du 7 - Nasıl yaşadı? - Nasıl battı? No, 4 — İKİNCİ KISIM — Yazan : Ziya Şakir ümülcineli ile Rıza Nur, Bir Oda Htihatçılar, çok atik davranmış - Bu cinayete iştirak edenleri, Şarçabuk bastırıp (o yakalıyarak, kendileri için mühim vaziyetler ih edecek olan bir felâketin önü BÜ almışlardı. Ve bu kanlı vaka nın ertesi gününden itibaren de, ele S#girdikleri Hürriyet ve Itilâf fır mensuplarından (şüpheli ke #an) ile meşhur muhalifleri gemi bindirip o (Sinop kalesi) me Yollamızlardı. (Hürriyet ve Tilâf fırkası), Ba baskını müteakıp —dadık firar etmesi, ve diğer fırka mm da birer köşeye sinmesi Uzerine — inhilâş etmişti. Şimdi, Mahmut Şevket Paşanın katli ie veren — ve, Meşrutiyet i2. tihinde (taklibi ei ee bu mesele üzeri (Hürriyet ve Itilâfçılar) da lerini doğrultamıyacsk © 6 ağır bir darbe yemişlerdi. Mihin ne garip eivesidir Ki: (Bahâli) ap TA, ellerine bildikleri , (1til8€ sıları) tevkif eden Ktihatçılar, GÜ Müleüneli Ismail Bey ile Dr. Ros Nur Beyi ayni odaya haj di. Ayni zamanda bu odada; muhar Tir Ali Kemal, Kıbrıs: Şevket, Fli > Hilmi Beyler de bulunmakta Gümülcüneli small Beyin, derin bir gayz ile diş bilediği yoldaşia biri de, Rısa Nur Bey idi. Ne #öman, Rıza Nur Beyden bahis kW mevkiine geçiğim gün İn evvel onu asacağım.» « Fakat talih ve mukadderet, #im di onları bu odada başbaşa yas Mya mahküm etmişti. Riza Bey, bir gün ona aynen Hi Mzleri söylemişti: İne şerik edip, bizim «eyhi hareket ettirdiğin kimseler de m idi?.. Fena idiyse, Değe i mesai ettin, Iyi iâi neden onlarıda attm?.. Biz gidince, Selik Me. o gidince, Şaban Efendi Mğraştm. Bir şahsın gölgesini Ahanda (yani, Södik Bey taş yarmak gibi, tabiatin fevkin İşe muvaffak mai Rthatentar yetişmeseydi: bir ta Sadık Beyi de atıp fırkada fesat cn kalacaktım... Bu genin detin ki maharetin, harsmdaki gid yeni Bunları hep, ve x, Jerşey elinde olmak. Je yandi kefince yapılmak arms ve me Yörsun. Arzun, keşki ir olsaydı da, keşki yapi ira keşki, biz de sana itaat © gelin Pakat bir tane dürüst ha Mil Hi z DE ki... Senin hülâsan, hiliye ge LİP, hep istibdat, hep DE millet, ç 257 olmak.. Hep devlete, ka Müibaterların cilerinden kurtulma Ja muvaffak Ginbilenler, memle Yi Yaricine can atmışlar. Romen Ayin Misa, Yuranlstana ve AY im muhalif memleketlerine imışlardı. ya Haps kısmı: da, muhtelif şekille faaliye te başlamışlardı. Faaliyete göğenlerin içinde, hem iyi ve hem de fena şekilde çalışan lar vardı. Ittihatçılara muhalif olmakir beraber; memleketin felâketine & cıyanlar, anavatanda yeniden bir fırtına uyandırmamak için sükü netle hareket ediyorair; ilmi müna kâşalarla; Ittihatçılara galebe et hâdisesinden dolayı, Prens Saba hattin Bey de gıyaben ilama mah küm edilmişti. Fakat o buhrank günler geçtikten sonra bu mesele- de Sabahattin Beyin oynadığı ro Tün şekli tavazzah etmişti. Bu büyük cinayet hâdisesi, iki safha gösteriyordu. Bu safhaların birincisinde, Prens Sabah Bey gö rünüyorlu. Vâkıa; Sabahattin Bey “e arka- daşları, muhtelif içtimalar yapmış lar bir inkilâba hazırlanmışlardı. Fakat bu inkılâbı, görültüsüz vel velesiz ve bilhassa kansız yapmak istiyorardı. Nitekim bunları işin içine — cinayetin asıl mürettipleri ve failleri— olan diğer unsurlar karışmca ortadan çekilmişler; ve kaybolmuşlardı... Daha doğrusu beyhude yere ölmekten kurtulmuş ii Sabahattin, Parise gelip te geniş bir yefes aldıktan sonra yine ufak tefek faaliyete girişmiş ti. İste bu sırada, Hürriyet ve lti iâf frkasnın mührünü hâmil olan Miray Sadık Bey ile Giimülcü neli Ismail Bey le Parise vıkagel mişlerdi. Tkisi de avare, ikisi de serseri bir haldelerdi. Atlattıkları ölüm tehlikesi, ikisini de serseme gevir ti. Al birkaç gün gesip te, ken dilerine geldikten sonra, ortaya lerin leri rağbet sayesinde, şaha ne bir refah işinde yaşıyacaktı. edildiler smdan zorla iterek onu tekrar si- yaset sahnesine çıkarmıştı, Günün birinde garip bir havadis işitih — Merkezini OParise nakleden (Hürriyet ve Itilâf fırkası) ile.. as len merkezi Pariste bulunan Şerif Paşanın (Radikal) fırkası birleş miş... Pariste bulunan Türkler arasm- da şayi olan bu havadise hiç kim 8e inanmamış. İşitenler, gülmekle iktifa etmişlerdi, Fakat bu ağız havadisi resmen #ân edilince (herkesi hayret isülâ eyle derin bir — Hangi Hürriyet ve Iülâf fır kası? Istanbuldaki kongreden son. ra gerek merkezi umumi! azaların dan (müneverler), ve gerek şube azaları, takım takım çekilmişlerdi. Hattâ Sadık Bey de, fırkanın inhi- lâlini setretmek için : (Muharebe zamannda, fırka mü cadelâtı muvafık olamıyacağından ve herkesin elbirliği ile müdafaai vatana çalışmısı lâzm olduğundan, İfrkanm siyasi faaliyeti tatil; ve klüpleri seddedilmiştir.) Diye bir beyanname naşrederek fırkanın hayatıma hitam vermişti, Ondan sonra da Kl (Arkası Var) Çocuklara Soğuğa karşı tabii müdafaa işi büsbütün değişir. Bütün vücudü, sinirleri ve dahili guddelerinin hep sile birlikte, tam teşekkül etmiş bir adam kendisini soğuğun tesirleri LU tabii olarak muhafaza e debilir, Fakat bu tabii muhafaza cihazı mm işlemesi deri sinirlerinin iyice teşekkili etmesine, dahili guddele buki çocuklarda me sinirler İyice teşekkül etmiştir, ne de guddeler tam yolumda işler. Şimdi gördüğümüz hayvanlar dan bazılarının yavruları —meselâ Piliçler— yumurtadan çıktıkları vakit sinirleri tam teşekkül etmiş bulunduğundan onlar kendilerini soğuğu karşı da muhafaza eder ler, Birçoğu, sinirleri tam teşek kül etmeden doğduğundan ve soğu Za karşı da kendini koruyamıyaca Zından btiyüyebilmeleri için lüzum la harareti temin edecek mevsim lerde doğarlar, Muayyen mevsim den başka zamanlarda doğunca ya telef olur, yahut bir yuvada yaşat mak lâzımdır, İnsan yavrusu da tam teşekkül etmeden doğduğuna göre, vaktile —ama pek. pek eski zamanlar da — böyle muayyen mevsimlerde doğduğu tahmin edilir, Sonra me deniyet aşk mevsimini bütün yıl içine yaydığı için, şimdi çocuk her mevsimde doğabilir. Fakat yazın sı caktan, kışm soğuktan korumak lâ zımdır. Çocuk —vüyük insanlar gİbi— kendisini tabii olarak koru yamaz. İyi korunulmayınca, çok sıcaklarda ve çok soğuklarda çocuk telefat, maalesef, artar. Çocuğun soğuğa ve sıcağa kar şı müdafa cihazı tam olmadığının bir delili de kanmdaki hararetin, ilk zamanlarda sabit olmamasıdır. Çocuk doğduğu vakit harareti 37,8 derceye yakm olduğu balde 35,7 derceye kadar düşer, sonra tekrar EKONOMİ Bir Günde 8 Bin Çift Palamut Havalarm şiddetli akmtılar husu- Ie getirmesi Karadeniz ve Marma: den Boğaziçine doğru muhtelif kü çük balıkların sürüklenmesine sebep olmuştur. o Karadenizden uskumru istavrit ve kolyos kovalıyarak Boğa za giren palamut ve torikler kıyılara kadar ilerledikleri için iki gündenbe ri Boğaz halkı kolaylıkla bol bakk avlamışlardır. Dün sekiz bin çift pa- lamut yakalanmış ve çifti 7-10 ku - rüş arasında limanrmızda beklemek- te olan altı İtalyan gemisi hesabma satılmıştır. Kıyi sularma kaçarak ba rmmak istiyen istavritlerden de 15- 20 bin kilo tutulmuş ve kilosu 10-15 kuruştan, bin kiloya yakm lüfer ki- 1osu 70-80 kuruştan ve çinakop de- nilen küçük lüferler kilosu 35-40 ku ruştan satılmıştır. 150 kilo levrek ve 150 kilo kadar kefal kilosu 70-80 kur ruştan, kolyos 50-60, izmaritler 25- 30, istronkilos balığı 25-30 kuruşa satılmıştır. İki üç gündenberi kılıç ve uskumru tutulamamıştır. Balık Piyasasına Samsundan 250 kilo ke- fal gelmiş kilosu 40-45 kuruştan ve Giresundan 250 kilo kalkan getirile rek kilosu 60 kuruştan satılmıştır. Dİ ğer balıklardan çok az miktarda tu- tulmaktadır. Barbunya 150-200 ku- ruğtur. Tuzlu ve tuzlanmış geçen senenin balıklarından Romanya, Yugoslavya için talepler olmuştur, Bu hafta için de plyasamızdan diğer dış memleket ler için de balık alınacağı haber ve- Gelince... Bundan başka çocuğun ağırlığiy le derisinin genişliği büyük in. sanlardakinin ayni nisbetinde değil dir. Yeni doğmuş bir çocuk büyük #nsandan üç dört misli fazla hara Tet kaybeder. Kayıp fazla olduğu halde, bir de. büyümesinden dolayı kalöri ihtiyacı fazlalaşır. Bundan dolayı sarfiyatla ihtiyaç arasmdaki fark daha ziyade çoğalır. Çocuk ye ni doğduğu vakit saatte 50 kalöri ye İhtiyacı varken, büyüdükçe bu ihtiyaç artar, saatte 60 kalöriye çı kar. Beş, altı yaşından sonra yine düşerek yedi yaşında saatte 50 #alöri olur, Birçok hayvan yavruların iyi büyümeleri için ne kadar hararet te kümese yahut yatağa lizum ol duğu tayin edildiği halde insan yav Tusuna tam Hüzumlu olan hararet henüz iyice tayin edilememiştir. Bu ihmal, şüphesiz, ineğin paray ia alınmasından, halbuki insan yav e ee gelmesiden Budan başka insan yavrusuna lâ zmm olan harareti ölçmek için güç Tük bulunduğu da unutulmamalı dır. Odanın hararet dercesi tam birşey ifade etmez, çünkü çocuk kundak İçinde büyütülür. Asıl lü zumin bilgi kundağın içinde lâzım olan hararet derecesini öğrenmek tir, Şimdiki halde, yapılan tetkiklere göre iki aylık çocuk için, kundağı nm içinde 32,5. bir yasındaki çocuk için de 29 derce sıcaklık lâzım ol duğu anlaşılmıştır. Bu tetkikler ilerleyip te, çocuğun geçirdiği her ay için lüzumlu ha. ; 29 Bin Kilo Zeytinyağ inyagı Getirildi irildi Dün piyasamıza, 29 bin kilo yeni mahsul zeytin yağı getiril. miştir. Piyasanın toptan fiyatla. ri ekstra olanlar 44 — 48, birin. ci yemeklik yağlar 42, sabunluk yağ 38 kuruştur. Bu hafta daha fazla mal gelmesi ve fiyatların bir miktar daha düşmesi ihtimal dahilindedir. Ay çiçeği yağı 45, haşhaş yağı #1, pamuk yağı 86. susam yağı 46, pismiş bezir yağı 43 — 48 kuruştan satılmıştır. İhracat İçin tuzlanmış zeytin istekleri başlamıştır. Bu seneki fi yatlar geçen seneye göre yüzde 15 — 21 nisbetinde — elnslerine göre — ucuzdur. Duble zeytin kilosu 88 — 40, birinci neviler 28 — 30, ikinciler 25 — 26 veü. çüncü fukara zeytini denilen ne. vi 2 — 23 kuruş arasında top. tan satılmaktadır. : : i # Buğdaylar 5 Para Kadar Düştü Dün piyasamıza Anadoludan otuz vagon buğday gelmiştir. Evvelki gün gelen fazla buğdaylar satıldıktan sonra gevşek olarak kapanan piyasa #yni vaziyeti muhafaza etmiştir. Dün kü buğdayların ancak bir kısmı sa tılmıştır. Fiyatlarda evvelki güne nispetle 3-4 para kadar düşüklük ol- muştur. Yumuşak buğdaylar 531 - 6,02 kuruş, ekstra ekstralar 6,15, ekstralar 6,07-6,08 sert buğdaylar 5,22 kuruştan verilmiştir. Arpalar Anadolu nevi olarak 4,07-4,09 kuruş tur, Çavdarlar ihracat için satılmak- tadır. Çavdar fiyatları kendini mu- kafaza etmiş ve 4,37,5-5 kuruş ara- smda müşteri bulmuştur. Kuşyemi dövme olarak 7,.dövme nohut 5,05 kuruştan verilmiştir, Piyasamıza ge len arpa mikterı 90 ton, çavdar 15 ton, un 90 ton, yulaf 117, mısır 55 tondur. On dokuz bin kilo beyaz PARALAR 8s— “ az2— 85.— Oy s0— 18.— 570 n— 6 di 1— 20— Zi 1— 12 ..— 52 30— 32.— 1079,— 1080 113p Zi ÇEKLER Aciş Kapanış 626,50 O 626.— | 080 0,1985 235075 23,5275 15,035 1,2078 471 8123 BASIS 63,8467 14342 221434 42186 60— 10— 85— 106,— s— Bip 550.— 3 10 Bim 2.— Sterlin Dolar Frank Liret Belçika Pe Drahmi daviçre Fr, Lera Flerin Kron Çek $ilin Avusturya Mark ZDoü Penzo Ley Dinar Kron Isveç Altın Banknot 22 B- Londra Nevyork Paris Mijane İ Brüksel | Ana Cenevre | Sota | Amsterdar» Bazı Milli Tahviller Yükseldi Dünkü borsa muamelelerinde can Ulık görülmüştür. Bilhassa birinci tertip Sivas ve Erzurum tahvilleri” yüz iki liraya oçıkmıştır. Bu yükselmenin sebebi bu hafta sonun da Sivas tahvilleri kuponların öden mesine başlanacaktır. Her kupon için 140 kuruş verilecektir. Merkez Bankası hisseleri de 99 liraya çık- mıştır, Ergani tahvilleri yükselerek 97 lirayı bulmuştur. Kuponsuz Sivas Erzurum tahvilleri 95 liradır. Çimen to hisseleri 9,45, Anadolu tahvilleri 40,25, Anadolu mümessilleri 40 ve hisseler ise 25,50 liradadır. Ünitürk birinci tertip olarak 18140-1850 ve ikinci tertip 18.30-18,35 Jira arasnda | alınıp satılmıştır. Londra borsasında dolar ve frank rülmüştür, Bir sterlin 5,0105 dolar ve 147,28 franktır. Paris borsasında Unitürk 290 frank olarak muamele görmüştür. Bir sterline Merkez Ban kası 626-629 kuruş fiyat koymuştur. Kasaplık Hayvanlar Bu hafta hayvan borsasında fax - la miktarda kasaplık hayvan satıl mıştır, Dünkü satışlarda orta fiyatla kilosu 20,85 kuruştan 571 beyaz kar raman, 22,57 kuruştan 1419 kızıl ka raman, 23,12 kuruştan 207 dağlıç 20,17 den 287 kıvırcık, 21,80 den 612 kara yaka, 12 kuruştan 25 süt kuzum su, 14,22 den 316 keçi, 9,41 kuruştan 84 baş öküz, 10 kuruştan bir inek, 14,30 kuruştan yedi dana, 8.24 ka“ ruştan altı manda ile 1702 kuruş- tan beş malak satılmıştır, Tedavüle Çıkarılan Yeni Beş Liralıklar senesi sonuna kadar ceman18.079,975 liralık bir miktarmın tedavüle çıkarıl mış ve buna mukabil eski harfli ban. knotlardan ayni miktar, yani 18 mil, yin 79,975 liranm tedavülden kaldı. ridmış olduğunu biklirmektedir. Esnaf Bâremi İçin Bir Toplantı Esnaf mürakabe bürosuna bağlı olan bütün esnaf cemiyetlerinin ide- re heyetleri, bu ayın altısında sast 15 te Pminönü Halkevinde umumi bir toplantıya çağırılmışlardır. Bü toplantıda esnaf cemiyotlerinin 1938 senesi içinde yapacakları yardım teg kilâtmın esasları görüşülecektir. Yugoslavyanın Ceviz Rekoltesi Yugosavlyanın bu yılki ceviz re » koltesi miktar itibarile orta derece- de olmakla beraber kalite itibarile gayet iyidir. Toptan satış fiatı 3 ile 3,20 dinar arasmdadır, Şimdiden Yugoslavyanın bu sene ki ceviz ihracatı 600 vagon olarsk tahmin edilmektedir. Son günlerde Almanya ile Yugoslavya arasmda 30 lâ 44 Mark fiatla 100 vagon ce viz teslimi için mukavele aktedilmiş tir. Vapurlar Fırtınadan Zonguldağa Uğrayamıyor Lodos fırtınası Marmaradâ hafifle diği halde Karadenizde devam eği yor. Bu 'yüzden dün saat 12 de lima nımıza gelmesi beklenen Eğe vapuru, Zonguldağa uğramadığı halde bir sa at teahhürle gelebilmiştir. Ege,denizin sertliğinden dolayı, Zonguldağı tuta- mamış ve yolcularmı çıkaramamığ - tr. Pazar günü, limanımızdan hare- ket eden Ankara vapuru da Zongulda ğa uğrıyamamıştır. f İç limanda dün sabah çok fazla a- kmtı olduğu için köprü açılamamış- tır.