BİRİNCİ DÜNYA HARBİNDEN BUGÜNE Yakin tarihten hatıralar ve tahliller — Eski Birinci ve Altıncı ordu kumandanı Emskli General Ali İhsan SÂBİS Tebrizden Maltaya Bl İran içinde yaptığımız iki sefer — ve Tebri izin — Zaptı e 7 Hem- rmehi generali — Tebrize Mirliva Âli buldan Musula Altıncı Ordunun başına gelmek... Birinci dünya hartinde, 1976 sene. sinde, Kütülemareyi o zaman kuman- da ettiğim On üçüncü kolordu ile kazandığımız Sâbis ve Beyti - İsâ mey- dan muharebelerinden sonra teslim olmağa mecbur ettikten sorra; bizi, İran'dân Bağdad'a doğru. ilerleyen Ali İhsan Paşa Birinci Dünya harbinde İran seferini idare edarken Moskof kuvvetlerini tarda memur etmişlerdi, zaman o kolordumla, Mayısın sıcak günlerinde, çetin gece yürüyüşleri yaparak çölü geçtikten sonra, İran hududuna yetişmiş idik. Hânikin BS Üy General;Bara- tof kumandasındaki bir Rus kolordu- unun taarruzlarını tardettikten sonra böldüler ikmâl, geride kalmış olan küvvetlerimizin iltihakını temine çalışıyorduk. Bize, «durma, yürül» de- diler; ve mükerrer talepler neticesinde 1916 Temmuzunda Kermanşah'ı ve ısrarlar üzerine, Ağustosta Hemedan'ı zaptetmiştik. Bunları kâfi görmeyen Enver paşa. Tahran'a ilerlemek için bizi tazyika başlamıştı; bu hareketin mahzurlarını icabında Bağdad'ın mü- dafaasına yardım edemiyeceğimizi, geri hizmetin zorluklarını makine başında uzun boylu izah ederek, onu, bu seminmani vazgeçirmeğe üyeli fak olmuştum: Bu, birinci İran sefe - rinden iki sene sonra, 1918 senesi baharında ikinci bir'İran seferi daha yapmak bize mukadder imiş... Evvelce, Kâzım Karabekir. Rauf Orbaylar, amıca Halil'ler de, bu seferlere memur edilmişlerdi, 1917 sonbaharında. Al. manların arzularına alet olmadığım için, Irak cephesinden; tekrar Kafkas cephesine gelmiş ve Elaziz doğusun. da Dördüncü kolordunun kumardasını deruhte etmiştim; Kolordu karargâhı, Palo civarında Sekrat'ta bulunuyordu; fırkalar daha ileride" idi. Rusların çekilmelerinden ve yerlerini Ermeni kuvvetlerine terketmelerinden sonra, her türlü noksana ve yoksulluğa rağmen 1918 de düşmanı tarda ve işgal altındaki topraklarımızı kurtar- maya .başladık, Yiyecek ve yem ihtiyaçlarımızı geriden celp mümkün olmadığından ileride, düşman işgalin- deki yerlerde, Rusların bıraktıkları erzak anbarlarını hedef ittihaz ederek taarruz hareketlerimizi bunlara göre tanzim ve idareye başladık. Nihayet Muş, Bitlis, Van havalisini düşman - dan temizledik; Van gölünün şimalin- de (Arnis) mevkinde büyük depolar, tersane ve tamirhaneler elimize geçti. Rusların bozup bıraktıkları gemileri, ve motorları ıslaha işler bir hale getirmeğe çalıştı Bu esnada yeni bir emir, bizi Van'ın şark taraflarından İran'a gir- meğe ve oralardaki Ermeni ve Nes. turi kuvvetlerini tarda, Tebriz'i zapta mecbur eyledi. Dilman civarında ka- zandığımız büyük bir muvaffakiyetle düşmanı perişan ettikten sonra, İran Azerbaycanının merkezi olan Tebriz şehrini, 1918 Haziranında ele geçirdik. Nesturi kuvvetleri Rumya'ya çekil. mişlerdi: Aras nehri şimalinde bazı 269 Ermeni kuvvetleri bulunuyordu, Kuv- vetimizin külli kısmını Dilman civa. rında tutmakla merkezi vaziyette bu- lunarak her ihtimale karşı hareket serbestliğini omubafaza * ediyorduk. Ali İhsan Paşa 1918 haziranında düşmandan temiz re Tebriz: şehrinde Azâriler rafından karşılanırken Birgün Aras nehri üzerindeki Colga şimendüfer köprüsünü tutan bir sabit keşif kolumuzu, Ermeni küvvetleri iğfal ederek Aras'in cenubuna geç- mişler ve bnndan sonra kuvvetli Er- meni suvari kuvvetleri süratle Huy ilerleyerek buradaki etmişlerdi. Ermeni Generali Antranik kumandasındaki bu kuvvetlerin, Ku- tur boğazına doğru ilerleyerek Van şehri ile muvasılamızı ve ikmal yol larımızl tehdit edecek Vaziyete gir- meleri muhtemel olduğuudan, bunla- rın süratle tard veya imha edilmeleri lâzımgelmiş idi. Hemen Dilman civa- rındaki ihtiyatlarımızın bir kısmı ile Huy tarafındaki düşman kuvvetlerine karşı hareket ettik ve taarruza baş- ladık; fakat Antranik çabuk kaçmak ve Colga köprüsünden tekrar şimale geçmek yolunu ettiğinden imha edilmekten kendisini kurtardı. 1918 senesi Temmuzunda Tebrize bir Türk heyeti geldi. Bunların nere- den, ve hangi yolu takip ederek * Tebrize gelebildikleri bizce meçhul idi. Başlarında bulunan zat (Fahri Fe- ik Nuri) imzasiyle ve Harbiye neza- reti şifresiyle Tebriz'deki müfrezemi. zin kumandanına bir telgraf vermiş ve bana gönderilmesini rica etmiş. Pek tuhaf bir sürpriz olarak al dığim bu şifre halledilince, kendisi- nin Rus Azarbaycanına doğru gide. ceğini ve şimdilik Gence'ye varmak istediğini anladık. Fakat bu şifrede bize bir takım nasihatlar ve tavsiye- lerde vardı. (Arkası var) - iş