31 Ocak 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

h—' İ 31 SONKANUN 19*5 PERŞEMBE ULUS e aa Yarı — styasal İngiliz - Amerikan dostluğu Son günlerde, “Milli Kabine” anlaş- masına girmiş politikacılar olsun, Lloyd George olsun işçi fırkası olsun, önümüz- deki ingiliz seçimleri için programlarını ilân ederken, bir noktayı ilerisürmeği hiç unutmıyorlar: İngiliz — amerikan dostluğunu kuv- vetlendirmek. Öteki noktalarda biribirlerinden ay - rıldıkları halde bu noktada, her renkte ingiliz politikacıları beraberdirler. Anglosakson ulusların biribirine ya- kınlığı ötedenberi malümdur. Bu yakın- lığa, firka programlarıma alınmak sure tiyle bir de sıyasal bir ifade verilmesine ne lüzum var? Bu sırrın anahtarı Ja - ponya meselesidir. Gerçi bugünkü ingiliz hükümetinin bellibaşlı afamları da, Amerika'ya olan dostluktan hararetle bahsediyorlar ama, bunun istek yüzünden değil de gcnkh- lik dolayısiyle yapıldığı bellidir. Çünkü Londra'da, Başbakan Mac Donald'ın geçenlerde idare ettiği deniz silâhları konf görülmüştür ki, İngilte- re, Japonya'ya doğru yatmak istediği halde biytaraf kalmağa mecbur olmuş- tur. İngiltere'nin neden Japonya'nın gö- rüşüne yatmak istediğini, o - sıralarda anlatmağa çalışmıştık. Bunu burada tek- rar edecek değiliz. Yalnız bunun bir alay sebebleri arasında şunu zikredelim: Japonya bugün İngiltere kadar pa- muklu dokuma istihsal ediyor ve bun - dan Hindistan'a İngiltere'nin soktuğu kadar sokuyor. Bu ve daha bunun gibi sebebler ba - kımından ihtiyar İngiltere'nin ökonomik ve dolayısiyle sıyasal sakalı, genç ve saldırıcı Japonya'nın elindedir. Şu da var ki, bugünkü ingiliz hükü- A, ÇT ”DEU YÜUK T KOR Kibrit fiatları İstanbul, 30 (A.A.) — Kibrit fiatla- rını üç ayda bir tesbit eden komisyon son devreye aid dolar inip çıkmaları ile şirketin hesablarını maliyeye gönder- miştir. Şirket fiatları artırmak için aç - tığı davayı mahkemede kaybetmiştir. Dolar fiatları yeni bir safhaya girmezse fiatlar yükselmiyecektir. İstanbulda sağlık yardım teşkilatı genişletilecek İstanbul, 30 (A.A.) — Sağlık yar - dım teşkilâtının kuvvetlendirilmesi ve genişletilmesi için bu yıl belediye büt - ine yeni tahsisat k ştur, Yeni - ilâve edilecektir. :lıniki" y İstanbul taşıma vasıtala- rında müşterek bilet İstanbul, 30 (A.A.) — Şehir içindeki taşıma vasıtalarına müşterek bilet ihda- sı için bazı yeni teşebbüsler yapılmak - tadır. Akayla D. demiryolları arasında olduğu gibi Şirketi Hayriye ile de Şark demiryolları arasında aynı gişeden iki idareye aid biletlerin satılması için bir anlaşma yapıldığı söylenilmektedir. Tramvay, Haliç, Şirketi Hayriye, Şark Demiryolları ve Devlet Demiryol- ları gibi alâkadar bütün nakil müesse - seleri bu iş üzerinde çalışmaktadır, Yeni bir istatistik sistemi İstanbul, 30 (A.A.) — Uluslar der- neği ök i konseyi bütün acun ülke- metinin, deniz silâhlarında, ne bebl olursa olsun, Amerika'yı canla başla tut- maması, İngiltere ve Dominionlar efkâ- rrumumiyesini fena halde kızdırmıştır. Ve “milli kabine,, şimdiye kadar bundan büyük bir yanlış yapmamıştır. Gerçi, Amerika'nın açıkça tutulmaması yüzün- den kabaran hiddet dalgası, ingiliz mat- b fazla ak işür: Fakat bu, ingiliz hükümetinin Amerika'yı âdeta tekbaşına bırakır gibi olmasının ingiliz ı SN FRE ş Ç de mek değildir. İngiliz ulusu, Japonya'ya karşı bir anglosakson hassasiyetini mat- buatında göstermekten çekinecek kadar olgundur. İngiltereye mahsus bir - ırk - çılık havası yaratmak acemiliğini göste- remez. Ama içiniçin, üç devlet arasmda- ki donanmalar davasının büyük ehemmi- yefihi ve ingilizlerle Amerikalıların be< raberce ve cesurca hareket etmemeleri yüzünden yaratabileceği tehlikeleri, ta- mamen idrak etmiştir. Ve bu hususta gevşek davranap bugünkü ingiliz hükâ- meti, ingiliz ulusunun “şuur-altı,, ile çok derin bir ihtilâfa düşmek hatasını işle- miştir. İngiliz ulusu cünkü, “şuur,, un- da olanı “şuur-alti,, nda gizlemesini en iyi bilen ulustur. Ya'nız inviliz. hükü - metleri de, bağlı bulundukları ulusun bu “şuur-altı,, nr çok iyi tanımakla mü- kelleftirler. Bu hususta kıngörüılülü_k yahud acemilik gösterenlerin, kendilfn- ne verilen itimadı muhafaza etmelerine imkân yoktur. İste bugcünkü hükümet, bu hatayı işlemiştir. Donanma işinde, bütün Dominionlar, İngiltere jls değil Amerika ile beraber- dirler. Ve hiç şüphe götürmez ki, gele - cek donanma anlaşması konuşmaların- da, Japonya, iki anglosakson ulusunu karşısında bulacaktır. Bunun Bel'çek!ef' mesi için, ingiliz ulusu, gerekirse bir başka hükümeti işbaşına getirmekten Ç-ekînmiyeceği gibi, Amerika'nın da “harb borçları,, işinde birçok kolaylık - lar göstermeğe razı olmasi, kuvvetle muhtemeldir. Hem de, şu içinde bulun- lerinde tutulan ticaret istatistikleri hak kında yeni bir karar vermiştir. Bu kara- ra göre istatistiklerin tutulma biçimi değiştirilecek, ihrac edilen malların ger- çek yoğaltım (istihlâk) piyasaları tek - çeşit bir sistemle istatistiklere geçirile- cektir, Bu suretle ihracatçı ve idhalatçı leketlerin istikleri karşılıklı olarak konseyce kontrol edilecekti: Bilecikte seçim Bilecik, (Hususi)— Bilecikte say- lav seçimi çok şenlikli oldu. Bütün kasaba bayraklarla süslendi. En çoğu kadınlardan olan kalabalık bir halk yı. ğını sandığın bulunduğu belediye dai- resini sardı. Bilecige bağlı Abbaslı kö- yünün ikinci seçicilerinden 85 i kadın olarak 190 kişi bir metro yüksekliginde ölan karları çiyneyerek reylerini ku.l- lanmak için Bilecige geldiler. Bütün seçim çevrelerinde kadınlar erke”klerdıen çok alâkalanmışlardır. Birinci müntehip seçimi bu gün bitmiş ve C.H.F. sı nam, zetleri eksiksiz kazanmışlardır Altın kaçakçılarının muhakemesi bitti - İstanbul, 30 (Telefon) > A_lışn kaçakçılarının muh_akemesı bitti. Suçlulardan şekerci Avrram.gşkız ay hapse ve kaçırmak istediği al- tı yüz altının karşılığı olıfak SI'GOO lira para cezasına .uııhkum oldu. Ötekiler beraat etti. Avrupa trenleri hâlâ gelemediler y bul, 30 (Telefon) — Avru- pıl:rt::lerî hâlâ gelemediler. Yol- cular Karaağac ile Svilingrad ara- sında aktarma ile gidip gelmekte- dirler: Uluslararası Kadın Birliği Başkan Bayan Kor - bet İstanbula geldi (Başı 1 inci sayıfada) le dostluk edinmek üzere geldiği- ni söyledikten sonra: — “— Buradaki dostlarım ne ka- dar çok olursa gelecek nisanda İstanbul'da toplanacak olan ulus- lararası kadın birliği kongresi o kadar muvaffak olur. İstanbulda- ki ikametim sırasında bilhassa bu- na çalışacağım, demitşir..,, Park oteline inmiş olan Bayan Korbet Aşpi ve Manus İstanbul'- da on gün kalacaklardır. Bayan Korbet şerefine türk Kadın Birliği tarafından bir ziyafet verilecek ve İstanbul'un tabit ve tarihi yerleri gezdirilecektir. ö İstanbul, 30 (Telefon) — Ulus- lararası Kadınlar Birliği birinci ve ikinci Başkanları bugün Kadınlar Birliği Başkanı ile beraber ulus- lararası kadınlar kongresinin top- lanacağı Yıldız sarayını gezdiler. Konferans için yapılacak hazırlık- ları konuştular. Başkan, türk kadınlarına veri- len saylavlık hakkının bütün dün- ya kadınları arasında büyük bir memnuniyet ve takdirle karşılan- dığını ve Türkiye'nin şarkta müs- tesna bir mevkii bulunduğunu ve intihab hakkınımn Türkiye'yi ör- nek alan bütün memleketler üze- rinde çok eyi tesirİr yaptığına ka- ni olduğunu söyledi. İşi biten yetim maaşları Van eski evrak memüuru Hamit te- kaüd, köprü tahsildarı İbrahim tekaüd, İzmir nüfus başkâtibi Avni tekaüd, Çorum nahiyesi müdürü Hüseyin Avni tekaüd, mülkiye müfettişi Halid Rifat tekaüd, İstanbul belediyesi bahçeler ser muhafızı Hüseyin yetim, hesab işleri M. emlâk şubesi kâtibi Ali Fevzi teka- üd, çarşı mezad işleri halı şubesi me- muru Celaleddin yetim, Beyoğlu şube- si mühendisi Ahmed Hamdi yetim, Pi- reveze mutasarrıfı Hüsameddin yetim, Kilis eski nüfus memuru Ali Rıza te- kaüd, Van tahrirat kâtibi Mehmed Ke- mal yetim, Lâpseki husust muhasebe memuru Mustafa yetim, Bucak hususi muhasebe memuru Emin yetim, Akçaa- bad hususi muhasebe memuru Zühdü yetim, Milâs hususi muhasebe memürü Mehmed tekaüd, Eminönü belediye şu- besi temizlik işleri kâtibi Nasuhi ye- tim, Sirkeci tahsil şubesi tahsildarı Mus tafa tekaüd, Araç hususi muhasebe me- muru Refiki Osman yetim, Çiçekdağı kaymakamı Şemi tekaüd, Kâhta nüfus memuru Cemal tekaüd, Güyan nahiye- &i müdürü Ahmed Refik tekaüd Yeni hat bölümü İstanbul, 30 (Telefon) — De- nizyollariyle vapurculuk şirketi a- rasında yapılan yeni hat bölümü tatbikatına yarından sonra başla- nacaktır. ÖLÜM Otomatik telefon müdürü Bay Niyazi'nin refikası Bayan Makbu- le vefat etmiş ve cenazesi dün Ha- Metr Salem davası Rüşvet vermekten maznun Metr Salem ve Leon Faraci'nin muhakemelerine dün birinci asli- ye ceza mahkemesinde devam e- dilmiştir. Metr Salem'in müdafaa vekilleri mahkemeden, tahkikatın derinleştirilmesini istiyerek Metr Salem'in eyi adam olduğunu ve tezkiyesi için İstanbul avukatla- rından Bay Esad Muhlis'in şeha- detini istemişlerdir. Mahkeme tah- kikatın derinleştirilmesi talebini red ve müdafaaya taallüku hase- biyle İstanbul telefon şirketinin işlerini üzerine alan avukat Bay Esad Muhlis'in şehadetine müra- ,caat edilmesini kabul etmiştir. Mu- hakeme 23 şubata bırakılmıştır. Meksikada yeni bir sıyasal memurumuz Meksika hükümeti nezdinde hü- kümetimizi temsil eden Vaşington büyük elçiliği ile mezkür hükümet arasında irtibatı temin etmek ve ilerde icab ettiği takdirde konso- losluk umurunu görmek ve Mek- sika'da ikamet eylemek üzere Va- şington Büyük Elçiliği Başkâtib- liğine haiz olduğu müsteşarlık un- vaniyle merkezden Bay Hasan Tahsin tayin edilmiştir. İstanbulda saylav seçimi. İstanbul, 30 (Telefon) — İstan- bul'da saylav seçimi 8 şubat cuma günü yapılacaktır. Ankara Radyosu Dün akşam, Ankara radyossnda Bay Şakir Hazim Göl , eski | rına alâkalananların yazdıkları üç mek- tuba birden cevab verdi. Bu mektublar- Ha n Hattiğeüşzmlkü havacılık meselesi üzerine bir takım sor- ğular sorulmakta idi.. Bunlar, özleri iti- barile hava sporuna dokundukları için, la- Bay Gökmen hava sporu mevzuu üzerin- de, uzunca durmak, bütün ulusların ha- va sporuna değer vermelerinin sebeble- rini anlatmak ve nihayet motörsüz tay- yarecilikte muvaffakiyet gösteren gen- cin uçuculuk bakımından ulaştığı us - talığı izah etmek lüzumunu duymuş gö- rünüyordu. Bu konuşmada türk genci - nin yüksek havacılık kabiliyeti sayılar- la gösterilmiştir. Şakir Hazım, dikkatle — dinlenilen £ , ulusal kor kuv - vetlendirecek olan Türk Kuşuna, Tay- yare Cemiyetine -yardım ve bunların muvaffakiyetlerine çalışmanın bir bore olduğunu- söylemekle bitirdi. İkinci konuşmada Bay Necib Fazıl şiirlerinden parçalar okudu. Müzik par- çalarının hepsinde Ulvi Cemal, Necdet Remzi ve Nihad Esengin çok muvaffak ldular.. Dans müzikinin de beğenildiği- ni söylemek gerektir. Ankara — Rady bu ak ki programı şudur: * Sıhhiye Vekâleti saatı (kızamuk has- talığı). Musiki: : Beethoven - Kreutzer Sonatı nasıl yazıldı. Edebiyatta akisleri. Matbuat raporu Dans musikisi Musiki: Beethoven —Kreutzer Sonate Ferhunde Ulvi: Piyano Necdet Remzit Keman tıbayramdan kaldırılmıştır. Haberler, Külrür anlayışları . Erk ve dil Insan için kendi soyu üzerind k araş- tırmalar kadar meraklı bir şey yoktur, hiç bir konu bu kadar çeşidli ve bu ka- da derin değildir. Hiç bir konuya bu ha- dar içten sokulamayız.. Bununla beraber insan varlıkları üzerinde görüş ayrılık- ları o kadar çoktur ki bu pek canlı ko- nuş — (bahis) çok kez okuyuculara sı- kıntı verecek bir hal alır, Insanların hayvanlarla müşterek o- Z lan tarafı bir derece kolay kavrandığın- dan birçok bilginler insanların bu yö- nünde çok dururlar. Fakat kültür yaşa: yışı bundan başka bir şeydir. Bugün in- san eskiden olduğu kadar hayvandan — aykırı bir varlık sayılmıyorsa da arada- ki derece farkı büyüktür. İnsanlardaki irade hayvanlardaki kımıldanıştan ayrı bir şeydir. Kültür adını verdiğimiz bu irade verimleri dil ve teknik insanlara hayvanlardakinden çok başka bir toplu- luk ve yaşayış kazandırmıştır. Kültür varlığını anlamak için tarih: sel gidişi göz önünd. ayır lrdi İnsanın evriminde iki büyük dönüm gö ze çarpar. Birincisi insanın ellerini yer« den kaldırması, ayak'>- üzes'>de yi “. mes'd'r; Kafasın ve bütün üyelerin ge'iş mesi bu güzeyde olmaştür. Ancak bun- dan sonra insan vardır denebilir. İkinci büyük dönüm de konuşma di- linin yaratıl dır. Böyle düşü kabiliyeti arttı, bilinen ve öğrenilenler yeni yetişenlere anlatılabildi. İlk kültür insanı bu zaman meydana gelmiş sayı- hr. Çünkü artık hayvanların seviyesi aşılmıştır. Bu ilk kültür insanınım nasıl vücud bulduğunu bugünün bilgileri bi- ze henüz eyice aydınlatmış değildir. Yazı dilden ayrı bir şeydir, Tarih bilgimize başlanğıc olarak aldığı ya- zın:n kullanılması çok daha sonradır. 3 Bugün bile yazı çok yayılmış olmakla beraber dilin yanında pek geri kalır. Bu bakımdan insan tarihi iki büyük çağa ayrılır. Fakat bu çağlar biribirin« den keskin çizgilerle ayrılmaz. Birinden öbürüne geçiş çok ağır olmuştur. Birin- cisi pek uzun olmakla beraber tarih gö- zünde çok kısaltılan çağdır. Eski taş çağı ile az çok başbaşa giden bu çağda i lar hiç ol yarı çıplaktı, — evi taş ve ağaç kovuklarıydı. Deii;mglq-. uymalar hayvanlarda olduğu gibi şuur- suzdu. İkihnci çağ, çok daha kısa iken yakın ve çeşidli olması dolayısile çok uzun görünür. İnsan bünyece az değişe miştir. Şimdi onun dili ve tekniği var. dır, Eşyası, âletleri ve silahları vardır. ,Bir kelime ile söyliyecek olursak kültü. Yü vardır. Evrimler, uymalar, ilerileme- ler, gerilemeler bir iradenin etkisi >v (eseri) dir. Böylece insan tarihinin ilk devrinde türlü ırklar vücud buldu, ikin- — p: ci devirde ise ırklar gelişti, karıştı ve kaynaştı. Buna karşı türlü kültürler meydana geldi. Bugünün bilgi bitikleri irk ve kük tür veya kisaca ırk ile dil arasındaki ay- rılığı ve bağlılığı görmeğe engel olacak kadar karışık sözlerle doludur. Doğrusu ırk sözünden i doğuştan olan ya- pisi anlaşılmalıdır. Böylece kültür ırkî— tan büsbütün aykırı bir şeydir. Kli[!ül" ve dil insanlara tagay — (tabiat) vergi- si değil, belki sonradan kazarnılan bir varlıktır. Doğduktan sonra terbiye ile — elde edilir ve kaybedilir. Buna göre hiç bir zaman birçoklarının yaptığı gibi di- li bir 1rk ölçüsü olarak almak doğru de- ğgildir. Çocuklarda da görüldüğü üzere dil insanın sonradan öğrendiği bir şey- dir. Bu sözlerimizden dil ile ırk arasın da bir bağlılık olmadığını ileri sürdüğü: müz anlaşılmamalıdır. Bugünkü bilgi ve araştırmaların vardığı bir hakikat var ki o dâ ilk zamanlara doğru gidil- dikçe dil ile ırk arasında sıkı bir bağın duğumuz yılda, -BURHAN BELGE Barki Karaağaçta ikinci seçme nler seçimi: Bütün seçme hakkını taşıyanların i;tı'ralu'!e İyıpdımştıı. Si Samsun'da köylü kız çocuklarından bir grup Yazısı memleket postasında eç üN S aa Ü zi a *& Ösün v en S n

Bu sayıdan diğer sayfalar: