HABER — Ak tam pota, m kısımların hulâsası Sultan Selimin tahta geçmesin. den evvet, Türklerin düşmanları, Ağribog sarayında koruşuyor - lar. Müstakbel padişahın hücum tarımı şarka çevireceğini söylü « Worlar, mi Kont d'Ambro, bu me Yi hiç işitmemişti. Mevzuun NR Alâkayla dinliyor - Torello; — mak, 205 şimdi. istediği kadar İsm, artık ne ona, ne de müjdeliyebilirim.. İşte on siyasi hal budur! . de zi E zi A z ; ş İ İçin tavassut etseniz! - de - ; kendilerine anlatacak bir çok im birikti, öyyç Ne garip tesadüf! Ben de iv buluşmadan bahsede - Sinos cenapları da #izi istiyordu. Ertegi gün için sözleştiler. enber sakal > rahibe He akat, Torello, ertesi günü bek di. Daha o akşam, atına vii &ibi Yılanlr manastırın b “tt, EN buçuk “saat tırıs, rahvan, dap; ten sonra, rahiples tarafın - Si ihtiramla karşılandı. Kefdisi, an sağ eli mesabesinde ol - İ$in manastırda daima hür - ka Büründü, Bumun için derhal E rem umuyordu. Hp, Azacık intizar buyurunuz... Bi, , yelim... « dediler. Sil, takım kapılar kapandı, a- Fiskoslar oldu. uk göz Torello: ve — burada bir fevkalâ. O, A, e kalmadı Berekeş iyorlar mı?...,, versin ki, başpapasın ba Bsizm açıldı. Çocuk kıya - — Ma Sinos göründü. terem Torello'yu bura- Sa ne demekmiş? Onu Anıma koyverin diye söy - e amma Kendisinden * bir sırrrmiz olamaz... gelin, kardeşim!,, Böz, el öptü, i vaka ia hususi odasına gir- içerde tanmmadığı üç hang ağam gördü. an ikisi ga temiz aa Kaptan oldukları bek Şüncüsü İse, saç sakal biri- bakin gm, kılık kıyafet ber üye kaç ei bir Toma Adeta zin. ima benziyordu, â Ba, Papas, veli, uzam komp- Tefrika numarası : 64 limanlarla Torelle” yu yabancılara tanrttı; — Vakıa a yer gibi burası da maalesef henüz casuslardan te. mizlenmiş değildir. Hatta Köse Yorgi bozgununun sebebi bile bu- radaki fitne olduğundan şüphele - niyoruz, Buna rağmen, Torello o kadar candan adamımızdır ki, onun yanında herşeyi konuşabili - riz! . dedi, Ve nezaketle sordu: — Müsaade eder misiniz? — Hayhay. Bu izini aldıktan sonra, başpa- pas Torelloyu yabancılara takdim etti: — Biliyorsunuz ki Hacıbba çift liği muharebesinde uğradığımız bir bozgunda nsonra bir ge- micimiz, şimale doğru kaçmıştı ve kendisinden uzun zaman haber a- İmamamıştı. — Evet efendim, bir baştardır! — On iki parçalık donanma - mız içinde muvaffakiyet gösteren Kimbilir daha da ne kadar muvaf- fakiyet gösterecekti. Fakat 'dö - nanmanm bozguna uğradığını ve kendi yelken ve küreklerinin de hayli parçalandığını, yıprandığını gördü. Bunun üzerine, şimale doğ- ru kaçmağa başlamıştı. Öyle de - ğil mi? Kaptan kılıklı adamlardan yaş hasr: — Doğru, fakat eksik! . dedi. - O kırık küreklerimizle, yırtık yel . kenlerimizle ve kadrosu yarı ya - rıya helâk olan tayfalarımızla ve cengâverlerimizle muharebeye yi- ne de devam edecektik... Lâkin, zinde kalan üç parça gemimizin Cenuba doğru kaçmağa başladığı nı görünce, tabii, artık mukaye - met imkânı kalmadı... Biz de şi - male kaçtık... Sinos: — Muhaverenin cereyanından anlıyorsunuz, değil mi, azizim To- | rello? . dedi. - İşte bu iki kahra man zat, yararlık gösteren o baş- tardanın kumandanlarıdır... Za - vallılar, on aydır, neler çekmemiş ler... Kaptan devam etti: — Ah, neler, neler... Bilseniz... Türklerin hâkim olduğu denizler. de böyle yarım teçhizatla kalmak, ne derece tehlikelidir!... Bahusus| | Hızır reisin bir kadırgasını batar - Torello: , — Buraya sığımsaydınız... . de- N — Bizde ona benzer bir şey yaptık... Aynaroza sığındık!... Ge- mimizi kayalıklar arasmda gizle diler... Tamir etmek imkânmı bize verdiler... Eksik teçhizatımızı da tamamladılar... Nihayet işte, aylar sonra, yeni kürekçiler alarak yola — Kürekçilerden biri de ben.. « dedi. Yazan : R (va - Na) Çenber : SaKal: “Yere batsın aynaroz papasları! “dedi. Beni tam 17 ay, kadınsızlıktan inlettiler Naşit — Ertuğrul Sadi Sinos: — Estağfurullah, Marki Fer - nando!... — Niçin estağfurullah olsun?.. Asalet efsanesine, eski servete ve içtimai mevkie bakilır mı? Ben, senelerce zamandır, esaret haya - tında, kürekçilikten başka ne ya- pıyordum?... Nihayet, Köse Yorgi körfezi bozgununda esir düşen Monsenyörün verdiği kıl testerey- le zincirlerimi kestim... Denize at- ladım... Onun mektuplarını pa - paslara muvaffakiyetle tevdi et - tim... Fakat, yere batsınlar... Dün yda Aynaroz papaslarından fazla nefret ettiğim kimse yoktur. Herkes, şaşırdı: — Niçin?... Ne yapıyorlar si - ze? — Daha ne yapacaklar?... Çenber sakallı adam uzun esa- ret şenelerinin verdiği bir alışkan. lık yüzünden kaba sapa ve heye - canla konuşuyordu. Kürek çeke çeke bir fok pen - çesine dönmüş yumruğunu masa- nin üzerine indirdi: — Daha ne yapacaklar? . diye haykırdı. « Aynarozda, beni, tam on ay kadımsızlıktan inlettiler. (Devamı var) Şehzadebaşı TURAN Tiyatrosunda Bu gece Saat 20,30 da Bayku 3 YAyKUŞ şidin (Hoşkadem Ge- be) komedisi (Cumar- tesi — Pazar) yalnız matinelerde: HAMLET Her tarafa tramvay. Telefon; 22127 HABER AKSAM iyimi !IDARE Istanbul Ankara Caddesi | Posta kutusu: Istanbul 214 Telgraf adresi : istanbul HABER Yazı işleri telofonu : 24872 idare velân , 124370 ABONE ŞARTLARI Türki, iye Senelik 1400Xr. 2700Xr. 7. asa İLÂN TARİFESİ Ticaret anlarının sakar! Resmi #ânların 10 rugan Sahibi ve Neşriyat Müdürü; Hasan Rasim Us Ss Harikalar filmli daha iki gün “Hayır, Ferit Bey. gitmeyin durun! Yanma girip yatmanız - da mahzur yok! Doktor, ona, has- talığının birkaç gün daha geçmi: yeceğini söyledi. Artık hemen he- men hiç konuşmuyor. Galiba ist rabı da azaldı. Girin.. Yatağını “baş ucunda durursunuz... Nasıl da uyuyor gibi yatıyor! Zavallı Sami- ye! Ne değişti! “Bundan iki ay evel sizin onu terkederek seyahate çıktığınızda: beri pek başkalaştı, deği! mi? © kadmla şimdi şu yata'taki malı lük arasında benzerlik bile yok! Eski sevğilinizi tanıyamadınız sanırım.. Buna rağmen. bubastı Samiyedir!, “Doğru, o, sizin yanınıza daima saçları boyalı, yüzü pudralı ve tu- valeti tamam olarak çıkardı! Elli yaşına yaklaştığına bin şahit ister- di! Şimdi ise, sırrı nasıl meydana çıkmış zavallının.. “Kaç yaşında olduğunu söylü yordu?.. Otuz altı diyordu, değil mi?.. Epeyce saklamış.. Yüzüme bakın: Samiye ile ben ayni senede doğduk. “A.. öyle, surat asmayın. içer- lerim ha... Ben, tuvaletime itina etmiyorum, masaj yaptırmıyorum. Saç boyatmıyorum, usta terzilere elbise diktirmiyorum da onun için böyle babayani tesirin! veriyorum “Zamanın zihniyetini anlama- makla itham edilebilirim Şimdik' “gençler öyle safdil ki. “Surat buruşturmntsızın sebebi ni anlıyorum: Yarım (asırlık bir sevgiliniz olması hoşunuza gitme- di. Fakat, biçare Samiye sizine kadar seviyordu, bilseniz. Zanne derim, hayatta bağlandığı yegâne mevcudiyet sizdiniz. Bütün dü şüncesini siz işgal ( #diyordunuz. Hem, ondan hediye de istemiyor dumüz, bilâkis çiçek çetiriyordu. DUZ... “Onun içindir ki kendi o gönül rizasiyle her şeyi uğrunuzda fede edebiliyordu. Fakat, siz bütün ka- dınların beğendiği bi: gençtiniz... Nitekim, başka bir kadın tarafın dan iki ay evel ayartı'Amız.. Sami- yeyi bırakıp gittiniz. Meğer yeni sevgilinizden hiyanet görmüşsü nüz.. Buraya, eski âşk yuvanız» dönüyorsunuz.. Ve işte Samiyeyi bu vaziyette buldunuz... “Yüzünüzün ifades'nden anl. yorum ki: İstanbul Belediyesi ŞehirTiyatvosu Bu — vii A Tohum e Fazıl 1 Ki Fransız tiyatrosu HALK OPERETİ Bu akşam 20,30 da BAY — BAYAN Büyük Operet Yazanlar: Mahmut Yesari ve Necdet Rüştü. Müzik: Sezai ve Sey - fettin Asaf, Gişe gündüz açıktır. Te - lefon: 41519 WONDER BAR Al Jolson «Dolores Del Rio-Kay Francis Ricardo Cortez OOO güzel Kız Kıskançlık... | vam edecektir. İstifada ediniz. amaaa İlâveten; İtfaiye töreni, TURK Sinemasında “— Keşke gelmeseydim.. « di- ye düşünüyorsunuz. “Evet! Ben de ayni fikirdeyim. Keşke gelmeseydiniz.. o Samiyeyi böyle perişan bir halde görmesey- diniz... Hiç olmazsa onu hayaliniz . de eski zinde, slun'i genç ve tuva- letli şeklinde yaşatırdınız.. “Büyük bir yanlışlık ettiğimi şimdi anlıyorum: Sizi onun yanı. na sokmıyacaktım. Eski sevgilini- zi bu halde görmenize imkân ver miyecektim... K “Zaten o da: “- Hayatta yoruldum. Bu has- talıktan sonra da orta yaşlılık saf. hasından ihtiyarlığa tamamiyle girmiş bulunacağım.. Artık koltuk değneğile yürüyen bir topal gibi, zorla genç kalmağa çabalamıyaca ğım!. diyordu. “ Sizi görmek , onda pek fena bir tesir yapacak... “Tavsiye ederim: şidin.. « , “Buraya geldiğiniz zaman “.— Eğer hiyanetirı* affetmez: ss beni istemezse, derkal İzmire hareket edeceğim! Hayatımı ora- da kuracağım! » dememiş miydi. niz? “Farzediniz ki, öyle oldu.. Bu- radan gidiniz.. Onun o batırasını hürmet etmiş olursunuz.. Zira, sun gençliğine bile asla jönemiyecek tir. Kendisini size bu Haliyle gös termek ise onun için ölimden be. terdir, “Bu fedakârlığı ona yapınız. Çok iyi yürekli olduğunuzu, bild! ğim için buna katlanaağınıza e- mini... “Hem, bu yatakta yatan kadır İ ne kadar berbere, masajcıya, gü zellik evine gitse tamir kabul ede» mi?.. Onu, sevgilim diye kolunuza alıp bir daha sokağa çıkabilir mi- siniz?.. Nasıl olsa bir gün © gene terkedeceksiniz.. Bu (darbe ise, onun için daha vahim olacak.. Şim. diden gidin daha iyi... “Haydi... Uzatm bara elinizi. Güle güle Ferit Bey... “Fakat... “Durun... “Saklanım.... “Geliyor... “Ah, mahvoldum.. “Her şey meydana çıktı... “Buluştular... buluştular... “Gene karşımda sarılıp öpüşü- yorlar... “Hem de asla bu kadar canla başla, sevgi ile sarıldıklarını gör- memiştim.. “Fefit bey... Ben de sizi seviyo. rum... Samiyenin saadetini çekemi. yordum... . Kendisine çok benziyen abla. smın hasta olarak buraya sığınmış olmasından istifade etmek iste. dim... “Beni affetmiyeceğinizi biliyo- rum... Fakat emin olunuz, ö kadar fena bir kadın değildim.. Kıskanç: lık beni bu hale getirdi!... Kıskanç lk.. Ömrümde asla sevilememek.. Dünyada biricik sevdigi erkeğin başka bir kadınla aşkını görmek.. anlıyor musunuz? (Hatice Süreyya)