yy ane Ba AĞAÇ /ANAT < FiKİR < AK/İYON ALLAHSIZ DÜNYA Yıllardır insanlık derin ve sinsi bir dert çekiyor. Bu dert sinirleri bozuk bir mirasyedi oğlunun iç sıkıntısı, Mirasyedi çocuğu, gözünün bir işaretile yer yüzünün bütün çeyizlerini ayağına serdirebileceği halde hiç birisile avunamıyar. Lâstik toplarını ısırıyor, renkli balonlarını iğneliyor, motörlü fillerini, pervaneli atlarını yerlerde süründürüyor ve bütün zenginliklere arkasını dönmüş, bir pencereden, bir türlü kendisine kadar gelemiyen güneşin toprak üstündeki altın lekelerini seyrediyor. Bu hastalık, masallardaki dünya güzeli şehzadelerin hastalığı gibi bir şey. Başında bin daktor ve üfürükçü, bin hokkabaz ve falcı çare arıya dursun, o günden güne fenalaşmakta. iz Deniz aşırı bir memlekette bir takım kardeşleri tuhaf bir ülke kurdular. Evleri etfaiye merdivenlerinden, gökleri arı kovanlarından, sokakları, üstünde binlerce biçağın işlediği bileği taşlarından farksız. Orada, uzun boylu, cam gözlü, dört köşe omuzlu, az konuşan, konuştuğu zaman da kurbağa gibi sesler çıkaran bir insan örneği peyda oldu. Suratı yoğurttan daha çizgisiz olan bw tipin ne zaman ağladığı, ne zaman güldüğü, nezaman heyecanlandığı belli değil. Yalnız bir paspasın üstünde, yumruklarına deriden bohçalar sarmış iki çıplak insan boğuşurken, milyonluk kalabalıklar karşısında, bir takım kısa pantalonlu çocuklar meşinden bir yuvarlağı koğalarken, iki lâstik tekerlekli araba 80 derece meyille bir virajı dönerken gırtlağından naralar boşanıyor. Ufak bir ameliyatla aşka ait her kahırden kurtulmuş harem ağaları gibi, içinin bütün zehirlerini sinirlerile beraber sökdürmüş olan bu insan örneği, onca teselliyi cematlaşmakta aramanın korkunç misali. m Beri tarafta, şarka doğru, bitmez ormanlar ve sonsuz stepler memleketinde başka kardeşleri, yıldızların bile duyduğu bir çığlık kopardılar. Yeni cami merdivenlerinde, asker terhislilerine leke sabunu satan işportacıların kolay belâğatile dünyayı, asırları, medeniyetleri, milletleri ve sınıfları markaladılar. Bütün derdi bir demet soğan, bir şişe yağ ve iki saat istirahattan ibaret bir sınıfın ıstırabı, insandaki büyük ve mücerret idrak ıstırabının yerini almak istedi. O günden beri, kâinatı dört köşe gören bir madde telâkkisi, hadiselerin 1