Ne için içerler, sarhoşluktan ne beklerler ? e EE AL Sir Öğ ye lu elele ağleiezm si. dağ Numan bey düşünmek için içiyormuş! Bu zatın düşünceleri pek deri Ba) düşüncelerin içinden Aynştayn bile | çıkamaz — Allahım, sen muhafaza et cümlemizi! — Numan bey: Mütekaidindendir - fakat pek yaşı değildir - elli, elli beşlik bir zat - yirmi beş senedir her akşam içiyor - leksütlüğüne se- bep te bu içkisi imiş! Çünkü içince bir takım derin düşünce- lere dalıyormuş. Kiysfeli, tpi biraz eski filsoflara benzer - ken- disile her akşam oturduğu gazi- ronun bahçesinde görüşüyo.uz: — Efendim, bendeniz düşün- mek için içiyorum! — Nasi düşünmek? Arpacı kumrusu gibi Pis p's düşünmek için mi? — Hayır, dut yemiş ispinoz gibi mab?un me'âl düşünmek için!... Ah, bilsöniz düşünmenin, kendi kendine bir kenare çekilip İnsanın nefslle, kalbile, rubu ile baş başa kalarak düşünmesi ka- dar zevkli bir şey varmıdır ? Pu düşünce isterse hüzünlü düşünce olsun, yine o kadar tatlı olur kit... — Fakat bu halin sonu, git gide bir melankoliye dayanmaz mı, ber akşam insan kendi ba- şına düşüne düşüne kendini bir takım dipsiz malihülyalara kap- tırmaz mı ? Azizim sanki sizin malibülya dediğiniz nedir ki ? Eğer bunun aslını astarımı iyice araştıracak olursanız kâinatta omalibülyasız yaşayan kimseyi bulamazsınız! — Ama ber şeyin bir dere cesi var | — Tabii benimkide derecelil Ben de düşüncelerimde bu dere- ceyi pek aşmamıya çalışın. Hatta, bazen düşünürken düşü- nürken kazara bu dereceyi ge çecek, sınırı biraz öteye atlaya- cak gibi olurum, fakat derkal kendimi toplar, geriye dönerim! — Sınır dediğiniz ne sının? — Yani perdenin öte tarafı! — Hangi perdenin, karagöz perdesinin mi ? — Hayır kukla perdesinin! Alaymı ediyorsunuz? — Estağfurullah efendim, had- © dimiz mi? © — Perde dediğim yani tabiilik — ile gayri labilik atasındaki gecit. — Yansa ! Demek ki siz işi bazen o raddelere kadar ilerle- — tiyorsunuz ? — Eb, arasıra oluyor efendim! Meselâ, geçen akşam iskeledeki © gazinolardan birinin bahçesinde — hem içiyor, kem de şöyle gurup vakti derizi, çökü, ufku, karşı - düşünüyordum. : ; — Affedersiniz, sözünüzü, Fi- İorinalınım omakasile kestim, o sıradaki düşürceleriniz nelerdi aceba? ©, — Müsaade buyurun efendim, - söyliyeceğim : © Düşüncem kâinattaki varlıkla - yokluğa âit idi. Biz yoktan var — olduk diyoruz, fakat yoktan bir © şey nasıl var olur ve biz gene . yok olacağız, iyi ama aslen var olan bir şey sopra rasıl yok olur ? Ve gene biz kendimize EN .i . sırtları gözliyerek derin derin | varız diyoruz ama, hakikaten varmyız, yoksa bize mi öyle ge- liyor ? Düşüncelerim bunlardı. — Hakikaten derin düşünce- ler! — Derinki derin azizim! la- #an bir kerre bunlerim içine dal dımı... — Bilirim efendim kolay ko- lay çıkamaz! — Bahusus kafada manlı o'ursal — Artık hayal denizini kulaç- la dur değil mı? — Bak, ne güzel biliyorsunuz! Yoksa zatialiniz de vaktile böyle şeylerle zihnen biraz uğraştınız- mı? — Aman efendim, böyle de- rin meselelerle! Uğraşmak bizim haddimiz mi? — HalvEvet. ne diyordum? — Hakikatenbiz varmıyız, yok- sa bizemi öyle geliyor? Mesele- sinden baksediyordunuz! — Derken eferdim... Par- don, pardon... Yanıldım. şeyi düşünüyordum, Bir gün olup dürya yok olacık.. (Fakat dünya yok olduğu zaman... Şey, Dünya demeyelim de şuna, kâinat diyelim ! Kâinat yok olduğu za- aşağı — yukan biraz du- man Yaziyet ne olacak Bu gün miyonlarca oküreletden mürek- kep olan bu kâinatın havzsi, su- yu, ateşi hayatı nereye gidece:?, Mesele çok mühim değilmi efendim? — Öyle! — Evet Efendim... Bendeniz bunu doluya koyuyorum almıyor. Boşa koyuyorum colmiyordu. — Telefonla Fatin Beye Ab- tülfeyyaz Tevfik Beye fılân sorsa idiniz — Sorsam'ne olacaktı san ki? onlar bana dos doğru bir cevap vere bilecekler mi idi? Azizim bu meseleyi dünya kurulalıdan beri kimseler | halledememişte şimdi onlarmı edecekler? — O balde ne diye düşünüyor: dunuz? — Merak bu Efendim, merak! nasilki her kesin at merakı, köpek merakı, kedimerakı, ki- tap merakı, kumar merakı kadın merakı, para merakı gibi bir çok meraklar varsa bendeniz de bu dösünme merakı vardır. — Pekâlâ efendim... Sonra ne oldu, o akşam düşline dilşü- ne ne neticeye varabildiniz ? —Hç! Meseleyi evirdim çe- İ virdifa, evirdim çevirdim, evir- dim çevirdim, nibayet baktım ki zihnim allak bulak olmıya baş” ladı.., — Aman, Osman Peye! — Yoo! Bendeniz önce de söyledim ki böyle şeylere alışkı- mımdır, Dereceyi fazla taşırmam, perdenin öle tarafı görünür gö- rünmez hemen tornistan eder, geriye dönerim ! — Hiç şöphesiz o akşam da koşunuz Mazhar ! öyle yaptınız! — Evet beyim, öyle yaptım, baktım ki zihnim, ölü e tutulmuş salâpuryalar gibi sağa sola yalpalamıya bağladı. Hemen dümeni kirdım, önümdeki son kadehi de çekince : — Allahım sen muhafaza et cümlemizil deyip evin yolunu tuttum | VAKIT Yeni karar Hukukta Bir dersten sınıfta kalma yok Hukuk fakültesi müderrisler meclisi haber aldığımıza göre dün toplanarak, bir dersten sı- nıfta kalan talebenin, diğer ders- lerden notları üssümizanı doldur- duğu takdirde sınıfı terfi ede- bileceğine ve muvaffak olama- dığı dersin imtihanını bir sene sonra verebileceğine karar ver- miştir. Bu karar talebe arasında bü- yük memnuniyetle karşılanmıştır. Bahçekapıdaki yan- gın hakkında tahkikat Bahçekapıda birkaç gece ev- vel bir yangın baş'ang.cı olmuş itfaiye yetişmiş, yangını sön- dürmüştü. Yangıma çıktığı binada yapı lan tetkikat bitmiş, neticede 80,009 liraya sigortalı o'an bina- da çıkan bu yangında kast şüp- besi uyanmış, üç kişi hakkında- ki tahkikat evrakı, dün akşam Adiiyeye gönderilmiştir. Adliyece tahk'kat derinleşti- rilecek, ku tahkikat neticesinde hadisede kast olup olmadığı katiyetle anlam'acıktır. Sİ alaşkmii lera kanunu izahnamesi Ankara, 4 (Hususi) — Eylülün dördünde mer'ıyete giren icra ve iflâs kanununun. izahnamesi resmi gazetede neşredilmiştir. Lağvedilen ticaret borsası Ankara, 4 (Hususi) — Tarsus ticaret ve zahire borsası Vekiller heyetince lâğvedildi. mmm mm all Istanbul İkinci lera Memurlu- ğundan: Bir alacağın temini için Heyeti vekilece tasdik am makcuz olup paraya çevrilmesi takarrur &den ve tamamına (4325) lira kiymet taktir olunan Beyoğlunda Hüseyin ağa mahal- lesnde Tarla başı caddesinde atik 196-198 cedit 214-216 nu- maralarla murakkam ve tahtında dükkânı müştemil bir bap kâgir hanenin birinci açık arttırması 5-11.932 tarihine müsadif Cu- martesi günü saat |4 den 16 ya kadar dairede icra kılmacaktır. Asttırmaya iştirak etmek iste- yenler mezkür gayri menkulün kıymeti mubamminesi olan meb- lâğı mezburun yüzde yedi buçu- çuju nisbetinde teminat akçesi vermeleri lâzımdır. Hakları tapu sicili ile sabit olmayan ipotekli alacaklılarla diğer alâkadarların ve irtifak hakkı sahiplerinin bu haklarını ve bususile faiz ve mas- rafa dair olanla iddialarını ilân tari- binden itibaren yirmi gön zarfında evrakı müsbitelerile birlikte dai- reya müraçaatları lâzımdır. Aksi Merkez bankası me- taktirde hakları tapu sicilliğile sabit olmayanlar satış bedelinin paylaşmasından batiç kalırlar, Müterakim vergi ile belediye rusumları ve vakıf icaresi müş- teriye aittir. Daha fazla malü- mat almak isteyenler 931-5025 dosya omumarasına müracaatla mezkür mahallin evsaf ve me- sahayi sathiyesini bavi taktiri kıymet raporile 10-10 932 tari- binden itibaren daire divanha- nesinde asılı bulundurulacak olan arttırma şartnamesini görüp an- layabilecekleri ilân olunur. (4596) hi ir, 2 Balkan konferansına Bulgaristan girmiyor! Balkan konferansı Türk milli grupu önümüzdeki hafta içinde Trabzun meb'usu Hasan Beyin riyasetinde bir toplantı yapa- caktır. Toplantıda ayın on sekizinde Bükreşte ioplanacak olan üçün- cü Balkan konferansı için evvel- ce hazırlanmış olan ruznamenin bheyetimizi alâkadar eden mad- deler üzerindeki tezler hazırlana” cak ve bu konferansda Balkan Türk milli grupunu' temsil ede- cek omurabhaslar seçilecektir. Geçen sene İstanbulda toplanan konferansa Türk milli grupu na“ namına 38 murahhas iştirak et- mişti, Bükreş konferansına ise bizden 20 murahhas gidecektir. Dünkü sabah gazeteleri milli grupumuzun dün toplanacağını yazmışlardı. Bu haber yanlıştır. Toplantı © yukarda © yazdığımız gibi hafta içinde yapılacaktır. Diğer taraftan Bulgaristan bu seneki Balkan konferansına işti- rak etmemek huzusundaki ka rarında israr etmektedir. kumbarası EDE “Baş tarafı 1 inci sayıfada) di Talak Basi kaebere birin memnun musunuz ? — Memnun olmaz mıyım. Pa- ra biriktirineğe ' çalışırken ikra- miye de kazandım. — Eu parayı ne yapacaksınız? — Piyanoya merakım var. Bu para ile bir piyano alacağım. — Başka kardeşleriniz var mı? — İki kardeşim var: 9 ya- şında Perihan, $ yaşında Sevim. — Peki onlara hiç bir şey vermiyecek misiniz ? — Artan parayı gene hesabı- ma yabıracığım. Çünkü ben mektepte iken Perihanın kum- barasına bir lira fazla atmışlar. Benim hesabımda kırk beş lira olduğu halde onunki kırk altı lira etmiş. O zaman onun hesa- bı fazla iken mademki bana ara- daki farkı vermediler. Şimdi benim hesabim fazla oldu, ben de onlara vermiyeceğim. Artan para bankada kalacak. Yalnız alacağım piyanodan sırası gelin- ce onlarda istifade ederler. Neriman Zühtü Hanım dün İş Bankası İstanbul şubesne mü- racaat ederek yedi yüz elli lira- sını almıştır. Bu münasebetle talihli kızın bir resmini dercediyoruz. we ——— murlarına ziyafet Ankara, 4 (Hususi) — Merkez bankasının senei devriyesi mü- masebetile bugün banka tarafın- dan memurlara ziyafet verilmiştir. Şehir Ahtapotu Edebiyat o heveskârlarından Osman Müheymin Bey, ilk şiir- lerini bir küçük kitak halinde toplayıp © neşretmiştir. Kitabın ismindeki ilk manzumenin isi | olan Şehir ahtapotu kitaba da olmuştur ş isim İ © Gelen haberlere göre, Romi mmm mamanın namına İş bankası ! Kahve ve çay, yanın Sofya elçisi Bulgar haric ye vekilini ziyaret ederek Buk b garistanın üçüncü “Balkan kö feransına davetini bildiren m tubu vermiştir. Halbuki Bul ristap, komşusu olan bazı meni” letlerdeki oOEBulgar o ekaliyeti hakkında Okonferasnca verile! kararların © tatbik edilmediğini. ileri sürerek Balkan konf. / sına iştirak etmiyeceğini bildir” miştir, Romen elçisi bu seneki top“ lantılara iştirak etmemenin kon* feransa karşı bir nevi boykot#j” gibi telâkki edilebileceğini söy” lemiş ve Romanya ile Bulgaris” tan arasındaki dostane münase” betleri mevzubahis ederek böyle bir hareketin Romanya efkâri umumiyesinde iyi bir gözle kar” şılanamıyacağını bildirmiştir. Bulgar hariciye nazırı vekili Bulgar milli gurupu nezdinde teşebbüslerde bulunacağını vad* etmekle beraber gurupun karar” larına müdahale edilemiyeceğini söylemiştir. KİEL Bose azalıyor LZ SM, AZA EZA ald 4 (Baş tarafı 1 İnci sayfada) Memleketmizde şimdiki stok rükte, 2000 çuval birinci ellerdi geri kalanı da perakendecilerde olmak üzere 6 bin çuvaldır. Aynca evelce sipariş edilen ve memlekete gelmek üzere olag” 4 bin çuval kahve vardır. Bu hale göre, mevcut kahve stoku memleketin ve bilhassa Istanbulun bir aylık istiblâk mik- tarımı ancak karşılıyabilecek de” recededir. Kahve kontenjan İis- tesine ilâve edilmediği için kah». ve tacir ve perakendecileri ihti- yali bir tedbir olarak şimdiden kahve satın almağa koştukları için talep şiddetlenmiştir. d Alâkadarlar bu vaziyete. göre önümüzdeki ayın birinci üne den itibaren birinci 3 kab- ve mevcudu kalmıyacağım ve kahve: fiatlarının. birdenbire yük- . selerek bir buhran 5Gaş göstere“ ceğini söylemektedirler. , Çaya gelince.. 4 Çaya gelince; ee bir yılda bir milyon çay is“ tihlâk edilmektedir. Yalnız İstan “ hisar yıllık çay istiblâki 500 bin * odur. 75 bin kilo gümrükte, 30'bin kilo tüccar elinde, 10 bin kilo banka ardiyelerinde, 5 bin kilo yeni sipariş olmak üzere 120 bin kilo çay stoku vardır. * Bu vaziyete göre, 3 ki aydan itibaren hahveye #8” zaran biraz daha hafif olmak : üzere piyasada bir çay buhran başlaması çok kuvvetle mubte* meldir. ON Alâkadarlar buna mani almak için şu tedbirleri göstermekte” irler. i Gümrüklere gelmiş. olan ws” lın kontenjan listesine 'ilâve | edilmesi suretile gakmolaşi bil i memleketten , Demi mukabilinde ithali - vekâletin tensip ve müsaadesine müstenit emtea sırasında evvelâ kahve ve çay mazan itibars” alınmalıdır. : di GLASS SAYI TA ..ssu