Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
V dn> n Düşes dö Kent Paris'ten birçok tualetler aldı Kent Düşesi Paris terzilerine yeni elbiseler ısmarlamış. Söylendiğine gö re Düşes, bu elbiseleri Avustralyada giyecekmiş. Fakat Fransızlar, kendi terzilerinin elinden çıkan güzel elbi- seleri Avustralya'nın Kanberra şeh- rinde giymeden evel, Düşes'in, Lon- dra'da geyme fırsatını kaçırmıyacağı- nı söylüyorlar. Ve Avustralya'nın Kan berra şehrine Paris modellerini ya - kıştıramiyorlar. Kanberra şehri Avustralya'nın çok yeni vücude getirilmiş olan merkezi- dir. Bu şehir Sidney ile Melburn şe- hirlerinin rekabetinden doğmuştur. Hükümet, her iki —şehre birden yerleşemiyeceğinden, bu iki şehirden aynı mesafede ve ortalarında olmak üzere üçüncü bir şehir kurulmasına karar verilmişti. İşte, her tarafı uzun otlarla kaplı bir Avustralya ovasında Kanberra şehri böylece meydana ge- tirildi. Kanbherra'ya model şehri derler. Bu rada fevkalâde asri binalar vardır. Bahçeleri, adeta birer nebatat bahçe- sidir. Yirmi bin kadar nüfusu vardır. Birden bire yükselidiği için bu şehre mantar şehri de derler, l Üo M? Çocuklarınızın dişleri güzel değilse, bütün kabahat sizdedir BAbl Yuakarda: Havai mavi ve penbe renkte yünlüden bir tayyör — Çocuklarınızın dişlerine çok dik- kat etmeniz lâzım- dir: “İleride her şey yoluna girer,, deyip geçmeyiniz. Çocukları dişlerini yıkamıya — alıştır- mak için sizin e- nerji sarfetmeniz lâzımdır. Fakat, bu enerjiyi, — mühim bir iş için sarfede- ceğinizi — hatırdan çıkarmıyarak hare- kete geçmelisiniz. Çocuklar her yemekten son ra dişlerini yıkamı- ya alışmalıdır. A- ğızda kalacak yiye- cek — parçalarının tahammür ederek dişleri çürütmele- rine meydan ver- memeleri için en tesirli çare budur. Oldukça yumuşak, küçük ve ha- © fifçe iğri bir fırça seçmek lâzım- dır. Sert fırçalar çok defa çocukların, Parfömler ve erkek tipleri Hangi fip erkek hangi parfömden hoşlanır ? -—P arföm kullanırken u- nutulmaması lâzım ge- len bir nokta da, kullanılan kokudan erkeğin hoşlanması- dır. İşte size, bazı erkek tiple- ri için kullanılacak parfömler için fikir verecek birkaç tav- siye : Biraz mahcup erkekler için, nazik ve hafif bir koku seçerek bunu az miktarda kullanınız. İşlerinde dinamizm sahibi, hareke- ti seven, spordan hoşlanan bir erkek, daha ziyade sert ve ağır kokulardan hoşlanır. Hislerine çabuk mağlup olan biraz sinirli, entellektüel veya artist erkek- ler, ince, fakat tatlı kokuları sever - ler, Bir pervane gibi, bilhassa parlıyan İlkbahar - şa; pkaları hakkında bir ders Şapkalarınızı çehrelerinize yaraşacak şekilde seçiniz Yanlış şeylerden hoşlanan, poz ya se- ' ven erkekler için, bilhassa, hiç bir çi- çeği hatırlatmıyan bir koku kullan - malıdır. Her işte muvaffak olan ve bunu söylemekten hazeden erkekler için, durdukça kendini daha ziyade belli îdm bir koku kullanmak münasip o- 'ur. Sporu her şeyin üzerinde tutan er - kekler için, çok az miktarda, tazelik hissi uyandıran bir koku kullanmalı - sınız. İşinde tendrüst, kibar erkekler i - çin de, hafif bir hale gibi — saran hafif bir koku kullanmak yerinde ola- caktır. Bazı erkekler, fazla makyaj yapmış kadınlardan hoşlanmazlar, Bunlar i - çin öyle bir koku kullanmalısınız ki, © bunu, saçlarınızın tabıı kokusu zan- nedebilsin, Sevdiğiniz fakat size alâka göster- mez gibi duran bir erkek için de, şa- rap gibi başa vyran, fakat — bununla beraber hafif bir koku, onun dikkatini muhakkak uyandıracaktır. S / Güzel olmak için nazik olan, diş etlerinin yaral. I rına ve kanamalarına yol açarlar. Toz halinde değil, pat halinde o- e lan diş müstahzaratı kullanmak daha doğrudur. Esas olan dişlerin bembeyaz olmaları değil, temiz olma- larıdır. Toz halindeki müstahzarlar, dişleri aşındırabilirler. Mühim bir nokta da, çocuklara e ini şakuli bir tarzda fırça- lamalannı ogreımektır. Bu suretle dişlerin araları daha kolay ve daha te- sirli bir tarzda temizlenir. Çocuklarınızın, dişleriyle fın- . dık, ceviz ve sair meyvaları kır- malarına müsaade etmeyiniz. Arkası arkasına çok sıcak veya çok soğuk şey- ler içmenin zararlı olduğunu onlara anlatınız. Çocuklar dişlerini karıştırmak için iğne ve saire gibi mâdeni eş- ya kullanmamalıdırlar. Onların ağız- larında bir şekerle uyumalarına veya parmaklarını emmelerine katiyen mü- saade etmeyiniz. Küçük prenses'in ilk ipek çorabı İngiliz kıralının büyük kızı on üç yaşına bastı Bu münasebetle Londra da geçen cuma günü bayram yapıldı, devlet merkezi bayraklarla süslendi. İngiltere'nin müstakbel kıraliçesi Elizabet, on üç yamna girerek artık küçüklük hayatından kurtulmuş olu- yor. Geçen cuma günü, sabahın daha ilk saatlerinde kıraliçer kızı Elizabet'in doğum yılını kutlamış, on üç yaşının ehemiyetini kızına gizlice anlatmış - tır. İster kız olsun, ister kadın, herkes doğum günü kutlanırken hediye ister. Fakat müstakbel kıraliçe Elizabet, hediye olarak kitabı sever. Şahsi dost- ları onun bu merakını bilirler. Onun için on üç yaşına bastığı günün dahl hususi ları kendi Hd ne mühteşem kitaplar getirmişlerdir. Bu kitaplara bir göz atılınca, Prenses Elizabet'in hangi kitapları okumayı sevdiği açık olarak görülür. Fakat prensese verilen hediyeler a- rasında en güzel olanı annasenin he - diye ettiği elmaslı bir kol saatidir. Prensese, hayatında ilk defa olarak bir çift çorap veriliyor. Küçük pren- ses, bu ipek çorabı biraz ileri bulacak tır. Bundan sonra artık Elizabet'i kü- Aşağıda: Mavi beyaz krep dö suadan ve üstünde küçük bir jaket bulunan öğle sonu robu çüklerin sırasında ayrılmış oluyor. mara Dinlenmeyi bilmek sanatı H aftada bir gün istirahat etmeğe alışmak kadar güzel bir şey yoktur. Bin bir çeşit meşgale, sıkın - tı ve hele ruh ve uzviyet teşevvüşle - ri içinde bir hafta bunalan bir vücu- dun istirahate ne kadar muhtaç oldu- ğunu bir kere tasavvur edin! İstirahat edeceğimiz günde şunlara dikkat edin: 1 — O gün geç kalkın. Sebze suyu, portakal şurubu gibi hakiki bir kah- valtı yapın. Evinizin içinde dolaşma- yın, kendinizi çekmeceleri karıştır - mak, dolapları düzeltmek gibi hasta - lıklara haberiniz olmadan kaptırırsı - nız. Binaenaleyh derhal dışarıya çı - kın. Yemekten evel tam bir saat ko - nuşmadan gezinin. 2 — Öğle yemeğinde karaciğerini - zi dinlendirecek yemek yiyin. Mese - lâ kebap, sade yağsız sebze, taze pey- nir ve mefva gibi şeyler yeyin. Ak- şam yemeğinde sebzeden başka bir şey yemeyin. 3 — Sinirlerinizin istirahat etmesi için; eğer büyük bir şehirde oturu - yorsanız, uyanınca gezinin. Bir ih - lamur banyosu, arkasından bir duş a- lın. Uzun uzun masaj yaptırın. Her - hangi bir sıcak meyve hülâsası için. Bütün gün kahve, çay, telefon, mek- tup, müzik gibi şeyleri hatırınızdan silin ve bunlarla meşğgul olmayın. Bu, akciğer için birebirdir. 4 —Güzellik için istirahat lâzımdır. Bunun için istirahat günlerinde bol bol meyva yiyeceksiniz. Meselâ o gün iki kilo portakal; elma yiyeceksiniz, Yani 800 ile 1000 gram arasında öğle- yin, 500 gram öğleden sonra, 50 gram da akşam yiyeceksiniz K alkınca bademli banyo yapmalı- sınız. Bakınız bademli banyo nasıl hazırlanır: bir kilo acı bademi toz haline getirin. Bu bademi beş lit- re suyun içine koyarak çeyrek saat kaynatın. Banyonuzun içine dökün, Üstüne de 125 gram karbonat dö sud koydunuz mu, bademli banyonuz ta - mam demektir. Saçlarınıza gelince: Saçlarınızı re- çine yağı ile bir güzel masaj yapın. Bu vaziyette tam bir saat durun. Bu reçine yağını şampuvan ile çıkaracak sınız. Bu şampuvan da şeker kamı - şından yapılan 30 gram (rom) rhum- la, bir yumurtadan yapılmış olacak. Kaşlarınızın üzerine de küçük bir fırça ile bir miktar reçine yağı sürme lisiniz. Tırnaklarınızın üzerinde ne kadar verni varsa temizleyin ve tatlı badem yağı sürün. Bu söylediklerimizi yaparsanız gü- zel olursunuz. Kenarları katı, üstü dört köşe n bu panamayı giymek, bu şekilde bir si - manın hatlarını, ifadesini kapadığı için, doğru değildir. Yanlış Kaşları böyle geniş ve çenesi irice o- lan çehrelere bu türlü şapka yaraşmaz. Bu şapkayı yürek şeklinde yüzü olan ka- dınlar giymelidir. Yanlış Bu kadına bu şapkanın yaraşacağı bi- risi tarafından söylenmiştir. Belki şap - ka güzeldir, fakat bu çehreye ve bu saç - lara göre değil, Yanlış Postilyon şapkaları, kusura bakmayın, böyle genç bir çehreye hiç de yaraşmı- yor. Hattâ kendisi biraz gülünç de gös- teriyor. Doğru : Bir tülle beraber giyilen bu türlü bir şapka yuvarlak bir çehreyi çok güzel gösterir. İki yandaki kordele fiyonga - lar da alnmmıza bir zerafet verir. Doğru : İster inanın, ister inanmayın, bu çeh- re aynı çehredir. Üzerinde bir demet ley- lâk bulunan ve tülü çene altından geçen bu bone bakınız bu yüze ne kadar yaraş- mıştır. Doğru : Halbuki kenarları kıvrık sağ tarafı i- nik, sol tarafı kalkık bir hasır şapka aynı simaya ne kadar yaraşmış ve çehre- yi ne kadar canlılaştırmıştır ! Doğru : Halbüki aynı çehreye bu Breton ne gü- zel gitmiştir. Bu şapkayı bu meyilde giy- mek suretiyle araları geniş gözlerle be- yaz alın gayet güzel tebarüz ediyor. Buna hiç diyecek yok! Evet! Üstü si- yah, altı sarı pike muslinden yapıl - miış olan bu şap- kanın giyme tarzı için diyecek hiç bir. şey yoktur. Şapkanın üst kıs - mt — kelebeklerle süslenmiştir. Ve etrafında da pen- be bir vualet var- dır.