30 HAZİRAN — 1935 son şiiri Büyük şair Yahya Kemal, bu son aylar içinde ikinci şiirini de yazdı. Birincisini günü gününe nasıl “Tan ,, arkadaşımızdan istinsah ettimse, ikincisini de, bugünkü “Cümhuri yet,,den aynen alıyorum. Bunu ih - mal etmek, nazarımda, günün en mühim hâdisesini atlamak olurdu. Bu da, yalnız edebiyat noktasından değil, gazetecilik noktasından da büyük bir noksan sayılırdı. Geçmiş yaz Rüya gibi bir yazdı. Yarat tin hevesinle, Her ânını, her rengini, her şürin hazdan. Hölâ doludur bahçeler en tatlı sesinle! Bir gün, bir uzahk hatıra özlersen o yazdan. Körfezdeki dalgın suya bir bak, göreceksin: Geçmiş gecelerden biri durmakta derinde; Mehtap... iri güller... ve senin en güzel aksin... Velhasıl o rüya duruyor yerli yerinde! Hele ikinci kıtayr bir daha, bir daha okuyun.ı. YAHYA KEMAL Şaşmıyor musu Ş nuz?.. Bu hisleri siz de duymuştunuz değil mi?.. Hattâbu sözler si- zin de aklmıza gelmişti de söyliye memiştiniz... İşte, Yahya Kemalin son iki manzümesinin en bariz hususiyetleri, budur: Bu kadar insani, bu kadar “herkesin,, olması.. nesil anlıyacak mı?.. Diğer hususiyetini, bilmem, yeni Aşkı bizim gençliğizde olduğu gibi plâtonik, sakin ve mahzun hissetmiyen, Erenköyünde, Adada, pancurlu köşk lerin arkasında manın ne demek olduğunu tecrübe sevgilisinin ha yalini sezer gibi olunca yüreği çarp etmiyen, kadını dans, deniz, spor viski ile yan yana gören, öyle anlı yan yeni nesil... Eğer gençler, Yahya Kemalin şii irinde kendi “modern,, aşklarının aksini bulamıyorsa, onlara söyliye yim ki, biz, “körfezdeki dalgın su- ya bakmca, geçmiş gecelerden birinin orada durmakta,, olduğunu gö- rYüyoruz. Mehtab.. iri güller... ve onun en güzel aksi... Onun.. bizim zamanımızın saz benizli sevgilisinin... Küçükçekmece asfalt yolu ktanbul — Küçükçekmece as. falt yolunu Floryaya bağlıyacak olan yeni asfalt yolun toprak düz- lemesi hemen hemen tamamlan - mıştır. Plâjıim arkasını da bir baş- tan diğer başa çevreliyecek olan bu asfaltın bugünlerde — katranı dökülmeğe başlanacaktır. Çocuk Bakıcı Okulu | Çocuk Esirgeme — Kurumunun Ankaradaki (Çocuk Bakıcı oku lu)na öğrenici yazılmasına tılıdır ve parasızdır. Öğretimi iki yıldır. Dersler hem teorik (naza- ri) bem de pratiktir. Okulu ba - şarıkla bitirerek diplama alan - lar hastanelerde hastabakıcı, aile- ler yanında çocuk bakıcı ve çocuk esirgeme kurumlarına atanırlar. ÖOkula yazılma ve alınma şart- ları şunlardır: 1 — 18 yaşından aşağı olma - mak,. 2 — İlk okuldan diploma almış olmak, orta, okulu ve liseyi biti - renler üsterilir (tercih edilir). Okula yazılmak istiyenler (An- karada Çocuk Esirgeme — Kurmu Genel merkezi başkanlığına) yazı| ile başvurmalıdırlar. Yazılma için gerekli olan bel - geler: Okul diploması, özbelek (nüfus kâğıdı), uzgidimli kâğıdı, sağlık ve aşı raporları, üç fotoğraf. Yaz- ma işi bir ay sürer ve Temmuz a-| yı sonunda kapanır. Belediye ve otel! Bir gazete belediyenin Bebekte bir otel yaptıracağını yazmıştı. Parası olmadığı için, belediye böyle bir otel yaptıramıyacaktır. " tükleri pamuk ipliklerinin yüksek , lanmıştır. Çocuk bakıcı okulu ya-| mamullerinin ise tenzilâtlı tari - (Vâ-Nü) Bir yılan hikâyesi: | sebze hâli! Kerestecilerdeki sgebze hali ya- rın sabahtan itibaren açılacaktır. Dört temmuzda da halde evvelce tutulmamış olan dükkânlar yeni den arttırmaya konacaktır. Kabzi malların bu sefer de dükkân ki - ralamıyacakları söylenmektderi.İş henüz halledilmemiştir. Pamuk iplikleri Ankaradan gelen haberlerde yerli fabrikaların 1934 yılı içinde yaptıkları maddeler için şarfet - fe ile ithalinden doğan zararları karşılamak Üüzere 933 seneşi için verilen 150 bin kilo — muafiyetin 934 yılı içinde 67 bin kilo olarak bir sene daha uzatılması muvafık görülmüş ve 934 yılı zarfında bu fabrikaların 130 bin kilo pamuk ipliği muafiyetinden merserize ve boyalı iplik işledikleri için 67 bin kilosu tevzi edilmemiş olması yü - zünden bu — muafiyetin 834 yılı içinde tatbiki Vekiller Heyetince kabul edilmiştir. Yeni deniz romanı | Kara kartal KADIRCAN KAFLI nin yazdığı bu yeni deniz romanı çok heyecanlıdır. Baştanbaşa sev. gi, heyecan macera ve yiğitlik ile doludur. Türk denizcilerinin kah- ramanlıklarını okurken göğsünüz kabaracaktır. “KURUN,, refikimizde bir iki güne kadar başlıyor. 4 | HABER — Akşam Postası Türk dılı için çalışmalar Yakında Türkçe söz- lerle bir*ceb kılâvu- » Çıkarılacak “Türk dili tetkik — encümeni,, üyelerinden bir kısmı Ankaradan şehrimize gelmiş, Dolmabahçe sa- rayındaki yerlerine yerleşmişler . dir. Öteki üyeler de bugün gele- cektir. Salı günü saat — onda ilk toplantı yapılacaktır. Gazetelerde basılmış olan öz dil kılavuzunun baskısı bitmiş ve bu- rada çıkan öz türkçe sözlere dair herkesin düşüncesini söylemesi için verilen bir aylık mühlet te s0.| na ermiş olduğu için bu sözlerin derhal tasnifine geçilmiştir. Berberlerı n ımtıİıanı neden bukadar uzadı? Çünkü, be rberlerden istenen para çoktur Berlerler kurumu belediyenin gösterdiği lüzum üzerine bir yıl - dan fazla bir zamandır İstanbul - daki berberleri sınamadan (imti handan) geçirmektedir. Bu sına - malar bu kadar uzun bir zaman sürdüğü halde şimdiye kadar şeh- rimizdeki berberlerin pek azı im- tihana girmiştir. Henüz sınamadan geçmemiş ber berlerin sayısı binler hanesine pek yakın olduğu söylenmektedir. Yaptığımız degettere (tmasla ra) göre bunun başlıca sebebi ıı.f Gazetelerde çıkan öz türkçe söz — — ler üzerine on binden fazla müta- lea ileri sürülmüş ve bunlarm uy gun olanları ayrılmıştır. Kılavuzda yer almamış ve ko: nuşma dilinde bulunan bazı söz - ler daha olduğundan şimdi onlar üzerinde görüşmeler yapılmak - tadır. Bunlar da bittikten sonra, asıl “cep kılavuzu,nun baskısına başlanacaktır. . T.D.T.C. nin basmak üzere ol -| duğu yeni “cep kılavuzu,, tam su-| rette alfabe sırasile ve önce os$ manlıcadan türkçeye basılacaktır. Sonra kolaylığı temin etmek ü- zere bir de türkçedan osmanlıca - ya “cep kılavuzu,, basılacaktır. Yeni cep kılavuzunun bu aylar içinde baskıya verileceği ve he - men akabinde ortaya konulmuş bulunacağı umulmaktadır. Kibrit yarın ucuzlıyacak Kibrit fiyatlarımın indirilmesin- den ötürü ellerinde kibrit bulunan satıcılar dün akşama kadar bu kib ritleri kibrit ve çakmak tekitine tes Tim etmişlerdir. Tekit bu sabahtan itibaren satıcılara ucuz — fiyatla kibrit vermeğe başlamıştır. Ya - rından ötesi için evvelce 60 para- 'ya alınan büyük kutu kibritler 50 ve küçük kutu kibritler 40 paraya satılacaktır. Şirketihayriyenin köprüdeki ilânları “Şirketihayriye,,nin — köprüdeki iskelelerin üzerine bir çok mües- seselerin ilânlarını koyduğunu bunların kaldırılması için sosye - teye tebligat yapıldığını yazmış - tk. “Şirketihayriye,,nin — vekili dün belediyeye giderek ilgili kim- seslerle görüşmüş, Belediyenin bu ilânlara müsaade etmesini iste - miştir. Belediye bunu tetkik et « mektedir. [ namaya giren berberlerden büyük bir ücret almamasıdır. Bu yüzden para tedarik edemiyen berberle tabii smamadan bucak bucak kaç. maktadırlar. Fakat bu işin cok u - zadığını gören belediye berberler kurumuna artık sınamaların bir so- nunca vardırılmasını ve belediye - nin de kontrole başlıyacağını bil - dirmiştir. Bunun için smama müd- deti en son 19 temmuza kadar uza | tılmıştır.. Bundan sonra derhal kon | trol başılayacak ve ehliyetsiz ber- berler çalıştırılmıyacaktır. Fütürist şair Marinetti /'Yalnız şiirde, kitab kaplarında değil yemeklerde de nazariye- sini tatbik etmek istiyor Dün akşam şehrimizdeki İtal - yan elçilik binasında bir kitap ve san'at sergisi açılmıştır. Sergiyi Ankaradan gelen İtal - yan elçisi Bay Galli açmış ve İtal- yadan gelen fütürist Şair Bay Ma« rinetti bir konferans vermiştir. ltalyan Şairi Marinetti ile dün| bir muharririmiz — konuşmuştur. Fütürist Şair diyor kiz “ — İkinci defa olarak İstanbu- la geldiğimden memnunum. Yal- nız bu sefer de vaktim müsait ola- madığından Ankaraya gidemiye- ceğime acıyorum. Bununla bera - ber, sonbaharda, bilhassa Ankara- yı bir Fütürist gözüyle görmek i - çin tekrar memleketinize gelece - ğim. Bu defaki gelişimden isti . fade ederek Güzel San'atlar Aka- derz'sine gideceğim ve yeni Türk san'atı hakkında toplu malâmat edinmeğe çalışacağım..., Fütürist Sair Marinetti san'ati hakkımdaki de genel bir bakımla şöyle anlat - maktadır: “— Fütürizmde sentez, hareket ve renk eğemendir. (hâkimdir). Her ileri hareket gibi fütürizm de birtakım hücumlar karşısında kal- dı. Fakat bunlara rağmen fütü- rizm san'ati, hergün ilerlemekte devam etti. Yirminci asır san'at kârlarının orta çağ san'atkârı gi . bi hissetmiyeceğini kabul edersek, fütürist — san'atkârlarının ifade tarzlarını da insanlığın bugünkü hayatına ve düşüncelerine daha uygun bulacağımız tabiidir. kendi düşüncelerini Bugün hemen — dünyanın her memleketinde fütürizm - san'atı i- leriye doğru büyük adımlar attı. Meselâ Fransada çok kuvvetli ile. ri san'atlar vardır. — Büyük şair Mayakovski'nin ölümüne kadar Sovyetlerde de şayanı dikkat bir ileri san'at vardı. Fakat hücumla - ra müzait olan bütün yeni hare - ketler, ancak kuvvetli şahsiyetle . ? rin yönetimi altında ilerliyebilece- | ği için, Sovyetlerde Mayakovski - nin ölümünden sonra bu yolda i- leri san'atın başına geçen kavvet - li bir şahsiyete rastgelmedik. Al - manyaya gelince; nasyonal sosya lizmden önce Hanovr'de, kuvvetli "bir ileri san'atkâr grapu vardır. Almanyanın bugünkü iç durumu bu grupun faaliyetine engel — ol. muştur. İleri san'atlerde Amerikada dikkate değer ilerlemeler sezildiği gibi, İngilterede de ileri ressam- lar, şairler, heykeltraşlar görülü- YOT e İtalyan — Şairi Marinetti bundan sonra 1937 de Pariste açı- lacak olan arsıulusal san'at sergi- sinde fütürizme verilecek yüksek mevkiden bahsederek, bunlar için daha şimdiden hazırlık yapıldığı- nı anlatmıştır. Marinetti — yarm — İtalyan klübünde italyanca ve fransızca bir konferans daha vererek - salı günü uçakla İtalyaya dönecektir. Marinetti, fütüristliği yemek iş- lerine kadar ilerletmiştir. Birinci sayfadaki resmimiz, onu, bildiği - miz yemeklere benzemiyen, acaip yemekler yaptırırken, yahut yaptı- rırı rolünü oynarken gösteriyor. ' ŞEHRİN DERDLERİ Eksik ekmek yapanlar Son zamanlarda buğday fiyatlarında bir yüksek- | lik oldu. Bunun neticesinde bir takım mek yapmıyarak halkım bu yüzden sıkıntıya düşme * sine sebep oldular. Hattâ biz, bu yüzden bir gece Ortaköye ve gece vakti ekmeksiz kalarak bir fırının önüne yı * Hılan halkın resmini çekmiş, dertlerini dinlemiştik. Bize son günlerde yapılan şikâyetlerden anlıyo * ruz ki bazı fırıncıların bu fiyat yüksekliğinden isti - fado ederek yaptıkları ihtikâr, yalnız az ekmek çıka- fırıncılar ek - || — ret değildir. rarak bir ekmek buhranma meydan Mnaalesef bazı fırıncılar ekmeklerinin vermekten iba « kalitesini de bozmakta, ve eksik ağırlıkta yapmakladırlar, Bu şekilde f: gitmiş, dandadır. Belediyenin ena maddelerden yapılmış noksan ek - meklerin halkın sıhhatine ne kadar zarar vereceği mey- bunu gözönüne alarak ani teftişleri « ni böyle zamanlarda sık sık tekrarlamasmı İstiyoruz. Bu teftişler bilhassa şehrin kenar semtlerinde yapı « hrsa hakikat daha çabuk meydana çıkar.