31 Ocak 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 2

K bri 7 B Ku Ç BAÇ Bae SAYIFA 2 K FRANSA'DA —. Bay Laval fransız sıyasasını anlatıyor Paris, 30 (A.A .) — Saylav Franklen Büuyon, “Almanya'nın silahlarını terk- ' etmesi, müsaadelerde bulunmakla te- min edilebilir mi? yolunda bir sual sor- muş ve Bay Laval, buna mühim bir nu- tukla karşılrk vermiştir. Ulusal saylav, nisan 1934 te Alman- ya'nın silahlanmasına meşru bir mahi- yet vermeği reddeden Fransa'nın vazi- yetini hatırlatmıştır. Kendisi “tamirat sneselesinde olup biten şeylerin, barışın 'durlüğu uğrunda — tekrarlanmasından,, 'endişe ederek, “İngiltere, olmaz şeyler peşindedir. O, Almanya'dan tutulacak bir söz bekliyor..,, demiştir. Bay Laval, cevabında demiştir ki: miştir ki: “— Biz hakikati müdrik bulunuyo- yuz. Yurdumuzun müdafaası için neler gerektiğini de biliyoruz, çünkü bunu bize, tarih öğretti. Zayıf bir Fransa, dostlarının indinde yalnız başına kal- mış bir Fransa'dan daha değersizdir. Fransa kuvvetten düşerse barışa yardı- mı olamaz. Biz, güvenliği temin edil- medikçe, barışı anlamayız. Bizim aradı- ğımız da bütün ulusların hakkı olan bu emniyettir. Biliyoruz, ve yabancılar da biliyorlar ki, Fransa, barışı kuvvet- lendirmek için uluslararasındaki — her türlü gayretlere filen ve candan yar- dım etmeğe her an hazırdır.,, Çok alkışlanan bu cevab üzerine, Franklen Buyon, Londra mükâlemele- rinden önce, istizah etmek teşebbüsün- den vaz geçmiştir. BİRLEŞİK DEVLETLER'DI —Amerika ve Lahey divanı Vaşington, Tepmaa (A.A.) — Ayan birleşik Amerika'nın uluslararası La- hey adalet divanına girmesi teklifini kabul etmemiştir. Teklifin kabul edil- mesi için ekseriyetin üçte ikisi şarttı. Halbuki, 36 reye karşı 52 tey toplana- bilmiştir. " Bundan önce, — âyan, bu teklif için yapılan ihtiyat kaydını Bay Ruzvelt'in tasvibi ile reye koymadan kabul etmiş- ti. Bu ihtiyat kaydı, meseleleri Lahey Divanına vermeden önce hükümetin ih- “tilaf halinde bulunan bütün taraflarla | genel anlaşmalar yapmağa çalışmasını * |— girilmek için ileri sürdüğü ihtiyat kay- Bi B İ ' — İstiyordu. Âyan, B. Gore'nin adalet divanına dını 26 reye karşı 58 rey ile reddetmiş- B. Gore, divana girmek için birle- — gik Amerika'ya borclu ve divanda üye /— olan ulusların şimdiye kadar vermedik- / leri borclarını ödemelerinin şart koşul- Masını istiyordu. Amerikanın ihracatı artıyor Vaşington, 30 (ALA.) — 1934 de A- Mmerikanın ihracatı 2.133.414.000 ve it- — halâtı 1.655.049.000 dolar olmuştur. 1933 — Benesinde ihracat 1.674.094.000 ve itha- L ai K 3 Miğ çe — t lanırlmaktadır.,, Jât da 1.449,560.000 dolardı, POLONYA'DA ——— - Leh gazeteleri Çekoslo - vakyaya hücum ediyorlar Varşova, 30 (A.A) — Çekoslovakya — daki lehli azlıkların güvendiği tek ga- — zete olan Dziennik Polska g nin çekoslovak hükümetince kapatılmış ol- "gusmdan Varşova gazeteleri kızgınlık. — |la bahşetmektedir. Bu lehli azlık gaze- — tesi Çekoslovakyaya karşı dürüst dav- ranmakta asla kusur etmemişti. ( Gazeta Polska) diyor ki; “Her şey |gösteriyor ki: demokrasi ve liberallık sözleri Çekoslovakyada ancak dışarıya tarşı propagânda yapılmak maksadiyle ALMANYA'DA .. Almanyada rejim * . iki yaşında Berlin, 30 (A.A.) — Alman İstih - barat bürosundan : B. Hitler, ulusal sos- yalistlerin iktıdar mevkiine geçmeleri - nin ikinci yıldönümü dolayısiyle bir bildirim neşretmiştir. Bunda B. Hitler diyor ki: “ — Ulusal sosyalizm iktıdar mevkii- ni ele alalı iki yıl oluyor. Yaşıyan şahid- leri ile gelecek nesiller için büyük savaş nasıl kati bir dönüm nokl l İNGİLTERE'DE Türk - ingiliz Ticaret konuşmalarının inkıta sebebleri Londra, 30 (A.A.) — Röyter Ajansı bildiriyor: Yeni türk - ingiliz muvakkat ticaret muk in akdi h d yapılmakta olan müzakereler inkıtaa uğ- ramıştır. Türk hükümeti, bazı ingiliz mallarında ve bilhassa yünlü ve pamüuk- lularda yaptığı kontenjan tavizatını 15 şubattan itibaren geri almak tehdidinde ulusal sosyalizmin iş başına geçişi de ay- nı değerde tariht bir hâdise olarak ka « lacaktır. Ulusal sosyalizm, —alman ulusuna kendi kendine inan imanını vermiştir. Bu onun başlıca meziyetidir. Yeniden inşa plânı için dört yıl iste- miştir. Fakat programım dörtte üçü yarrdan eksik zamanda yapıldı. Beni iktıdar mev kiine çağıran Hindenburg'un yası yü - zünden bu yıldönümü bir bayram olarak kutlanmıyor. Eski nizamı mahvetmedik, fakat bi- zim telakkimiz eskisini yendi. Bay Göring Almanyanın sıyasasını anlatıyor Berlin, 30 (A.A.) — Ulusal sosyalist rejiminin iktıdar mevkiine gelişinin ikin- ci yıldönümü olan 30 sonkânun dolayısi- le, B. Göring, “Fölkişer Beobahter,, ga- zetesinde yazmış olduğu bir makalede diyor ki: «— İdare başında olan herkes, Fürer tarafından uyandırılan halkın bizimle beraber ve her almanın, fırkaya dahil ol sun ol gereken bütün fedakârlık- ları yapmağa hazır olduğu için muvaf - fak olabildiğimizi bilir. | Bu iki yıl içinde vazifemiz, Hitler'in dört yıllık plânı mucibince yeni devle - tin esasınr kurmak için eski rejimin ha- talarını tamir ile uğraşmak oldu. Almanya'nın birleştirilmesi işi ya - kında bitirilecektir. Sar'da yapılan plebisit, Almanya'nın yeniden kurulması için bize bir örnek oldu. Hitler, boş vilâyetler değil, fakat genli mıntakalar yaratmak için bize ana çizgileri öğretti. - Ulusal sosyalist fırka dışarı işlerini idare eden B. Rozenberg mevkii etrafın da yapılan mücadelelerle fazla meşgul olan kimseler ve politika hasımlarının sandıklarından daha mühim olduğunu söylemiş ve demiştir ki: “— Ulusal sosyalist fırkasının üzeri- ne almış olduğu işin birkaç yıl içinde bitmediğini biliyoruz. Bilâkis daha yıl - larca ve hattâ nesillerce sürecektir. Dün neşredilen “statthalter,, yasa - ları, htelif al- man hükümetini temsil vazifesini ver - mektedir. “Statthalter,, ler Hitler'in politika fi- kirleri mucibince ulusların idaresine ne- zaret edeceklerdir. “Statthalter,, ler, yalnız ve doğru « dan doğruya başkalarına bağlıdırlar. " ÇA Amiral Yamamotonun sözleri : Berlin, 30 (A.A.) — Londra deniz konferansında japon murahhas heyeti - nin başında bulunan Amiral Yamamoto, Berlin'de birkaç saat kaldıktan sonra bu gece Moskova yolu ile Tokyo'ya hare « ket etmiştir. Amiral matbuata söylediklerinde ye- niden iptidat müzakerelerde bul k üzere yakında tekrar Londra'ya dönme- yi umduğunu ve bu görüşmelerin “Ame rika, İngiltere ve Japonya'ya münhasır kalması lâzım geleceğini,, söylemiştir. Amiral Yamamoto: “Belki, demişitr, bu müzakerelere Vaşington andlaşması- ilerde iştirak ettirilmeleri lâzım gele » cektir. — na imza koymamış olan devletlerin de, . İngiltere'nin Ankara Büyük Elçisi Londraya telgraf çekerek talimat iste « miştir. Müzakerelerin yakında — tekrar başlıyacağı ümid edilmektedir, Çorçil, hükümetin Hindistan sıyasasını tenkid ediyor Londra, 30 (A.A) — Bay Vinston Çörçil, radyo ile tamim edilen ve Hin- distan anayasasının değişmesine dair o. lan bir nutkunda, hükümetin buna dair verdiği layihayı şiddetle tenkid etmiş ve demiştir ki: * — Bu, değersiz kimseler tarafın- dan kurulmuş korkunç bir şerefsizlik anıtıdır (âbidesidir). Bunda ne plân, ne esaslı bir fikir, ne kanaat, ne düşün- ce birliği, ne sadelik, ne de cesaret var. dir., İngiltere Fransaya neler teklif etmiş? Londra, 30 (A.Ay) — Liberal (Di Star) gazetesi, İngiltere hükümetinin Fransaya güvenlik (emniyet) sorumu hakkında yeni bir teklif yaptığını san- makta ve şunları yazmaktadır: * — İngiltere hükümeti, bütün em- niyet meselesi ile Almanyanın tekrar silahlanması ve barış için uluslararası garantiler sorumlarının hep birden hal. Jini teklif etmiştir.,, Bu gazeteye göre, İngiltere bu tek- lifte şu suretle yardım edecektir : ı Sdir, k 4 t * he : L S İngilterenin üzerine almış olduğu mec- buriyetleri tekrar teyid edecek ve bu. na hava kuvvtleri ile yardım vadi ilave edecek, 2 — İngiltere, Roma andlaşmasına prensib itibarile girecek ve Avusturya- nın istiklali dışardan tehdid edildiği takdirde yapılması tasarlanan istişare- ye iştirak edecektir. 3 — Tasavvur edilen silahları tah- did anlaşmasını takviye için kollektif garanti sistemine iştirak edecek. Sovyetler birliği - kongresinde (Başı | inci sayfada) Son iki yıl içinde dış ticaret va- ridatı masarifi oldukça geçmiştir. Dışarıya olan mühim borçlarımız dört misli azalmış şimdi borcumuz mühim addedilemez. Aynı zaman- da istihsalât da altı misli artmış- tır. Bu haller döviz vaziyetini ve genel bir şekilde dış piyasalarda- ki vaziyetimizi tamamen değiştir- miştir. Bahusus ki Sovyetler Bir- liği bütün ticari teahhütlerini dai- ma ifa etmektedir. Bunun neticesi olarak halihazırda dış ticaretimi- zin normal şartlarını her zaman- dan daha iyi tekeffül imkânına malik bulunuyoruz. Sovyetler Birliği öbür memleketler- le sıyasal ve ticari münasebetleri inki- şaf ettirmekle beraber, hududlarının iyi müdafı daki eh iyeti de tama- men anlamaktadır. Barış içinde çalışan ve barış temayüllerinden mülhem olan Sovyetler Birliği uluslarının hududları- nı iyi muhafazaya layik olduklarını kim inkâr edebilir? Son yıllar içinde doğu ve batı hududlarımızda az sayrlamıya- cak tahkimat ve lüzumu olan teslihat yaptık. Bunlar tecavüz — kuvvetlerine mukayemet içindir. Deniz filomuz bü- yümüştür. Toplarımız, tanklarımız ve bilhassa üzerinde çalıştığımız tayyare- lerimiz çoğalmıştır. Kızıl ordunun tec- hizatı dört kere artmıştır. Bu işi, Bay Stalin'in gösterdiği hususi ihtimam sa- yesinde muvaffakıyetle başardık. Keza ordu mevcudunu da çoğalttık. Bütün bunlar az masrafa malolmadı. Ulusal müdafaa bütçesi son devre — zarfında hayli arttr. Bu hazırlıklar burjuva mat- buatında, Sovyetler Birliğine karşı halk kütlelerinin güvenini sarsmak için, bir sürü iftiralara yol açtı. — Birkaç sene evel burjuva gazeteleri “Sovyet dam- pingi,, ve ”Sovyetler Birliğinde zorla- çalışma,, hakkında — sayfalar dolu- su yazılar neşrediyorlardı. Bütün bu soövyet aleyhinde mücadelelerin utanc verici akametini hatırlıyoruz. Bay Molotof, dahil? vaziyetten bah- sederek geçen kongredenberi geçen dört yıl içinde Sovyetler Birliği ulusal ö- konomisi ileri çok büyük bir adım at- mıştır, Her şeyden evel, sanayi bir yıl bile gerilik kaydetmemiştir. Bilakis da- ima büyük adımlarla ilerlemiştir. Yüz v nn * DIŞARDAN GELEN SON DUYUKLAR Loyd Core yeniden iş başına gelebilir mi (Başı I inci sayıfada) i mahiyet aldığı takdirde, işbirliği yap * ğ mak hususunda kendisne teklifte bulu * — K || nulması ihtimali vardır. 4 İk: Loyd Corc yeni Alman- yayı beğeniyor — — Berlin, 30 (A.A.) — Berliner Tagebı — latt'ın bir muhabirine Loyd Corc, demiş: tir ki: “ — Yeni Almanya'yı artık tamamen anlıyor ve ona karşı derin bir saygı du" yuyorum.,, Loyd Corc, — Almanyanın hukuli Lerabar!îği için şahsen mücadele ettiği « . ni, ve Sar'da plebisit yapıldığı gün bels — ki hayatının en mesud günü olduğunu ilâve etmiş ve sözlerini şöyle bitirmiştiri — “——. Benim programım, bir ingiliz programıdır, fakat, büyük alman ulusu ile dost betlerin kurul dâ $ aynı ihtiraslarla istiyorum. 47 milyon olmuştur. “Kulaklar,, haria olmak üzere köylü nüfusu 1913 de 90 — milyon 700 bin iken 1934 de Kolkozlit köylü adedi 77 milyon ve hususi suret: — te çalışan köylü de 38 milyondür. Köy* lünün kahir ekseriyeti Kolkozlara gir« miş bulunuyor. Hususi surette çalışanı ların adedi şimdi ancak çalışan köylü adedinin beşte biridir. 1913 de küçüle büyük mülk ve toprak sahiblerinin a« dedi 22 milyon idi. İlk teşrin inkılabı by — soysal tabakıyı mühim bir surette da- K ğıtmış ve büyük bir kısmı öbür soysak — gruplara geçmiştir. 1934 — yılı başındaâ — burjuva unsurları aramızda ancak bi hatıra kabilinden kalmış ve adetleri 174 bine inmiştir. Nüfusun mütebakisi olani mektebli, asker, mahpus ve sairenin a# - dedi 1913 de 3 milyon 200 bindi. Şim di 5 milyon 700 bindir. Amele ve kole koz, grupları bütün nüfusun yüzde 7 ünü teşkil etmektedir. Amelemiz artıki istismar eden öbür sınıflar için çahşın_ eski amele değil, ehemmiyetini ve sanaf — yiin ve bütün memleketin sahibi oldu« —— ğunu bilen bir sınıftır. Beş senedenbe4 ri işsizlik nedir bilmiyoruz. Amelemis, — zin ücretleri artmış ve şimdi ekmek vesikası usulünün kaldırılması ve rub« lenin sağlamlaşması sayesinde hakikf kıymeti daha çabuk artacaktır. Devlet lenin iaşesi | büyük bir c« binlerce yeni müesseseler inşa edilmek- tedir. Yıl geçmiyor ki, sovyet sanayi- inde mekanik ve şimik inşaat hemmiyet atfetmektedir. Her türlü soyf sal sigortalar ve bu meyanda başka leketlerde olmryan amele ve mes — faaliyete konulmasın. Geri kalmış mın- takalar ileri mıntakalar sırasına geçi- yor. Ulusal varidat geçen sene 35 mil- yar ruble iken bu sene 56 milyara çık- mıştır. Devlet bütçesi dört buçuk kez Mançuri - Moğol sınırın- daki hâdise genişliyor (Başı 1 inci sayıfada) L Ç Ç kilmiştir. Manç ğollara bir mü il iyle mek tub göndererek Mançul ği -ı. rını tahliye etmelerini ve Kalgargor üzerine PP MAĞ RO ĞA CNC Moğoll: bu :nekhıbu yırttıktan sonra iade etmişler- dir Mogollar takviye kuvvetleri almışa benziyorlar ve tehdid edici bir durum takınmışlardır. Hâdise yerine mançuko- lu takviye kuvvetleri gönderilmiştir. Hsinking, 30 (A.A.) — Mançuko ordusu genel karargâhı, moğol kuvvet - lerinin Mançuko topraklarından çıkma- dıklarını ve ihtilâflı mıntakada kuvvet - lerini gittikçe arttırmakta - olduklarını ÇOCUK ESİRGEME KURUMU 4 PİYANGOSU Çocuk Esirgeme ve Ulusal Öko- nomi Kurumları genel merkezle- rinin ortak olarak yapmış olduk- ları ve çekiliş günü 25 şubat 935 olan büyük yerli malı piyangosu- nun biletleri Ziraat Bank şubesi ile Çocuk esirgeme kurumu mer- kezinde satılmaktadır. Bir bilet 50 kuruştur. Bunu almakla hem yurdun kimsesiz ya yar- “dım, hem de elli kuruş mukabilin- de değerli yerli malı eşyasına sa- hib olacaksınız. artmıştır. Bilhassa uzak ve doğu mın- akasındaki inkişaf çok mühimdir. Ora- daki zengin kaynakları inkişaf ettirme- ğe devam ettik. Uzak Doğu gemi inşaat tezgâhları genişletilerek Komsomolsk şehrinde yeni ve büyük bir tersane bir de tayyare fabrikası yapıyoruz. , —| Bay Molotof, sanayi hamlesini tah- lil ederek, ağır sanayiin yekün istihsa- latı dört sene zarfında 28 milyar rub- leden 50 milyara çıktığını söylemiştir. İstihsal vasrtaları sanayii hususi bir çabuklukla inkişaf etmektedir. Bay Molotof, hafif sanayideki nok- sanları kaydederek son dört sene zar- fında bu sanayi için 39 milyar 400 mil- yon ruble sarfedildiğini — söylemiş ve sonra ekim sahasına geçerek artık kol- lektivizasyon işinin büyük bir kısmı ik- mal edilmiş olduğunu ve ekmek vesika- sı usulünün kaldırıldığını bildirmiştir. 1922 - 1931 devresi içinde leke- mur sanatoryomları ve istirahat evleri inkişaf etmektedir, k İlerliyoruz. Fakat hars ve maddi ihe tiyaçlarımız tatmin edil '1 olmaktan uzaktır. Mübalağa etmek is« temiyoruz ve Sovyetler Birliğinin şim« diden zengin bir ülke olduğunu söyles — miyoruz, fakat sovyet işçisi, ülkemizim zenginleşmekte olduğunu biliyor. Bay Molotof, bundan — sonra, halk kütlelerinin hars susuzluğunu, bilgi ve sarlat arzusunu kaydetmiş ve daha son-, ra Leningrad cinayetinden bahsederek demiştir ki: “Düşmanların, bu cinayetle safları- — mız arasına karışıklık sökmak istediks —— leri görülüyor. Milyonlarca amele ve köylü Leningrad'da patlıyan silah se« sine sovyet iktidarının ve Stalin'in et- rafında toplanmakla cevab verdiler. Son zamanlarda, burjüuva matbuatının sovyet aleyhindeki iftiraları son had-s! dini bulmuştur. Bu matbuat beş on tet- hişçinin kurşuna dizilmesi münasebetl« le garib bir tavır takındı. Anlaşıhyoıl ki bu baylar hakikati söylemeği vazifes — leri icabınd ddetmiyorlar, Bunların. te 86 bin traktör ithal edilmiş olduğu halde yalnız geçen yıl içinde yeni ku- rulan memleket traktör fabrikaları 93 bin 500 traktör yapmıştır. Bu dört yıl içinde Sovyetler birliği ticaret işleri yekünu 20 milyar rubleden Gİ milyara varmıştır. Hususi ticaret şubesi kaldı- rılmıştır. Sovyetler Birliğinin nüfusu 1918 de 139 milyon idi. 1934 haşında 168 milyo- na yükselmiştir. Bu çoğalma Sovyetler Birliğinin artan kuvveti hakkında en mühim delillerden biridir. 1913 de, ekim | atmelesi de dahil olduğu halde, prole- tarya nüfusu 23 milyon iken 1934 de herhalde mevcudiyetleri hükmünü bu, neviden işleri örtmek ve bunları halkım gözünden kaçırmaktır. Bunun içindir. ki, “Sovyetler Birliğinde idamlar,, üze-| rine kıyamet koparıyorlar. Fakat biz4> den canilere karşı merhametsiz tedbir«. lerden başka bir şey beklemesinler. Le-! ningrad'daki konsoloslardan birinin! Mirof'un katliyle münasebetini sükütla geçiyorlar. Keza sovyet hükümetinin bu mümessilden siyasi , pasaport vere-, rek eşyasını toplamasını istediğini ddı söylemiyorlar. Ümid ederiz ki, alâka- “darlar her sabırın bir hududu olduğu- nu anlıyacaklardır.,,