İ i i yar 5 sLenz» den Bir briç partisi d bir kahraman yapı kalbini kıra- gün öğleden “sonra bir çaylı briç partisine dayet edilmiştim. Evin sahibesi beni üç zarif bayanla masaya oturtiu. Kâğıd çekişihde bayan Dee ile ortak ol- duk, Kâğıd tevzi edilmek üzere karıştırı- brken orlağım bana bakarak Bay Lenz, dödi, siz müthiş bir oyun- cusunuz. Oyunda yapacağım en küçük hataları bana söylemek lütfunda bulu- nursanız siza çok minnettar kalacağım. Arkadaşlarım oyunumu vasatlan aşağı ; fakat sizin gibi salâhiyettar bir ustanın ağzından yaslışlarra'n ten- kid edilmesini işitmek bana çok feydah olacaktır. Hatalarımı söyliyeceksiniz de- gil mii Gülerek peki söylerim, dedim. Oyunumuz ilerliyordu, zonda idik. Bizim 10, dizer tarafın 24 sayısı vardı a vs3 Yav » 05 $ RDIo57 Şi Gc Şa c Dı RD1W8 D98 v AVv96 Sork kü verdi ve pasla geçli Ce- Dubda oturan Ortağım sanzatu deklâre etti. Gerb ve şimal pas dedi, sark iki pika 41. mukabele etti, Bayan Dee bu deklü- Tasyona negatiz bir konte bastırdı. rösln geçtikten sonra bir Jâhza düşün- “im. Ortağı Geklârasyon usullerine rioyetkâr oldufunu ve ihl deklâ- reyonlar un, e müş ve ai taki oy &vetis pa ve ortağım 4100643 RE“ “ 7 *t6? > 5 abe » v » — “ye vw »6? sün- ina göre iki pi- | yı tuttuğunu if- Benim elimde de oldukça yar- ardı. Pikalar çıktıktan san- lerde sağlam küğsdlarımız Halvuk! bizim için çık» ak mümkün idi, n dokur ieve yapmak part a imezdi ırilara göre en döğru dek- erik Üç sinekti, Bunun- ardımına güyenreek hin anzatı dedim, Müzayede ortağımda bayan küçük bir karo vurmağa grrbdeki <tile , bizi. arkadar pika çıkın Takat kâro çıkişile Yau- ha ağımı büyük bir inhizama uğratarak okarodan beş İeve kırdı. - Bu- yan Dee ilk iki karoya yerin iki karosunu verdi, Üçüncü ve dördüncü karo üzerine iki kupa attı, fakat beşinei karoda pek Türük bir sıkıntı geçirdiği zahiren görü- Tüyordu. Uzun bir düşünceden sonra pükanın iki- Misini yedi. Bu meşum hata Üzerine ımu- hasım taraf allı pika dahal aldı. Bizim cratk ta iki a-tan başks leve yapamadı Tabii bir hayli ceza verdik, fakat bereket versin muhasim taraf kontre etmemişti! Oyun bitince bayan Dee bir müddet rutu, Birsz sonra yavaş Ve fakat keskin bi rsesle sordu: Bay Lenz, pikayi tutmadan iki san- gti demeniz doğru muydu? Bunı verilecek iyi bir cevabım yoktu, tustum. O, devam etti: 8iz iyi bir oyuncu alabilirsiniz, fa- ket böyln feliketengiz deklirasyonunu- za bir mazeret gösteremezsiniz. Hiç şüp- heriz bende İyi bir sanzatu vardı; oyunu dn fena” oynamadım: Deha fazla leve yapmaklığıma imkân var muydı? Sayım bayan Dee dedim, deklâras- yonum - hakikslen mazeret götürmez; fa- | kat yerdeki vale Üçlü vale iki boş) pis kaya dokunmamış olsaydin:z. pikayı tu- | tar ve hiç olmazta dört leve daha kur- | tarmaş olurduk. — Vale üşlünün el tutacağına aklım x ve sizin gibi bir oyuncunun bunu si hakikaten gülünçtür. üzerine bayan benden ayrıldı, baska misafirlerin yanma gitti, oturdu. Bayanın hiddetinin geçmesi epi uzun sürdü. Evin sahibesi benn bayan Dee'nin hasta olduğunu, asabi bir hastalık ge- çirmekte bulunduğunu söyledi ve benim gibi ciddi oyuncu ile ayni masada oyna- masma müsaade ettiğine müteessir oldu. Biraz daha öleden beriden görüştükten sonfa mazeret serdederek ayrıldım. İki Gene sonra lokuntaşın birinde ar- kadaşımla” yemek . yiyordüm. Arkadaşım beni “dikkatle süzen bir bayanı gösterdi. Baktım, bakışlarımız karşılaşınca gülü. Bayah- Dee'yi “tanımakta güçlük çekme- dim ve hemen yanına gittim. Yanında oturan Kocasinı bana takdim etti ve ko- tasma? «Sevgilim “dedi, iste sans bahsettiğim müthiş ovunev. “Bir kaç- sene evvel elim- de çok gürel bir kâğid vardı ve bana dö- nerek: *O zaman 'size söylediklerimi ha- tırlıyor musunuz? Mister Deng sisi: ya- kmda bize bekleriz, sıksık geliniz. Briç partisi yapalım. ve gülümşiyerek: «Sizinle birinel defa briç'oynadığım 2a- Yan ciddi bir rahatsızlık geçiriyordum. Asabiyete kapılarak sizi müteessir ode - eek, kalbinizi kıracak sözler sarfettim. Her halde beni afledeceğinize eminim... Tas- dik makamında büşımı salladım. O, de- vam etti: 440. Çok teşekkür ederim. Ben. “kendimi mükemmel “briç oynar zannedi- etm Karadenizden şimal denizine.. Yakında vapurla bir taraftan diğer tarafa gitmek kabil olacak Yeni kanallar açılıyor, Viyanada büyük bir liman yapılması için şimdiden işe başlandı Almanya on allı senedenberi dün- yanm en büyük seyrisefain kanalımı vücude getirmeğe çalışıyor. Bu kanal ren, ve Tuna nehirlerini biribirine bağlıyacaktır. Yani Tunada işliyen en büyük vapurlar bu kanal vasıtasi- le Main ve Ren nehirlerine de geçe- bileceklerdir. Binaenaleyh Tuna Ka- râdeniz ağzından hareket edecek bü- yük bir vapur Romanya, Bulgaristan, Yugoslavya, Macaristandan geçerek Almanyayı baştan başa katedip Hol Yanda da Şimal denizine çıkacaktır. Avusturyanın Almanya ile birleş- mesi üzerine bu kanalın ehemmiyeti bir kat daha artmış oluyor. Çünkü Almanyanın şarkından gürbine kadar bu kanal memleketin nak'iyatı için şah damarı olacaktır. Ren ve Tuna havzalarının bir ka- nal ile birleştirilmesi düşüncesi yeni bir şey değildir. Bin sene evvelinde bile o zamanki birinci büyük Alman- ya imparatorluğu nehri birleştirmeğe lüzum görmüş ve plânlar hazırlan- mişta. Şimdi bu kanal Almanyanın sana- yi merkezi Ren havzasını ziraat ve maden islihsali sahası bulunan Tuna havzasına bağlıyacaktır. Karadeniz- den Şimal denizine kadar aktarmasız vapurların gezmesi ve yük nakleyle- mesi iktisadi noktadan son derccede mühimdir, Böyle muazzam bir seyrisefain yo- Junun vücude getirilmesini Almanya Umumi Harbde ciddi olarak düşünme- ge başlamıştı. Harb esnasında büyük yapurların işliyebileceği yol Aşelen- burga kadar uzatılmıştı, Fakat müs- takilen kanalın inşası 1922 senesinde başlamıştır. Almanyanın en büyük su tesisatı- nın bulunduğu Passau civarındaki Kohlet mevziinden itibaren kanal açılmağa başlamıştı. 1927 senesinde Main nehrinin etrafında suları derin- leştirmek işine başlanmıştır. Bu ame- liyatın yukarıda söylediğimiz Aşen- burgdan Lengfurta kadar olan kısmı pek çabuk ikmal edilmiştir. Suların tesviyesini yükseltmek için yedi nok- tada kapaklar yapılmıştır, Şimdi kanalın ikinci kısmı yapılı- yor. Bunun Lengfurt ile Nürnberg arasındaki 75 kilometrelik ilk kıtası bu senenin yaz mevsiminde İkmal eği- lecektir, Daha sonra Nürenberge doğ- ru olan ikinci kıtasına başlanacaktır. Kanal ikmal edildikten sonra bü- yük seyrisefain yolu Mayansta Ren- den başlıyacak ve Frankfurt Ammayn üzerinden Mairi nehrini takib ederek Bamberte varacak, butadan suni Kâ- nalı takib ödetek Belirgriese müntehi olacak ve büradan Altrnühleyi takib ederek Kehihöime uzanacaktır. Kehiheimden itibaren "Tunayı takib ederek Regensburg, Passau, Linz ve Viyanayı geçerek Pressburgda büyük Almanya arazisinden çıkacaktır. Bundan sonra Peşte, Belgrad ve İb- rail üzerinden geçerek Karadenize müntehi olacaktır. Son zamanlarda Main nehrindeki yeni yolda seyrüse- ferin çoğalmış olması kanalın âtisi için iyi bir alâmet addedilmektedir. 'Tunanın. büyük limanları Viya- na, Linz, Passau ve Regensburg bü- yük bir münakale şebekesini teşkil edecektir, Geçen sene Frankfurtta ih- raç ve tahmil olunan ticari eşya üç milyon tonu bulmuştur. 1935 senesin- de ancak iki milyon 119 bin ton idi, Regensburg ve Possau llmanların- da Umumi Harbden evvelki senelerde Karadenizden şimâl denizine kadar tondu. Bu miktar giçen sene bir mil- yon tona baliğ olmüştur. Linz lima- nındaki miktar dahi iki misline baliğ olarak 150,000 tonu bulmuştur, Viya- na limanında harbdön evvel ihrac ve tahmil olunan eşyanın miktarı 1750000 ton iken son senelere bir milyon to- na inmişti. Mareşal Göring âhirer Viyanada söylediği nutukta Avusturyanın ikti- sadi cihetten Inkişafını temin için olan nehir yolunu gösterir harita alınacak tedbirler arasında Ren - Ma- in « Tuna büyük seyrisefain hattının ikmali olacağını ehemmiyetle kaydet- mişti. Mareşal Viyanada gayet büyük bir liman tesis edileceğini de söyle- mişti- Bu limanın inşasına şimdiden başlanmıştır. Yeni Ilman Viyananın civarındaki yerleri işgal edeceğinden bu şehrin belediye hududu dagenişletilecektir. İhraç edilen Fıstıkların kontrolüne başlandı Gaziantebin ağaç, çiçek ihtiyacı sam 5 lm mami ae, Şehir fidanlığının seri Gaziantep (Akşam) — Cumhuriyet idaresi, senede vasat! bir hesapla mem- lekete bir milyon liralık döviz getiren fıstıklarımıza lâyık olduğu ehemmi- yeti vermeğe başlamıştır. Bir taraftan fıstıklara zarar veren haşerelerle mücadele yapılırken, di- ger taraftan da her sene mahsul ver- meleri çabuk yetişmesi gibi noktalar üzerinde tedkikler yapmak için şeh- rimizde bir fıstık istasyonu açılmış- ihrac ve tahmil edilen eşya: 963000 | tır, yordum. Bunda pek fazla aldandığımı'o o Zamandanberi anladım. Hatırlıyor musu- Fıstıklarımızın her yerde gördüğü .yüksek rağbeti düşürmemek, ticaret nur? O'sansatu oyununda ne kadar içeri | sahasını genişletmek için ticaret oda- girmiştim. Bunda hatanm tarıamen bâ- | -mız, iç ve dış piyasalara ihraç edile- na mid olduğunu eminim. Fakat siz ge- ne bize geliniz, arasıra beraber bana hatalarımı söylersiniz.» cek fıstıkların Kontrolüne başlamış- tir. Bir tallmatname ile ihraç edile- Müseakiben yüzünü buruşlurarak mu- |- cek fıstıkların evsafı tayin edilmiş, rildandı: «Fakat vale üçlünün el tutacağına be- “nl dnamdıramazsınız!...> “bu evsafa uygun olmıyan malların - O Ahracını menetmiştir. Pıstıklarımız, için bir şehir fidanlığı kuruldu ye tidanlik memuru B. Seydi ticaret odasınca muayene olunup çu- valları damgalandıktan sonra ihraç edilecektir. Damgasız fıstık çuvalla- rının ihraç edilmemsi için Devlet de- miryolları ve Jimanlarile gümrük müdürlüklerine tebligat yapılması İktisad Vekâletine arzedilmiştir, Gaziantep belediyesi, imar plânına göre şehirde kurulacak park ve bah- çelerle yolların ve şehrin cenubunu çevreliyen tepelerin ağaçlandırılma- $ına gereken fidanları yetiştirmek Üze- re bir fidanlık kurmuştur, Sekiz on evlek bir sahâyı kaplıyan bu fidan- lığa Iki senedenberi süs ağaçları da dikilmektedir. Fidanlık önümüzdeki seneden itibaren şehrin fidan ihti- yacını karşılıyacaktır. Bu fidanlıkta park ve bahçeler için çiçekler yetiş- tirilmiş ve bu çiçeklerin kışın mu- “hafazası için bir ser yapılmıştır. imar) keiki abe yi ge gü mi kğ Böl a pm slm ağarkın güneşi güzeldir. Fakat Türkiye- mizin güneşi daha güzeldir. Onun dağ- larımıza, denizlerimize, yeşil ovalarımıza döktüğü ışık başka renk, başka güzellik, başka sıcaklık verir. yabancılar bu güneşi Yurdumuza gelen ne kendi memle- n başka yerlerin- er, Fakat bizde bir güneş daha vardir ki bu da onların başka yerlerde eşini görmedikleri bif şeydir. Bu, Tür yet güneşidir. mızı tablolağ» Şu yukarda gördüğünüz bşallk, Ar Yumuzda küçük bir köy okulunda, yağ» ları on üçü geçmiyen, kk İsra yerindim. Bahsetliğim köy (Salihli) dir, Kemali ye kazanın «Altı köyler» inden - biridir. Tarih ve efsanelerin hâlâ sularında uğul- dıyarak aktığı Fırattan bi uzakta, çi çekli dağların kucağında küçük bir kö; Mektebin * ökütina ve idaresini yıllar- danberi - kudretli ve başarıcı elinde bulan öğretmen bay Mehmed Ali, yalnız Salih- Tinin değil, yakın Köylerin çocuklarını dâ, iyi bir ev bübast gibi, oküluna toplya- rak sevgi ve disiplinle yetiştirmekle, on- lara Cumhuriyet rejimimizin . prensipleri-. ne en iyi uyan bir kültür ve terbiye ruhu vermektedir. Köylerimize ve köylülerimize - “büyük 4 bir ehemmiyet o veren Cumhuriyetimi tahakkuk eden ülk bir örnek bileceğini ve yehi güneşimiz kültür tar- lasında neler ve mal eytiştirdiğini yurd- daşlarıma göstererek onların da göğsünü kabartacağı işin — (Salihli Okul gazetesi) başlığını (Akşam) sütunlarına koymak- Konya belediyesi 90 bin lira istikraz ediyor Ankaradan dönen Konya belediye reisinin beyanatı Konya (Akşam) — Belediyeler ban kasından 90 bin liralık bir istikraz te min ederek Konyaya dönen belediy reisi bana şunları söylemiştir: «— Ankaradaki temaslarım netice sinde belediyeler bankasından 90 bin Ii ralık bir islikraz temin ettim, Bu işe ait muamele bugünlerde ikmal edile- rek bu para belediyemiz emrine Veri- lecek ve daha evvelden , kararlaşmış Olan işlere ve alacaklılara tevzi edile- cektir, imi Belediye bu şeralt dahilinde mali vaziyetini tanzim etmiş sayılabilir, Şu günlerde 938 senesi bütçesini hazırlar makla meşgulüz. Yakmda Belediye meclisini içtimaa davet edeceğiz » Konya belediye reisi şehir plân ve haritası hakkında da şunları söylemiş- tir. «— Şehrin halihazır haritası için Dahiliye vekâleti imar heyetile görüş- tüm. Bu sene 938 bütçesine ilk taksit olarak 6 bin lira konulmasını karar- laştırdık. Haritanın tanzimine başlan- mak üzeredir, Haritanin bedeli iki se- nede ödenecektir. İzmirde ipek böcekçiliği inkişaf ettirilecek İzmir (Akşam) — Vilâyetin Ödemiş, Tire ve Bayındır kazalarında her yıl mühim miktarda ipek istihsal edilir. Ziraat vekâleti, bu kazalarda ipek bö- cekçiliğini inkişaf ettirmek için ted- birler almış, halka parasız, iyi cins ipek böceği tohumları tevzi ettirmiş, ayni zamanda fenni ipek böcekçiliği öğretmek için bir de kurs açtırmış- tır. Kurstaki dersleri, ilk! tahsillerini bitirmiş-köylü gençler takip etmekte- dirler, Haftanın muayyen -günlerin- de köy kadınları da kursa iştirak ede- ceklerdir. Bu suretle kısa bir zamanda, wilâyetin ipek istihsalâtı yükseltilmiş olacak ve bunun için lâzım gelen ted- birler alınacaktır. 2 Feci bir ölüm Akşehir (Akşam) — Akşehirin Si- Tay köyünden Velinin üç yaşlarında» ki oğlu feci bir şekilde yanarak ölmüş» tür. : Çocuk evde yalnız kaldığı bir sire- da ateşle oynarken eteğinden tutuş- muş feryadını etraftan duyanlar yes “tişinciye kadar yanmıştır. e Prem mm fiz baka pisi <i vam * epi BEJIMSBESSSEL DERRESSLEHSERFE na24 BE VE E3S$EUEEHE a KSEr