DÜNYADA OLUP BİTENLER Brezilya Alicengiz oyunu Lâtin Amerika ülkelerinin yüzölçü- mü bakımından en büyüğü, doğal kaynaklar bakımından da en zengini olan Brezilyada, geride (o bıraktığımız hafta içinde, son yılların bütün ge- tirdiklerini değiştirecek nitelikte, kan- sız bir hükümet darbesi oldu. Brezilya nın içinden bir türlü (o kurtulamadığı Ortaçağ düzeninden faydalanan too- rak ve büyük sermaye sali mutlu azınlıkla kendilerini körükörü yasayı korumakla görevli sayan, ordu ileri gelenleri birleşince, halkçı bir politika izlemekle övünen Başkan. Goulart iktidardan ayrılmak ve Uruguaya sığınmak zorunda kal- dı. Brezilyanın kuzeyinde (o yaşayan kudretli ve zengin Sam Amca da bu bütün kalbiyle destekleyip tık herkes için bu olup - bittiyi ka- bulenmekten başka çare kalmıyordu İşin aslına bakılırsa, (o Brezilyada son yıllarda olup bitenleri Sam Amca uzun bir süredir büyük bir endişeyle izliyordu. İkinci Dünya (o Savaşından sonra Brezilyada iş başına gelen bü- tün başkanlar, sanki yapılacak başka birşey yokmuş gibi, ilk iş olarak ül- kenin sosyal ve ekonomik düzeninde değişiklikler yapmak istemişlerdi! Oy- sa bu düzenin iyi kötü devam edip gitmesinde kudretli Sam Amcanın bü- yük çıkarları vardı. Eğer Brezilyada mutlaka yeni bir düzen kurulmak is- teniyorsa, bu. Amerikan çıkarlarına dokunulmadan yapılmalıydı. Zenginin malı, züğürdün çenesi A merika Birleşik Devletlerinin Bre- zilyada zedelenmesinden korktuğu çıkarlarının başında, hiç şüphesiz, bu ülkeye amerikan özel teşebbüsü fından yapılan 2,55 milyar dolar tuta- rındaki çeşitli yatırımlar dir. Bu yatırımların gu, ne yazık ki, üretim alanına değil, nun yanısıra, başlıca ulaştırma (o ha- berleşme ve enerji kurumları da A- merikalıların elindedir. Bugün büyük bir gerilik içinde bu lunan Brezilya milli ekonomisine bir çeki düzen vermek isteyen her yöne- tici, ilk önce, bu kurumların devlet- i karşılaşmakta- dır. İkinci olarak, Brezilya ekonomi- sinin amerikan bağlılığından kurtarıl , diğer devletlerle de ticaret bağ- ları kurulması gereği (o belirmektedir Oysa Amerika Birleşik (Devletleri bu AKİS/26 Goulart ve eşi devrilmezden önce Görünen köy her iki gereğe karşı durum almış- ır ne Brezilyadaki amerikan ser- mayesinin tasfiyesine, ne de Brezilya- nın kendinden başka bir devletle tica- ret bağları kurmasına taraftardır. Ge- çen hafta işbaşından Oo uzaklaştırılan Goulart'dan önceki başkan Kubitcehk — Sam Amcanın bu isteklerine (o aykırı davranışlarda bulunduğu için obüyük baskılar altına alınmış, en sonunda istifa etmek zorunda kalmıştı. o Anla- şılan Goulart bu baskılara karşı ko- yabileceğini sanmış olmalı ki, önce 1962 yılında amerikanların elindeki Telefon ve Telgraf kurumunu Oo dev- letieştirmiş, sonra da. bu da yetmi- yormuş gibi. Batı Avrupa ve Demir- perde gerisi devletleriyle sıkı o ekono- mik bağlar kurmaya çalışmıştır. Amerika Birleşik Devletlerinin ba- şında Kennedy gibi ilerici bir Başkan olduğu sürece, Goulart'ın bu davranış- ları kendisi için acıklı bir sonuç do- gurmamıştır. Fakat Kennedy'nin ye- rini Johnson aldıktan sonra durum değişmiştir. Daha yönetiminin ilk gün lerinde Washington'dan gelen haber- erde. Başkan Johnson'ın devrimci tu- tumlu lâtin Amerika ülkeleri (o karşı- sında daha sert davranmak © taraflı- sı olduğu bildiriliyordu. Bu haberler gerçi o zaman önemle yalanlanmıştı. fakat Brezilyada geçen hafta olup bi- tenler bunların hiç de yalan olma- dıklarını açıkça Ortaya koymakta- d Amerika olaylarını dikkatle ize- yen çevrelerde söylenenlere sa. Başkan Johnson'ı Goulart yöne- timine karşı çeviren en önemli olay Brezilyadaki petrol e devletleştirilmesidir. Bu olay kanın petrol şirketlerinin o zamana kadar Brezilyada pek tıkırında giden işlerine önemli bir darbe indirmiştir. Bu şirketlerin en kodamanlarının, Te- xas'lı olduğu unutulmamalıdır. Bilin- diği gibi. Johnson da Texas'lıdır. Ayranı yok içmeye JA erik yöneticilerini o Goulart'a karşı çeviren olayların bir da, Goulart'ın dış politikada mak istediği yeni tavırdır. Amerika- nın dümen izinde gittikçe dünya dev- letleri arasında gerekli yeri alamıya- cağını düşünen Goulart, tarafsız bir dış politika izlemek istemiştir. e Bu- nun en önemli belirtisi, Küba ve Ko- münist devletler karşısındaki (o tutu- mudur. Goulart Kübadaki Castro Yö- netimine son verilmek için kuvvet kullanılmasını hiçbir zaman isteme- miş, her milletin kendi iç işlerini yö- netmekte, başına istediği kimseyi seç mekte hür olduğu ilkesini savunmuş tur. Bundan başka, Goulart, okomü- nist ülkelerle sık ticaret bağları, da kurmuş, bu arada kahve karşılığında