ON ALTINCI YIL. No: 5009 Gündelik DIŞ SIYASA İŞ <Rİ F.R. ATAY İngilizler deniz kuvvetleri için almanlarla anlaştılar. Bu dostlu- ğun fransız ve italyan gazetelerin- de ne kadar telaş ve gücenle kar- şılandığını — biliyoruz. İtalyanlar diyorlardı. ki: “Fransa - Sovyel ve Sovyet - Çekoslovakya paktları ile Avrupanın kuvvet dengesi bo- zulmuştur. İngilizler karada silah- lanan Hitler ile deniz kuvvetleri için de anlaşarak, yalnız Baltık'ta bolşeviklere karşı değil, şimal de- nizinde fransızlara karşı da bir kuvvet dengesi elde etmek ama- cını güddüler: şimdi kendi filola- rinın büyük kısmını, — istedikleri yerde ve istedikleri gibi kullana- bileceklerdir. İngiliz - alman an- laşması Lavalı'ın Moskova paktı- na ilk cevabtır. Eğer bir hava lo- karnosu yapılmıyacak olursa, Al- manya ile İngiltere arasında hava kuvvetleri için ayrı bir anlaşma, ikinci bir cevab olacaktır.,, Fakat dün gelen bir telgraf, bu sefer, İngiltere'nin Fransa - ile ve kara kuvvetleri hakkında görüşülerde bulunmağa hazır ol- duğunu bildirmektedir. İngiltere- nin ileri sürdüğü şart, habeş da- vasında Fransa'nın kendisi ile bir- likte yürümesidir. Taymis gazetesi ise, son yazı- larında “İngilterenin sıyasa erkin- liğini tekrar kazanmış olduğunu,, yazmaktadır. İngiltere, herhangi bir memleketle anlaşma ve kollek- tif sistem arasında hiç bir karşıt- lık görmiyor. Bütün bu meselelerin günden gü- ne alacağı şekilleri göreceğiz. Dik- kat edilecek nokta şudur: Harbı kazanan anlaşık devletler arasın- da şimdiye kadar bu kadar sert bir bubran o' mamıştı. Bu buhran, belki, İngiltere ile Fransa ve İtal- yanın Avrupa işlerindeki görüş ve bir de kendi güvenlikleri hakkın- daki düşünce ayrımlarından ileri geliyor. İngiltere Avrupa'da her- hangi bir devletin değil, Avrupa- da barış fikrinin güvenliğine bağlanmaktadır. Çünkü impara- torluğun denizleraşırı büyük da- vaları ve buhranları vardır. İngil- tere vakitsiz söz söylemez: Bu da- va ve buhranların ne olduğu za- manla anlaşılacaktır. — İngilizler, Japonyanım uzak - doğudaki büyü- me ve genişleme hareketinin, İtal- ya'ya örnek olduğunu söyliyorlar. Uluslar Sasyetesi işe yaramıyor. Fakat uzak - doğu ve Afrikanım yukarı parçası büyük Britanyanın imparatorluk meselelerini yakın- ai ilgilendirmektedir. İngiltere, dış sıyasada çabuk ve kesin kararlar almak zoru al- tında bulunuyor. Bunun böyle o- lacağını, gene ingiliz gazeteleri, son kabine değişimi sırasında söy- lemişlerdi. Başbakanımızın Adanalılara yöneli Adana, 7 (A.A.) — Adana çifçilerinin hava tehlikesini önle - mek yolunda verdikleri kararı Başbakan İsmet İnönü'ne ve hava kurumu genel merkezine bildiren telgraflara — cevaplar gelmiştir. Başbakanımızın yönel dolu cevabı burada büyük bir sevinç uyandır- maıştır. Cevap aynen şöyledir: * Hava tehlikesine karşı yurd- sever adanalıların yüksek ilgisini takdir ederim. Adanalılar hava tehlikesini önlemek için bütün va- tana güzel bir örnek verecekler - dir.., Florya yapısı İstanbul 4 temmuz 1935 Florya yapılıyor. Atatürk'ün irdesi Marmara kıyısında türk va- tanının örneksiz güzelliklerinden birini daha diriltiyor. Florya'da dünyanın en zengin, en büyük, en güzel kür bucaklarından biri ku- ruluyor. Florya yapısı bir yaz şehri ola- rak İstanbul'u tamamlıyacaktır. İs tanbul'a Boğaz'da yazı geçirmek, Ada'da çiçek bayramı yapmak için belki uzun zaman daha ya - bancı gelmiyecektir. Belki bun - lar için, İstanbul'da yapı, otel, ga- zino, lokanfa, gidip gelme işleri nin ucuzlamasını, düzelmesini ve güzelleşmesini beklemek lâzım gelecektir. Fakat Florya böyle değildir. Florya yeni yapılıyor. Florya'da ntel, gazino, lokanta, ev, bahçı w Atatürk Floryada her şey yeni olacak, _u'enler ve;.î Florya'da; güneş, kum, kir, de- niz, göl, av, her şey önürdeşsizdir. İç ve dışardan gelenler Florya'da kendilerinde olmıyan bir şeyi, dün- yanın en zengin tabiat parçaların- dan birini bulacaklardır. (Sonu 3 üncü sayıfada) Başbakanımız Bitliste Bitlis, 7 (A.A.) — Başbakan İsmet İnönü bugün Bitlise gelmiş- tir. Subaylarımız İstanbulda büyük gösterilerle karşılandı İstanbul, 7 (A.A.) — Avrupa- nin birçok şehirlerinde atlı yarış - lar yaparak başarılı sonuçlar alan subaylarımız bugünkü konvansi - yönelle şehrimize dönmüşler ve çok candan gösterilerle karşılan - mışlardır. Istasyonu dolduran büyük ka- labalık içinde İstanbul komutanı General Halis akademiler komu - tanı General Fuad, Topçu atış okul komutanı General Zihni, mu- (Somu 3 üncü sayıfada) İstanbul - Atina takımları berabere kaldılar İstanbul, 7 (A.A.) — Atina karma takımı birinci maçını bu - gün Taksim stadında İstanbul kar- ma takımı ile yaptı. İlk hücumu İstanbul takımı yaptı. Rüzgâra karşı olmasına kar- şın bu akın bir dakika sonra yeni- den tazelendi ve Hakkı'dan güzel bir pas alan Şeref, sıkı bir eşape- den sonra topu plâse bir şutla yu- nanlıların ağına taktı. (Sonu 4 üncü sayıfada) Adımız, andımızdır Jandarmamızın alacağı durum İç Bakanlık, polisimizin oldu - ğu gibi, jandarmamızın da yakın yıllarda alacağı yüksek durumu * |anlatan bir proje hazırlamıştır. Yurdun güven liğini ve baysallı - ğını sağlamak gibi hayatiğ ihi önemli ödevi üzerine almış olan jandarmamizın; geçmiş - yıllarla bugünkü şeklini kıyaslandıran ve gelecekte verilemk istenen yönet- leri anlatan projenin bazı kısım - larını alıyoruz: Yunanistanda kırallık Kondilis, yanan ulu - süuna taçlı demokra - siyi tavsiye ediyor Atina, 7 (A.A.) — Atina A . jansı bildiriyor: Asbaşbakan General Kondili- sin ulusal kurulda söylediği söyle- vin bütün memlekette duvarlara yapıştırılarak yayılmasına kurul oybirliği ile karar vermiştir. Eski Yunan Kıratı forj General Kondilis ne için kıral cılıktan yana olduğunu anlatarak Pangalos'un diktatörlüğünü ve on dan sonra gelen hükümetlerin memleket için çok hayırlı olabile- cek olan cumuriyet rejimini kuv- vetlendirmekte gösterdikleri ek - sinliği hatırlattıktan sonra bu ve - jimin Yunanistan'da işleyemiye ceğine kanaat getirdiğini bildir - miş ve bunun icin de 1928 de Cu mur Başkanı bulunan — Amira! Kunduryotis'in Venizelos'un ısra rı ile seçim kanununu yolsuz ola - rak sadece bir emirle ortadan kal dırdığını bunun ise ne Cumur Baş kanının ne de Başbakanm deği! cumurivet prensiplerini en ilke do mokratik esasları bile saymadıkla rınım kanrıtı olduğunu söylemiş ve demiştir ki: (Sonu 2 inci sayıfada) B. TEMMUZ 1935 PAZARTESİ Hava ve gaz tehlikesinden korunmak için resimli öğütler beşinci sayıfada, Jandarmanın kendisine verilen işleri gereği gibi yapabilmesi için en önemli iki şey hatıra gelir: biri jandarmanın kadrosunun, bütün yurd çinde kendisine verilen tür- lü işleri başarmıya yeter sayıda olması; öteki de jandarmanın bu işleri iyi yapabilecek kadar ye - tişgin ve bilgin olmasıdır. Jandarmanın bu ana durumu iki bakımdan da esaslı temellere dayanabilmek için 1706 - sayılı jandarma kanunu elde tutularak 10 yılda bitirilmek üzere 1930 yı- lında 10 yıllık bir ilk program ya- pılmıştır. 1930 dan bugüne kadar geçen yıllar içinde bu program.n her yıla düşen kısmı; büdcenin verdiği imkân içinde yapılmakta - dır. Hazırlık gerçinleri İhzar Tutsama o 240000 60550 o 280460 446T1 o 275135 57135 70309 273182 58070 Bu raakmlar jandarmanın tü. zel alanda gördüğü işleri gösterir. Jandarmanın gerek güvenlik bakımından ve gerek suç işletme- mek bakımından olan işlerinin te- meli önleyici tedbirleri vaktinde almaktır. Bunu yapabilmek için de jandarma kendine verilmiş olan programlara göre — çalışabilmeli, yani yurdun hem bütün birleştir- me ve taşın yolları üzerinde ve hem de bütün köylerinde ve alan. larında gereği gibi kendini göste rebilmeli ve yurdun dört bustağın- da olanı biteni görebilmeli, olaca ğı duymalı, ulusun eldeki kanun - lara göre yolunda ve düzenli çalış- — .- -. Hev yerde 5 kuruş — e Projede bundan sonra jandar- ma er mekteblerinin kuruluş ve şimdiye kadar yetiştirdiği jandar- ma şayısı yıllara göre anlatılmak- ta ve yurdumuzda bir jandarma- ya 700 nüfus ve 30 kilometre mu- rabbar düştüğüne işaret edilmek- tedir. Gezgin jandarma - taburları, jandarma subaylarını yetiştirmek için alınan tedbirler, anlatılmakta ve 10 yıllık programa göre 1941 şılında jardarmamızın - sayısının 37.000 ni bulacağı kaydedilmek -« tedir. * Jandarmanın en önemli ödev- lerinden olan tüzel alanda — türk jandarmasının son dört yıldaki basarısını şu rakamlar anlatmak - .tadır: Cebri Yakalama tazammun Yd 20420 24664 1931 26441 33668 1932 30330 28941 1933 27382 30553 1934 masına, her türlü yüküm ve ödev- lerini gereği yapmasına yol gösterebilmelidir. Jandarma işini böylece yapabil- se hem güvenliği bozan, hem de suç işlemesine sebeb olan haller ve suçlu sayısı azalır. Türlü kanunların kendine ver- diği işleri ve her türlü hükün>t emirlerini yapmağa çağırılan jan- darmanın bu işleri nasıl ve ne ka- dar yapabildiğini tüzel işler gibi rakama dayanarak bildirmek im - kânı yoktur. Bu işleri jandarma elinden geldiği ve varlığının ve gücünün yettiği kadar yapmağa çalışmaktadır , (Sonu 5 inci sayıfada) v Flava tehlikesini bilen üyeler uçok- : larımızı çoğattır, bu tehlikeyi azaltır