e m BEZ ye bl e mM ll m a m e e a İNİN BESA PENCEREMDEN İki Fıkra ve Bir Mülâhaza Yazan: M. Turhan TAN d İbnül'emin Mahmut Ke - mal İnalın inilli kütüphaneye) pek nefis ve pek müfit armağanı ©- lan “Son asrın Türk şairleri” adli &serin dördüncü fasikülünde ve Kâ- mil paşa bahsinde - biri metne, biri hâşiyeye konulmuş - iki fıkra var. İptizale uğramamış takımdan olduk- ları ve bende bir miilâhaza da uyan- dırdıkları için onları kitaptan İktibas ediyorum: “Kemal (büyük şairimiz) Barikal Zaferin bilhassa tehyiz ettiği bir nüis. hasını - görünebilecek surette » cebi- ne koyup Yusuf Kâmil paşaya gider. Paşa, cebindeki ne? diye sorar. Ke- mal: “Geçen gün Sahaflardan aldı - ğım eski bir meemunda güzel bir ese- re tesadüf ettim. Efendimizin böyle eserleri setdiğinizi bildiğim için is » tinsah ettim. Müsaade buyurursanız. okuyayım” der. Bir kaç satır okuduk- tan sonra Paşa: “Kemal bey, dur! Eskiler böyle B... yemezler, bu eser senindir!” der, İkinci fıkra da şudur: “Kemal bir şiirinin en güzel musramı okurken - © vakit kâtibi olan-Hüseyin Hilmi pa- şa takdir ve tebcil makamında: “Vik- tor Hügo böyle... yiyemez” der, Ke- mal; “demek ben yerim” sonra Barikai Zafer fıkrasını söyler!” Şimdi üstadın münasebet düşüre- rek naklettiği bu fıkraları okuyan gençlerden çoğu “Barikai zafer” in ne olduğunu, şüphe yok ki, merak e- deceklerdir. Muhterem Mahmut Ke - mal üstadımız, bir küçük kalem zah- metiyle bu mukadder merakı karşı - lamadıklarından, yâni Yusuf Kâmil paşanın o escrde bulduğu üstünlü - Zün sebebini söylemediklerinden suh- beti sadre karışmak meselini bile bi- le bu satırları yazmak O lüzumunu duydun Barikai Zazer,: Namık Kemalin henüz yirmi bir yaşında iken yazdığı küçük bir risaledir. Eski münsilerin üslübünü taklit ile bu risaleyi yaz - miştir. Fakat eski münşi deyip geç - iyelim, onları taklit etmek için de- Fin bir bilgiye, geniş hir ihataya ihti. yaç vardı. İşte Namık Kemal, çok gençken o bilgiyi, o ihatayı elde et- miş ve kendi devrinden evvelki üs » taların şivesini kullanmakta ger- çekten büyük bir-kudret göstermiş. tir. Onun öyle bir çağda nasıl kuvvet. li bir kalem sahibi olduğunu tebarüz ettirmek için Barikaj Zaferden gelişi güzel bir kaç satır alıyorum: “Sayebanı mervarid efşam htma- yune ki perdei cevahir « birazı zzü ikbali dâğ - efruz atlası kevkeb - ârayı sipihr idi ve mehçei âlemtabı #errü ielâli sine - süz kâyı zerrini mihr idi,” Görülüyor ya, bu ayarda bir yazı © yaşta her gencin başarabileceği mu- cizelerden değildi, Şimdi kıssadan hisseye geçelim: Kemaller, Ziyalar ve arkadaşları e- debiyatta inkılâp yapmak istedikleri- ni İlân ettikleri ve zamanlarına göre ortaya yeni bir dil koydukları vakit eskilerin Tisanını o lisanın en yüksek hünerverleri kadar iyi biliyorlar ve kullanıyorlardı. Bu kudretlerine hal- kı di aandırdıktan sonra: “Biz eski- ler gibi yazarız, yazabiliriz ve yaz - dık. Fakat bu dili beğenmiyoruz, e- debiyatta yenilik yapmak istiyoruz” demişlerdi. Tanzimat (o Edebiyatının nisbi süratle kökleşmesinin başlıca sebebi de budur. Hangi mevzuda olursa olsun ye- nilik yapmak İsteyenlerin kulakları Ağır Bir. Yaralama Evvelki gün Alibey köyünde ağır bir yaralama vakası olmuştur. Her ikisi de Alibey köyünde oturan İb- rahim oğlu Süleymanla arkadaşı Ali, şa- kalaşırlarken işi kavgaya çevirmişler ve hu sırada Ali Süleymani bıçakla karnın- dan ağır surette yaralamıştır. Yaralı bay- gn Dir halde Beyoğlu hastanesine kaldım rılmış, suçlu bıçağı İle beraber yükalan- smoştar. © Palatia Vapur İskelesi caddesinde 20 numaralı evin tamiratını yapan Ahmet İs- minde bir işçi ikinci kattan sokağa dişe- rek mübtelif yerleri kırılmıştır. Yaralı, yaygın ve İladeye gayri muktedir bir hal de Müsevi hastanesine kaldırılmıştır. dedikten! Nahiye Müdürünü Öldürdüler Bursa, 2 (TAN Muhabirinden) — Soğukpınar nahiye müdürü Musli- hittin, tütün kaçakçıları tarafından öldürülmüştür. Müdür, mıntakasında sayım vergi- si kolbaşısı tayin edilmişti. Sayımı çabuk bitirmek için, o Bozbudaklar köyünden, maliye memuru Cemalin yanından ayrılmış, gece saat Üçte yanında bir muhtar o olduğu halde Kara Işlah köyüne giderken iki yük- lü şeylere rastlamış, o sahiplerine yüklelerini ne olduğunu sormuş, yük. leri tütün olan kaçakçılar, bu suale tabancalarını endaht etmek suretile vecap vermişler, müdür karnından yaralanarak atından düşmüş, muh- tar kaçmıştır. Kaçakçılar da müdürü öldü sana- rak kaçmışlardır. Fakat müdür öl- memiş, biraz sonra kalkmış, atına binmiş, köye gitmek istemiş, fakat az sonra yolda ölmüştür. Cenaze Bursaya getirilmiş, otopsi yapıldıktan sonra, (o merasimle E- mirsultan mezarlığına gömülmüştür. Yapılan tahkikata, katil kaçakçıla rın Kayaya köyünden Halil ile Mus- tafa oldukları anlaşılmış, Halil ya- kalanmış, suçunu © İtiraf etmiştir. Mustafa hali firardadır ve aranmak- tadır. 4 Nafıa Vekili Gitti Hitlerin ellinci doğum yıldönümü merasiminde bulunmak üzere Berli- ne giden heyetimize riyaset eden Nafia Vekili General Ali Fuat Cebe- soy, evelki akşam şehrimize dönmüş ve dün akşam Ankaraya hareket et- miştir. Vekil dün, bir muharririmize Berlin seyahati etrafında şu beys- natta bulunmuştur? Almanyaya | eirisimizde ve orada zde olduğu kadar “Atmieriyey terkederken de her tarafta heyetimize kar. # gösterilen büyük hüsmü kalulü ve Hos- inne musmeleyi bilhasm kaydetmek ve hakkımızda gösterilen bu duygulardan olayı müteşekkir olduğumuzu Söylemek im, Nisanın yirminci günl öğleden sonra Alman Devlet elsi ellinci yılını kutlayan misafirlerini kabul ettileleri sıradn heyeti. mize karşı hususi bir alika ve nezsket göstermişler ve sözleri arasında milleti. mize ve Atatürke ve MİN Şefmire karşı birçok vesilelerle | tekdirkârlık ve hay- ranlık duygularını tekrar o eylemişlerdir. Şerefi milletimizin ve Büyük Şeflerimi. zin yabancı bir memleketin dortluk hava» m içinde büyük bir devlet relsi ağzından samimi ifadelerle takdiri heyetimiz mü- tehamis etmiştir. İnsan Türklüğünün ve Türk olmanın seref ve Ifiharnı böyle geniş #ıremtisrdn daha İyi hinediyor. Yeni Alsan devlet ricali, huzusile H ciye Nazırı Fon Ribbentrop zemleketi ze ve hepimize karşı pek semimi hisler ve #fodelerle Führer'in hissiyatına ayrıca i9- #irak etmiş bulunmaktadır. Merasimden sonra yanın bircok şehirlerini ge- sip dolaştık. Devlet merkezinde olduğu gibi oralarda dahi samimiyet ve hüsnü kametim |kabul gördük.” ELLER Tayyare Kaçakçılığı Davası Ankara, 2 (Tan muhabirinden) — Tayyare kaçakçılığında Ekrem Kö- nig'e bir telgraf vermek suretile memuriyet vazifesini sulistimalden suçlu Ruhinin muhakemesine yarın (bugün) saat onda Ağirceza mahke- mesinde devam edilecektir. SUAL man birleştiler? #ini teşkil ettiler. Zehirlenenlerden: Ayşe, Mihriban ve Nazik 39 Kişi Sütle Zehirlendi Evvelki gün, Fatih, Şehzadebaşı, Karagümrük ve Yedikule tarafların- da oturanlardan tamam 39 kişi ye- dikleri balıktan ve sütten zehirlen- mişlerdir. Bunlardan ilk zehirlenen “ Karâ- gümrükte Canbaz sokağında oturan mütekait Mehmet Ali ile karısı ve çocuklarıdır, Bunlar seyar bir sütçünün al Yedikulede Halilefendi sokağında oturan Müstafa, karısı Ayşe, yine Yedikulede İmrahor O mahallesinde oturan Sava, Yorgi, Vahan, madam Sofi ve iki çocuğu, ayni umhellede sokağında oturan Abdullah, Seniye, Todori, Eleni, Fatihte otu- ran Mihriban, Hayriye, (o Şükrüye, Fatma, Meliha ve Hasan, Şehzade başı Kovacılar caddesinde oturan İl Sütler lâboratuvara gönderiliyor Ali, karısı ve beş çocuğu olarak ta- mam 39 kişidir. Dün zabıt bunların evlerinde sorgularını yapmıştır. Tahkikata gö- re bu zehirlenme, daha ziyade sütle balık ve etin beraber alınmasından ileri gelmiştir. Bu civarda süt satan seyyar süt çülerden, minde üç sütçü de zen altına alın- miştir. Bu adamların sattıkları süt- lerle güğümleri dün adliyeye teslim dıkları bir kilo sütle zehirlenmişler | Dimliri, Kayınvaldesi Porisal, yine| olunmuş ve müddejumumilik tara- ve Gureba hastanesine gitmişlerdir. Bundan sonra Gureba, Cerrahpaşa ve Yedikule hastanelerine bir çok müracaatlar başlamıştır. Zehirlenenlerin isimleri (o şunlar- dır: Fatihte Fenerci sokağında oturan Fehmi, Ahmet, karısı Nazik, kızları Nermin ve Kıymet, komşuları Hil mi, Muhittin, karısı Zehra, Cemal, Fatma, Ahmet Emine, Karagümrük- te Canbaz sokağında oturan Mehmet Inhisarlar Idaresi Kolonya İnhisarlar bütçesinin. meclis Bü; çe encümeninde müzakeresinde bu- lunmak üzere Ankaraya giden İnhi- sarlar Umum müdürü Adnan Halit Taşpınar şehrimize dönmüştür. Umum müdür yeni bütçe ve muh- telif inhisarlar işleri üzerinde dün şu izahatı vermiştir; “ — Yeni bütçede yaprak tütün ve sigaralarımızın dış memleketler- de satışının arttırılması için mühim propaganda tahsisatı konmuştur. Şa- rap ihracatini teşvik için ötedenberi ihracatçılara verilen prim ve tütün hastalıklariyle mücadele tahsisatı da | yeni bütçede arttırılmıştır. Ayrıca idare, yüksek dereceli u- MÜTEFERRİK:; Sahte Markalı Kumaşlar Bâzı fabrikaların yerli kumaşlar üzerine ecnebi markalar © koyarak satması işini tahkik etmek üzere İk- tisat Vekâleti şehrimize bir sanayi müfettişi göndermiştir. Halkı lüzum- suz yere yerli malı aleyhine sevkot- mesi ve ecnebi mallara fuzuli bir propaganda vasıtası olması ve bil hassa altı Kiralık bir kumaşı 12 lira- ya satmak gibi halkı zarara sokmak itibriyle bu meseleye ehemiyet ve- rilmiştir. Müfettiş büyük © mağaza- S — Amerika devletleri ne za- C — Amerikadaki (devletler müstakil olmadan evvel 17 inci a- sırda birer İngiliz müstemlekesiy- diler. Evvelâ-13 müstemleke İstik» lâlini ilân etti, Bunlar istiklâlle - rini muhafaza için birleşmek za » ruretini duydular ve işte bugünkü Birleşik Amerika devletinin nüve- 1765 te Nevyorkta bir kongre toplandı, 1774 te bu kongre bir konfederasyon kanunu hazırladı, 1781 de bütün devletler bu kanu - nu tasdik ettiler, bir sene (sonra İmüdürlüğü teşkilâtım Yğva Yapacak sır hir kalana İmü1 minnak abin da piyasaya çıkaracaktır. Tütün yetiştirilen “mıntakaları. mızda köylülere tütüncülüğün esas- larını öğretmek için mekteplerde o- kutulmak üzere küçük bir tütün bil gisi kitabı hazırlanmıştır. Bu eser, bütün köy mekteplerine tevzi edile- cektir. Bundan başka tütün kurutul- ması için fenni temizliğin nasıl ya- pılacağına dair de tütün ekicilerine bir kitap şeklinde öğüt hazırlan- maktadır. Ayrıca Türk tütünleri hakkında ingilizce bir eser hazırlanmış ve ne- fis bir şekilde basilmiştır. Bu kitap Nevyork sergisinde ve İngilterede dağıtılacaktır.,, DENİZ ve LİMANDA ; Deniz Ticaret Müdürlüğü Verilen haberlere göre, Münaka- le Vekâleti İstanbul Deniz Ticaret karar vermiştir. Bu takdirde, İstanbul, İz- mir, Mersin, Zonguldak, Samsun ve Trabzonda bulunan liman tescil da- irelerinin kadroları (| genişletilerek merkez liman teşkilâtı haline getiri“ lecek ve küçük limanlar merkez teş- kilâtına bağlanacaktır. Yunan bandırah Andres vapu- riyle dün limanımıza muhtelif mil- lardan başlıyarak tetkikatını ilerlet- mektedir. KARİLERİMİZİN SUALLERİNİ BURADA CEVAPLIYORUZ teşkilâtı esasiye kanunu yapıldı, bu kanun mucibince de bugünkü Birleşik bükümet teşkil edildi. 30 nisan 1939 tarihi -ki bu tarihte bey nelmilel Nevyork sergisi açılmıştı. Birleşik Amerika devletlerinin ilk Cümbhurreisi Vaşingtonun Reisi - cümhürluk vazifesini ifaya başla » dağının yüz ellinci yıl dönümüydü. . 8 — Çocuğun sıhhatli olması «çin mutlaka tombnl ve şişman ol- ması mı lâzımdır? € — Bilâkis. Tombulluk ve şiş manlık mutlaka sıhhate delâlet et- mez. Şişman çocuklar ekseriya sih letlere mensup 400 kadar seyyah gelmiştir. hatsizdir, Sıhhatli çocuğun sikle - tinin tıbbın tayin ettiği sikletten fazla olmaması lâzımdır. Bu sik - letten eksik olmak gibi, fazla ok mak da sıhhatsizlik İfade eder, çünkü şişman çocuğun bütün atla» leleri lâpa haline gelmiştir. Şiş- man çocuklardaki yağ. fazlalığını bedeni hareketlerle eritmek lâzım» dır. . $ — Sıcaklarla heraber karast- neklerin çoğalması da © başladı. Hepsi de kocaman kocaman mah- lüklar, ne vakit doğdular, ne vakit büyüdüler? fından da tabbiadliye gönderilmiş tir. Buradan verilecek raporun ve- kayı aydınlatacağı umulmaktadır. Diğer taraftan hastaların ffrazatı ile evlerde kalan süt artıkları ve ba- lıklar da belediye kimyahanesinde | tahlil edilmektedir. Dün bu mesele etrafında vali Lüt- fi Kırdar bir muharririmize demiş-| tir ki; “— Bu işin tahkikatına bir sıhhi- ye müfettişi memur ettik. Sütler başka başka adamlar tarafından sa- tılmakla “beraber, bunların sütleri birloplancidân azığı, anraşmanı lenin mahiyeti anlaşılacaktır... Alman Heyeti Geliyor Memleketimize geleceğini evevlce yazdığımız Alman Hhalât depermi bürolarının umum müdürü Von Fo- get relsliğindeki heyet cuma günü şehrimizde bulunacaktır. Heyet ihra- çat müesseseleriyle temaslarda bu- lunduktan sonra, Ankaraya gidecek- tir. Alman heyeti Ankarada resmi makamlarla görüşecektir. o Ankera görüşmelerinden sonra Alman heye- tinin İran, İrak ve Efganistana ka- dar gideceği söyleniyor. 5 Hava Seferleri Başladı İstanbul - Ankara - Ankara - Ada- na, Ankara - İzmir srasında hava se- tır. Dün İstanbuldan saat 9.30 da ha- reket eden ilk tayyareyle Ankaraya yedi yolcu gitmiştir. ——o Bir Amele Boğuldu Dün Yenikapı açıklarında bir mele boğulmuştur. Belediye çöpçü maynasında #melelik yapan Recep, denize dökülmek üzere getirilen çöp dolu mavnaların birisinden ötek'ne atlarken, denize düşmüş ve yüzmek | - bilmediğinden boğulmuştur. C — Kışın sineklerin hepsi öl- mezler, mühim bir kısım sinekler sıcak kovuklar bulup (oralarda saklanırlar. uyuşup £ kalır ve kış mevsimini derin bir uyku içinde geçirirler. Havalar ısınr ısınmaz meydana çıkarlar, Karasinek ekseriyetle pis mu - hitlerde bulunur, bunların iza - catından kurtulmak için evvelâ ei. varı temizlemek, muhitte gübre - Tik, çöplük ve saire gibi sinekli musallat olacağı ve üreyı ler bulundurmamak lâztedir, Hasan, Kâzım ve Ali is-| dir. Alınacak-rapordan. sonra mese-| 7 e o — 9 3-5-939 Bir Adamı | Bıçakla i Öldürdüler Evvelki akşam Cerrahpaşada bir İ cinayet olmuş, Arap Mahmut ismin- de bir adam eski karısının kocası Veli tarafından bıçakla 9 yerinden yaralanarak öldürülmüştür. Aksarayda Açıkgöz mahallesinde oturan Veli altı ay evvel Ayşe ismin- de bir kadınla evlenmiştir. Ayşenin bir sene evvel ayrıldığı Arap Mah- mut İsmindeki kocası sık sık Velinin evine gelmekte ve fırsat buldukça, Ayeşeye musallat olup Veliden ay- rılmasını ve tekrar kendisi ile ev- lenmesini söylemektedir. e Evvelki akşam hayli sarhoş olan Arap Meh- mut yine Ayşenin evine gitmiş, fa- kat bu sefer Veli ile karşılaşmıştır. Aralarında çıkan kavgada Veli Mah- mudu bıçakla 9 yerinden yaralamış- tr. Yarlı Cerrhpaşa hastanesine kal- dırılmışsa da, bir müddet sonra öl müştür, Hâdiseyi müteakıp firar eden suç- lu dün sabah biçağı İle beraber ya- kalanmış, tahkikata başlanmıştır. Konservatuvar Binası Için Yeni Karar Vali ve Belediye reisi Lütfi Kır- İdar, İstanbulda yapılacak konserva- tuar, tiyatro ve belediye gazinoları İ gibi müesseseler üzerindeki tetkikle- rini ikmal etmiştir. Bu müesseseler için, evvelce ya- pılmış olan plân ve projelerde bazı tadilât yapılacaktır. Bu arada bir buçuk milyon lira şa bedeli 500'bin” liraya tir, Asıl büyük konservatuar, Tak- simde yapılacaktır. Bu büyük kon- servaluarın yanında bir de tiyatro bulunacaktır, Bu konservatuar yapılıncıya ka- dar da Tepebaşındaki tiyatro bina- sından istifade edilecektir. Tiyatro da bugünkü Asri sinema- İnn bulunduğu yere alacaktır. İ Gardenbar için de, yeni tiyatroya bitişik bir bina inşa edilecektir. Be- lediye bu yeni tesisata sit plânların hazırlanmasını mimar Gotyeye ver- mek istemişse de Gotye, meselenin bir defa da Prost tarafından tetkik edilmesine lüzum göstermiştir. # Konservatuarın ıslahı için bir istişare heyeti kurulmuştur. Heyet, dün valiyi ziyaret etmiştir. Bu hu“ sustaki tetkikler ikmal edilinceye kadar (o konservatuarin 939 senesi bütçesi Şehir Meclisinde görüşülmi- yecektir, —— Mustafa Nuri Geldi Ticaret Vekâleti müsteşar muavi- ni Mustafa Nuri dün, Vekâlete ait işler hakkında tetkikatta bulunmak üzere şehrimize gelmiştir. TAKVİM ve HAVA ÇARŞAMBA 3 Mayıs 1939 8 int ay ; Güm3i > Kami? Arabi: 1358 Rum: 1086 Rebiülevvel: 14 Nisan: 20 Güneş: 4.57 — Öğle 1210 İkindi: 16.03 — Akşams 1908 Yatm: 20.50 — İmsâk: 3.00 Hava Vaziyeti — Yeşilköy metenroleji istasyonundan ah- nan malümata göre, hava yurdun doğu ve cemup doğusu bölgelerile orta Anadolunun ve Karadenizin şark kışımlarında kapalı ve yer yer yağışlı, diğer bölgelerde umu- | miyetle çok bulutlu ve mevzit yapıştı oi rak geçmiş, rüzcürlar Ege bölgesinde si- mali, diğer yerlerde gerbi istiksmetten or» #a kuvvette esmiştir. Dün İstanbulda bava bulullu geçmiş, rüzgir muhteli? istikümetlerden saniyede ı hırlin esmistir. Saat 14 te hn “Sair milibar idi. Sühunet on ye en düşük 8.7 santigrat o- ğü ilc BULU iğ 215 TAYA