1 - İkinci teşrin 1934 x_în_un göütüşüm: Ki b « ':tfı Fikri Beyin :Slyetnamesî .'üi iâ;_runı Meb'usu ve Baro | b i I.;Iı_"i Bey evvelce de , l z şıbı. Paris'te vefat et- K, Vasiyetnamesiyle, serveti- qu !.!lerine bırakmıştı. | bık , “Miyetname, Dördüncü Hu- | GN enı'esince Beyoğlu Dör- | mlı.'?ı,' ole:lığinden celbedilerek f Fikri leri Bey, Beyoğlunda, ! İ Sefarethanesi karşısın- | k'uı_mw—_’mm; Büyükadada Zi taddesinde eski Maliye na- e Paşadan satın aldığı iki Hlile '_—îdıııini. Kadıköyündeki h 'Ütün eşyasnı ve kitapları- . Vürlelerini ç ; erinin kanuni hisseleri iktan sonra —İyilik işleri- | d h "kfelmektedir. & ,:"T"Hhme. İstanbul Barosu- b %T"humun husust kâtibine, | İ p Va mahsus olmak üzere 'İll.ru._“my"' Fikri Bey_in ı;'.“f”l idare, artık, Istanbul Ü- ki tesi rektörü ile İstanbul Hu-| g* Ceza mahkemelerinin bi- 'fıılerinden mürekkep üç ki- ir hey'ete tevdi olunacaktır. ç hey'et hizmetlerine karşılık h Pit ücretten istifade edecek- | c:l:k- medeni cesaret, aile mu- 4 Mmda en iyi bir eser yazana Yıl bi " bin lira mükâfat verilecek- | l" A maksatla seneden seneye | Üsabaka açılacaktır. den , “Ularımda en çok isabet e- T Ve Be Umumun tevecccühünü ka- '"ülm V verilecek, mxı:a.îki ikramiyede de hakem, haye M bahsettiğimiz üç kişilik Ve ç Gı Olacaktır. » M *i kalan parayla, her sene, — ht Tte yahut liselereden en iyi nn bir kaç talebe, tahsillerini k*"!iîı_( üzere Avrupaya gönderi- G o İı için hayattayken bana sevim Nhnmrmiş Hatırlarım, kxgı' gün: banın düşmanıydı! -demiş an- Pakaş üiçin? Morak etmeme îi,__ © bir türlü tahkik ederek Öi gg tmiştim. Herhalde babası: K ıd'?“"l bir adam, kimseye şi- TÜnmez... Ya p, Tağmen, Lütfi Fikri Be- akbir 4a giden bir hareketi, bü 'ıhuh;'"*dcıı; cesaret göstererek, & e ş“tın en kuvvetli zamanm- S p, Yün kürsüsüne çıkması: Üti #kence yaptığımızı iddia et- n'ı 'al'lîu edi;v:)rum. İşte sökü- . "'tvı(uî" buldum! ah N k, »diye; orta " '!irın kanlı tırnaklarını Lfll , *lmasıdır. üç fi Pi :_ı[“ vşî:kn Bey, her halde; mü- Na İ ht & T; Ü, Seki ek eserlerde “Cesare- » SÖzünü z'kretmesiy- h geee Pareketini akla getir- Meçı tiyor, Kanfa U '_'-ngğı ;" O:manlılığa dört elle 'ktı,m;a*——"alîm hasıl etm'şti. ,l:htin h;'"îl bu suretle bu mem tlf"'"ın ,,.,,.“ terketmesi, Türk Tnj ğ Yeni şeklini'de ben'mee- üm, ETmez mi? ankılı x t eli körü körüne bağlı U Fejim, h ,Yoksa toparlıyarak kimi Suriyeye, kimi , Söçmüşlerdir. İs ü İ k ld:' çun:hurıyet Üniver- ©tine, gençliğine, ah- İ Mevzuları etrafında o se- | âkime de, ayrıca, bin İira | e küsmüşler, ne—î tetkik edildiğini söylüyor Ankarada bulunan Yunan İk. | | tısat nazırı Mösyö Pesmezoğlu - | nun İktısat Vekilimiz Celâl Beyle birlikte dün şehrimize geldiğini yazmıştık. Misafir nazır Beykoz deri fâbrikasını gezdikten sonra Mecidiyeköy likör fabrikasını gezmiş öğle üzeri gazetecileri ka- bul etmiştir: Mösyö Pesmezoğlu demiştir ki: | ezcümle | İ | l | | | | Üsküdara yeni | tramvay alındı Kadıköy tramvay — hattı için getirilen son dört arabanın tec- rübesi iyi netice vermiş ve ara- | balar işlemeye başlamıştır. Şir - ket Almanyaya yeniden araba ısmarlıyacaktır. Bu arabalar ya- | za kadar gelecektir. Üsküdar şebekesindeki tek hatların çifte çevrilmesine — de- vam edilmektedir. İki günden -| | beri Karaca Ahmetle Çiçekçi, Pa- şakapısı ile Tunusbağı arasında- ki tek hatlar çifte çevrilmekte - | dir. Yakın bir zamanda Ahme - | diye ile Horhor ve Üsküdar — Kısıklı arasındaki tek hatlar da çifte çevrilecektir. Şirket bun - dan başka Kuzguncuğa, İç Eren- köyüne kadar da tramvay hattr döşeyecektir. Kadıkköyde Gaz- hane kısmına da tramvay hattı uzatılacaktır. ——— Muallim kadroları Ekalliyet ve orta me Hselerin muallim kadroları tas - dik edilmek üzere vekâlete gön- | derilmişti. Kadrolar tasdik edile- rek gönderilmeğe başlanmıştır. Dün iki mektebin kadroları gelmiş ve alâkadarlara tebliğ e - dilmiştir . üşüRaee Halyanlar torik | alacaklar | Bir İtalyan konserve — şirketi direktörü şehrimize gelmiştir. | Buradan torik alıp İtalyada konserve yapmak niyetindedir. | ——— Içtimat ilimler | enstitüsü | — Üniversitede içtimai enstitüsü cumartesi günü | caktır. Bu enstitüye Üniversite müdavimleri alımacaktır. Ders - ler her gün saat on altıda başlı « yacaktır. | lâkına, ailesine inandığını, manen, maddeten ona bağlandığını ömrü- | 1 nün bu son hareketiyle, gösteri- | yor. kteplerle | ilimler açıla| Bu vaşiyetname yalnız onun hayırperverliğ'ni ispat eden bir vesika mıdır? Yeni rejime ilk gün- leri şiddele muhalif olan bir ada- mın tahteşşuurunda, belki de — şu- | urunda samimi bir değişiklik ol- | * duğunu ifade etmez mi? Bence, bu hayır işi, diğer zen- ! ginlerimize imtisal nümunesi ol- mak kıymeti derecesinde böyle Lütfi| bir tetkik mevzuu teşkil için de e- lerle Halil Paşa ve Saadet Sadık hemmiyetlidir. (va-na) | sinden kavga olmuş, neticede Ali | | dükkânı önünden bir zeytinyağı | | üzere, akşamki trenle Cenevreye | kalanmıştır. | kâğıdiyle kumar oynadıkları gö — “Konuşmalarımızın bariz hu - | susiyeti, çalışmalarıni birleştirme yolunda Yunanistanla Türkiye - | nin samimi arzu göstermesidir. | Meslektaşım Celâl Beyefendiyle | iktısadi ve ticari münasebetleri - mizin mubafaza ve inkişafı , için çalıştık... “Ankarada Türk — Yunan ti- cari mübadelesini arttırmak yo - hunda bir çok ihtimalleri tetkik ettik, Hattâ gümrük birliği ihti - malini bile gözden geçirdik. Dünya daha tabil şekle döner- se, münasebatımız daha mükem- mel olacak.. Zira, Türkiye zengin ve müstahsil bir memlekettir. Yu- | nanistan ise tüccar bir memleket.. î Bu ikiyi birleştirmek — suretiyle büyük işler yapacağız.. | “Ankaradaki faaliyetimiz ayni zamanda, Balkan itilâfmın iktısa- di gayelerinin tahakkuku için da- ha müsait bir zemin — hazırlama | mahiyettedir. “Ankarada gördüğüm hüsnü kabulden çok mütehassisim. Yük- | sek şef Gazi Mustafa Kemal Paşa | Hazretlerinin tenezzülen ibzal buyurdukları iltifatı ve bütün hü- kümet erkânından gördüğüm yük- Alacak meselesi Galatada Necati Bey cadde - sinde tütüncü Ali Asgar ile Hı - risto arasında bir alacak mesele - | Asgar ekmek bıçağiyle Hıristo - nun boynundan hafifçe yarala- mıştır. Ali Asgar yakalanmıştır. | Kantar hırsı Fatihte kömürcülük — yapan | Hüseyin Efendinin dükkânmdan bir takım elbise, çamaşır ve bir el kantarı çalan Satmi yakalanmış- tr. Teneke çalarken Sabıkalı Arap Hasan Hasır is- kelesinde yağcı Ligor Efendinin tenekesini çalarken görülerek ya-| Kumar Galtada Mumhane caddesin- de Manolun kahvesinde iskambil | rülen tiyatrocu Ahmet, Hamdi, | Mustafa ile Hikmet Hanım yaka- | lanmıştır. | Gayri mübadiller | kongresi dün toplandı Gayzi mübadiller cemiyeti se - nelik kongresi dün saat on dört - te toplanmıştır. Kongre reisliğine | Tekirdağı mebusu Celâl Nuri Bey | seçilmiş, İdare heyetinin senelik raporu okunmuştur. Rapor müna- kaşasız kabul edildikten sonra ye- ni idare heyeti seçimine geçilmiş, reylerin okunması neticesinde Ce - | lâl Nuri, Hüsnü., Cemal, Derviş, Hasan Vani, Cafer Tayyar, Şefik, Şehap, Mustafa Arif, Salih Bey - hanımın kazandıkları anlaşılmış - | tır. ğ —e di a d ee a D Bd B L | deniz kazası neticesinde tevkif sek misafirperverliği ve muhab - beti ebediyen gönlümde saklıya- cağım.,, Yunan iktısat nazırı dün öğle- den sonra Bakırköy bez fabrika- sımı gezmiş, akşam Ticaret Oda- | sının Tokatlıyandaki çaymda bu-| lunmuştur. Yunan nazırı Mösyö Pesmez - oğlu bu sabah memleketine hare- ket etmiştir. Hafta mecmu- ası mahküm oldu Morg aleyhinde ve orada ça - lışan Osman Efendi aleyhinde ya- zı yazdığından dolayı (Hafta) mecmuası aleyhine — açılan dava dün neticelenmiş, (Hafta) mec - muası sahibi İlhbami Safa Bey, dört ay hapse, mahkeme masari- fini ve Osman Efendiye yüz lira tazminat vermeğe mahküm ol- muştur. Yalnız İlhami Safa Be- yin daha evvel bir mahkümiyeti olmadığından hapis cezası tecil e- dilmiştir. Ensari Bülent imzası ile yazı yazan Nizameddin — Nazif Bey, başka bir işten mevkuf bulundu- ğundan cezası tecil edilmemiş - iki ay on gün hapse mahküm ol - muştur. Nizameddin Nazif Bey de ay- | rıca Osman Efendiye yüz lira taz- minat verecektir . Kınalıada kazas Kmalıada açıklarında üç ki- şinin boğulması ile neticelenen edilmiş olan motör sahibi İsma- il Efendi, dün serbest bırakılmış- tır. ierailğrşişii Hariciye vekili Cenevreye gitti Dün sabah şehrimize — gelen Hariciye Vekili Tevfik Bey, Mil - Metler Cemiyetinin — fevkalâde konsey içtimama iştirak — etmek hareket etmiştir. İktisat Vekili Celâl Beyin Ba- | yar adını kabul ettiği — yazılmıştı. | Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Bey | “| de soy adı olarak Aras adını kabul etmiştir. Kömürlükte kesik kafa! | Kumkapıda Rüsumat memuru | Cemil Beyin evinin kömürlüğün - de bir insan başı bulunmuş, müd- | dziumumi muavinlerinden Ekrem| Bey tahkikata başlamıştır . | Gazi Hz.nin üniver- siteye armağanı Gazi Hazretleri Üniversiteye | bir portrelerini armağan etmiş - lerdir. Rektör Cemil Bey port - reyi merasimle riyaset odasına asmıştır. Universitede baş örtü yasak Üniversitede kadın hademe - lerin iş görürken baş örtü örtme- leri mennedilmiştir. Bundan son- ra hademeler beyaz göğüslük gi - yeceklerdir . 8 İktibaslar Şarki Avrupanın büyük kuvveti “Documan tation internationa « le,, yazıyor: Garp efkârı umumiyesi için sa- dece büyük devletlerin sahası da- | hilinde cereyan eden bazı bey - nelmilel vakıa ve tezahürlerin tet- kiki kâfi değildir, zira 1914 — 1918 harbinden sonra dünya,ev hassa Tuna ötesindeki âlemi baş tan başa değiştirmiş olan tahav - vüllere şahit olmuştur. Meselâ işte İspanyanın bile Türkiyeye ticaret sahasında yak- laşmasının milletler arası bakı « mından ehemmiyetli -olacağın -" dan kim şüphe edebilir? Bu yak- laşma her iki devlet için de mu « hakkak surette faydalı olur, zira Türkiye, menfaatleri itibariyle İspanyaya muariz bir mevkidi bulunmadığı gibi ne Türk istih - sali İspanyol istihsalini, ne de İ panyol istihsali Türkiyeninkini herhangi bir piyasadan dışarı sür- mek vaziyetinde değildir. İşte bütün peşin hükümleri ve batıl fikirleri zihinleerimizden çı « karmak zamanı artık gelmiştir; Bu günkü Türkiye, hiç bir veçhile, sultanlar ve saraylar devrinin şa - tafatlı ve gevşek Türkiyesine ben- zemiyor. Bu hakikat bugünün en bariz hakikati iken bir çok insan- ların elân vaziyetten bihaber bu lunduklarını ve Reisicumhur Ke- mal Paşa ile Türk münevver küt- lesinin kimi- terakkiye — bizzat memleket içind âmil olmak, kimi de yeni Türkiyeyi hariçte temsil etmek suretile elele, çalıştıklarını bilmediklerine ne kadar teessül edilse azdır. Bugünkü Türkiye, geriliğin boş bir “Pitoresk” yıl - dıznının en son - tezahürlerini dı tamamen sıyırıp atmış, büyük bir devlettir. Bugünkü Türkiyede — bütün münakale vasıtaları baş döndü - rücü bir süratle artmış, geniş or - man sahaları feyizlendirilmiş ve bir müddet sonra garp sanayii ile âdeta rekabet edecek mahi - yette olan bir sanayi hareketi bü | tün memlekette yol almıştır. | Diğer taraftan maarif te çok ilerlemiş, mektepler, çoğalmıştır. Bugünkü Istanbul, henüz rvüyu dolu köşelerden büsbütün mah- rum kalmış bulunmamakla bera- Ber büyük ve dinamik bir şehira münkalip olmuştur; merkeze nis- betle ikinci derecede kalmasına rağmen şimdiki Türkiyenin as- ? ahengine uymaktadır. Yeni Türkiye daha çok uzun zamanlarca 'tükenmek bilmiye - | cek olan zenginliklerle dolu bir çok yerlere malik olan bir mem- lekettir. Bunun içindir ki, Türki- | ye Avrupalıların olduğu kadar ve hattâ daha ziyade İspanyol entellektüellerinin ve iş adamla- rının derin ve samimi dikkatini üzerine çekmeye lâyiktır. Mahküm olan esrarcı Esrar satmaktan suçlu Çangı - rılı İsmail sekizinci ihtisas mah - kemesinde 2500 lira para cezası » na ve bir sene hapse mahküm ol. muştur. —— Cümhuriyet âbide- sine çelenk İşlerin tasfiye etmiş bulunan muhtelit mübadele — komisyonu | heyeti de dün saat on ikide Cüm- huriyet âbidesine çelenk koymuş- tur, ĞA İği z ae ĞD A ae üaü