26 Temmuz 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

26 Temmuz 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ERA TA MEMURLAR UCUZ BiNECEK [Huıuıl e gidip gelebilecektir. tayin edilmiştir. da bana dedi ki: iza bildirecektir. nkaraya Yirmi Sekiz Oto- büs Daha Getirtiliyor muhabirimiz kara belediyesi, imtiyazını almış olduğu belediye sınırları ide işleteceği otobüsler için hazırlıklara başlamıştır. Eylülden itibaren otobüslerin çalışmağa başlamaları takar- (etmiştir. Eylüle kadar daha yirmi sekiz otobüs getirilecek bunlar mevcut yirmi iki otobüsle beraber, şehrin ihtiyacını hamen karşılayabilecektir. Belediye mevcut otobüs tarifele- indirmek ve memurlar için asgari bir tarife hazırlamak yo- da çalışmalarına devam etmektedir. Tarifeler yakında tesbit İmiş olacaktır. Öğrendiğime göre, dairelerin mesai saati baş- hadan evvel ve bittikten sonra, muayyen saat dahilinde dev- —memurları için, beş kuruşluk biletler ihdas edilecektir. Bi fetle şehirde oturan bir memur on kuruşla Yenişehirdeki dai- nkara Emniyetinde İki Tayin kara, 25 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Ankara Em- et direktör muavini Şinasi, Emniyet genel direktörlüğü üçün- be direktörlüğüne, Emniyet genel direktörlüğü altıncı şube tektör muavini Behçet Ankara Emniyet Satın Alınacak Vapurlar Ankara, 25 (Hususi muhabirimiz bildi.riyoğ_) — Ekonomi Ba- nlığı müsteşar vekilliğini yapan Deniz müsteşarı Sadullahı düm. Haliç vapur sosyetesi ile, Haliç vapur sosyetesinin Akay idaresi tarafından işletile- i hakkındaki haberi ben de gördüm. Bizce yapılacak birşey ur, Denizyolları idaresinin satın alacağı vapurlar için de gö- elere devam edilmektedir. Denizyolları idaresi, yaprlan mü 'aatları tetkik ederek, neticeyi mütaleatile birlikte bakanlığı- bildiriyor) Ankara, 25 Bu direktör muavinliği- satın alınacak vapurlar hak- | kongresinin kabul ettiği kararda Kİtalyan faşizmi, İtalyan ulusuna, 4 ı_kfrlkuındı şüpheli şereflerle 4 bir macera sunmaktadır. Kav - 'a vesile olan hâdiselerin gerçek önemi yoktur. Habeşistanda ko - cak bir harp bütün Afrikada karı- ıklar çıkarabilir. Böyle bir harp, pa barışının temeli olan Kellog 1 ile uluslar sosyetesi nizamna- âni tehlikeye düşürebilir. İşçi kongresi, Habeşistan ile İtal- lin soravlarını (mesuliyetini) tes- Detmek Üzere uluslar sosyetesi eyinin toplanmasını İngiltere hü hetinden istemektedir. Habeşis - iin bundan evvelki dileği yerine drilerek bu ülkeye vakit kaybedil- tsizin bitaraf müşahitler gönde- Melidir. içbir devlet İtalyaya, biricik erge Yeni faşist imparatorluğunun şa- İ! Yükseltmek olan bir harbi ko - ştırmak için ödünç para verme- idır.' Bütün dünya, ekonomik bir Oka ilân etmek suretile İtalyan at politikasına karşı koymağa :;tlgmi gösterdiği zaman f::lyı, ede olduğunu anlayacaktır. Mussolininin oğulları oma, 25 A.A, — Doğu Afrikaya mek üzere gönüllü yazılan Duçe- Oğlu Vittorio Mussolini, hava ih- At asteğmenliğine tayin ol Ekonomik Abloka ! (Baş tarafı 1 incide) sının bütününe şamıildır. BK A GA VA X vAra konsey, şayet beşinci bir hakem seç - mek üzere her iki tarafı buluşmağa kandırmazsa, Mançuride bir incele- me yapmış olan Lytton komisyonuna benzer, nötr bir komisyon tayin ede- bilir ve bu komisyonun mutlaka Af- rikaya gitmesi de gerekmez..,, Yine bu aytar diyor ki, Habeş hü- kümeti, ya başka topraklara, yahut ki, finansal bir yardırma karşılık ken- di topraklarından bazı yerler bağış - lamağa her vakit hazırdır. Hükümet, Adisababanın batısında bir demiryo- I_u döşenmesi tasavvurunu görüşme - ğe hagır olmakla beraber, süel ve ya- hut ki nötr bir bölgenin ihdasını ka- bul etmemektedir. İtalyaya siyasal bir nüfuz bağışlamamak şartile, eko- nomik imtiyazlar vermeğe de razıdır. |ngiliz kahinesi işi inceliyor - Londra 25 A.A. — İngiliz kabine- si, haftalık toplantısında Paris ve Roma elçilerinin İtalyan - Habeş an- laşmazlığı hakkındaki diplomatik konuşmalara dair gönderdikleri son raporları incelemiştir. Bundan baş - ka kabine, Habeşistana gönderilmek üzere yapılacak silâh ihracatı için ve rilmesi muhtemel mezuniyetler me - selesini de gözden geçirmiştir. Roma ile Adisababa arasındaki du- rumun, ağırlığını hafifletmek için ya pılan k lar muvaffakiyetsiz - Henüz 17 yaşındaki kardeşi Bruno Pilot çavuşu olmuştur. Her iki deş, 1 ağustostan itibaren doğu kaya gönderilecek dokuzuncu ırdımın grupuna memur edile- dlerdir. Yuna asker gönderiliyor Oma, 25 A.A. — Halkın alkışları ilinda askerin yollanmasıana devam İmektedir. Montellia'da veliaht, 'inana tümenin 31 inci oiyade a- finın ikinci bölüğünü gözden ge - ştir. İşin hakemle halli Ondra, 25 A.A. — Times gazete. n Adisababa aytarı bildiroyar: “Dün sabah dış bakanı, uzlaşma Misyonunun erteye atıldığına dair Yanlardan bir nota almıştır. Bu le hakkında, İtalyanların ver - leri nota bununla üçüncü oluyor. nda kısaca gösterilen sebepler 1se fdan önceki notalarda gösterilmiş sebeplerin eşidir. Resmiğ siya- abeş çevrenleri bu son notayı İ- n görüşünün kesin bir ifadesi maktadırlar, Habeş bakımına gö- uluslar sosyetesi konseyinin, biri Niş, öteki ise dar olmak üzere iki &vi vardır. Dar ödev, “sinırların tilmesi,, teriminin tarifi hususun- komisyonda çıkan alşamzalığa mü liktir. Geniş ödev, Habeş - İtalyan dava- liğe uğradığı takdirde Londranın si- lâh ihrıâıîı fiçiı-ı mezuniyet verilme- sine muhalefet etmiyeceği sö - mektedir. dd yl'en Amerika - İngiltrre elbirliği Londra, 25 A.A. — Avam kamara- sında general Spears, İngiltere hükü- metinin, İtalya - Habeş anlaşmazlığı meselesinde, Amerika ile danışıklı bir siyasa gütmeği düşünüp düşün - mediğini sormuştur. Sir Samuel Hoare, bu soruya cevabı vermiştir: “Kellog paktını imza edenlerin bu husustaki düşergelerini (mükellefi- yetlerini) Amerika dış bakanının ge- çenlerde verdiği diyevin İngiliz hü- kümetinde uyandırdığı memnuniye- ti Londradaki Amerikan elçisine bil- dirdim. Avam kamarası, hükümetin, barışı koruyacak en iyi çareleri araştır - mak hususunda, Amerika hükümeti ile daima elbirliği yapmağa hazır bu- lunacağına emin olabilirler.,, İngiliz gazetecileri Londra, 25 A,A. — Vörld press Niyuz'un haber verdiğine göre, Ha- beş imparatoru Habeşistanla, Adisa- babadaki İngiliz basın aytarları ara- sinda bir ilgi ajanı atamıştır. Bu a- jan imparatorun muhafız alayı sü - baylarından Albay Moraitis'tir . Habeşistan ve Japonya 'Tokio, 25 A.A. — Süel makamlar, Şu Sivas - Erzurum yolu üzerinde ya- pılmakta olan Kızılırmak köprüsü Sıvas - Erzurum Yolu İlerliyor (Hususi muhabirimiz bildiriyor ) Ankara, 25 Sıvas - Erzurum — yolundaki çalışmalar hızlı bir şekilde iler- lemektedir. Kızılırmak üzerinde yaplımakta olan büyük demir köprü bitirildikten sonra hat döşenmesine başlanacaktır. Japonyanın Hiabeşıstana siran gonü - dermekte olduğunu ne yalanlamak, ne de berkitmek istiyorlar. Bunlar, görünürde, Japonyayı İ- talyan - Habeş davasına karıştırmak amacile birçok söylentiler (rivayet - ler) dolaştırılmakta olduğunu işaret etmektedirler. Japonyanın Habeşistana silâh gön- derip göndermediğini söylemeğe bu makamlar hiçbir lüzum görmüyor - lar. Dış bakanlığına, Habeşistana cep- hane gönderilmesi için hiç kimsenin izin verilmediği Röyter aytarına söy- lenmiştir. Amerlikanın bitaraflığı Nevyork, 25 A.A. — Nevyork Ti- mes gazetesinin Vaşington aytarı ya- zıyor: Roosevelt, öteki uluslar ara - sında bir harp çıktığı takdirde Ame- rikanın bitaraf kalacağını bildiren bir kanunu, kongre programına kat- mıştır. Basın koönferansında sorguya çeki- len Roosevelt böyle bir kanunun der- hal kabulünü istemekle beraber, top- lantı devresini fazla uzatması ihti - mali karşısında kanunun bu devrede kabulünü istemiyeceğini söylemiştir. İtalyanın diplomat.k çalışması Londra, 25 A.A, — Daily - Teleg- raf gazetesinin diplomatik muharri- rinin sandığına göre, Fransız büyük elçisi, İtalyan - Fransız konuşmala - rından doğan teklifleri Sir Samuel Hoare'a bildirmek için 'dün dış ba - kanlığına gitmiştir. İtalya, uluslar sosyetesinin gele - cek fevkalâde toplantısında Habeş - İtalyan anlaşmazlığının bütün evre- lerinin (sayfalarının) incelenmesine engel olmıya çalışıyor. İtalyanın ge- lecek dört hafta içinde hükümetler da & şi apıl ve uıl.ıımı komisyonunun faaliyet müd detinin uzatılmasını istediği söylen- mektedir. Fransanın vaziyeti ne ol cak Roma, 25 A.A, — Diplomatik çev- renler, İngiltere büyük elçisi Sir E- ric Drummond'un, İtalyan hükümeti ile yeniden temas etmek için Londra- dan talimat beklediğini sanmaktadır- lar, Sir Eric Drummond, Mussolini ile son dç_fı bu ayın 17 sinde konuş- ty. Resmiğ İtalyan çevrenlerinin san dıklarına göre, uluslar sosyetesinin otoritesine indirilecek her darbenin Lokarno paktının ölümü demek ola- cağını Fransaya söyliyen İngiltere, bu suretle Fransayı sıkıştırmağa ça- lışmaktadır. Bu çevrenler, İtalyanın !_p!ç!rno paktı ile doğrudan doğruya ilgili olmadığını ve Fransanın İn: lar giltere ile İtalyadan birini tercih et- N a Üçler arasında Arsıulusal faaliyetin ağırlığı pek tabii olarak Habeşistan meselesi üze rinde toplanmıştır. Savaşa yer bırak- madan meselenin halli için bir haf- tadan beri Londrada İngiltere, Fran- sa ve İtalya arasında görüşmeler ya- pılmakta idi. Bu görüşmelerde 1906 yılında imza edilen itilâfnamenin zemin olarak kabul edildiği anlaşıl- maktadır. Filhakika bu itilâfname ile Habeşistan, komşusu olan üç bü- yük devlet arasında nüfuz mıntakala. rına ayrılmıştı. Eğer İtalya, yalnız menfaatler elde etmekle iktifa etsey- di, belki de 1906 itilâfıimın çerçevesi içinde bir anlaşmaya varılabilirdi. Fa kat İtalya, Habeşistan üzerinde bir himaye kurmakta ısrar ettiğinden üç devlet arasındaki görüşmeler bir ne- tice vermemiştir. Fransanın durumu Bu görüşmelerde İngiltere sarih olarak Habeşistanın tarafını iltizam etmiştir. Fransa ise İtalyanın dava- sını müdafaa etti. Fransanın vaziyeti çok müşküldür. Bir taraftan İtalyayı gücendirmek, istemivor. Diğer taraf- tan da Uluslar Derneğinin haysiye- tini korumak — mecburiyetindedir. Çünkü bu kurumdan Almanyaya karşı istifade etmek niyetindedir. Şimdiye kadar bozulan andlara karşı Derneği tahkik etmekte Fransa ön ayak olmuştu. İtalyaya karşı kullan- mak zamanı gelince geriler ise, ileri- de kendi siyasal maksatları uğurun- da da kullanamaz. Sonra ortada İngiltere vardır. İn- giltereye karşı dikine gitmek te Fransanın işine elvermez. Fransa, hem Uluslar Derneğini # orumak hem İngiltereyi idare etmek, hem de İtal- ya ile yeni teessüs eden dostluğu tehlikeye düşürmemek mecburiyetin- dedir. Bu da kolay bir iş değil. v Uluslar Kurumunda Davanın 29 Temmuzda toplanacak olun Uluslar derneği konseyi içtima- ında görüşüleceği bildiriliyor. İtal - ya - Habeş anlaşamamazlığı artık iki ay önce, Uluslar derneği bu meseleyi tetkike başladığı durumda değildir. Konsey Mayısta meseleyi tetkike başladığı zaman, anlaşamamazlık ba- sit bir sınır çarpışmasından doğmuş gibi görünüyordu. Dörtler komisyo- | HAFTANIN SİYASASI | miyen bu Japon - İtalya ihtilâfı savaş için büyük önem olabilir, e Laval'in tasarruf tedbirleri Hafta arası, Bay Laval frangı kur- tarmak için alacağı finansal tedbirle- ri, neşrettiği yirmi dökuz emirname ile bildirdi. Kabineden geçen Hazi - randa aldığı etkilere dayanarak çı - dayanıyor : i — Memurların maaşlarından yüz de üçten yüzde ona kadar tenzilât yaparak bütçede masarifi azaltmak. 2 — Yüksek varidat üzerine vergi koymak ve savaş malzemesi imal eden fabrikaların vergilerini ırtşır.mık._ 3 — Hayatı ucuzlatmak için kira, havagazi, elektrik ve ekmek fiyatını indirmek. Bu tedbirlerin ilânını Fı:anııd_a ge niş mikvasta protesto mitingleri ta- kip etmiştir. Bu teıahürat_eına.ımıd_ı. bin beş yüz kisinin tevkıf_edıldıgı bildiriliyor. Bunlardan bini memur imiş. Diğer taraftan birtakım ııyaı.ıl zümreler de finansal emimamel_er'm uyandırdığı memnuniyetsizlikleri is- tismar etmek için faaliyete geçmiş- lerdir. Bunlar arasında en gürültülü rolü, Faşistler ile Komünistler oyna- maktadır. Fakat hükümet vaziyete hâkimdir. Bir d<£> da bu gürültüler yatıştıktan sor | , artık iki ay sonra .-Parlâmento tekrar toplanıncaya ka - dar sükün devam eder. Ancak büyük gürültü o zaman kopacak. Çünkü Parlâmentor'ın bu yirmi dokuz emir -nameyi tasdik etmesi lâzımdır. Lloyd George'un tedbirleri Lloyd George da hafta arası, İn- gilterenin ekonomik kalkınması için düşündüğü tedbirleri, “refahın teşkü- lâtlanması,, adı ile neşrettiği bir ki- tapta izah etti. Eski başbakan ingiliz kabinesinin küçültülmesini, kabineye bağlı bir ekonomik istişare kurumu teşkilini, iki yüz elli milyon ingiliz lJirası istikraz yaparak bu parayı ge- niş mikyasta bayındır'ık işlerine sar- fetmeği, Rusya ve Çin ile tecimi in- kişaf ettirmeği ve İngiltere bankası- nr devletleştirmeği tavsiye etmekte- dir. İngiliz hükümeti meseleyi ince uzun.tetkik ettikten sonra bu tedbir- leri kabili tatbik bulmadığını bildir- miştir. Hükümetin Lloyd George projesi hakkındaki tebliği uzun ve müdelleldir. Bir defa hükümetin 1931 yılındanberi takip ettiği siyasa uzun kardığı bu emirnameler üç prensibe | M DT HLAi ST0 büĞĞ Te sinl ee ? eee FELE BİR YOLCU GELİŞİ Gene kendimden görüşüyorum di- ye bana içerliyecekıiniı amma ne ya- payım a dostlar! En dayanıklı mevzu kendimi buluyorum. —— — » Efendim, bundan üç dört gün evvek yakınlarımdan bir çift, Venedikten bula gel klerdi... Rıht da kar şılamak için öteye beriye soruşturduk. Bu yolda işleyen ltılyın.vepurunun kimi gece saat dokuzda, kırfu saat on- da, kimi de on birde, hattâ on ikide geleceğini söyledi. Nedir bu? Yatsı namazı gibi de değil... Dur bakalım!.. Açtık telefonu. Aoenl_ıc_lın sorduk: — Dokuzda geleceğini telgrafla _hlİ dirdi... dedi. İnanmadım... Beş dakika sonra bir de fransızca sordum. — Dokuz — açukta! dedi... Gene : ınmadım. Bu sefer gazete- den sorar gi' sordum. d — Saat onda! dedi. Anladım ki, © da bilmiyor. Kalktık dokuz buçukta yolcu salonun v karşısındaki kahve- ye oturduk. Benir- gibi yolcu bc_l:lı- yen 20 - 30 kişi var. Bir lokum, biraz su... Gazeteleri © * geçirdim... (Böyle birini b * “'sen gezeteler işe yarıyor). Saat on old:, » » buçuk ol- du... Vapur gör” “irle , “-.. Gazeteci olduğumu sö ** polisten rıhtıma çıkma müsaadesi istedim. — Hele vapur #örünsün de düşü- nürüz.. dediler. Vapur da ıörüniğr(_l_e değil... Niha- yet on bire doğru zn_r.:m'nü_;.... Koşuş- tuk ve rıhtıma çı! ** “crimizde bir kalbur kadar sık telli bir parmaklık ardında birtakım Ki —.el.or de vapuru bekliyorlardı. Saat * '_ı 'çeyrek geçe vapur yanaş” « Hep bi 'en saldırdık merdive - ve'sular'a karşı- boşaltır gibi sıkıştık !ııîf!ık. Bizimki- ler bir buçu' — >tre ileride duruyor. Bir türlü kavuşamıy U 1... Aman gayret!.. Birinin ıy'ığmı bastım. Can havlile irkildi. geçtim... Ne ise hasre- timize kavuştuk. Şimdi m_eıele şura- da: Karşı yakaya geçeceğiz. Vapur 11,45 de. Yarım saat sar. Eşyaları çı- karmak, gümrüklemek ve sonra vapu- ra yetişmek V m. En e el aranac.... — Tammal!.. — Bura” Bir cılız ihtiyar... güç kaldırır... Aman babacığım sen yapamaz- çay dammal. Abdest ibriğini sın! — Y parım, yaperım. Sen sakalı- nu da bunu tetkik için teşkil edilmiş tı. gimdi dava dallanmış, budaktan- mıştır. İtalya, Habeşistan üzerinde bir himaye istiyor. İleri sürdüğü se- bep te Habeşistanın geri bir ülke ol- ması ve medenileşmek için büyük bir devletin yardımına mühtaç bulun masıdır. z Binaenaleyh konsey, 29 Temmuz - da toplandığı zaman büsbütün yeni bir durum karşısında kalacaktır. Konseyin nasıl bir karar vereceği şimdiden kestirilemez. Fakat her halde İtalyaya karşı ittifakı âra ile bir karar verilmesi beklenemez. Kon seyi teşkil eden devletlerin hepsi de anlaşmadıkça, İtalyaya karşı on altın çı maddede tasrih edilen sanksiyon- ların tatbikı mevzuu bahsolamaz. © i Japonya ve Habeşistan Habeş meselesine karşı Japonya - nın takip etmeğe — be p ıdığı siyasa esrarengiz bir şekil aldı. Haftanın başında Romadaki Japon sefirinin, İtalya hükümetine, Habeş meselesi - ne Japonyanın karışmak istemediği hakkında teminat verdiği bildiril - mişti. Bu teminatın da Romada çok iyi telâkki edildiğini Ajans telgraf- ları haber verdiler. Fakat hava ansızın değişiverdi. 'Tokyoda Japon Dış Bakanlığı namı- na Roma sefirinin bu yolda teminat verdiği tekzip edildi. Bundan sonra da Japon gazeteleri Habeşistanın mu kadderatı hakkında yakın bir ilgi zö.t_ermeğe başladılar. Bir defa Mussolini'nin bu mesele- yi beyaz insanlar ile renkli insanlar arasında bir dava şeklinde gö uzun izah edilmekte ve bu siyasanın muvaffak 'olduğu bilditilmektedir. Bu muvaffakıyet — karşısında - birtakım tecrübelere girişmeği İngiiz hükü- meti tehlikeli bir maceraya atılmak mahiyetinde telâkki ediyor. Lloyd George bu tebliği okuduk - tan sonra Londradaki ingiliz ve ya- bancı gazete muharrirlerini bir araya toplryarak ingiliz hükümetine karşı şiddetli hücumlarda bul » Hükümet erkâ âciz ve » ç olduklarını iddia ediyor. Lloyd Ge- örge'un gelecek seçim için zemini hazırlamakta- olduğu — anlaşr makta- dır. 8 Yunanistan'daki kriz Yünaji ver Itjim meselesini genoloy'a bırakıp datatil k a - rarı verdikten sonra artık Yunanistanın sonbahara ka - dar sakin kalacağı zannedilmişti. Her halde bir kabine krizi akla gelmiyor- dü. Fakat akla gelmiyen işler Yu- nanistanda olur. Kondi!s İtalya ve Yugoslavyaya seyahate çıkarken, ba- kanlar rejim meselesi etrafında pro- paganda yapmamayı aralarında ka- rarlaştırmış'ar. Bu zat seyahatten döner dönmez, kabinedeki cümhuri- yetçi bakanlardan birinin bu sözleş - meğe rağmen, cümhuriyet lehinde propaganda yaptığını ileri sürerek istifa eti. Büs'e önemli bir şahsiye- tin hükümetten çekilmesi bir kriz doğurdu. Çaldaris, cümhuriyetçi ba- kanla birlikte üç dört tane de kralcı bakan çıhrır!lı kabinesini yeni baş- tan kurdu. Şimdi kabinenin azıcık daha fazla kralcı olduğu bildiriliyor. A. Şükrü ESMER sini Japonlar hoş görmüyorlar. Renk etrafında siyasa oyunu oynanması Japonları sinirlendiriyor. Bunun bir sebebini anlamak için de bu renk yü- zünden Japonların Amerikada kötü muameleye maruz kaldıklarını hatır- da tutmak gerektir. : Fakat bundan daha derin olan eko- nomik ve siyasal sebepler de var - dır: Japonya on yıldan beri Habe - şistana karşı bir ilgi göstermişler ve Habeşler de bunu tesvik etmişlerdir. Japonya pamuk yetiştirmek için Ha- beşistanda geniş toprak kiralamak istemişti. Böyle toprak kiralamak, Uzak doğu usulü sömürge elde etmek tir. Cin devletler arasında böyle pay- laşıldı. Javonlar Habesistana el uzat mış iken simdi oraya İtalyanın yer- leşeceğinden korkuyorlar, Bunun i - çindir ki Taponya Hab Ha Hava kurumu için yüzde iki .A_n!ıırı. 25 - (Hususi musabirimiz bildiriyor) — Finans Bakanlığı, ma- aşları ayda otuz lirayı bulan memur- lar, ücretliler ve hastabakıcılar besap larından, mhh.üt ettikleri takdirde, Hava kungnşu için yüzde ikiyi tahsil edebileceğini alâkalılara bildirmiştir. Ankarada bir avukata ceza verildi .Anl_ıqrı. 25 (Hususi muhabirimiz bıldin?'or) — Ankara barosunda ka- yıtlı bir avukat, müvekkilinin alacağı nı tahsil ederek kendisine vermediğin den, baro inzibat meclisi, bu zatın iki ay avukatlıktan menedilmesine ka - rar vermiş ve bu karar ağır ceza nen ve maddeten yardım etmeğe baş- ladı. Silâh satıyor. Bir savaş çğıkıc:k olursa buna karşı lâkayıt kalamıya - cağını bıldırı_Vor. Japonyanın hareke ti İtalyada bilyük bir iğbirar uyandır mıştır.. Barış icinde gazeteler ara - mesi gereğini ilâve etmektedirler. * : sında bir polemik mahiyetini geçe - kemesinde tasdik edilmiştir. Tayyare resmi mektumları Ankara, 25 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Tayyare resmi mektum larınr haber verenlere ikramiye veri- lebileceği . Ziraat Bakanlığınca vali- liklere tamim edilmiştir, #a ma bakma!. Bir daha, bir daha! Hammal oldu üçen İndik aç gı -la! — Haydi bakalım yapışın! l Uçü sıra ile dizildi. Birisi öte i: » - da üçüncüye veri, * Uçüncü de ö- nüne koyuyor. Ka”puz gib' elden ele. Lâkin hiç biri sırtına yük alıp indir- diği yok' — Bre kuzum -al un! — Ne acele ediyorsun Bayım! Va: pur yarın akşama kadar vrada, — Ayol, biz vapura y-tişeceğiz... — Bu saatte vapur yoktur. — Kuzum sen hammal mısın, İj « man reisi mi?.. — Estağfurullah Bayım! Eşyanın yarısını indirdiler... Bizim vapura ''r çeyrek kaldı... Hımınıl.ı- rayorum, hammal:- yok Değnekçiyi buldum. — Yahu, hammal yok mu?.. — Nerede?.. ları gösterdi). Ben de çağırdı * — Hiş, — ksana! Sen hammal mı- sın? j 5 Herif, dik dik cevap — rdi: — Ben 'ar-mal teğilim! * “Tesin ya! — 'a nene lâzm” Doğrü yal!, (Lâkin hammalın bu kadar ender »"duğ saati görmek te herk-se müyesser olmaz). Dakikalar geçiyor ve hammal bula- mıyorum. Değnekçi h" — ac di, Be- ni savdı ve kendisi * vykaç parça eline aldı. Vardc — lona... Efendim şün- düz gibi aydınlık. Açılmış eşyalar. Didik di "& bakıyor'ar... — Bu nedir?.. — Ayakka'ı kalıbı. — Bu ne?, — Utü... Da'sikalar gecivo: — Eşyanın yart- sını s.londa ' aktık.. Şi di gümrük- lenmişleri otomobile koymak için ham mal lâzı - , — Hamma'!.. — Burada... ç — Haydi şunları otomobile... Her lııııııııl:: küçük parçayı seçi- . Ne gözü tok adamlar. b Büv'iî?ıri ben mi taşıyacağım?. — Yok efendim, biz taşırız. — Ayol waktimiz yok... — Geliyoor!. Amma kım. dandığı yok... Aman bir ötomobil... Vapura beş dakika var. — Otomob” nerede? — Şurada ileride... — Kapıya gelmez mi?, Süphanallak Y nallah... Yahu tekrar bura » dan geçecek değil mi!.. ş Ne hil bil ? Hüsrlabürkağ nr 50 - 60 metre uzağa taşımaya mec yor... Bindik... Hııyd'inâöprii... Örta yerde dllryıh_! Bir vapar gitmek üze (Lütfen sayfayı çevirin) laştık. Efendim tıpkı huni ile leblebi - — İşte... "Rıhtımda birtakım adam- * i

Bu sayıdan diğer sayfalar: