Başyüce ve Kurultay © Bütün kuvvet tevazünü, her temsil kutbu aynı kök - ideolocyaya bağlı olarak, ( Başyüce) ile (Yüceler Kurul- icra ve temsil birliğinin, üstün e mürekkep, mürakabe've muhasebe kadrosunu göri © Öyle ki, (Yüceler Kurultayı) Ki kütle reylerinin kemmiyet o dalgalanışındaki hikmetsizliğe zıd olara daima kendi kendisini tasfiye ve inşaya ve daima Mak ve hakikate memur, giderkeniyonun ve devletin kafası olan ( Başyüce), doğrudan doğruya millet seçiminden gelerek, Hak ve hakikatin millet üstü mânasiyle millet iradesine bağlı cephesini en ince âhenk içinde telif eder. © Böylece, Hak ve hakikatin muhtaç olduğu birbirini mürakabe ve muhasebe edici iki ana merkez doğmuş olur; ve bu iki ana merkezin iş ve fikir kaynaşmasından doğacak olan vahdet, demoktasyaların varamadığı ve va- ramayacığı hizamlı hürriyetle, demokrasyalara zıd bütün şekillerin başaramadığı we başaramayacağı hür disiplini, sağ ve sol kanatlardan hiçbirini incitmeden elinde tutar. © (Başyüce), (Yüceler Kurultayı) nı, her defa giren ve çıkan âzasiyle tasdik edecektir. ( Başyüce), (Yüceler Ku- rultayı) nın fert fert dağınık ve zümre halinde toplu ru- hunu, millet adına ona karşı mürakabe ve müdafaa ha- linde olacak ve hükmü (Yüceler Kurultayı) na bıraka- caktır. © (Başyüce), bütün hayat, faaliyet ve işiyle ( Yüceler Kurultayı) nın mürakabe ve hakikat müdafaasına karşıdır. © Söyle anlamak lâzımdır ki, her şey, herkesi aşan bir Hak ve hakikat mizanı önünde, daima o Hak ve hakikat adına birbirine hâkim ve mahküm, birbirine şahit ve mü- rakip, mefkürevi bir âhenk tertibini * işletebilmekten ibarettir. © (Yüceler Kurultayı), (Başyüce) yi beklenmedik menfi ve zıd şartlar içinde görürse, onu, en aşağı yüzde yetmiş beşi bulması gereken bir ekseriyet: karariyle devirip, mil- letin iradesi tecelli edinceye kadar arasından birini: (Baş- yüce) ilân etmek hakkına maliktir. © (Başyüce), (Yüceler Kurultağı) nı doğrudan doğruya feshetmek hakkina malik değildir. Ancak (Yuceler Ku- Fultayı) ında beklenmedik menfi we.zid temayüllerin kü- melendiği ve bütün kadroyu kuşatmaya başladığı bir fesat takdirinde, derhal milletten, kendisiyle. (Yüceler Kurulta- yı) arasında itimat reyi isteyebilir. Bunu: isteyebilmesi için, ( Yüceler Kurultayı) nın, 'en aşağı yüzde kırk nisbe- tinde kendisiyle beraber olması ldsimilır. Milletin ( Baş- yüce) lehinde vereceği hüküm, (Yüceler'Kurultayı) nı, yalnız (Başyüce) tarafını. tutmuş nisbötinden “ibaret bıra” kır; gerisi derhal tasfiyeye uğramış olur “ve'bu kısım, sonra kendi kendisini 'ikmal eder. Milletin ( Başyüce) aleyhinde vereceği hükümse onu hemen düşürür ve yeni bir devlet reisi seçimine yol açar. © irr beş senede bir ( Başyüce) seçimi gibi tabit haller üstü, millet iradesinin tec:llisi aranan vaziyetlerde, devlet ve hükümet bütünü dışında, ( Yüceler Kurultayı) kendi kendisini tatil etmiştir. © Hükümet, evvelâ ( Başyüce) ye, sonra ( Yüceler Kurul- tayı) na karşı mesul olarak,: (Başyüce) tarafından ve (Yüceler Kurultayı) kadrosundan teşkil edilir. © Hükümet, (Yüceler Kurultayı) nın / fazlasiyle iti- matsızlık reyini aldığı ân derhal düşer. & (Başyüce) den itibaren (Yüceler Kurultayı) âzasına ve topyekün hükümet kadrosuna kadar hiçbir ferdin, kanun müvacehesinde mesuliyetsizlik ve şahsi masuniyet gibi hiçbir imtiyazı yoktur. Meselâ, sokağa tükürmek, (Yüceler Kurultayı) ndan çıkacak bir zevk ve terbiye yasasına göre suçsa, zabıta, bunu yapacak bir (Başyüce) ile bir (Yüce) yi veya bir hükümet reisini, daha üstün. bir hak , ve canlılıkla takib eder, İdeolocya Örgüsü — BUYUK DOĞU 1001. Çerçeveden Evvelâ muhalefeti kurtaralım ! Necip Fazıl KISAKÜREK Bizde muvafık ve muhalif, şatranç tahtasının iki hasım piyonuna' benzer. Bütün fark- ları, birinin beyaza, öbürünün siyaha boyalı olmasından iba- ret... İlle ayırt için kondurulmuş e zoraki fark unsurlarından son- ra, ikisi arasında herşey, key- fiyette tıpatıp birbirine eşit- tir. İkisi de ileriye 'doğru yal- siyah şahlara siperdirler. Bu şahlardan birinin menfaatine ait bir (kombinezon) adına üstüste harcanır ve aynı tuya atılırlar. Eğer karşılıklı mükâfata erer, vezir olurlar. ş Ve bütün bunlardan sonra, bütün bunlar, birbirine zid, edilebilmeleri bu adetâ” olduklarını iddia ederler. Hat- tâ ikisinide bir müddet kutu- larında emekliye ayırıp bek- , renkleri uçmuş ve boyali dökülmüş halleriyle e siyah ve hangisi- beyaz —. uğu kesdirile- mez. Fakat ya ka- dar, (iyon) ve gahsiyiinii ol- dukları, biricik eş farikaları “e “e besbelli kala- pir cal evaği ne olduğunu dei fakat muhalif bu- mudur Gerçek muhalif, düşmanı- nın su olduğu ya e” ateş olduğu yerde su vii yirmi küsur ME la i iyi im -ensemiz ve yüreğimizdeki öldürücü başkı, son günlerde bir takım icaplarla gevşetilir gevşetil: mez, bu eski müessire karşı topyekün — ve in dâ- birbirinden ayrı, başka, farklı yas .hâlis v tsız, garaz- 2 ZAMANININ EZ #7 “ sız ve nefsaniyetsiz, bütün (dece » id keliine hülâsalan- bir dünya görüşü ve cemiyet telâkkisi zeminine dayalı bir muhalefet yerine ne gördük? Aynı eski müessirin şu ve- « ya bu el değişikliğiyle kapı dışarı ettiği ve yemlik başın- dan uzaklaştırdığı eski kapı- kullarından mürekkep bir mu- halefet okadrosu!.. Bunlar, - daima aynı müessirin kalb- lerde biriktirdiği dipsiz inki- ara, e terini açmaya, Büyük Kurtu- laşu gerçekleştirmeğe gelen kahramanlar gibi görünmek- tedirler. ' Evet; birgün Büyük Hesap Defterini ve Büyük Kurtuluşu gerçekleştirmeğe gelecek kah- ramanların vasıfları ve şart- ları önünde, bunlarınkini, sa- YA dırılabi kandil Buna, bir de; in fikir piyasasından katılan; ve Musâ ve İsâ Peygamberlerden iti- ettirmeğe memur, ve her Zza- sunu da karıştıracak olursanız, yine tekrar edebilirsiniz : İğrenç ve şeni! Dostlar | Bütün maddesi ve mânasiyle Kürtarilmak ihtiya- cının son vâdesini yüğağan VU kurtarabilmek için, övvelâ muhalefeti : kurtaralım ve hakiki sahiplerinin eline verelim |..