| ALLAHIN VE PEYGAMBERİNİN KİTABINDAN SONRA DİNİN EN BÜYÜK ESERİ: | Cilt! - Mektup 63den PEOMMPLER (salât tirler. Ayrılıkları, esasi de. gil, fer'i hususlardadır. Âlem Peygamberlerin vasıta öliiyis kurtuluşa erdi ve ebedi husrandan kurtuldu (Eğer Peygam- berler olmasaydı, her şey- den ve her ihtiyaçtan mü. nezzeh olan Hak, âleme kendi zat ve sıfatlarından haber vermez, kendisine giden yolu bildirmez ve kimse de onu bilmezdi. Böylece Hak, kullarına, sırf onların menfaati için biçtiği emirleri ve yasak. ları göstermezdi. Allahın razı olduğu şeylerde, razı olmadıklarından ayırt edi lemezdi, böyle bir işe kimin gücü yetebilir ? Dediğimiz gibi, bütün Peygamberler, dinin usul ve esası üzerinde birdirler. Allahın zat ve sıfatları, haşr, Peygamberlerin (o gönderil mesi, meleklerin indirilmesi, vahiy, ebedi Cennet saa- deti,'Cehennem felâketi gibi esasi meselelerde, bütün © Eğer bid'at map eden Hakkın huzuruna, adi disinden kaçmış köle şeklinde spreyini Çok S»habi —. müşer- ref oldum. ı kimi nefis Kan ler giy- dikleri halde birbirlerini ayıplamazlar ve gıybet etmezlerdi ##* Biz dünyaya muhab- betsizlikle şühret bul- duk; birbirimizi ayıpla- yacak yüzümüz yoktur. Malik Bini Dinar Peygamberler, kelimesi ke- limesine aynı nokta üze. rindedirler. Ayrılıklar ı yal. nız teferruat sahasındadır. Allah, her zaman için o zamana uygun hükümlerle bir Peygamberini gönderdi. Şeriat hükümlerinde bazi icaplara göre bazı ölçüle- rin Allah tarafından değiş. tirilmesi haktır; ve bazı za- manlarda Sörit sahibi bir Peygambere evvelki hü. kümleri değiştirici hüküm- ler geldiği çoktur; fakat daima son hükümle deği- şen ve son Peygamberle en ileri şekline kavuşan Şeriat ölçülerine karşılık, €sas, bütün Peygamberler . arasında daima aynıdır; sa- bittir ve mahfuzdur Gilt 1 - Mektup 64 den ÜNYANIN lezzet ve ele- mi iki türlüdür: Cismani ve ruhani hasseler... Cismin lezzet aldığı herşey ruha elem verir, Cismin elem duyduğu herşeyden de ruh lezzet bulur. Cisimle ru- hun birbirine ne kadar aykırı oldukları bundan bellidir, Ruh, gitgide cismin ma. kamına tenezzül eder, cis. me giriftar olur ve cisma- nileşir. Böylece cişmin lez- zetleriyle lezzet ve elemle. riyle elem duymaya başlar ki, işte avamın ruh merte- besi bu haldedir, Kur'anın (Esfeli safilin) e atıldığını bil- dirdiği insan, en aşağı mer- tebesiyle bu makamdadır. Ruh, bu giriftarlıktan kur- tulup asli vatanına döne- medikçe insan hep bu ma- kamda kalır. Ruhun, bazen, kendi elemini lezzet, lez. zetini de elem sanması, hep bu hastalık yüzündendir, Aklın gayesi bu hastalığın giderilmesi fikrine ulaşmak- n başka bir şey değildir. Tâ ki, cisimle ruh arasinda- ki muvazene yerine gelsin ve ruh gerçek lezzetini bulsun, Allahın, insanları ve cin- leri sadece kendisine iba- det için yarattığı, mutlak bir nastır, İbadet ise te- zellül ve inkisardan iba- rettir. Öyle ise insanın hal. kedilişinden murad, nefsinin horluğudur. Hususiyle Müs- lümanlar için dünya, ancak kurtuluş çarelerini düşün- dürmeğe yarayacak bir zin. dandır; zindanda zevk ve eğlence istemek ise akıl- , hların kârı değildir. İnsan olana bu dünyada mihnet ve meşakkattan başka ça- re: yoktur. - Allah, bizim gibi takatsızlara bu mâna üzerinde mp ve doğ- ruluk nasip e Gilt - 1 Mektup 65 den ka Habercimiz, Kâi- natın Fabri, İslâmın baş. langıcında ve devamında gurbet hali bulunduğunu bildirmişlerdir : Garip başladı, e gi- diyor ve garip gi Şimdi İslâmın ebat öy- le bir haldedir ki, herkes İslâmlığa © dil o uzatmakta, Müslümanları bor görmek- te, küfür hükümlerini icra etmekte, toplantı yerlerin. de küfür ehlini alkışlamakta ve Müslümanlık hükümle. rini yerine getirmekten Müs- lümanları alıkoymaktadır./1) Şeriatın icras» cemiyet rehberlerine ait bir işken, şimdi vaziyet tersine dön- müş ve iklerde in- kılâp olmuşt Öyle bir veri yaşıyo. ruz ki, İslâm gayreti baş- kalarına cinnet gibi görün. e bizim bu mecnunlu- © a etmemiz ve öna göre savaşmamız lâzımdır. Böyle bir günde cihad, çücük bir amel ve bağlıl. ğın hudutsuz. ecri vardır, Böyle bir günde söz ve fikir cihadı, her cihaddan üstündür Yolumuzun Büyüğü bu. yurmuşlardır ki : — «Eğer ben şeyhlik edecek olsam, âlemde hiç bir şeyh kendisine mürid bulamazdı, Fakat bize baş- ka bir iş ve dâva ferman olunmuştur, Bizim vazife miz, Şeriatın teyid ve ter- vicinden ibarettir,» Akranı arasında İslâmın azametini üstünlükle tem- sil edenlere düşen borç, biç değilse küfür ehlinin İslâm vatanında ii Gi ve görüşlerini yıkmaktı (1) İmamı Rabbani Hazretle- rinin 4 asır evvelki hükümleri. Çole İnen Nur | -—Çöle ve bütün zaman ve mekâna — Peygamberler Peygamberinin hayatı Yazan: Necip Fazıl KISAKÜREK Dünya çapında bir hâdise olacak olan eserine, muharrir, 85 inci sayımızda başlıyor.