!İ0 Cumhurâct 21 Mayıs 1935 Çocuk da olsan, kan Akdeniz müsabakaları Yunan spor teşkilâtı tarafmdan tertib edilen müsabakalar Atinada yapılıyor Yunan SDor teşkilâtı tarafından tertib edilen Akdeniz atletizm birincilık leri birkaç gün sonra Atinada yapıla caktır. Yuna^''arın geçen sene ileri attıklan bu fikır Balkanlar haricinde büyük bir alâka ile karşılanmış ve bü yük bir rağbet görmüştür. Her gün bir parça daha artan bir alâka ile atletizm islerini lâyık olduğu kadar sıkı tutan Yunanlılar, Balkanh milletler arasın da gittikçe büvüyen atletizm varlık lannı senede bir defa yapılan Balkan oyunlannda tatmin edemedikleri icindir ki bu sene de Akdeniz birincilikleri namile bu büyük müsabakaları gene Atinada yapıyorlar. ttalyanlara kadar uzanan bu müsabakalara biz de davetli idik.. Fakat altıncı Balkan o yunlannı şehrimizde yapacağımız için bu müsabakalara gidemedik. Balkanlarda yalnız bize değil, bütün komşulanna galebe çalan Yunan atletleri, her fırsatta Macarlarla, îtalyanlarla, Almanlarla çarpışa çarpışa Balkanlarda bugünkü hakimiyeti te min ettiler.. Geçen gün yapılan îstanbul atletizm bayramı, bu sahadaki va ziyetimizin çürüklüğünü meydana koydu. Bugünkü halıle Türk takımı için, birkaç gün sonra yapılacak Akdeniz müsabakalarında en ufak bir ümid beslenemezdi. Akdeniz müsabakaları haricinde kalan atletlerimizin üç ay sonra yapaca ğı altıncı Balkan oyunlannda bizi selâmete çıkarabilmeleri mucize kabilınden bir şeydir. 31 mayısta yapılacak atletizm birinciliklerini, Akdeniz müsabakaları vesilesile azamî formda olarak gelecek Yunanlılara karşı bizim hakikî ölçü müzü meydana koyacak bir hareket olarak saymak lâzımdır. kendini gösteriyor! Fransız Alman oyununun kanlı neticesi Paris gazeteleri 7 ve 14 yaşlarında iki erkek kardeş arasında cereyan eden bir hâdiseden bahsetmektedirler. On dört yasında olan büyük kardeş, yedi yaşındaki kücüğünün başını, yü zünü, gözünü sıcak bir demir parçasile dağlamış, üstelik yüzüne cam parçalarını saplamıştır. Zabıta tarafından sorguya çekilen on dört yaşındaki çocuk pek tabiî bir tavır ile polise vak'ayı şöyle anlatmıştır: « Kardeşim ile Alman Fransız oyunu oynuyorduk. Ben daha kuvvetli olduğum icin Alman olmuştum! Kardeşim de Fransızdı. Ona «marseyez» i söylettirdim. Arkasmdan da vurmağa başladım. O söyledikçe ben vurdum. Sonra ocakta kıpkırmızı ateş halini alan demir parçasını kafasına, gözüne soktum. Cam parçalarını da şurasına, burasına sapladım. Polis bu hayvan hisli çocukla babasını tevkif etmiştir. Z a vallı yedi yaşındaki çocuk ta haya tından ümid kesilecek bir halde has taneye kaldınlmıştır. umalatı "Cumhuriyet,, in müsabakası Tarihin meşhur simaları . Büyük müsabakammn] tafsilâtı 1500 lira mükâfath büyük mü sabakamız devam ediyor. Müsabakamızın esası şudur: 12 Meşhur kumandan 12 Meşhur devlet adarnı 12 Meşhur kadın " 12 Meşhur kâşif 12 Meşhur iş adarru nın hayat ve muvaffakiyetlerînî sırasile ve grup halinde neşrediyoruz. Her makalenin içinde bir de rey varakasa vardır. Karilerimiz bu rey varakalannı saklıyacaklar ve 60 büyük adama dair yazılann neşri bitince, her serideki şahıslara birinci, ikinci, ilâh» diye dol » durar'ak «Cumhuriyet müsaba ka memurluğu» na yollayacaklardır. Beş seri neşrolunup reyler tamamen bize yollandıktan sonra tas nif işine başlanacak ve rey vara kalanndaki isimler sıraya konula • caktır. Her grubda en çok numara alan büyük adamlara rey verenler veya bu intihaba yaklaşanlar ara • sında 500 karümize 1500 liralık mükâfat verüecektir. Mükâfat sırası şöyledln 1 • kifiye 300 gümiiş lira Meşhur kadınlar: 5 Madam dö Montepan On yedinci asrın ortalannda Fran * sa, saray hayatının en parlak ve o kertede de iğrenc sahnelerini yaşıyordu. Kral On Dördüncü Lui, binbir gece masallannı gerçeğe çıkaran bir biçimde saltanat sürüyordu. Bu adam, eski Gol^er diyarında o güne kadar işitilmemış bir etiket, bir seremoni zinciri örmüştü, bütün Fransızlan o zincir içinde yatıp kalkmağa zorluyordu. Onun günleri, saatleri değil, dakikalan bile programa bağlı idi. Sözgelimi uykudan uyanmazdan evvel prensler ve bütün büyük şövalyeler saraya toplanırlardı, vazife almağa hazırlanırlardı. Oda hizmetçisi haşmetmeabm u yandığını haber verir vermez bu adamlar koşarlar, etiket daireisnde şerefli Madam do Moriiespan islerini görürlerdi. Koltuğuna girip mından kumral saçlı, orta boylu, hokKrah aptesaneye götürmek, yüzünü ka ağızlı, çekme burunlu bir sülüktü, yıkaması için su dökmek, havlu rutFransa hazinesini hanl hanl emiyormak, giyinmeğe başladığı vakit gömdu. On Dördüncü Lui devlet gelirini leğini, pantalonunu, potinlerini vermek bu yakut dudakh sülüğün dişlerine terayn ayn bir vazife idi ve bu vazifeleketmekle beraber karşılığını almaktan ri başka başka adamlar yaparlardı. geri kalmıyordu, kadının bütün gencliğini ve güzelliğini de kendisi emiyorFakat bu zincir, bu etiket ve seredu. moni zinciri altmdandı, göz kamaştıKralın Montepana gösterdiği bağrıyordu, hele kadınlann iradelerini erihlık, başvekilleri ve nazırlan da ona tiyordu. (Versailles) a girebilmek, köle yapıyordu. Colbert ve Louvais Trianon sarayında bir gece geçirmek, gibi devrin en yüksek devlet adamlan Marly şatosunda bir oyun seyretmek, Montepanı eğlendirmek, güldürmek iSaint Germainde dans âlemine karışçin yanşa çıkmışlardı, onun bakışmdan mak Saint Cloudda sofraya otur dileklerini sezip paçalan sıvıyorlardı, mak, Fionton Cleau bahçelerinde şöyher güc işi yapmağa savaşıyorlardı. le bir dolaşmak için bütün benliklerini Sözgelimi bir gün bir havuz yapnr fedadan çekinmiyen kızlann, kadınlamak istedi. Bu havuz, çelikten bir ağann sayısı düzüneleri geçiyordu. Çünkü cm daHarından ve yapraklanndan sışöhret oralarda, servet oralarda, zevk zacak sularla doldurulacaktı. Başveoralarda ve Fransa demek olan Kral kil fen adamlannı, usta san'atkârlan da oralarda bulunuyordu. topladı, madamın dileğini yerine getirİşte Madam dö Montepan, saray di. Bir gün, yepyeni bir üslubda bir ihtişamına gönül verip te güzelliğini, köşk yapılmasmı arzu etti. Köşk, kuşgencliğini ve herşeyini On Dördüncü ları imrendirecek bir aşk yuvası biçiLuinin elinde kıvranan altın zincir için minde olacaktı. Hemen yapıldı. de eriten kadınlardan biridir. Kral bu On Dördüncü Lui, payıtahtta bu güzel kadını metreslerinden La Vallunduğu günlerde Montepandan bjr lıerenirt evinde göriip tanıdı ve onun dakika ayrılmadığı gibi harb dolayısiJe beyaz gerdanım da «fsunJn zindrifl uzakjarda bujunduğy sırada da pnuo bir halkasına bağlamak karannı verdk adım dilinden düşürmüyordu, Parise Montepan bir markinin karısıydı. Fayolladığı emirnamelerin hepsinde sevkat bu, Kral tarafından sevilmesine gilisine saygı gösterilmesini, ne isterse engel olamazdı. Fransayı ve mılyon tereddüdsüz yapılmâsını yazıyordu. larca Fransızı dılediği gibi idare eden Kolbere yazdığı bir mektubda şöyle Kral, herhangi bir adamın karısma da bir fıkra vardır: «Madam dö Montetasarruf edebilirdi. Elverir ki bu kadın panın her istediğini yapmakta devam böyle bir zahmete değsin. Montepan, ediniz. O, kendisine hergün ne arzu etKral hazretlerini büyük zahmetlere riğini sorduğunuzu yazryor. Daima böykatlandıracak kadar güzeldi. Kumral le hareket ediniz!» saçlan yürek gıcıklıyacak bir zarafet On yıl böyle geçti, bütün Fransa bu taşıyordu, ağzı ve dişleri çok nefisti, kadın için vergi verdi, başvekiller ve hele burnu eşsiz bir güzellikle düz nazırlar onu Kraldan üstün rutup o gündü. Yalnız endamlı değildi. Fakat nünde iğildi. Fakat maymun iştahlı yürüyüşündeki kıvrakhk bu eksikliği Kral, yavaş yavaş ondan soğumağa örtüyordu. başladı. Tam sekiz çocuk doğuran Henüz yirmi altı yaşında bulunan Montepan artık çarklan paslanmış bir Montepanla ondan üç yaş büyük olan makineye benziyordu ve Kral, kendini Kral sütle şeker gibi çarçabuk kaynaşeğlendırecek yeni bir oyuncak anyormışlardı. Fakat La Valliere, kendini du. Ilkin gizli bir dilek halinde başlıbirkaç kere ana yapmış olan haşmetli yan bu arzu sonunda açık bir ihtiyac âşığını elden bırakmak istemiyordu, şekline girdi ve bir gün Kralın Mon ağlayıp sızlıyordu. On Dördüncü Lui, tepana şu sözleri söylediği duyuldu: bu vaziyette bir Afrikalı vahşi gibi dü«Beni rahatsız etmemenizi isterim!» şündü, her iki kadını bir anda sevmek Bu dört kelimenin taşıdığı anlam, ayolunu tuttu. Batan güneşle doğan güçıktan açığa «yaşamayınız, ölnüz» deneş, ayni damın altında yaşıyorlardı, mekti. Montepan ağır buhranlar içinKralın sağında ve solunda yer alıyorde kıvranarak, bayılmalar ve ayılma lardı. lar geçirerek talihin iradesine boyun iğBiraz sonra La Valliere bu ortaklıdi, yerini yeni bir güzele bıraktı, bir ğın uygunsuzluğunu sezdi, bir manasköşeye çekildi, tam otuz yıl gözyaşı üra kapandı ve o günden sonra uzun dökerek yaşadı. Artık kendini tarihten yıllar Fransanın güneşi Madam dö başka anan yoktu ve bu anış ta tatlı Montepan oldu. O, güzellik bakımmbirşey değildi!... dan bir güneşti. Lâkin yaşayış bakı M. TVRHAN TAN Bu rey varakasmi lcesib saklayınız Kıbrısta iki Yunan rökoru kırıldı . Kıbrısta yapılan atletizm birincilık • lerinde Simonidis namındaki atlet üç adım atlamada Yunanistan rökorunu kırmıştır. Simonidisin elde ettiği derece 14,64 metrodur. Ayni müsabakalarda Yu nanistanın en iyi mukavemet koşucusu ve geçen seneki Maraton koşusu birincisi Kiriyakidis 20 kilometroluk ko şuda bir saat, yedi dakika, kırk iki saniye koşarak bu mesafenin rökorunu kırmıştır. (Baş tarafı birinci aahifede) Kültür teşkilâtt ı^ültür Bakanlığı merkez teşkilât ve vazifeleri hakkındaki kanuna ek lâ yihanın konuşulmasma sıra gelince Refik Şevket Ince (Manisa) söz aldı ve dedi ki: « Lâyiha takdire lâyıktır. Ve her halde kabul edilmesi lâzımdır. Ancak ana hatlanna bazı yeni kelimeler konmuş olduğunu görüyoruz. Hükumet kanunu teklıf ederken mümkün olduğu kadar öz türkçe yazmağa gayret etmiş, fakat muvaffak olamamış. Maarif encümeni de bunu yapayım der ken işi büsbücün karıştırmıştır.» Refık Şevket bundan sonra dil davasınm ana dava olduğunu, fakat lâyi hada karışıkhk bulunduğunu, bir tarafta kültür ve diğer bir tarafta maarif kelimesinin kullanıldığını, «teftiş kurulu» nun «teftiş heyeti» demek olduğu anlaşıhyorsa da «kültür danışığı» tabirinin ne demek olduğunu, şimdi sorup öğreneceğmi, kanunun ikinci maddesinde ise gramatik ve plâstik gibi kelimelerin yer aldığını söyledi. Hamdi Nebioğlu, encümen kanunu konuştuğu sırada dıl kılavuzunun yarısının çıkmış olduğu cihetle ancak bu şekılde hazırlanabildiğıni söyledi. Sırn (Yozgad) işi daha esaslı bir surette ele alarak mevcud teşkilât isimlerine karşıhk olacak tabirlerin bir kanunla tesbitini Başbakanhktan rica etti. Zira mevcud kanun yaşadıkça bu tebirlerin de yaşaması zaruridir, dedi. Kültür Bakanı Abidin Özmen kürsüye geldi. Kanun lâyihasının yazılış şeklindeki tenkidlere cevab vererek: « Bana kalırsa, geçirmekte olduğumuz devrim icabıdır. Eğer tabirlerin tam karşılığı için lâyihanm geri çev rilmesi lâzımsa birçok kanunlarda Kültür Bakanlığı şeklinde geçmiş oldu ğundan hepsinin birden değiştirilmesi ni beklemek icab edecektir.» dedi. Refık Şevket Ince tekrar söz aldı ve bu arada «kültür danışığı» nın ne demek olduğunu ve bunun mukabilini bulamadığını söyledi. Abidin Özmen «kültür danışığı» nın «maarif şurası» demek olduğunu an lattı. Refik Şevket Ince kanunun teşkilâta taalluk eden hükümleri üzerinde kat'î bir karar verilinciye kadar muhafazasını ve lâyihanın encümene verilmesini teklif etti ve encümen, kanunu yeni tabirlerle ifadeye savaştıgı halde kendi adı olan maarif encümenini aynen bıraktığını, başkalan için «başkan» tabirini kullanmasma rağ men encümen mazbatasınm altında «reis» kelimesinin mevcud olduğunu söyledi. Kültür Bakanı lâyihanın encümene gidip birkaç gün kalmasında bir beis olmadığınu fakat bütün ihtiyaclann tamamen tesb'tini beklemekle işin gecikeceğini tekrar etti. Nihayet kanun lâyihasmda yeni dilde yazılmış olan kelimelerin eskiden beri kullanılmakta olan tabirlerle de ğiştirilmek üzere encümene gönderil mesine karar verildi. Kültiir teşkilâtı Ingiliz takımlannın yaptıkları maçlar Ingiliz profesyonel birinci kümesinin ikıncisi Sandırlend takımı İspanyada maçlar yapmaktadır. Katalonya muh telitini 71 gibi büyük bir farkla yenen Ingilizler ikinci maçlannı Madridde yapmışlar ve Kastilya mıntakası muh telitini 21 yenmişlerdir. Gene profesyonel birincî kümenin dördüncüsü Mançester Siti takımı Vi yanada yaptığı üçüncü maçında 43 Ostırya takımına mağlub olmuştur. 1 . lcifiy* 200 giimiiş lira 1 • kişiya 100 giimiif lira S • kif iy* bir»r b*f ibıy«rd« Cumhuriy«t altını 10 kişiy* birvr yarım y«rd« cumhuriy*t altını 15 kişiyc birer cumhuriyvt afanı 470 kifiy* muhtelrf h*diy*l«r *** Mütabaka neticesine intîzaren her günkü rey puslalartm »ak • layınız. Eksik rey varakalarmız için lâztm olan gazete nâahala rtnt idarehanemize beş kuraşluk put yollıyarak tedarik edebilir • «ınız. Müsabaka nvuhalartndan kâfi miktarda aaklanmtftır. Eskişehirde lik maçları Eskişehir (Hususî) Lik maç larına bu hafta başlandı. Ilk haftaya en kuvvetli iki takım isabet etmişti. Biri Hava mektebi, öteki de geçenlerde Ankara sampiyonunu yenen Demir spor. Birinci devre 20 Demirsporun galibiyetile neticelendi. Ikinci devrede büyük bir enerji ile oynıyan Hava rnektebliler arka arkaya attıklan üç golle oyunu 32 galib bitirdiler. Çenesi kırılan boksör Fransa tüy siklet şampiyonu K. Janas son yaptığı maçın ikinci ravundunda hasmının çenekemiğini kırmıştır. Zavallı boksör duyduğu a a d a a bağı» bağıra Jıas,taneye kaldmlmışttr.r, ? • t •* Meyvacılarımızın kulağı çınlasın! Bisiklet müsabakaları Kilyo6 yolunda yapılacak înstanbul Bısıklet heyetinden: 24/ 5/935 cuma gunü Çatalca yolu üze rınde yapılması mukarrer teşvık ya rışı, yolun musabakaya gayrimusaıd olduğu anlaşıldığından Taksim Kılyos arasında icra olunacaktır. Yarışa tam saat sekız buçukta Taksim abıdesinde başlanacak, Me cıdıye köyunden İstınye köprüsüne kadar gıdildıkten sonra Hacıosman bayırına donulmek ve buradan Kil yosa gıdılerek avdet edilmek şartıle yapılacaktır. Yarışçıların saat sekizde Taksim stadyomunda hazır bulunmaları lü zumu tebliğ olunur. Bursada lik maçları Bursa (Hususî) Lik maçlannın ikınci bölümüne bu hafta da devam edildi. Sebat İdmanyurdu Muradi yesporu 71 yendi. Demirtaşla Akm spor arasında yapılan ikinci maçı A kınspor 40 kazandı. Cim Londos Cenubî Ameri kaya çağırıldı Yunanistanda bulunan meşhur güreşçi Cim Londos cenubî Amerıkaya davet edilmiştir. Cim Londos bu tur neden evvel Brüksel ve Berlinde birkaç maç yapacaktır. SÇarnera ile döğüşmek istiyen dev cüsse bir bokjör Muhakkak ki Türkiye her şeyden önce ekim ve meyva memleketidir. Fakat ıslah ve terbiye bize yeni yeni gi riyor. Bu son işteki geriliğimiz, şu resmi gördükten sonra daha iyi anlaşıhr: Elmalar Amerikanın Kanzas eyaleü" mahsulleridir, büyüklüğünü siz tasavvur edebilirsiniz. Eczacı mektebi talebesinin ziyafeti Eczaci mektebinden bu sene çıka cak olan talebe dün akşam Park otelde muallimlerine bir ziyafet vermiş lerdir. Ziyafette mekteb dekanı ve bir çok hocalar bulunmuşlardır. Yemekte talebeden Mithat Cemal Levend ken« dilerini yetiştirdikleri için hocalanna teşekkürler sunan bir nutuk söylemıştir. Talebeden Azmi de, vatana daima faydah olacaklannı ve vatan içb çalışacaklarını söylemiştir. Profesör Bodendorf talebeye ögüd verici sözler söylemiş, doçent Malik teşekkür etmiş, doçent Naşîd de bir nutuk söylemiştir. Sabaha kadar eğlen celer tertib edilmiştir. n 5 inci Meşhur kadınlar Serisi Rey Puslosı ısim ve adres Bütçe müzakerelerî Kamutay çarşamba günü toplanarak bütçe müzakerelerine başlıyacaknr. Avrupa boks âlemine yenî bir sima çıkmıştır. Yukanki resim, Romanya şehirlerinden birinde belediye reisi bir £atın oğludur. Boyunun fevkalâde uzun olması ve bu boyla mütenasib bir kuvvete malik bulunması, henüz 70 yaşmda olan bu gencde boksa kar§ı Itiyük bir arzu uyandırmıştır. Tabiatin kendisine verdiği kuvvetten istifade etmek istiyen bu dev cüsse sporcu, meşhur Italyan boksorü KarneTa ile karşılasmak istemektedir. Mito Geoga ismindeki bu sporcunun yapacağı müsabakalar her halde çok enteresan olacaktır. Kaldınm taşile. Davis kupası maçları Prag 20 (A.A.) Davis kupası Avrupa bölgesi müsabakalannın bi • rinci seri maçında Çekoslovakya, Yugoslavyayı 40 yenmiştir. Çekoslovakyaltlar, ikinci seri maçında Japonya ile karşıtaşacaktır. Japonlar da Holandayı 50 yen mişlerdİF. Adanada Ziya Paşa için yapılan ihtifal Adana 20 (A.A.) Büyük sair Ziya Paşanm ölümünün yıl dönümü şehrimizde törenle anıldı. Halkevinde yapılan toplantıda bir Halkevli ve iki talebe tarafından şairin yaşayışı ve eserleri hakkmda değerli söylevler verildi ve şairin mezarına Halkevi ta rafından güzel bir çelenk konuldu. Bir yüzme rökoru kırıldı Düseldorf 20 (A.A.) Mart Genenger, 400 metro kulaç atarak yüzme dünya rökorunu 6 dakika 28 3/10 saniyehk bir zamanla kırmıştır. Bu rökor, önce 6 dakika 29 saniye ile Kaştaynın üzerinde idi. Birgün içinde şehrimizde birçot kavgalar olmuştur. Bu vak'aların 5 tanesi taşla yaralamakla sonlanmıştır. Bun ların en mühimmi şudur: Aksarayda Çıngıraklıbostan sokağmda 63 sayılı evde oturan Salih ile seyyar satıcı Ahmed su satmak yüzünden kavga etmişler, Salih yerden bir kaldınm taşı alarak Ahmedi başmdan tehü keli surette yaralamışbr. Salih yaka lanmıştır.