K E NMT M —— 8.7.-915 TA AntRERGİALAR YARIM GÜNDELİKLER Gündeliklerin Tam Verile- ceği Henüz Kararlaşmadı (HUSUSİ MUHABIİRİMİZ BILDIRIYOR) Ankara, 7 Hususi müesseselerde çalışanların cumartesi gündeliklerinin tam verilip verilmiyeceği meselesi hakkında bir karara bağlan - mamıştır. Yalnız, devlet hizmetinde ücretli çalışanların günde - likleri tam verilecektir. Ankara Bisikletçileri Edirnede Ankara, 7 (Hususi muhabirimiz bildiriyor) — Dün Silivriden hareket eden Ankara.bisikletçileri 200 kilometreye yakın bir yol aldıktan sonra akşam 18,30 da Edirneye gitmişlerdir. Bisiklet - çiler şehir kenarında sporcular tarafından kırıılın_m!şlınhr, Bugün saat 7 de Edirne - Hasköy - Iskenderköy ı_nımdı 70 kilometrelik bir yarış yapılmaktadır. Bu yarışa lj:dgm_ec_îen 10, Alâkarnlılın:lın 4 olmak üzere 14 bisikletçi gireceği bildirilmek - tedir. Mensucat Fabri_kâlarıiçin Yüksek Kalitede Pamuk (HUsUSI MUHABİRİMİZ BİLDİRİYOR| Ankara, 7 iZraat Bakanlığı memleketimizde | nüm pamuk ekmiştir. kurulmakta olan mensucât fabrikala- | — Beş senelik plân mucabince çiltçi tına lâzım olan yüksek kaliteli ve u- tarafından Sakarya mıntakasında 936 zun elyaflı pamuk yetiştirilmesi için senesinde 25,000, 937 senesinde 60 beş senelik bir program hazırlamıştı. | bin dönüm pamuk eki'-cektir. Bu se- Bu programın geçen sene tatbikine | ne 130.000 kilo tohum dağrtılmıştır. başlanmış ve Amerikadan mahsus su- | Bu mıntakada üretme, kalite,ve verim Tette getirtilen pamuk tohumlarile fab | itibarile pamuklar daha yetiştiğinden rikalarımız için 32 milimetrelik pa - | 936 senezinde bu mız'akada 200.000 mük elde edilmiştir. Geçen sene ge- | dönüm pamuk ekilecektir. Bu sene bu len Tohumlardan Sakarya pamuk sa- | mıntakada İzmir mıntakacında 936 se basında ziraat bakanlığı tarafını nesinde z.raat bakanlığı 8600 dönüm 400 dönüm, Adna ve Çukurova mın- | üretme pamuğu ekecek ve elde edile- takasında da 6400 dönüm üretme pa- | cek tohumlar çiftçiye tevzi edilmek Tuğu ekilmişti. Elde edilen tohumar- | suretile 937 senesinde 148.980 dânüm la bu gene Sakarya pamuk sahasında | pamuk ekilebilecek ve ayni sene zar- Adana ve Çukurova mıntakasında da | fında bu muntakadaki pamuk istihsalâ- 30,000 dönümünü çiftçi, 13.000 dönü- | t 30.000 balyeyi bulacaktır. münü ziraat bakanlığı tarafından ol- | Her üç pamuk mıntakasında da mak.dirers tA)f0R dözüm gamuık çkil: çi , yüksek kaliyeli ve uzun elvafir | ) ! humlârlâ geniğ bir sahada pamuk ek: | bet göstermekte ve nlâ inde ç €k: | bet göstermekte ve plân dahilinde Şa. Ha alan Saa Bömuk. “cantaksst işin | hışma ile ekimin her sene daha fari. ge mlak edilmiş ve ya en üy- | laşacağt tahmin edilmektedit. Ekim seçilmiş ve ilk ü- Tetme olmak Üzere ziraat hık:r:ııılıv sene İzmir mıntakasında (500) &8 - mıntakalarındaki pamuklar, pamuk cinsini sslah hakımından devamlı su: fette kontrol edilmektedir. Son Dakika Adana Çiftçileri Ürünün 0153 nü Hava Kurumuna veriyorlar Adana, 7 — Dün yapmışlardır. nh.ym"'ı;."m“”' Adana çifçileri bir toplantı Yeni Adlar Son Şeklini Aldı (HUSUSİ MUHABİRİMİZ BİLDİRİYOR) Ankara, 7 Resmi makam ve dairelerin adları son şekillerini almıştır. Kat'i olan bu şekillerin Osman lhıca ve Türkçe karşılıklarını bil diriyorum; Reisi Cümhur: Cumur — Başkanı Riyaseti Cümhur: Cumur Başkanlı- ğı, Büyük Millet Meclisi: Kamutay, Heyeti Vekile; Bakanlar — Kurulu, Başvekil: Başbakan, Adliye Vekili : Tüze Bakanı, Milli Müdi H Sü Bakanı, Hariciye Vel kanı, Dabiliye Vekili : rlar Vekili: Gümrük ve Tekitler Bakanı, Nafia Vekili: Ba- yındırlık Bakanı, İktisat — Vekili; E- | konomi Bakanı, Maarif Vekili: Kül- tür Bakanı, Ziraat Vekili : Tarsm Bakanı, Sihhat ve İçtimai muavenet Sağlık ve soysal yardım Ba- rkâniharbiyci Ümuümiye ; Ge- ! Kurmay, Şurayı Devlet: Danış- tay, Mahkemei Tem: Yargutay, Divanı Temyizi askeri : Süel Yargu- tay, Şurayi Askeri : Süel Danıştay, Reis Vekili: Asbaşkan, Kâtibi Umu- ü: Genel Sekreter, Müsteşar: Yö- er, Divanı Riyaset: Başi Kuru, İdare Amiri: Kestör, Müdür Umumi: Genel Direktör,Mücur: Di- rektör, Vilâyet: N, Vali; Nbay, Kaza: İlçe, Kaymakam — (Kaza kaymaka- mı) : İlçebay (İlçebay), Nahiye: Ka- mun, Nahiye: Müdürü: Kamunbay, Belediye : Uray, Belediye teisi: Şar- bay, Belediye riyaseti: Şarbaylık, Belediye meclisi: Şar kurulu, Şehir: Şehir, Kasaba: Kent, İdare: Yöne- tim, Yönetke, Emniyeti Umumiye : Kamuğ güven, Heyeti umumiye : Genkurul, Kalemi mahsus: Özel Bü- rto, Levazım: Gereç, Evrak: Arşiv, Muhasebe: — Sayış, Muhasebeci: Sa- yışman, Neşriyat : Yayın, Daire mü- düri evirgen Direktörü, Şube Mü- dürü: Bölüm — direktörü, Mümeyiz N:z (Baş tarafı 1 incide) * — Genel duruma uyarak, beledi - yenin narh tindirmesi lâzımdır. Hattâ biraz geç bile kalınmıştır. Yalnız, et raflı tetkikat yapmak, değirmencilerin ve fırınııların söylediklerini kâfi gör memek lâzımdır. Bir haftadanberi yü- muşak buğdaylarla sert buğdaylarda 25 - 60 para, unların çuvalında da 20 30 kuruş kadar yeni bir düşüklük ol- muştur. i.l'ırın:ııınıı yapma ve pişir - me ücretli diye belediyeye gösterdik- deri para.pın da narhın ” fazlalığında yapma e pişilme de — fırıncıla- rın 210 kuruş olarak gösterdikleri bu masraf, bundan senelerce önce tesbit edilmiştir. Yapma ve pişirme işine bu gün harcanan para ancak 180 İçuruş tur. Belediye, bütün bunları da gözü nünde tutarsa, şüphe yok ki, ekmeği iki kuruş birden indirmek — kolay ve mümkün oltir., , $ fırın kapatılacak Diğer taradtan, bütün kaymakam - lıklara verilen emir üzerine, fırınların kontroluna başlanmıştır. Bu kontrol larda ekmek çeşnileri de gözden geçi- rilmektedir. Eminönü kaymakamlığı, Ekmek inmedil Bükreş Elçimiz* lsfanklılîGeldi Suphi Tanrı öğer'in futbolcularımız hak- kında söyledikleri kaza içindeki fırınlardan beşine yirmo beşer lira para cezasile on beşer gün kapanma cezası vermiştir. Fırıncıla - rın mahkemeye mi t ederek ce - zaya itiraz etmeleri üzerine, kayma - kamlık, kontrol neticesinde meydana çıkardığı bozuk ekmekleri sulh hâ - kimliğine göndermiştir. Bu şekildeki sıkı takibatın çeşni dü zelmesine çok yardım edeceği umu - luyor. Kral Liyejde Lieğe, 7..ALA, — Kral bu- raya gelmiş ve şarbaylığa gi- derek orada Şarbayın söylevine cevabında Liyejlilerin evvel is- tiklâl ve hüriyetlerini kurdukla- rını söylemiş ve demiştir ki : *“Liege halkı memlekette kullanılan üç dili konuşmakta- dır. Demek ki Liege ulusumu- zün küvveti olan birliğin bir remzidir.,, —— Bir uçak düştü Angers, 7. ALA. — Hava müsabakasında bir uçak düş- müş ve içinde bulunan iki kişi ölmüştür. | Bulgaristarıda Kalembaşı, Mememur : İşyar, Kâtip: Sekreter — Retimen, — Müuavin: Yar. Reis muavini; — Yarl üdür muavini: Yar direktör, Müddei: Sa- vaman, Müddei Umumi ; — Genel Sa. vaman. Türk kuşu şefliği Ankara, 7 (Tan) — Türk Kuşunun şefliğine, teknik işleri idare için; ca. ki deniz tayyarecilerimizden müteka- it binbaşı Savmi tayin olunmuştur. sile Mustafanın kafasına iki, üç defa vürmuştur, Şiddetli ve ani olan bu vuruştan kafası patla - çiler şimdiye kadar vermekte nl=ı.'yı. pyüıl:nı bu toplantıda çif - payını yüzde üçe çıkarmayı oranlamışlardır. EPNM ver . Hrünü ” Kır_an. Başbakan Ismet İnönüne ve hıvı'hınım genel zine bildiren telgraflara karşıliklar gelmiştir. ;ııhıhmrkş takdir dolu karşılığı burada büyük bir sevinç uyıııdn-mqun . Kaş şılık aynen şöyledir: SA " Hava tehlikesine karşı Vi ü ilgisii F e yürtsever Adanalıların yüksek il; i ::':îlh' ederim, Adanalılar hava tehlikesini önlemek için Ş ğıl:t'ı:ır'ı A:l Büzel örnek vereceklerdir.,, nününm.' G"'il::r;l:ıâundıy: :ad:r verdikleri yüzde yarım yerü - Tak 3öğ il 'de üçe çıkarması 1935 yılı içinde ortalama ol. ky> yü;llüll(ı J|getirecektir. Dündenberi çifçinin sattığı mıll::'.- iÇÜnü seve seve vermeğe başlamışlardır. Arsıulusal izmir Panayiri l AA X a Bataktaman 22 Tüzdün ça dıh.ı ları arsrulusal İzmir panayırı bu yıl geçen yıl- 200 bin liralık df'!'i'n ve ilgi uyandırıcı bir varlıkta olacaktır. rılmiş, panayır BiyZ verildiği gibi gümrük işleri de kolaylaştı. yölktü takilalert t çok vergilerden affedilmiş, kara Ve deniz Telva Mm_n""d; Yüzde seksene kadar indirme yapılmıştır. İıınıy'mmın © E;dîkı:::i-l»“"'ı- diğer dış öz]:l va:uı' acenteleri oe ğ k teri önemli taşıma araçlarında Tabellada e ermünlerdin Yurdumuzdaki — bütün kurumlar Tuiy üyimlüketlerti ;. an çoğu pavyonlarını kiralamışlardır. Yetler'bu yil Bana şında Sovyet hükümeti gelmektedir. Sov. cöklerdir yYunın Yırımıza daha geniş ve zengin bir tarzda gire- Diyer bir.cok d Ve Yugoslavlar da girmek isteğindedirler. ğer bir çok devletler de Panayıra ilgi göstermektedirler. Bir Genci Borçlusu Başını Parçalıyarak Öldürdü! Galatada Arap camiinde Müdiye caddesinde 117 mur:,: I: (yanık han) Adile arilan “ ki bi bina vardır, hanın üçüncü katında 17 . 18 yaşlarında kun ağustosta açılma duracı Mustafa oturmaktadır. Mustafa dün halâda yıkanma ya girmis bu esnada apdesthane kapısı zorlanmış, meçhul bir şa hıs elindeki kalın çerçeve parça yan biçare Mustafa, derhal ora ya serilmiş ve ölmüştür. Cani, işini bitirdiğine ve kim se tarafından görülmediğine &- min olarak handan gizlice çık - Miş ve kaçmıştır. Biraz sonra kapıda beliren bir adam, hanın alt katında bulu - nanlardan Mustafayı sormuş ve aşağıya çağırılmasını istemiş - tir. Nihayet, Mustafa aranmış, apdesthanede kanlar içinde, ka- fası parçalanmış, vücudü yer - yer morarmış bir halde, ölü ola- rak, bulunmuştur. Handakiler, telâşa düşmüş - ler ve hemen zabıtayı haberdar etmişlerdir. Cinayet yerine yeti şen polisler ve komiserler tah - kikata başlamışlardır. tür, Bu adam, Kayserili Şükrü- dür. İşlediği cinayeti, olduğu gi bi söylemiştir. Öğrendiğimize göre Şükrü, Mustafanın akrabasından bir kadınla evli iken zaruret dolayı ı_ilz ayrılmış ve bu zamana ge - linciye kadar Mustafaya bir hay lr para borçlanmıştır. Araların - da zaten ayrılık meselesinden hâsıl olan kin, bu borçtan dola- yı şiddetlenmiştir. ükrü geç vakit yakalanmış - tır. Tahkikat devam — etmekte - r. Bu senaki rekolte Başvekil bu senenin mahsulü hak- şunları söylemiştir : *“Bu gseneki zabire rekoltemizin 1,450,000 ton olacağı kat'iyetle tah - min edilmektedir. Bu yekünun 220 bin tonu çavdar, 85,000 tonu karı - şıktır. Bu senenin rekoltesi, en iyi mahsul aldığımız 1033 senesinin rekoltesine benzemektedir. 1533 senesinde ise ihtiyaçtan 100,000 ton fazla mahsu - Tümüz olmuştur.” — Tuz satışı arttı , Tuz fiyatlarının ucuzlatılması üze- TİNE sarfiyat göze çarpacak kadar art mıştır “Tüutulan — istatistiklere göre memlekette 125 milyon kilo tuz istih- lâk edilmektedir. Bunun $ milyon ki- kosu sanayide kullanılmaktadır. İnhi- sarlar genel direktörlüğü, 1935 bütçe- sinde bu sene 127 bin ton tuz satıla - cağı tahmin edilmiştir. — Sovyet ana yasasının yıl dönümü Moskova, 7.ALA. — Sovyet ana Yasasının 12 inci yıl dö- nümü bütün memlekette kut- lulanmaktadır. İzvestiya gazetesi, son Sov- yet kongresinin anayasada ya- prlmasına karar verdiği değişik- likleri hatırlatarak — bunların S?VY_" ulusunun maddiğ ve kültürel imkânların pek çok ge- liştireceğini yazmaktadır. —— Almanyada polislerde asker kadrosuna girecek Berlin, 7 A.A. — Polis teşki - tinı ordu kadrosuna dahil e - len bir yasa neşredilmiştir. Za- ten Sü Bakanlığına bağlı bulu - nan polis subay, yar subay ve er lerinin bundan böyle askerden farkları olmıyacaktır. Bu yasa €sasen mevcut bir durumu teyit etmektedir. —— Bulg.ııııı'ndı siyasal cezalar Sofya, 7. ALA. — Bugün çı- kan bir emirname ile kanunsuz cezalar ağırlaştırılmakta — ve iç işler a devletin güven- liği ile ilgili hareketlerde altı aya kadar hapis beş seneye ka- dar da memleketten çıkarmak selâhiyeti verilmektedir. Bakan Bazeteleri de kapayabilecektir. Dün şehrimize gelen Bükreş elçimiz Suphi Tanrıöğer Bükreşteki futbolcülerimiz on gün- dük bir ayrılıktan sonra ve Bükreşte en kuvvetli Romen takımını yenerek dün şehrimize döndüler. İyi bir tesa - düf olarak, futbolcülerimizle beraher, Bükreş elçimiz. Suphi Tanrıöğer de mezunen İstanbula geldi. Köstence - İstanbul — yolculuğunu futbolcülerimizle beraber yapan Bük- reş elçimiz, fikrini almak isteyen bir muharrir arkadaşımıza Bükreşteki ma çımız hakkında ve futbolcülerimiz hak kında düşündüklerini, şu suretle an - latmak nezaketini göstermiştir: Gençlerimiz Bükreşe geldikle- ri vakit iki endişe duydum : Birincisi, oyunların neticesi ne olacak ; ikincisi seyirci halk onların oyunu karşısında masıl bir alâka gösterecek?.. Gençler yet elde eti İiyetlerindeki ve t tünlükle oyunu kazani ler. Birincisi beden kabi- kaiklerindeki üs - le biribirlerine dâka sadüf eseri olmadığını bütün Bükreş gazeteleri de doğruyu seven ve söy - leyen bir dille açıkça yazdılar. Önlar, vücut ve teknik üstünlüğünün netice sini aldılar, Sonuna kadar çarpıntı ile seyrettiğim bu birinci — imtihanda iki saadet duydum. Birisi, şimdiye ka- dar anlattığım bu üstünlükten ve 0- nun verdiği zaferden geldi. İkincisi, bu söylediğimden daha büyüktür. Gençlerimiz çok eski bir milletin çocuklarına yakışan bir kibarkıkla oy- nadıdar. Karşı ekibin düşen her gen cini bizimkilerden birisi muhakkak kucaklıyarak kaldırdı. Karşı — tarafın ara sıra tabil olarak meydana çıkan yanlışlarına karşı en ufak bir hiddet iler, sinirlenmediler. Hake- min bazı kararlarını yanlış buldukları oldu, bir tek defa itiraz etmediler. Bu halleri büyük seyirci kitlesini teshir etti. Halk onların muvaffakiyetini Romanyalıların muvaffakiyeti kadar gcoşkunlukla alkışlayordu. Hakemin her hangi bir karar: kendisine yanlış lüğü vakit, halkm derhal, tas- vip etmediğini gösteren kuvvetli sesi işitiliyordu. Seyirci Romanyalı halk, gençlerimize karşı, dar milliyetçiliğin gok üstünde olduğunu — göstecen bir adalet düygüsile hareket etti. Fenerbahçe - Güneşin Bükreşten ayrıldığı gün Romanya matbuatına verdiği deyim, bizimkilerin, halkta gördüğü bu temiz yürekliliği, bu yük sek doğruluk faziletini ne kadar derin duymuş olduğunu herkese anlattı. Onlar fırtınalı bir deniz geçerek bir meçhule doğru geldiler. Güneş al- tında çok sakin bir deniz geçerek, Ro manyada kendilerini sevdiren ve say dıran bir hatıra bırakarak memleketle rine döndüler, Size bunları anlatırken ne duyduğu :““ Ayrıca tarif etmeğe lüzum yok - ür., , Gelecek muhacirler Bükreş elçimiz iskân işleri hakkın- da da şunları söylemiştir : — Bilyorsunuz. ki, bükümetimiz son zamanlarda hariçten ana vatana hicret eden göçmenk : çok ehemmi- yet vermeğe ve bunların bu suretle ana vatana mümkün olduğu kadar kolaylıkla dönmeleri için lâzım gelen teshilâtı göstermeğe başladı. Bunun için son zamanlarda hazırla nan dokuz maddelik nizamnamede de bundan sonra mühaceret işlerinin da ha çok intizama girmesine çalışılmış ve bu suretle de bir çok yolsuzlukla- rın önüne geçllmiştir. Yakında bu işler için Ankarada bir | gt bozulur. Gözlerinizi kaparsınız... | paklar sanki yaylı imiş gibi açılmaya i büyük muvaffaki - aha iyi ki rorlar, daha iyi şut çekiyorlar, he e bi n ;ı'r&m edetek oynuyorlardı. Elde ettikleri zaferin te FELEK KISMETE BAKIN! valar ilar / hafifler. Yıı::k bir :I':ıılııîı.h'ılıyıt—m gibi adamı sıkmaya başlar. Örtünürseniz terlersi- niz. Açık yatsanız uykunun manzara Ka alışırlar. Açarsınız... Gözü açık adam îıh:: edemez. Derken pijama bacak- | larmıza dolaşmaya başlar.. Bir kere dönersiniz... Yaştığın ısmmamış tara Ama yanağınızı koyarsınız. On dakika sonra bir ı.“;ıa.wlyu işte bu dönmeler başladı mı uykur ola! Ve ondan sonra başlarsınız larınızdan doğru terlemeye... Pijama vücudünüzü bir senet pulu gibi yapı- şar.. Kolunuzu, sanki havayı dalgaları dırmak için bir at kuyruğu gibi savu Tursunuz. Uyku yine gelmezse yatak dar gel meye başlar. Daha doğrusu vücudü - nüz büyür gibi olur. LBu, büyür gibi olma duygusu sade yatakta olmaz. Ba zen koltukla eı.ıı—.ıB Tam © kı:gı üst katta veya çatıda bir ses gınıza gelir. Allah. Allah! Gu nedir?.. Başlar sınız dinlemeye! Ve ondan sonra ol « mayacak gürültüler, sesleri - duyarsı - nız.. İnsan dinleyince böyle olur. Mev hum seslor ve gürültüler işitir. Ben de iki gece evvel böyle oldum. Uykum kaçtı. Daha doğrusu uykum gelmedi.. Bir saatten fazla yatakta döndüm durdum. 1Ben sınıftan dönmeği, yoldan dön meyi, fikirden dönmeyi, sözünden dön meyi sevmem, Yatakta dönmeyi sev« mem ama bunun ne bana ne başkası- ma zararı olmadığından dönerim) Uyu yayım diye aklıma bin türlü uyutucu şeyler getirdim... Eski soğuk esasiye derslerini hatır ladım.. Müsellesat ıstılahlarını — tek » rarladım. Daha bir türü şeyler düşün düm düşündüklerimin hepsini yazma da fayda yok.. Ve uyku gelir gibi ol - du.. Aman bre an bah çedeki köpekler lar mı havla Snaya.. Efendim belki yarım sâat ne- fes almadan ve inadına bağırıyorlar.. Kalktık yataktan, * çıktık bahçeye... Valde yalnız gitmeme müsaade et - mez... O da beraber. Benim elimde elektrik feneri, onun elinde kapalı bir keten şemsiye! Neye yarar bu şem siye? O belli değil... Daha arkada aş- çi Onun elinde de şamdan... Gece dan sonra orta oyunu... Bul « muştu arna, bileğim ağrımaya başladı. Acaba diken zehirlimiydi... Acaba di- kenin üstünde zehirli bir böcek mi gezmişti... Bu kuruntu ile iki saat da ha geçtikten sonra sızmışım.. Sabah | kalktım. Şiş inmiş, lâkin bileğimin di ken batan iç tarafı beş altr santim ge- nişliğinde morarmış. « Haydi. Doktora... Böyle nesci bil - mem ne olan yerlere bir şey batarsa falan filân olurmuş da kan içeriye ya- yılınmış ve ona da (emato) mu (eta- mo) mu şöyle bir İspanyol dansör is mi gibi bir şey derlermiş... Zararsız imiş.. İçim rahat etti.. Etti ama bir gece uykusuz kaldık.. . Şimdi bakmız şu kısmete!.. Gece se cak olacak. Uykum kaçacak. Derken köpekler havlayacak. Ben bahçeye çi kacağım ve oradaki kediyi gül ağacın dan kurtarırken elime diken — batacak ve bileğim mosmor olacak!.. Canım madem ki: Elime bir diken batmak kaismetmiş, bunu beni yataktan kaldı - rarak yapı felek?i, ze! | B. FELEK Su damacana ile Satılacak Üsküdar kaza hıfzıssıhha komi: nu verdiği bir kararla suların fıçılarla değil, bundan sonra damacanalarla satılmasını temin etmiştir. Yapılan ya yım, su işlerile alâkadar olanlara bildi rilmiştir. Evvelki gün kaymakamlıkça bahçe- lerin lâğım sularile sulanıp sulanma- dığ iköntrol edilmiş ve bu şin tettişi için belediye ve polis lmiııjhıe emir ler verilmiştir. Halkın pahalı ekmek yediği, tartı- ların eksik ve ekmek kalitesinin bo - zuk olduğu vâki şikâyetlerden anla - şıldığı için belediye nizamnamesine aykırı hareket edenler tutulmuş ve ce zalandırılmıştır. . ——— işlerine dair kararlaşacak xon teferrü &t tatbik yoluna konulacaktır. Bu sene diğer senelere nişbetle memleketimize daha çok mühacir ge- leceği anlaşılmıştır. İlk olrak yakında gelecek olan 1000 lenin Çanakkale taraflarında yerleş- kongre toplanacak ve bu süretle iskân tirilmesi düşünülmektedir.