No, S? Aziz Hüdayi AKDEMIR | (_î:îzeielerin işsiz kalanları haber veren ilânlarından da, casus ve hain bulmak için, istifade edilmiştir!.. 'Avusturya — erkânrharbiy bu inanılmıyacak ihaneti du- yurmadan bastırmak ve fakat Redl'_in hak ettiği Cezayı ver- mek istiyor. — rece yarısından sonra Redi- * in oteline dört erkânıharp suba- yt gönderiyor. Bunların içinde istihbarat şefi Urbanski de var- dır. Redi bunları görünce: — Niçin geldiğinizi biliyo- rum, diyor, yalvarırım size, ba- na bir şey sormayınız, ben ca- susum ve başka ortağım da yok- tür, Bu söz üzerine erkânıharp su- baylarından biri soruyor: — Tabancanız var mı? — Hayır. Subay gi bir tabanca geti- riyor ve diyor ki: — Bunu size erkânıharp rei- si gönderdi. Hepsi odadan çıkıyorlar,Redi' in ne yapacağını bekliyorlar, Bir tabanca sesi ve Redl'in yere yuvarlanan cesedi beklenen son Ögü vermiş oluyor. Hayın bulmak Haym elde etmek için kulla- nılan en kolay usul şu olmuş- tur: 1 — Para hirsiyle hasta ruhları bulmak, 2 — Paraya muhtaç ve borç yüzünden tehli- ke karşısında bulunanları ara- mak veyahut elinden değerli bil- giler almacak adamları para tehlikesi karşısında bulundur- mak. Birinciler yaşayışları ve ka- rakterleri itibariyle esasen ta- nınmış ve daha önceden not edilmiştir. İkinciler ise casusların lüzum göreceği anlarda bulacakları ve- yahut düşürecekleri kimseler- dir. Bunlar hemen genel olarak genç subay veya işyarlardır ki, düşecekleri çukuru — (kadın) açar. Büyük harp bize yüzlerce örnek vermiştir. Fakat hepsinin şekli, aşağı yukarı, şöyledir: ('füzel, kibar bir kadın, kendile- rine mahsus buluşlardan birile, gence sokulur, dostlukla başlı- yan bir münasebet, gene kadın ve aşk oyunlariyle, sevişmeğe döner, aşkın eli açıktır. Aşk fe- dakârdır. Aşk israfçıdır, kadının Kapiten Weite trende castıs yakalıyor we.. imdat kolunu çekiyor bütün istediklerini hatta isteme- diklerini de yapmak, sevdiğin sevindiğini görmek, kendisine ısındığını ve sokulduğunu düy- mak ister; hele kadın da iste- meğe başlarsa sevenin katlan- mıyacağı fedakârlık yoktur. El- deavuçta olanlar biter, borç çoğalır. Ödemek imkânı güçle - şir, imkânsızlaşır, şeref, rütbe, istiklâl tehlikeye girer, bunlarla beraber aşk da sallanmaktadır. İşte kadının rolü.. Ona para bulmağı veya bir bildiği vasıta- siyle borçlarını ödeteceğini ve düşmekten kurtaracağını vade- der. Önce para verilir, borçlan- dırılır, para ihtiyacı bitmediğin- || den ve tehlike de devam etti- ğinden ona, küçük ve - kolay şeylerden başlamak üzere bazı Harpte, barışta me vakit olursa olsun kuryeler çok dikkatli olmalıdırlar. Bu resim büyük harp içinde en küçük bir ihmalin en büyük felâkete sebe- biyet verdiği bir hâdisenin canlı vesikasıdır. Alman kurye telefonla konu- şurken Rus Prensesi rolünü oynayan casırs kadın kuryenin kââtlarını değiş- tirmiş, yerine boş kâadlar bırakıvermiştir. bilgi ve belgeler teklif edilir. bu tekliflerin kabulündeki du- raklama o adamın karakterine ve yurd severliğine bağlıdır ve yüzde doksan düşer; çünkü bir defa yuların ucunu kaptırmış- tır. Bu usullerden en iyi örneği, | dilimize çevrilen Alman istih- kâm subayı Teğmen Helmüt Vessel ile Fransız kızı Mart Mathilde hikâyesidir. Bunu bu- rada tekrara lüzum yok; bu çok yılmaz, çok iyi binici, çok yurd sever, şık, güzel subay az za- manda böyle bir kapana tutul- muş ve korkunç bir hayın ola- rak yurdundan kaçımıştır. Alman mahkeme başkâtiple - rinden doktor Ludvig Altman “Casusluğun psikolojisi,, başlığı “_! yazdığı bir makalede diyor ki: “En iyi casus düşman ülke- sinin adamlarından olur. Dışar- dan gönderilen casusun düşma- na yapacağı zarar düşman için- de bulunanın zararı kadar bü- yük olamaz, “Hayın bulmak için en kolay usullerden biri de gazete ilânla- rma bakmaktır. Orada iş arı- yanların adı ve adresleri vardır. Veyahut doğrudan doğruya ilân vererek adam aramkda işimizi görebilir. Caşusluk için vatan hayınlarından sonra vatan se- verler gelir. Bunları iyi seçmek lâzımdır. Harp, zamanlarında önceden yetiştirilmiş ubîıle_r. amele, çoban, satıcı, usta,komis yoncu gibi sıfatlarla düşman içine girer çalışırlar. Bunları seçmekte daha çok, gönüllü olanları almalıdır. “Kin ve öç hırsiyle hayın olanlar da vardır. Mahpusların biribirine karşt inan ve güveni goktur. Adam bulmak ve söylet. mekte bundan istifade olunabi- lir.,, Doktor Lüdvig Altman bun- dan sonra misallere geçerek ze- | ki olduğu kadar içkiye ve kadı- na düşkün olan, aşağı tabaka- dan erkek ve kadınlarla düşüp kalkan Macar subayı Edmonun önceleri nasıl dolandırıcılığa ve sahtekârlığa başladığı, sonra nasıl bir vatan haymı olduğu, Avusturya subaylarından israf- lariyle tanılmış Yandriç ve Ce- domil kardeşlerin Rus ataşemili teri Conkieviç tarafından para ile nasıl satmalındıklarını, bu iki kardeşin Perzemişel planını, seferde şimendifer hareketleri- nin tarifnamelerini Avusturya ordusunca pek gizli tutular ha- van toplarının atışlarına dair verilen ders ve konferansların nasıl Ruslara verdiklerini gene Avusturyalı yarbay Artur Yo- cot'un sefahat, işraf ve aşağı ta- bakalarla münasebetinin sonu- cu olarak nasıl borca girdiğini, bir tiyatro aktrisinin yüzünden nı:ıı! derin bir bataklığa düştü- Bünü ve nihayet nasıl bir Rus casusu olarak tutulduğunu... an- latiyor. (Arkası var) KN Zavallı Kurtlu Kirezler... Belediye kurtlu kirazları de- nize döktürüyor. Bir gazete, ge- çen gün Yemiş İskelesi önünde yığılan küfe küfe kurtlu kiraz- ların resmini de aldırmıştı. İçi kurtlanmış kirazları, hal- kın ucuzluğuna tamah ederek almaması için, denize dökmek, .estirme bir çare olabilir. Fakat, acaba İstanbulda denize dökül- mesi gerek olan yemiş, yalnız kurtlu kiraz mıdır? Yeşil kabuklu, ham kayısılar- la, manav dükkânları tıklım tik- memiş karpuzlar; “haydi tur- fanda!” gürültüsü arasında ka- pış kapışa gidiyor. Ezik, çürük ve acı vişneler, üzeri açık tablalarda çıplak ayaklı satıcıların avaz avaz: — Çiğ bal! diye bağrışarak dolaştırdıkları dutlar, kurtlu ki- razdan daha mı sıhhiğdirler ve hiç olmazsa daha mı sıhhiğ şartlar altında satılıyorlar? Ekmeklerinin içinden bit çı- kan fırınlarda, hamuru kirli ayaklarile çiğneyen hamurkâr - lara, söz yok mu? Zavallı kurtlu kiraza gelinci- ye kadar, yiyip içtiklerimiz ara- sında öyle yenilip yutulmaz şey- ker var ki, kurtlu kiraz, bunların yanında zemzemle yıkanmış ka- lır. Kirazın kurdu, hiç olmazsa kendihdendir. Biz, asıl açıktaki yemişlerin üzerine konan göze görünmez mikroskopluk kurtla- ra karşı belediyenin ne yaptığı- nı öğrenmek isteriz. Eğer, kurtlu kirazlar gibi mikroskop muayenesinde has - lım dolu... Daha çokirdeği belir- | — 18.6.935 ——— 'KENDİ KENDİMİZE ÇATIYORUZ ' KÜLTÜR DIREKTÖRLÜĞÜNE İTHAS Fazla söze ne hacet! AARRALARAR AA A A AAA AAA AARL A ARAEN | Ne Dersiniz? | ÜSKÜDAR TRAMVAYI dardaki raylarını söküp götürürse Üs küdarlılar daha 7? ade sevinirler. Çün kü orada birkaç otobüs çalıştığı za - man bugünden daha iyi servis yapı- lıyordu. Yolcuların en çok olduğu sa bah ve akşam servişleri arasında yir- me yerleri elinde iken ona elektrik. | mişer dakika fasıla olduğunu söyler - atobüs, tramvay gibi modern nimet- | sek Üsküdarda tramvay işliyor deme- ler bir türlü verilmediğinden ya geç | nin ne kadar kıymeti olduğunu dere yerildiğinden şimdi orajarı birer hara | hal anlarsınz... bezara dönmüştür. Kalkınması için | — Ne olacak?.. himmet ister, lîıküdın sevmek ister. Gidip gelme biletlerden Şirketi Usküdarı sevmek diyince sizin ve bi- | Hayriye iki kuruş indirdi. - Usltidar zim sevmemiz yetişmez. Başta şirket, | tramvayı ise hem ücret itibarile, hem sonra da UÜsküdar Tramvay Sosyete- | de servis itibarile Usküdarda oturan- sinin orayı sevmesi âzımdır. | ları üzüyor. Yalnız kâr ettiği yerlere bakıp, fas K— — 9 eee Istanbulun bir fakir parçası vardır ki; Anadolu yaksından altın gibi par- iayan gözlerile İstanbula hasretle ba- kar. Giıpta ile bakar. Hasetle değil. Bu yaka Üsküdardır. Kimsesizdir. Bakımsızdır. İstanbulun en güzel gez- Usküdar tramvayı, Kadıköy - Su- | adiye - Fener gibi yeni hatlar yapıla- h tramvay sosyetesi oraya büsbütün | üvey evlâd gibi bakmaktadır. Sorar- sanız : — Ben kâr ettiğim yere bakarım. di ormuş. Böyle ise Tramvay şirketi Uskü « kirdir diye Usküdarı ihmal etmek bu- günkü halkçılık düşüncesine ne dere- Ceye kadar uyar, Ulusal müesseselerin ilk düşüncesi kâr değil, halka hizmet olmalıdır. Bir böyle düşünüyoruz. Siz ne dersiniz? talık tohumlarını taşıyan bütün yemişleri denize dökmek lâzım —— eee eee gelse, Haliçte sandal dolaşacak yer kalmazdı. — S. G. sından mahkmece şuyuun izale'i su- tetiyle satışına karar verilen Beşik- taşta Şenlik dede mahallesinde Miısır- h sokağında eski 34 yeni 58 No. lu hanenin tamamı açık arttırmaya çı. karılmış olup 17-6-1935 - tarihinde şartnamesi divanhaneye - talcik edile- rek 22-7-1935 tarihine müsadif pa- zartesi günü saat 14 den 16 ya ka- dar dairemize satılacaktır. Artırmaya iştirak için yüzde yedi buçuk teminat akçası alınır artırma bedeli mçham- men kıymetinin yüzde yetmiş beşini bulduğu takdirde ihalesi yapılacak- tır. Aksi halde en sonra artıranın taahhüdü baki kalmak üzere artırma on beş gün daha temdit edilerek 7-8-935 tarihine müsadif salı günü saat 14 den 16/”ya kadar satılacak ve en çök artırana ihale edilecektir. Ha- ne ahşap olup kıymeti muhammine- si 2500 liradır evsafı zemini mermer taşlıkden diğer kısma geçilir bir sofa üzerinde bir oda bir helâ —alt katta merdiven vardır üst katta üç oda bir hela ve en alt katta bir matbah bir kiler bir kusulhane bir -oda mıktatı kâfi bahçede ve — bahçede bir kuyu vartdır elektrik varsa ceryan yoktur. 2004 No, lu dera kanunun 126 mcr maddesine tevfikan ipotek sabibi ala- caklılar ile diğer alâkadarların ve ir- tifak hakkı sahiplerinin dahi gayrı b &n HOLİYUDUN Fiyatı | 103 resim ile Modern nüshası bu cumartesi çıkıyor. yine 12 1/2 kuruştur. 41 -44 SAHİFE menkul üzerindeki haklarını ve husu- zımdır. Aksgi halde hakları tapu sicille riyle sabit olmadıkça satış bedelinin paylaşmasından bariç kalırlar işbu siyle faiz ve masrafa dair olan iddea- larını evrak müsbiteleriyle yirmi gün içinde icra dairesine bildirmeleri lâ- YENİ NEŞRİYAT |HT — ——— — Sevgi va sayyı | İTTİHADI - MiıLLt? Kedisi de bir üniversiteli — olan | d Ü L | (Faika Odman), üniversite muhitinin ü Ş BCi Red Türk Sigorta Şirketi — zoman yazmıştır. Bu romanda üni- || Harik ve hayat üzerine sigorta muameleleri icra eyleriz. | | versiteli kendi ör duygusunu bula- |(f Sigortalnn halk için müsait çerıiü havidir. ktır. Okuyucuları ye ede- Be T TOA L AREZ Merkezi idaresi : Galatada Unyon Hanında | Acentası bulunmayan şehirlerde acenta aranmaktadır. | Beşiktaş İcra sinden : Sahip- 'Telefon : 4.4887. 4102 l leri arasında kabili taksim olmama- ŞŞ - - " Usküdar Cumhuriyet Müddeiu- mumiliğinden: Üsküdar Ceza Evinin Haziran 1935 tarihinden Ma- yıs 936 sonuna kadar mahküma yevmiye 960 gramdan 250 mahküma 240 kilo olarak ekmek ihtiyacı biritici nev'i undan 86400 kilo en çok beher mahküma yevmi- ye 960 gramdan 200 mahküma yevmiye 192 kilo on iki aylığı cem'an 69120 kilo en az olarak tesbit edilerek kapalı zarfla münakasaya konulmuşdur. 27 Haziran 935 tarih Perşembe günü saat 10 da Üsküdar Cumhu- riyet Müddeiumumilik dairesinde toplanacak Komis- yon huzurile ihalesi yapılacakdır. Taliblerin yüzde 7 buçuk nisbetinde depo akçalarile her gün Üsküdar Müddeiumumiliğine müracaat edebilirler. Fazla malü- mat almak isteyenlerin Üsküdar Ceza Evi - Çevirgenli- ğine müracaatları ilân olunur. (3213) 4408 ——— —— OSMANLI BANKASI Osmanlı Bankası hisse sahipleri, dahili nizamnamenin 29 uncu madde- sine göre, 18 Haziran 935 Salı günü saat on iki buçukta Londra'da, E. C: 2, Old Broad Strect, Winchester House'da toplanacak yıllık genel kuruk , taya çağırılır, MUZAKERE RUZNAMESİ, 1 —« Genel idare beyetinin 1934 senesi işlerine ilişikli raporu; 2 — 31 Birincikânun 1934 tarihinde kesilen hesapların seedivr 3 — Temettli hissesinin tayini; 4 — Geönel idare heyetine aza seçimi. Banka dahili nizamnamesinin 27 inci maddesine göre, genel kurultay, ©1 az otuz hiase senedi olan bütün hisac sahiplerinden terekküp eder. Bunun- la beraber, 18 Haziran tarihindeki kurultaya, hisselrini bu toplantı için göt- trilen tarihten en az on gün evvel Bankanın aşağıda yazılı Merkez ve Şu* ! maddei kanuniye ahkâmına göre ha- reket eylemek ve daha fazla malümat almak isteyenlerin de 935-982 dosya No, siyle memuriyetimize müracaat- Tarı ilân olunur. (12456), belerine veren hisse sahipleri girebilir: — Paris'de, Meyerbeer sokağında (1X) 7 nümerolu Banka Merkeziniti — Londra'da, Throgmorton Street (E. C, 2) de 26 nümerolu Bankâ — Merkezine; — İstanbul'da, Banka idare Merkezine; — Bankanın muhtelif şubelerine, 411i -