21 Mayıs 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

Cmnhuriyet 21 Mayıs Türklerle Süngu Süngüye A Çanakkalede r Dikkatler Yerinde bir iş A, DAVER Geçenlerde, madenmlarımtz i • çin bir iki söz söylemif ve bu su • larımızın, bir sağlık hızile yayıl mastm «Kristof Kolomb yumurta st gibi» kolaylık ve ucazlukta görmiiştüm. Bugün de Kızılayın ucuzlağu holaylıkla kartştıran güzel bir adımını da kendi adımımız gi' bi tadla anmaktan kendimi ala tnadun: Kızılay, dünyantn en iyi sularından biri olan tAfyonkara hisar madensuyanu; EminSnünde ıtoprüye yakın gözönünde bir depoya cömertlikle akıtmıs oldu. Benim de çorbada tuzum olsun diyerek beş kuruşa bir bardak su içtim. tçtikten sonra anladım ki; benim beş kuruşum Kızılaydan onee bana yaramış oldu. Soğuk ve soğukluğile tadı iyi su tadına he men hemen ysklasan utak bir şişe ve büyük bir bardak su, o gün be~ ni pek tatlı gezdirdi. Demek ki yerinde bir adım, umulmtyan adtmlart kendine çekiyor ve binlerce yurddastn, uzan vakitler siselere saklanarak, gözünden uzaklasan bu güzel su; simdi yaklaşıyor ve sağlığa sağlık katıyor.. Bana oy le geliyor ki boyle bir iki depo; Istanbul kazandtğı gibi, su da kazamr, Kızılay da her bardak ta anıhr. Eğer biraz sonra kompri • me ve tuzlart da yapthrsa, biras daha ileriye gideyim, böyük şişe • lerin de değeri indirilirse bu su umulmtyacak bir htzla yurda ya • yılacaktır sanırım. Uiudağ yoluna bu sene RADVO parke taşı doşenecek V Bu aksamki program j No. 190 Topçularımızın, piyadelerimizin metanetle açtıkları ates sayesinde, düşmanm bütün cephelerdeki taarruzu telefatla püskürtüldü! AtatiiıVten t Dağa yapılacak hava hatb şimdilik geri kaldığından yolların tamirine önem veriliyor Kireçtepe muharebesinin ehemmiyeti 11, 12, 13, 14 ve 15 ağustosta büyük mikvasta hadisat yoktur. 16 ağustos muharebesi, Kireçtepe, Anafartalar muharebe cephesinin sağ cenahmda pek mühim bir mevzidir. Düsman 15 ağustos akşamı 6,30 da bir liva kadar kuvvetile gmpun sağ cenahma taarruz ve Kireçtepenin ba zı kısımlannı zaptetmisti. Fakat avni gece kıt'alanmız tarafından yapılan mukabil taarruzla Kireçtepe mevzii istirdad edildi. Düşman 16 agustosta daha faik kuvvetlerle tekrar Kirectepeye taarruz etti. Düşmanm pek ciddî olduğu anlaşılan bu taarruzuna karşı yakından ve bizzat tedbirîer almak üzere o cephenin gerisinde bulunan Tur şun köyündeki fırka karargâhına git tim. Kireçtepe muharebe meydanma kâfi miktarda kuvvetlerin hemen toplanması lüzumu tezahür etmişti. Onun için istifade mümkün olan birlikleri celbetmek suretile öğleye kadar 12 tabur toplamağa muvaffak oldum. Celbolunan kuvvetler mütemadiyen muharebe hattına yürüyorlardı. En nihayet, erkânıharbiyemden icab eden'erle be raber b'zzat ben de muharebe hatbna yakla«mak lüzumunu hissettim. çularile taarruz etmekte olduğu isti kametleri ateş altına almalannı, hu lâsa bütün cephede icab edcn tedbirlerin aluımasmı emrettim. Aacak, düşmanm hücum ettiği cepheye gönderdiğim ihtiyat kuvvetleri gelebümek için zaman geçecekti. O zaman; kazan mak lâzım geliyordu. Elimdr bir sü vari Iivası da vardı. Bu süvari livası nın mevcudiyeti bende şöyle bir ha hra uyandırdı: Fransızlar Seddilbahir cephesinde piyadelerinin hücum hat lan önünde bir süvari kıt'asım, yayıl mış olduğu halde, bizim hatta saldır mışlardı. Bu Fransız süvarıainin ateş karşısmda sebebsiz ölüme koşmalan hoşuma gitmisti. Bu harekeb cidden şövalöresk bulmuştum. Piyacenin ö nünde bir perde yapıyorlar. ve ötesi yok, işte ölüme kucak açıyorlar, ar kalarındaki piyadeyi korumak için kendilerini feda edıyorlardı. Bu ne tasvir edilecek cesaret ve fedakârlık levhasıdır. Derhal bizim süvari alayı kumandanı beyi yanıma çağırdıra. îsmailoğlu tepesine taarruz eden düşmanı ayni tarzda bir hareketle durdurma smı emrettim. Pek kıymetli bir süvari kumandanı olan bu arkadaşnruz, necıb cesaretini bu münasebetle gösterdi. Bana arzu ettiğim zamanı kazandırdı. Bulunduğurn yerden muharebe hat Düşmanm deniz ve kara topçulan îstına giden tek bir yol vardı. Bu yol mailoğlu tepesile Azmakderesinin şi mal ve cenubundaki mevzilerimizi şidmütemadiyen sahil yakınından geçı detle bombardıman ediyordu. Henüz yor, düşmanm sahile yaklaşmış iki torikmal edilmemiş siperlerimiz bannılmaz pitosu tarafından mütemadiyen ate§ bir hale geliyordu. Bilhassa Yusufçuk altında bulunduruluyordu. Bu sebebtepesine birçok düşman bataryalan le ileri hareket eden tekmil kıtaatın ateşlerini toplamışlardı. Bütün cephe durmuş olduğunu gördüm. Kolun baüzerine piyadesile de taarruz ediyordu. şına ve mecburen durulan noktaya gelTopçulanmızm, pryadelerimizia me dim. Filhakika oradan ileri geçmek ötanetle açtıklan ateş sayesinde bütün lümle kucaklaşmak demekti. Halbuki kıt'alann buradan ileri geçmesi lâ bu cephelerdeki düşmanm ilk taarruzu telefatla püskürtüldü. Saat 4 le 4,30 zımdı. Evvelâ ben yalnız olarak koraddelerinde tahminen bir fırka ka şar adımla ge^tim. Arkamdan ve biridar düşman kuvvetinin birbjrini mü birinden ara ile erkânıharbiye reisim teakıb birkaç kademe olan Lâle tepeve yaverlerim geçtiler. Ondan sonra den ilerlemekte olduğu görnldü. Bu duran kıt'alann kumandanlanna «gedüşman kuvveti de topçumuzun şid çeceksiniz» dedim ve parça parça koşdetli ateşi altına ahndı. Bu düşman mak suretıle arzu edılea kıt'alar geçikuvvetleri Mestantepe ve Kayacık arildi. Bu muharebenin neticesinde düşğılına doğnı yanaşıncıya kadar pek man hareketi akim kaldı. Evvelkinden çok telefat verdi ve birçok defa dur daha hâkim bir vaziyet alındı. mağa mecbur oldu, bazı kısınlan darIkinci Anafarta muhareben madağın hale geldü. Fakat ker halde 17 ağustostan 21 ağustosa geçece ilk taarruzu yapan düşman kıtaaü takğim. O gün sabahtan itibaren düşmaviye olundu ve ikinci defa olarak teknm bir taraftan diğer tarafa asker sevrar taarruza kalktı. Bu defa da Yu ketmekte ve gemılerden bazı kıt'alar sufçuk tepesine karşı olan hücum deçıkarmakta olduğu görülüyordu. Bufedildi. Yalnız bir jandarma. bölüğünunla beraber cephede sükunet vardı. müzün geri çekilmesi üzerine derhal Öğleden evvel küçük Anafartalar gartakviye olunarak bir süngü hücumıle binde bulunan kıt'alara gittim. Terti düşman o noktadan atıldı. batta bazı tadilât yaptım. Karargâha avdet ettiğim zaman vaziyeti daha Düşman 6 ya doğnı taarnızunu faşüpheli görüyordum. Onun için ihti ik kuvvetlerle ve efradı îngiliz asılza yatta bulundurduğum fırkalara der delerinden mürekkeb 2 inci suvari yaya hal silâh başı etmelerini telefonla em fırkasile üçüncü defa olarak tekrar erettim. Bu esnada idi ki gittikçe artan derek Yusufçuk tepesine girdL Tara top seslerile beraber düşmanm taarruza fımızdan birinci hatlar takviye olu geçtiği anlaşıldı. Bu taarruz küçük A narak icra ettiğimz taarruzla düşmanı nafartalar köyünün umumî surette garo tepeden de attık. Hâkimiyet bizde binde bulunan fırkalanmıza, Yusufçuk kaldı. Düşmanm Azmak oenubunda tepesi, îsmailoğlu tepesi, Azmak ıle yaptığı taarruzlar da püskürtüldü. Bu Kayacık arasındaki sahada idi. Taarruz suretle 8 agustosta düşmanm en aşağı olunan cepheye sevkolunabılecek kuvbiri taze olmak üzere üç fırkayla yapvetler Turşun köyü şimali garbisinde tığı taarruz neticesinde on beş yırmi ki 12 inci fırka ile Sivri köyü civannbin kadar zayiab oldu. Bence düşmada bulunan 9 uncu fırka ve bu fırka nm maksadı, Kayacığ ağılı, İsmailoğlu lann ihtiyat kuvvetleriydi. 9 uncu fırve Yusufçuk tepelerini zjaptederek kayı Sivlimik ve îsmailoğlu tepesi mıncephemizi yarmaktı. Bu hat dahilınde takalannda takviye etmesini, diğer bir şarka ilerlıyecekti. Filhakika pek bü fırkanın küçük Anafarta üzerine yürü yük inad ve azimle birçok taarruzlar mesini, diğer fırkalara düşmanm topyaptı. (Arhan var) Parke doşenecek dan Uiudağ yda Bursa (Hususî muhabirimizden) Bu yıl burada yol işlerine çok ehemmiyet verilmektedir. îlkbaharla bif l;kte başlıyan bu çalışma devre«inde Bursanın Ankara yolu Bursa îne göl Karaköy yolundaki bozuk par çalar yeni baştan yaptınlmaktadır. Ayni zamanda ekonomik bir yol olan Karaköy çosesindeki çalışmayı vali miz Fazlı Güleç sık sık gözden geçir mektedir. Yalova yolunun bozuk yerleri de doğruca Uludağa çıkacak olan yeni bir yolun yapılması da süratle ilerlemektedir. Bu yolun toprak tesviyesi ya pılmıştır. Yeni yolun geçtiği yer hem çok güzel manzaralı, hem de Bursa icinden dolaşan diğer yoldan daha kesu'rmedir. layısfle taşlann çok ucuza malolaca ğı anlaşılmıştır. Bundan başka Ulu dağ yolunun kış, yaz çok işlek bir hal aldığı ve dağın Bursanın mesireleri arasma girdiği görüldüğünden bu yolun en güzel bir yol olmasna çalışılacaktır. Bilhassa hava hattı yapılması hakkında Beleiye kurultayı ile Vilâyet kurultaymın verdiği karar Ankaraca şimdilik tatbiki mevsimsiz telâkki olunduğu için parkeli yolun kışın da açık bulundurulması çareleri aranmış ve bunun için de bu yolda kar temizli yen, ayni zamanda yolcu taşıyan bir makinenin bulundurulması düşünülmüftür. Gemlikte Ekonomi Bakanı Celâl Bayann köyü olan Umurbeye de yeni bir yol açılmaktadır. Umurbey köyüne 16 bin lira ile su getirilmişür. Kö yün bir mahallesi de yeniden yapılarak burası bir nümune köyü şekline sokulacaktır. v.O. îstanbul Basımevleri sahiblerine Ankarada 25 mayıs 1935 te topla nacak (Matbuat kongresi) nde mat baacıhğm belirtmek istenilen ihti yacları, dilekleri üzerinde konuşul mak üzere îstanbulda mevcud her çeValimiz Fazlı Güleçten öğrendiğîşid matbaaların sahib veya müdür me göre: Yeni Uiudağ yoluna tamalerinin 22 mayıs 935 çarşamba günü saat 14 te îstanbul, Ankara caddesin raen parke döşenecektir. Parke ocak de (Basm kurumu) merkezinde ya lannın bu yol üzerinde bulunması dopılacak toplantıya gelmeleri rica o » lunur. İSTANBUL: ^ 13 almanca ders 18,30 jimnastik, Bayan Azade Tarcan 18,20 muhtelif plâklar 19,30 haberler 19,40 ke man solo Zeki Kâzım 20 Maliye Bakanhğı namına konferans 20,30 demir caz 21,15 son haberler, borsa lar 21,30 radyo orkestrası 22 radyo, caz ve tango orkestrası VtYANA: 17,15 gramofon 17,35 spor neşrîyatı 18,15 Şan konseri 19,10 fransızca ders 19,35 iki kısa konuşma • 20,15 ulusal neşriyat 21,05 konser • 22,35 iki konuşma 23,05 haberler • 23,15 Org konseri 23,45 san'at gecesi • 24,15 konuşma 24,30 dans havalan. BERLİN: 19,35 haberler 20,05 konser 20,35 konuşma 20.45 günün akisleri • 21,05 haberler 21,20 Kolonya 22,05 Varşovadan nakil 23,25 haberler 23,45 spor haberleri 24,05 Münihten nakiL BUDAPEŞTE: 18,35 orkestra konseri 19,35 fransızca ders • 21 askerî bando • 22,45 haberler 23,05 cazband 24,20 Çingene orkestrası 1,10 haberler. TULUZ: 20,05 Tirol şarkılan 20,25 askerî bando 20,50 hafif musiki 21,20 operet şarküan 22,05 radyo fantezisi • 22,50 «Silâhşorlar Manastırda» isimli operetten parçalar 23,25 Çingenc orkestrası 23,50 dans musikisi 24,05 filim musikisi 24,50 operet şarkılan1,05 radyo fantezisi • 1,25 filârmonik orkestra. VARŞOVA: 18,20 Solistlerin konseri • 19,05 Balalayka konseri 19,20 piyes 19.50 gramofon 21,05 Lembergden na • kü 21,50 haberler 22,05 Verbaaj Nobile operası 23^5 gramofon23,50 hafif musiki. MUSA ATAS Nöbetçi eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler gunlardır: Mehmed (Büyükada), Tanaş (Hey beli), Beşir Kemal (Sirkeci), Esad (Divanyolu), Belkis (Kumkapı), H. Hulu»i (Zeyrek), Hamdi (Şehzade !>»W» Per*»" <Aksarav^. Rıdyan (Samatya), Nazım (Şehremini), Suad (Karagümrük), Hilâl (Bakırköy), I Vitali (Fener), Halk (Hasköy), Merkez (Kasımpaşa), Naü (Beşiktaş), Hidayet (Karaköy), Necdet Ekrem (Kurtuluş), Kanzuk (Taksim), Karakin Kürkçiyan (Pangaltı), Güneş (Taksim), Sıhhat (Moda), Rifat (Kadıköy, Pazaryolu), Ahmediye (Üsküdar). Aksaray ilkmeteb talebelerinin tetkik seyahati Ç ~ ASKERLİK İSLERİ Yıllfc yoklamaya çağırış J Beşiktaş Askerlik şubesinden: 1 Beşiktaş şubesinde kayidliflıtiyat zabitan ile askerî memurların 1 haziran 935 günlemecinde başlanarak 30 haziran 935 günlemesinde ni hayet bulmak üzere senelik yokla malan yapılacaktır. 2 Yoklamalara gelmek mecburt olup îstanbulda bulunanlar bizzat ve yoklama zamanında muvakkaten taşrada bulunanlar taahhüdlü mektub la müracaat edeceklerdir. 3 Şubede kayidli olup ta daimî surette taşrada bulunanlar; bulun duklan mıntakadaki Askerlik şube sine müracaat edeceklerdir. 4 thtiyat zabitanın bu müddet zarfında yoklamalara gelmediklerinde 1076 numaralı kanun maddesi tatbik edılecektir. KUKARAÇA Dl'NYAVI DOLA5AN DANS Mekteb talebeleri Niğdede Fırka karargâhı onünde Aksaray (Hususî) Aksaray ilk mektebleri son sınıf talebelerinden bir kafile, hocalannm ve ilk mekteb mü fettişinin başkanlığı altında Niğde ve Bora kadar bir tetkik seyahati yap • mışlar ve dönmüşlerdir. Talebemiz bu seyahatten çok istifade etmişler dir. Talebe evvelâ Niğdeye gitmiş hükumet konağını, vilâyeti, Halke vini, askerî fırkayı ve şimendifer istasyonunu riyaret etmiştir. Yavru lar, burada muhabbet ve saygı ile karşılanmışlardır. Askerî fırka merkezinde, kendilerine asker yemeği ikram edilmiş, talebe, askerle beraber kara vana yemişlerdir. Buradan Bora ge çilmiş, orada da yeni yapılan kütübhaneyi ve şehri gezmişlerdir. Bu se yahat çok faydalı olmuştur. Bugün T u R K Sinemasında SOKAKLARDA ALTIN Ç~ YENİ ESERLER ) Holivud Progromın «oıt günü 2 film birder D^NİELLE DARRİEUX ALRERT PREJEAN ve KLİSA ILÜARD PAUL HORBIGER Yarın matinelerden ıtibaren nıuhtesem bir program D E D £ emsalsiz fransız opereti Mevsimin en hoş Fransız koınrdisi Holivudun 23 numarah sayısı Av rupa mecmualan kadar guzel bir baskı ile güzel resımler ve en son haberlerle çıkmıştır. Halide ve arkadaşları tiyatrosu Bu akşam Şehzadebaşı (Turan) Tiyatrosunda BİR AVUÇ ATEŞ Yarın akşam Beşiktaş Suad Park Tiyatrosunda ÜVEY BABAM Komedi: 3 perde nun odasında yakaladı. Aralarında konuştuklarını ahçı kadın merdivenin vukansından işitti. İşte bu sırada Madam Druker sektei kalbden öldü. Demek katil onu bu suretle öî dürmeği tasmim etmiş, öyle mi? Bu asikârdır. Fakat katılin sebebi ziyareti nedir? Bu, o kadar anlaşılamıyor? Evet hakikaten mühim... Ben de bu ziyaretin sebebini bulamıyorum. Drukerin bugünlerde uğraşmakta olduğu mesele neydi? Bu, pek büyük ve çetin bir işti. Hikmetşinas Bohnn ziya ve hararet nazariyesini teyid, Aynştaynın iddıa lannı ıse cerh ve iptal etmeğe çabst yordu. O ilimde bir inkılâb, bir ihtilâl yapmağa uğraşıyordu. Meşhur, pek meşhur bir adam olacaktı. Bu işi bitırmeden evvel kaybolması pek acınacak bir hal dir. Drukerin notlannt nereye koyduğunu biliyor musunuz? Onun numarah, tasnif edilmiş kâğıdlardan mürekkeb bir defteri vardı. Bu defterin nasıl olduğunu tabıî PETERSBURG GECELERı DAKTILO EVLENİYOR ICANSIZL1K S&nSfZ^^^&SZ bilirsiniz. Şüphesiz... O bana onu alelekser gösterirdi. Kırmızı kaplı, sahıfeleri ince ve san kâğıddan, her sahifesine iki veya üç tane kâğıd ilâve edilmiş, not larla imlâ olunmuş bir defter.. Kabm üstünde de yaldızla kendi ismi vardı. Zavalh Druker. Acaba bu defter şimdi nerede? O iki yerde bulunabilir. Ya mesai odasındaki yazıhanenin bir gözünde, yahud yatak odasındaki yazı masasmda... Arnesson bu cevabları verirken Vans mükâleme ile pek fazla alâkadar olmamış görünüyordu. Fakat birden • bire vaziyetbi değiştirdi ve sordu: Lutfen bu defteri arar mısınız? Arnesson bir saniye tereddüd edi • yor gibi göründü. Sönra hemen avağa kalktı: Güzel fikir, dedi. Bu çok kıymetli bir vesika olabilir. Derhal yukan çıktı. Markam, odada dolaşıyor ve Hat ta mütemadiyen sigara içerek sabırsızh ğım anlatıyordu. On dakika sonra Ar Nörattei saflyct • Chlorot KUKARAÇA DUNYAYIDOLA5AN DANS 'Cumnriyet,. in tefrîkası : 53 SIROP DESCHIENS.PAR SIROP DESCHIE Yazan: 8 S. Van Dine Tercume eden: Omer Fehmt Bmkut Hiddetlendi... Ne fena tabiat!. Profesör Dnıkeri gezmeğe götürerek onun Kiddetini teskine çalıştı. Parde bir çeyrek daha oturdu. Ben de yatmağa gittim. Arnesson piposunu yaktj ve ilâve etti: Bu anlattığım şey zavalh Drukerin feci akıbeti hakkında size bırşey anlatabildi mi? Vans: Hayır, dedi. Bununla beraber faydadan da hâli değildir. Profesörün avdetini işıltiniz mi? İşirmek ne demek! O damla hastalığma müptelâ... Ayağmı sürükîer ve bastonunu tak tak yere vurarak yürür. Bu halde onun gelmekte o'duğunu duymamak mümkün mü? Hatta dün gece her vakitten ziyade gürültü yapmıştı. Siz buna neden hükmediyorsunuz? Öyle duydum. Profesör kap:da duramiyacak bir halde idi. Ştrndı ben de size bir sual sorayım: Druker duvann tepesinden düstü, öldü. fakat Madam Drukerin ölümüne sebeb olan nedir? Vans Kati', Drukerin amahtannı aldı ve cinayetten sonra heımen buraya geldL Madam Druker oou cğlu Vans: nesson döndü. Elleri boştu. Birşey bu Bana aklımı kaybedeceğim gibi lamamışb. Omuzlannı kaldırarak: O da uçmuş, diye bağrdı. Her geliyor! dedi. Bu cinayetler o kadar tarafı aradım. Bulmak mümkün ola mahirane bir surette icra olunuyor ki madı. bir türlü anlıyamıyorum. Bu hal beni Kendini bir koltuğa attı ve piposupek üzüyor. nu yaktı. Markam gülerek mukabele etti: Birşey anlıyamıyorum, hiç... Ya benim yerimde olsanız ne Belki onu saklamıştır. yapacaksmız? Hadi hadi beyhude üVans mmldandı: zülme! Dünyada can sıkacak da Ihtimal! ha ne kadar çok şeyler var. Müte 2D essir olmıyalım, sükunetimizi muhafaMühim bir keşif za edelim. 16 nisan cumartesi saat bir Markam biz nümune sayılacak Saat biri çalarken Markam, Van» cinayetlerle karşılaşıyoruz. Şimdiye kave ben Stöy Vezan kulübüne geldik. dar hiçbir ipucu elde edemedik. Fakat Hat tahkikatım bitirmek, raporunu hissediyorum ki yakmda bu ipucu kentanzim etmek ve sürü ile gelmekte gedini gösterecektir. Evet, ben bunu hiscikmiyecekleri şüphesiz olan gazeteci sediyorum. Muammanın anahtan varleri kabul etmek için Drukerin evinde dır. O, bir taraftadır. Fakat biz onu kaldı. hâlâ göremiyoruz. Hâdiseleri sırasile P0İİ8 müdirile bir randevusu olan gözden geçirelim. îptida Robin katleMarkam biraz sonra bizden aynldı. dildi. sonra Sipirig... Madam Druker Vans ta vakit geçirmek için beni bir şatranc taşile korkutuldu. Sonra Drukonsere götürdü. Üçümüz tekrar çay ker duvar tepesbden aşağı yuvarlandı. içmek üzere buluştuğumuz zaman orta(Arkası var) hk kararmış, gece olmuştu.