İİ sar —— Kala. — PERİHAN . — ÖMER — Aim buğlkadın( - Hangisi — Şu köşede yalnız oturan.. Ha |, Değdi galiba. kadın değil mi 7, — Evet, ai enteresan bir tip. Ne güzel daha doğrusu güzellikği geçen bir hoş. luğu, değişikli iği var. Doğru ama. nasıl söyliyeyim. Hali pek acayip.. Sanki yaşamıyormuş gibi. Sahi. İşte asıl o tubafıma gittil.. Halbuki çok gene gibi duruyor. — Ancak yirmi beş yaşlarında.. Bu kadının hayatı hakkında kimse birşey De Herkes bir yığın “söz sö ylğs Ama bence bu Jâkurdıların min e doğrusu yok, Ayni saatte başka başka ağızlardan ölen sevgili bir koca» dan dul kaldığını, nefret ettiği biradam- dan ayrıldığını, veyahut hiç evlenmediği- ni duyabilirsin, Her ne ise bildiğimi birşey varsa bu kadın gördüğün gibidir; ne danseder, ne güler.. Zaten pekaz görünür. (Gö- ründüğü zaman da bir hayal gibi her- kesten uzakta, dalgın gözlerile biraz durur, yavaş yavaş uzaklaşır, gider.. Dinleyen dikkatle kadına bakarak, merakla söylendi: — Bu öyle bir halki e de pek belleai a Acaba nedir ?, mbilir|, Ağır e derd olsa gerek. — Bu yaşlarda baştan atılamıyacak derd pek yoktur Şu kadını bir dansa kaldırsam. — Sana dansetmez dedim |. — Bir tecrübe ederin pe Glurl Madem ki nasıl olsa kimse ile etmiyor, beni de reddederse fazlı mahcup yine uzun boyuna, geniş omuzlarına güveniyorsun ama, bu sefer bunların hiçbiri para etmez. Adam gülerek : — Yok Dedi. Yakışıklı olmasına, birçok parlak made ralar geçirmesine rağmen, I küstah değile 10 canim... mağrur Ve enden İstediğimi Kadınla dansetmek için gösterdiği ısrar, beğenmekten ve meraktan ileri geliyor; bir kere şansını denemek İstir yordu. buldu. Ve Kadına prezante edilmek üzere ilerlediler... Kadın, Ev sahibesini ayni dalgın hali ile oturu. yordu. Ev sahibesi; — Müsaade ederseniz bayan Meşide size Hulüsiyi tanıtayım. Deyince.. birden başını çevirdi: ah. babına gülümseyecekti.. Gözleri adama takıldı, ve bu gözler ürkünç bir şekilde irileşti. Zaten solgun olan rengi büs- Yüzünün bütün çizgileri söylemeden bakmakta devam ediyordü Hulüsi bu acayip vaziyeti düzeltmek için biraz eğilerek : — Da ısrarla nseder misiniz? Dedi Bu m kadının yanakları birden kızardı; gözleri parladı, yine karmadan kalktı, Dansetmeğe başladı: lar.. Fakat her zaman gayet iyi tango yapan Hulâsi, şaşırıp ayakları dolaşma» ması için, büyük bir gayret sarfediyor. du. Kollarının arasında tuttuğu vücut katılaşmış, elinin içindeki el soğumuş, terlemiş, ve ayni ateşli nazarlar yüzünde sesini çı” Perihan gazetesinde tefrika edilen (Gölge Çiçeği), (Beklediği Aşk) roman- larile ve birçok hikâyelerile der- hal büyük bir alâka uyandırmış, büyük bir okuyucu kütlesi edin- mişt. ( Yarım Ay) okuyucuları, bu sayıdan başlayarak her onbeş günde bir, bu genç ve ince duy- gulu yazıcımızın hikâyelerini, bu sayfalarda bulacaklardır. aa Ömer Cumhuri yet T ı İ e Nihayet Neşide İl rahatsız (ği yorum.. yan eli kadari di R ndimi biraz rür müsünüz?.. edi. Beraber çıktılar. Vestiyerin ği gelince beyaz kürklü man bosunuğu kadın, adeta hakim bir sesle sözlü — Sizin de alacak bir şeyinizi alın | Otomobile binince Hulü iye da dir yer ayırdı. O da hiç birşeyi | lemeden yanına oturdu. Bir zam sıntılara kendilerini vererek "su Neşide başını arkaya dayamıştı, biraz morlaşmiış olan gözleri kapı adeta yalvarıyormuş gibi, ancak bilecek kadar yavaş bir sesle söyl — Ronuşun... Hulüsi o kadar şaşırmıştı kür ogi söyleyin.. değil mi?. Onları sından kızıl pırıltılar çıkan alis pelerin gibi yayıldı.. İlk def di gülümsedi; fakat bu gülümseyiş wi bir adamın gülüşüne o kadar benii du kil.. Tekrar ekti: — Konuş.. Sesin bilsen ulif hoşuma gitti.. Neşide desene... İl Neşide.. Tekrar et.. hiç bıkmadan söyle. niçin durdu?, Ha.. damı kolundan tutup $ Hulüsi sersemlemiş, hatta ürk i oyuncağı mi Yavaş yavaş 8 DE bu < Ancak çok süslü i girdikleri zaman kadın elini bıraktı cendini geniş bir sedirin üzerine 8 muştu?.. emretti : ş — Şu radyoyu açın da gül” 1 şeyler bulun|, ine dalgınlaştı. Sonra birden: i — Keman orada duruyor çal i Dedi. | Delikanlı artan bir hayretle cevap * — Lâkin ben bilmem kil