4 Temmuz 1936 Tarihli Ağaç Dergisi Sayfa 3

DİSİPLİN NEFRETİ — Dünya hakkında bir kaç ma lümatı olan, askerliğini yapa cağı zaman, bir hizada dur- maya mecbur olduğu insanla- ra şöyle bir hakar. Sağında ve solundaki Mehmeiçikleri bir süzer we derhal kendisini, 6 kalıba sığmayacak, o nizama tuyama” yacak bir hüviyet farzeder, Ar- fk korku belüsile aşırı bir iHa- sıraya girmeyecek, © atsizlik göslermese de ufacık, minicik, terslikler ve uygunsuz- huklar halinde umumü nizama boyna çaparız verir. Tüfeğini malrasını başka eline alır, İers asar, ayağını bozar, falan, falan... Eğer bu adam bildiği şey- leri tam bilse we tam hir şah siyet örgüsüne sahip olsaydı, ya içinde bulunduğu nizamı yeni bir nizamla değiştirici bir hamleye girişecek, yahut da o nizam içindeki rolünü idrâk edip © rol içinde silinmenin we o nizamın islediği kadar şahsiyet sahihi olup gerisini saklamanın sırrını kavrayacak ve bu fedakirlığın kendisine derin zevkine kavuşmuş ola caktı, Bu misali edebiyat ve fikir ahlakımızın her köşesine fat. bik kabildir, Üstelik orada as- kerlik otoritesi de olmadığı için disiplinsizlik ayın on dör- dü kadar inkişaf halindedir. Salâhiyet, menki, yaş, kıymet, bilgi gibi hiç bir kumandanın hatırı sayılmaz. Disiplin fikrini anlayabile- cek adam, kendi kendini disip- lin alfına alabilecek adamdır. Kendi kendine teklif “ede ceği disiplinle beraber, haşka- sının teklif edeceği her türlü disiplinden okaçanların, ma- halle arasındaki bir arsada ve dört ayağı havada, yuvarlanan hür bir eşekten farkı yoktur. METHET METH EDEYİM — Bu formulü açığa vurmuş olanlar bile vardır. Çekinme- den söylerler : Beni methedeni ben de methederim. Bu medil- fen maksat, Jisandaki kaha medih kelimelerini herhangi hakkında kullanmaktır. Yoksa o kelimelerin hir araya gelmekle kuracağı bir görüş terkibi düşünülmez. Kelimele- rin kendi kendilerine | taşıdık- ları ömiyane deliler kâfidir. (Güyük, parlak, eşsiz, kudretli orijinal, derin) sıfatlarının her biri, delâlet ettikleri hakikati hiç de izah etmedikleri halde, insanların güya birbirlerini i- zah etmelerine yardım ederler. biri Buna benzer kelimelerden birile okşanmış bir insan, çakıl taşı kadar bol olan ve kullanılır. ken hiç düşünme zahmeti wer- meyen bu kelimelerin bini ile mukabele eder. Karşılıklı melih bir keli- melerle dolu kurnanın suyunu las tas birbirinin başına döker- kurnasına otururlar, ler. Böyle bir medihten zevk duyacak ve onunla sanat gu- rurunu doyuracak adama Al lah acısın 1.. HAFİYELİK — Yıldız sa- rayının şimdiki atmosferi, harp bilgileri - akuyan Oo zabitlerin temiz nefeslerile dolu... Fakat edebiyat ve fikir âleminin hü: vasını soran var mı? Amatör hafiyeler o halinde, o şahıslar arası hafiyelik yapanlar ol- duğu gibi, bu işi yarı resmi: leştirmiş olanlar da vardır. hir Jikir, bir yazı, bir mecmua hakkında, el altından, aldkalı farzettik: leri ve dostu oldukları Bir adam, fas kam sahiplerine haberler gü. fürtür, tefsirler yaparlar.. karakferler çizer ve Hakikat cevheri kodar tize- rinde ihtilafa düşülen ve her insana göre ayrı şekil alan bir şey war mıdır? Veyl... hafi- ye tipinin çizdiği dünyayı ha- kiki dünya diye kabul edecek adama 1... : Belki her işle hafiyeliğin pratik bir faydası olabilir, Jakar fikir işlerinde asla !. Çünkü (Oofefsiri o yapılan adam, bir fikir ve hir dava sahibi ise, hafiyeye ne lüzum var ? Davasını © söyleyecek, o haykıracak ve duyulmasın- dan korkmak şöyle dursun, duyulmamasından ürkecektir. Eğer hiç bir şey söylemi- yecek, kendini gizleyecek, da- vasının dilini kesecekse o za- man kendi kendisini yok edi: yor we hir millet bütünü için de, 17 milyon kişide bir kişi- den farklı olmak istemiyor de- mektir. O takdirde zaten var olmayan bir adamı var gibi göstermek neye, ve cemiyet ce arşivinde sanki her ferdin vir- dan fotografı tamam da onun- ki eksik gibi bir gayret niçin? Fikir hafiyesi, yor musun ? Senin ahlâki seciyen üze- rinde kelime bile Fakat rolünün ne kadar man: tıksız ve İüzumsuz olduğunu gör de yalnız bu bakımdan w- fan ! beni dinli: bulamam. Necip Fazıl KISAKÜREK 2