı da olaa, bugüne kadar resmen ve zahiren ağılamadı. Bir (Bütün) halinde istihlâf edi- lemedi. Hattâ ondan sonra, en 'yakın günle re kadar korkunç tereddiler, biribirine geç miş nesillerin aânarşileri başgöslerdi. ANZİMA'T'ın memleketimizde T müşahbas müecssesesl — (Düyunu Umumiye)dir. Tanzimat — ruhunu, iyunu Umümiye) kadar ifade edebilecek bir mücssese tasavvur edilemez. Avrupadan borç para alan cemiyet, borcunu ödemek için kendi #gübeğinde alacak takip eden bir seye razı oluyorsa, anlayışsır — taklit ,,ıınnvı,,ı de, Abdülhak Hâümitten — sönra bir (Edebiyatı Cedide)ye, bir (Fes atiyye cevaz k vaziyetine düştü. Birer Düyüs nu Umumiye edebiyatı olan bu — mekteplere nazaran Hümidin farkı, garptan aldığı kıy meti hak etmeyi bilmee n kendisine bir natür y , tek kettmeyle düşüne bilmerinde AMİT'te ilk g de ettiğii K nayasıdır. ea aZ verm çarpacak kıymert et örgüsü diye Ha Kibi onun Cindiviğ Bu benlik, rnâ &it metafizik garbin. bü- neseleleri, ken Hâümltte, &- Vi nata baktığı — vakit, şu Pişimde ba secdegühı teyhit, Aklımda şükük, dilde ümmit, Fevkimde Likayı sermedi Zirimde fenayı Ademiyyet. O, varlığının bosabanı İslter, Oluşun sırrını yet, her yerde arar. Hiç bir şey üğrenemez. Fakat düğünü görmekte, her madde- | nin içini, gizli bir kurdun oyduğunu duymak tadır Fanllik fikri onu dişlemiştir. Evet, hakikatı esya, türap şektinde. Fakat bu hükme nasıi razı olsun” En bü- yük körküsü yok o'mak. Horar Eğer gübar, İse encamı hasretim Yarab! | Nedir bu şey Kİ düşer gözden Ab şeklinde. Hiç bir cevap alamaz Bükütter çıkacak seedeler, salâlardan, Gönül tanin ededarsun rübap şekli: Karştemda bir mezar var, bu mezarda bi elini aıktağı, h tuyduğu içindeki hayat alevlerini seyrettiği yatıyor. O artık yok, o gözler ar birer renkli taş gibi, üğünü anlama yan bir madde soğukluğu içinden* hakıyor. Kabil mi? Buna inanmak, yok olmuya inan mak, yokluğa ünmek, dibine varmak kabil mi? Olamaz! Bunun ilerisi var. Mezar tası nın Gdilsizlitine bakmayın: O gizli bir dille ebediyete açılmış bir dehliz olduğunu haber Himidin de alama baksanız, öllsiz Bu Kkorkunç ve bedbin muhase ümide herşeyin çürü: zan retin gz bir. vüzut ar rinin veriyor Fakat içi? heden, mafem Hâki nikbinlir sakalryor Bu taş cebinime benzer ki aynı makberdir, Daşi sükün ile zâhir, deramı mahşerdi a hâk, Teylei ünmmaldi andırir bence, Bakıba zülmete benzer, fakat münevverdir K tefekkü: makbear olu yur, Neye taksa o mahiyete bulanımış, o ma hiyet karşısında rot almış görüyor. — Neyin peçesini kaldırsa aynı gey çıkıyor. Ölüm, eş | bira ve geçiyor ve erine mihver, ve n.—ırwı n sanki bir heyi ürün başı, Mistih Ayni cevheri bulur. ( ü tekti diy Alemin vabde Tine Irca eder. Herhang böytledir. kearetin Glemli Ava aahibi di Her geye dav edecektir. Bazı dürbün adesol Mat ağı gibi, dünyaya, k. içihden baka karşısında, nn Üsşünü TihC sındaki kıyazlar Bakın, Hâmlâ de, sayısız. şekilleri Bakemne eden yüz çıkıyor, buluyor, tatbir ki taksi gkur ölüm tek şekilda mue sek ruh fonkaiy bu talatix muna na veed ve Makber görürüm bakınca ebre, Cari görürüm gu nehri kabre, Nihayet, sebeblerin sebç üde, Allahta ka Tar kıleyor. O, her etemin kendisine — doğru kaydığı, her varlığın keadisinde yok görüne düğü, her şahsiyetin ke diği büyük galb nedir? Çıktan mr buzuru kibriyaya, Büdin mi nedir © tıflr İtiraf etmek . u proplemlerle Uğraşmış olan sanatkâr, değildir. Paskalın, beynindeki kanser çıbanını bunlar açtı. Dan te bunlardan başka bir şey görmedi. bunlarla çıldırdı. Gü bur: foda etti ve TTolatol, bir gece, hasta yatağın dan fırlayıp, at sırtında, bu fikirleri mak istedi Bunl: disinde uykularını kaç © mezelelerdir ki ferdin ana şahsi enliğini örer. Kafusındaki idrâk ciha kurar. Or sattaği miyetteki vazi kadar ulaştıra: yet ve zını dünya ve < variyetinde tinin mimarisine ak bütün daval 1 bütün ökümlerine deste ctsim, her hâdise ve her telâkkinin viodanı diyebiliriz. falâm metafiziki içinde du Müş ve aralarında Süle Jalip gibi. büyül Vat şairlerinden bir zümre Türk edebiyatın sahip Hk sasatkâr Hâmit muş ve düşün lebi., Puzuli, tişmiz dle ed'lecek 0e ti kafaya semivetlerinin tezalmz mevsi ade yetiştiler ve fert, cemiyet ve öz kaynak arasındaki t di şahsiyetlerini yapmadılar, mosfere katmaktan başka hir Oyan cemiyetin öz — kayn gn sürüldüğü hir tların e ilmek tehlikesi ve yoni bir ka nağta Bütün meve mak, bütün nrzettiği Hümide dü Arşısında berhansi t sahiti olmak değii, yapmaktı. İnkılâp börg, asil mev * gahsi emesltiz bir inkılâp Süler K r tavır ke'tmesini ucuza kullananlardan olmak istemem. İzlilâp, Allahm flilteri anla tilirken sözlendiği gib sice yakın biP iş, cehdini temeil eden bir | cemiyetin, evindeki sizamı bozdü, kacak, yeni bir hayat ve düzene d hazırlandığı bir İkaile den ona aradığı hayatı ııumı;m,ı. siyaset — ad ndan evvel, sanat ve tefekkür adamlarıdır. Bunun için ise yeni, istiklâl. — mücerret bir tehassüz ve tefekkür üfku yakalamak, © ufkün © bütün heyt Yoktan var etmek ğlunun en ara bir kape €ru göçe insan © » Koca ı ve nde tile — çökmek, trmok, bütün kanume yeni bir k muamelo n bir cihan kurmak Jâzımdı. öertetart'a tmek, gümr » KA( dağından yükmak ve — devlerden Kkürvetli davanın, Ü ğan, garip bir talihle 'en ve tam Bir halline şahit o! (Sayfayı çeziriniz) günlerde bütün devamınc nadarn

Bu sayıdan diğer sayfalar: