fi w * & ŞTT T - Ka B ee yaaa a Elşlalişareramadr hui Herkesin evinde her MMM A Z O N” L Zd ea e SE FALLI ÇEkMEK * BIR KUMBARA Bakmmalıdır. İçilmesi kolay ve zevklidir. Müteferrih, müleye, leri kolaylaştırır. eyden evvel bir şişe ş yde e ş ş M E Y V A T U z U Mazon ve Botton ecza dîpvııı Bah çekapı İ!Bı_n.lı.ı:ıırkwndı No:12 ıJ'T EMEZSEN *ADADAZARNITORK TİCARET-BANKASI * vt gnn et M'lııu!.ı he 4,,.. Balenam bit T rkce - Osmanlıca - Fransızca SÖZLÜK Dictionnaire Turc - Ottomaen - Français Ismail Hami Danişmend tarafından meydana $TİTilen bu lügat öz Türkçe kelimelerin şimdiye kadar kullanılmakta olan Osmanlıca ve aynı zamanda Fransızca karşılıklarını göstermektedir. Herkesin ve hattâ ecnebilerin istifade edeceği bu SOZLÜK 1 intişar etmiştir. Fiatı 100 kuruştur. g.w —RKRanaat kütübhanesi,...g T Cildiye ve Zühreviye YUt | HLA L ağrılarda ü ? ve 20 komprimelik ambalajlarda bulunur. : y . mütehasını Günün Fotografları Ambalaj ve kamprimelerin Dr. Bahattin Şevki Mahtelif gazelelerde çıkan günün hadiselerine ait fo- Ş .e n ; la larında spor e üzerinde halisliğin timsali (Ü Bahçekapı Taş Han 2 inci kat :ıo:l':h: '.Pı:' f:fg:â" v .hum“r VAllgleT 1 mamazş SAAt 9 dan 6 ya kadar. yeşez kötüphanesinde salılmaktadır. olan & markasını arayıniz. » —— XT AA Y L0 NORUYYA BORJİYA SAf? — berye ——— — -i —e a ee — & e emrettiği mechul kız kurdeşini düşün- Bonsunr temiz kalpli ihtiyar! sizi tebrik gı—ekıığm pek büyük bir| ve kralı da sen olan bir hükümetin Sözlerini tekrarladı. 1| merkezi olur. O vakit harap olmağa dü. Ve istemiyerek içini çekti. Prens ciddi bir sesle: — Zavallı çocuk! phesiz gene e- lem verici düşünceler başınıza hücum | etti, Fakat annenizin Öcü için her seyi göze aldırmış olduğumuzu hartrlrya- rak teselli bulunuz! dedi. — Evet Prens! Zihnim bu gece ölen annemle uğraşıyor. Beni ne kadar ni düşündükçe yüreğim parçu- » Fena bir. hissikablelvukuun bana istirap verdiğini anlryorum. — Yavrum. Bu karanlık düşünce leri bırakmız.. Eğer sözümü dinlerse- çeriye giriniz.. lenmeğe ihti- ız olduğunu anlıyorum. — Hayır Prens! Annemin çok sev- diği bu tarhlar nrusında dolaşmakla bilükis açıldığımı, ferahladığımı his. | Burada — gezerken onu yacağımı sanıyorum, am bu sirada, Primverin parmağı Saterdiği noktada bi sediyorum. ile sahiye ka. da: bir gölge görünerek tekrar kay-| boldu. Bunü ne Primver ne de Prena Manfredi görebildiler. — Fakat asıl istirahate sizin ihtiya. emız var Prens!, Prens içini çekti, Primverin yalmız kalmak istediğini anlamıştı. Fakat belli etmedi: — Sizi yalnız bırakıyorum. Sözümü dinleyiniz, yüreğinizi sıkan elemleri defediniz! Gecen hayırlı geçsin yav rum! Primver, şimdi her akşam yaptığı gibi alnını uzattı. İhtiyar bu alını bir baba şefkatiyle öptükten son Beatri- | sin farkına varamadığı bir iç cnkişi,—'kl ondan ayrıldı. Başını önüne eğerek Primverle beraber geldiği yollardan geçip yavaş yavaş saraya doğru git | meğe başladı. dibinde alaylı bir ses: — Bonsuvar Prens Manfredi! Söz- Terini mırıldandı. Ve ağaçların ara- sından maskeli bir kadın çıkarak: Birdenbire kulağının | — Siz kimsiniz?. Bu saatte burada ne arıyorsunuz?.. — Sizi arıyorum Prenst, — Kimasiniz Madam, - Yim olduğum nenize lüzim. Mar> keli bir kadmım. Yüzümü görmüy sunuz, Fakat düşüncemi şimdi ıııılıl- sınız. Ben kimim?, Bir gölge. Zavallı .H:ıı' koca! Size gönderilen bir adale- tim! Sabırlı ve inanıcı ihtiyar size ha- kikati bildirecek bir meleğim. Gölge bir kahkaha salrverdi. Prens Manfredi sapsarı kesildi. Bu maskeli kadımın alayı altında müthiş sırların saklı olduğunu anlıyirdu. Kuvvetle anun kolenu tutarak: — Kim — olduğunuzu — söyleyiniz. Yoksa mashenizi koparacağım!, deni. — Prenga, ismimi öğrenemiyeceksi- niz, çünkü bunu öğrenmek size bir fayda getirmez.. Yüzümü de göremi- yeceksiniz, çünkü bir Manfredi kir ka- dma cebredemez. Eğer isminizi leke- liyen bir Cenalığı öğrenmek isterseniz sözümü dinlemenizi tavsiye — ederim. — İsmimi Tekeliyen bir fenalık mı?. — Bundan kurtulmak istiyor Kimsenin sizinle alay MeMesİRİ, SİZE naMUssUZ deniln" K sini istiyor müusunuz?.. Söyleyiniz!. Henüz fırsat var. — Allahaşkına — söyleyiniz!.. Her şeyi açıkça söyleyiniz!. Ne demek İs- tyorsumuz?. — Size hir sey söylemek - istemem, Çünkü biliyorum ki sözüme inanmıya- caksınız.. Çünkü bu hakikaten inanıl. mıiyacak derecede iğrenç bir alçaklık- tır. Geliniz Prens, geliniz! Size karşı yapılan biyaneti gözlerinizle görü- nüz! Prens büyük bir istirap içindeydi. Blini terliyen ve sararan alnma götür dü, Sonra parkın dolaşık yollarında ilerlemeğe başlıyan kadının — peşisıra yürLedü. Bir müddet gittiler. Sonra müu- ede- şeydir. Fakat Lükresi iyiee tanıyın Eğer Sezarı tldürmüş olsaydınız, sizi | daha candan kutlulayacaktım. — Madam!... — Buraya niçin geldiğimi siz ben- den daha iyi bilirsiniz. Maksadım size Şen sarayda söylemiş olduğum sözle: Ti tekrarlamaktır.. Benim neler yapa- bilir bir kadın olduğumu gördünüz. Bütün İtalyaya hâkim olabilecek tek bir kimse varsa 0 da Lükrestir. Ve Lükrese koca olabileck de yalnız siz- siniz! Buraya bunu söylemek için geldim. | Lükres Borjiya yüksek bir emel besli- | yor. Lükres Borjiya bu yüksek emeli- | ne kavuşmak için lâzım gelen şeyleri! hazırladı. Lükres Borjiya kraliçe ola- | cak.. Sen de kral olmak, hem İtalya ya hem de Lükrese hâkim olmak iste- mez misin? İşte kendimi senin kuca- ğına atıyorum. Ve sana kendimle be- raber bir hükümet, bir taç, bir taht getiriyorum. Bunları kabul etmez mi- sin?, Krallara tenezzül etmiyen bir kadının aşkını takdim ediyorum. Bu aşkı red mi edeceksin?, Ragastan, ya- şadığımız bu an pek mühimdir. Sana her şeyi açıkça söylüyorum. Sana her şeyi hazırladığımı bildiriyorum. Seza- rın ordusunda bulunan en yüksek za- bitler benim elimdedir. RBir kelime söyle!... Başlamış olduğun şeyin biti-| rildiğini göreceksin. Sezar ölünce or- dunun kumandası senin eline geçe- cektir. Evvelâ şu Mon(ı_foıleyi fama- men yakıp yıkarsım, Sonra Romanın üzerine yürürüz. Papa benim sözüm- den çıkamıyarak krallık tacını ’“İ"î başına koyacaktır. Onu yola getirme: Ki bana bırakınız, İtalyada ayrı ayrı hüküm süren bir çok Kontlar Baron- ları ben kendime itaat ettirdim. Bun- |* lar sana karşı da boyun — eğecekler- dir. Diğerlerini de sen mağlup eder- sin. Bu suretle İtalya tamamen eli- mize geçer. Roma da kraliçesi ben, başlıyan bu şehre yöniden bir. hayat vereceğiz.. Bütün dünyanın gözünü kamaştıracak bir şaşaa ile hüktm sü- receğiz. İşte sana takdim etmek iste- diğim budur. Nasıl kabul ediyor mu- sun? Ragastan doğrudan doğruya: — Hayır! Cevabını verdikten sonra yumuşak bir sesle devam etti: — Madam, bana öyle geliyor ki si- zinte hiç bir vakit anlaşamıyacağız. Bununla beraber ruhunuzdaki — bu kudreti, yüksek emel ve ihtiraslarını zı her yaman takdir ederim. Bu anda Lükresin aklına — birden- bire Ragastanın bu işe engel olarak Primveri sevdiğini ileriye süreceki geldi. Boğuk bir sesle: — O haldel. Size engel olan kim- dir? Sözlerini söyledi.. Ragastan karşısında duran bu ca- ni kadını hiddetinden kudurtmak İsti- yordu. Fakat onu gene biraz ümitli bırakmağa karar vermişti. Çünkü hülü Lükresin nasıl bir kadın olduğu- nu anlıyamamıştı: — Bana engel olan, bu yüksek ha- yata bu dünyaya, değer şerefe kendi- mi lâyık görmemekliğimdir. — Bana Romanın üzerine yürümeği teklif edi- yorsunuz, bende hükmetmek emeli yok. Bir takım harplere girişmekliği- mi söylüyorsunuz.. Fakat ben sulhten başka bir şey istemiyorum, Sözlerime inanmız Madam, Eğer dünyada emel- lerinizi hakikat yapacak bir kimse varsa o da... Ben değilim! lye düşüneelerimi kabul et. memenize sebep olan ikt büyük engeli unutuyorsunuz!.. Fırtmanın kopacağını anlıyan Ra- gastan: —Hangi engeller Madam! dedi. — Birincisi: Siz beni sevmiyorsu- Forma: 27