AĞAÇ GOETHE'DEN AYRILIRKEN «Science » eşiği yeçebilir mi ? An3r& Suarâ&s En büyük yüneh var olmak yünahıdır. Vücudundan geçtin, kurtuldun ve hikmetlerin hikmetini buldun. Lâedri Ey ünan yüreğinin önrenmeye değen tek endişesi.. Saint François de Sales I Halbuki Goelhe için, böyle bir ümit ve böyle bir endişe kadar gülünç bir şey yok- lur. O, metafizik can sıkıntısına, şüpheye, en derine gilmeye, bhulâsa zekâsının rahatını kaçıran, onda ihtirasların fırtınasını uyandı- ran her şeye karşı yabancı idi. Allah tara- fından yenilmeye bile râzı ol- muyordu. Kendisinin dediği gibi, varlığına ıstırap veren duygu ve fikirleri hemen sanat kalıbına döküyor, içinin huzu- runu bulmak ve varlığile uyuş- mak çarelerini arıyordu. Bu- nun içindir ki “ bütün eserle- rim, büyük bir itirafın parça- larından başka bir şey değil. dir, demişti. Böylelikle hislerinin taş- kınlığı sanata dönüyor ve ar- list dünyasıni yaratınca, adam artık ıstırap çekmiyordu. 1l O, dini, cılızlar, hastalar için bir değnek sanıyordu. Ruhunun selâmeti yolunda Allaha değil varlığına güvenmekte idi. Kendine sahip olmaktan büyük arzusu yoktu. Hiç bir şeye benliğini hesapsız verdiği görülmemişlir. İhtiraslarının sonuna kadar gitmeyi yarat- lığı kahramanlara bırakırdı. İntiharı düşünen Goethe değil, Werther'dir. Hakiki Werther ise en asil ihtiraslarını bile boğmaya ve onlara hâkim olmaya çalışır. 1 Dünyanın en katı yürekli adamı Napo- idon, heybesinde Werther'i Mısıra götürüp, ağlayarak dokuz defa okuyabilir. Madame de Stağl “ Werther en güzel kadınlardan fazla intihara sebep olmuştur ,, diyebilir. Madame Hohenhausen'in oğlu, Bonn'da Werther'in kenarına “ ey Allahın dâlıii ya- ratlığı ve İnsanları terbiyeye memur ettiği adam, elbette Allah sana verdiği istidadın hesabini soracaktır ,, cümlesini yazarak, bey- nine bir kurşun sıkabilir. Ve bir gün Goet- he'nin bahçesi kenarında, ce- binde Werther, intihar etmiş bir genç kız, onun gözleri ö- nünde sudan çıkarılabilir. Bü tün bunların ne ehemmiyeti var? Gocthe'ye göre Werther, aziz nefisciğini kurtarabilmek, kâinata ve insanlara karşı gra- nillen sert kayıtsızliğinı sür: dürebilmek için, alınmış bir müshilden başka bir şey değil- dir. Müshil tesirini yaptı ya, ge- risinden ona üe? GOETHE IV Goethe, sonunda Allahı bulurum, yahut kendimden başkalarını da severim korkusile, hiç bir meseleyi hislerile halletmek istemezdi. En büyük meziyeti kendini inkârdan ibaret akıl ile, yalnız âlet yapmaya yarayan fen, onu doyurmaya yeliyordu. İşte; yüreğinin ne kadar taştan olduğunu, gösteren Madame de Stein'a yazdığı mektuptan bir kaç satır: “ Dün gece yalmış uyumak üzere idim. Philippe bir mektup getirdi. Lili'nin evlendi- ğini haber veriyordu. Öbür tarafıma döndüm ve uyudum. » Lili, onun bütün bir yıl çıldırasıya sev- diğini sandığı ve yarı resmi nişanlandığı, sonra bir takım para meseleleri yüzünden ansızın bırakıp kaçtığı ve hâlâ sevdiğini söy- lediği, kibar, gün görmüş bir ailenin kızı madmazel Schoenemann idi.