İLİKABASIN #KURULMLA YA TAN DÜN AÇILDI Hava Tehlikesine Karşı Tedbir Almalıyız IBaş tarafı 1 inci sayfada) Şu söylevi vermiştir: “ Saym arkadaşlar, İlk Türk basm kurultayını a- Siyorum. İnsanlık tarihinin, son loxn]ıık evresini, izleyen etke- in başlıcası basım olmuştur. Bir memleketin, son soysallık €vresine, girme tarihi olarak, rö Desans gösteriliyor. Bu evreye €n son girenlerden, biri de biziz. Unun sebepleri — arasında, bu Memlekete basının çok geç ve Çok güç, girmesi — de sayılmalı- dır.Türkiyede,basına değer ve ö- em verilmesi Kamâlist rejimin, lT eseridir. Türk basını -, Bu kurultay da basına verilen q?ğer ve önemin, en carılı belde- ğidir. Türk basmı, en güç ve en $Setin şartlar altında, çalıştığı Zamanlarda — bile, — ödevlerini Yapmış olmakla övünebilir. Onu İemsil edenleri saygı ve sevgi i- selâmlarım. Taassubun ve istibdadın, ka- Tanlık devirlerinde — az da olsa, Ulusa aydınlık veren, ilk Türk asıncılarını da burada, saygı i- anmak, hepimiz için borçtur. -, Mütareke ve kurtuluş yılların- Gaki, Türk basınının atılgan ve 'd;al çalışmalarını, devrim tari- ";! övenle sayfalarma geçirecek- tir. Bayağ ve hain ergelere hiz- Met eden bozguncu ve kaypak 'asın, ulusun haklı ve yerinde iğ Tentisi ve tiksintisi -önünde, lâ- Yik olduğu, sonu bulmuştur. Bu- Bünkü basınımız ise, böylelerini Srtık bağrında taşımamaktadır, | Iyamaz, ve taşıyamayacaktır. J A_rkıdaşlar, Atatürk Türkiye- $i gibi, hayatın bütjin soysal, si- Yasal, ekonomik ve kültürel a- anlarında, en ge-iş ve en derin, evrimlere sahne olmuş bir ül- de basına yüklenen ödevlerin, :fdh_dar çeşitli ve ne kadar ağır Uğunu hep biliyoruz. Bizde basın işleri Açıkça söyliyebilirim ki bizde basın işleri Cumuriyet rejiminin Ve ulusal idealin istediği derece- '€, henüz varmış sayılmaz. Kamâlizm, hiç bir alanda ola- | İt ve yapılanı son ideal sayarak | :"“nla kanmaz ve kalmaz. Her aman daha iyiye, daha güzele ;" daha doğruya yükselmesi u- :l!l amacının ve dinamik can- ıel:ıglp. bir gereği bilir. Basın iş- a ni de daha iyi daha doğru daha güzel ve yolunda ilerlet- aşçi Cumuriyet hükümeti, ken- b:ı için ödev sayar, Bu kurultay ba, *raıları yerine getirmek için vurulmuş — araçlardandır. .î“'nm iyileşmesi, güzellesme- bi Yayılması, verimli ve faydalı h" hale konması, bu kurultayın î'l toplanma — sebebi, hem de ğ;sm: konusudur. Basının en vit İt elemanları, onun çeşit çe- $ik, kull_armd.ı çalışanlardır. A- Ca söylemek gerektir ki, bu hr'k bizde henüz kurulmamış- 'ıeîf—'"" iş bölümlerinin hiç biri, rei_“l_ kökleşmiş bir ertiğin gö- “hi vermez. Bu kadar ciddi, vlr ve şerefli bir ertiğin ta- :ün?" lâzım gelen kaliteleri he- tam elde edememiştir. Bu t büyük bir soravın, bu ka- W_ksek bir şerefin, taşıyıcısı ölçüçdizlerin bugünkü Türkiye inde, bir or#anizasyondan Ay"“n kalması doğru değildir. ayrı yerlerde ve başka baş- ,hğimanlarda kurulan basın ku Taktı mdan, en çok yaşama a- bul ığ:u göstermiş olan İstan- 4 'sın Kurumu, bir çok ha- pık'ahllmetlcn'yle övünebilir. Rü t bu kurum İstanbul'a öz- ha rak kalmıştır. Gerekli o- iç etke — ve ödevlerle bezen- qk“’f Seşitli kollarını, kavraya- T basın kurumudur.. q':'ı“ğ"zym. önemle dikkate a- “luıîı işlerden biri do şüphesiz, "lg €yitim ve siyasal oydam &ğ%ı'lmm başında olarak tanı- e Ve etkisini her gün ta- -3 Ve yayan gazete ve ga- * zetecilik işlerimiz olacaktır. Gazete tiraj Bizde basının, Cumuriyet dev rinde en çok büyümüş ve ilerle- miş kolu gazetedir, fakat, sarfe dilen bunca emeklere, madı ve tinel kapitallere rağmen ti- raj ve sürüm artmamaktadır. Gazetelerimizin şekli ile satışı arasındaki ayrım, başka mem- leketlerle ölçülünce, bu karşılaş tırma birincinin lehine ise de, i- kincisinin çok aleyhindedir. Bunun karışık sebepleri ara- sında: yayım işlerinin bozuklu- ğu, gazeteye kâr getiren maddiğ kaynalardan gerekli derecede fayda görülmemesi, özel kapi- tal ve çapalamalara bağlı kalın- ması, önürdesme yüzünden say- fa yarışma kalkışılması, bunun cunda değerden çok bol- nem verilmesi, gene bu yüzden kalitenin eksilerek gaze- telerin birbirinin eşi ve kopyesi haline gelmesi, en ön sırada ak- la gelenlerdir. Gazete ve devlet Kamusal kurumlardan, biri olan gazetenin her işine karşı devletin ilgi göstermesi tabiidir. Gazeteyi çıkaranların, yazanla- rın, basanların da kamusal iş- lerde ödev almış insanlar sayıl- ması ve kamuya ilgili her işte olduğu gibi basın işlerinde de devletin yardımı ve kontrolu ve ©o kurumlarda çalısşanlarla iş bir- liği etmesi bir zaruretir. Sayın arkadaşlar, Bütün bu soruların aydımla - tılması, bir açma söylevinin içi- ne sığmıyacak kadar geniş ve de rindir. Seçeceğimiz komisyonlar bilgili ve deneçli çalışmalariy - le bizi bu ve bu gibi meseleler etrafında daha çok aydınlatacak lardır. Biz,. ulusal işlerin dev - 'yim prensipleri içinde açıkça, fakat bilgili ve soravmı kavra - mış olarak konüşulmasından an cak fayda bekleyen bir rejim içindeyiz. Şimdiye kadar bu gi- bi mül ala lerin şimdi de kurultayınızda kendileri münakaşa konusu ola- caktır. Arkadaşlar, son söz olarak büyük önderimiz Atatürkün ya- rattığı devrime lâyik bir Türk basını kurmak yolundaki birle- şik isteklerimizin gerçekleşmesi ne doğru atılan bu adımın da ve rimli ve temelli olmasını candan dilerim., , Vedat Nedim Tör'ün söylevi Ankara, 25 (A.A.) — Türki - ye birinci basın kurultayının bu günkü açılığı toplantısında ba - sın genel direktörü Vedat Ne - dim Tör şu söylevi vermiştir: Sayın arkadaşlar, Basın genel direktö (Teşkilât ve vazifeleri) üzerine olan kanun, bize basın kurultay larını toplamak ödevini de ver- miştir. Bu ödevin yezine getiril mesinde bize yardım ve ilgileri- ni esirgemiyen, ve bütün kurul- tayımızı varlıklarile ünlendiren arkadaşlarımıza teşekkür borcu muzdür. Yukarıda adı geçen kanunun basın genel direktörlüğüne yük lediği ödevler arasında şunlar da vardır: Ulusal basının devrim pren -« siplerine, devlet siyasasma ve ulus ihtiyaçlarına uygun olması nı sağlamak, Basının en önemli bir oydan (telkin) ve eğitim ( terbiye) a- racı (vasıtası. olmak vasfını gerçekleştirmek için tedbirler Ş, bütün Niclliye b Wi almak, ulusal gazeteciliğin dü - rkiye basınımı vi zeyini yükseltecek — tedbirlerin alınmasına klavuzluk etmek. Basın genel direktörlüğüne verilen bu ödevler devletin ba - sını anlayışındaki devrimin en canlı bir belgesidir. Türk tarihinin hiç bir devrin de, devlet'basın kurumuna Ka - mâlist rejimin verdiği değeri ve ç j önemi vermemiştir. Ancak Ka. mâlist rejimdir ki basını en ö - nemli bir oydan ve eğitim aracı olarak tanıyor. Ve gercekten ga | zete, Türkiyede oydam ve eği - tim araçlarının başında gelir. Bir çok kuvvetli radyo istasyon larına sabah karanlığından ge - ce yarrlarına kadar süren radyo programlarına, köylere kadar giren almaçlara (ahize) malik bulunan, film endüstrisi geliş - miş olan halkın çeşitli tabaka- larını konferanslarda, toplan - tılarda mobilize edebilen mem- leketlerde belki gazete oydam Vedat Nedim Tör ve eğitim araçları arasındaki baş rolünden epey kaybetmiş o- labilir. Fakat Türkiye gibi rad- yo istasyonları cılız, proğram - | ları dar, aboneleri sayılı, endüstrisinden yoksun, konfe - rans ve toplantıları kıt olan bir memlekette gazeteyi en önem- li bir oydam ve eğitim araçı ola rak saymak yerindedir. Saltanat ve Meşrutiyet dev - rindeki Türkiyede basın kuru- Dün Açılan Basın Kurultayında inön Şükrü Kaya Ve Vedat Törün Söylevleri muna karşı devletin kayıtsız kalmış olması sebepsiz değildi. Çünkü bu rejimin ulusa oydaya cağı (telkin edeceği) tek bir sa- vası (davası) ve tek bir ideali yoktu. Ekonomik, soysal, siyasal alanlarda statü Tumaktan başka hiç bi kültürel, u ko. kaygusu | olmryan saltanat rejiminde ga- zete ve gazeteci savsanabilir bir faktördü. Fakat, Sevr'de kötü bir sö - mürge (koloni) derkesine indi. rilmek istenilen Türkiyeden bu gün arsıtlusal siyasa âleminde hatirı sayılır bir örnek varlık ha line gelen, el ik egemenli- ğini ve büti üen çetin şartlar içinde ve en kısa bir za- | manda tamlaştırımak kavgası i- çinde bulunan, yaşama, düşün - | me, duyma âleminde yaratılan en kökel devrimlerin ulusta bir birlik ahlâk ve bir şuur haline getirilmesi ideali karşısında du ran, kısaca siyasal, ekonomik, soysal, kültürel alanlarda bin bir çeşitli ve canlı savası olan A- tatürk Türkiyesinde gazete: 1 — Devrim, prensip ve ide- allerinin geniş halk yığınları i- çinde yayılması için en kuvvet- li bir propaganda organı, 2 — Devrim fütuhatının kay- taklığa (irticaa) karşı en uya - nık bir müdafaa aracı. 3— Devrimci hükümetin yap tığı işlerde en samimi bir yar - dımcı ve uyarcı (ikazcı). 4 — Halkın siyasal, ekono - mik ve kültürel — eğitiminde (terbiyesinde) en etkin sir) bir okul, olmak gi bir misyonun mümessilidir. satera sülesi içinde bu a- na prensipleri kabul etmiyecek tek bir kişi bulunamaz, İşte bi- zim basınımızı diğer bütün mem leketlerin basınlarından ayırt e- den yüksek kalite de budur. Türk basını. siyasal partilere parçalanmış olan memleketler İsmet İnönünün Söylevi (Baş tarafı 1 inci sayfada! ruz bulundurmamalıyız. Bunu anlamak ve anlatmaya çalışmak, birinci derecede, matbuatımı « zın vazifesidir. Şimdi yapaca - ğimız şey, böyle bir hava mese lesinin ortada olduğunu söyle - mek ve bunu bütün vatandaşla ra anlatarak kendilerinden yar - dım etmelerini bir vazife saydır maya, yaymaya ve anlatmaya çalışmaktır. Her birimiz, aile - miz ve muhitimizdeki arkadaş - larımız, Türk hava kurumuna az veya çok her hangi bir yar - dımt yapıp yapmadığımızı sor - maya cesaret edersek, bütün memleketin bu meseleye ilgisi ni kökleştirmiş, yaymış ve isti - fade olunacak, verimli bir hale getirmiş olacağız. - Gazetelerimizin bilhassa dik- katini çekmek istediğim şudur: Bütün dünyanın bugün uğraştı. ğı şey, hava tehlikelerine karşı tedbir bulmaktır. Bu bir fantazi değildir, bu bir ciddiğ mesele - dir, bir tehlikedir. Onun için bu nun gerek fenniğ taraflarını, ge- rek sıyasal taraflarını büyük bir alâka ile takip etmelisiniz, Ve memleketin her tarafına bu - nu öğretmelisiniz. Sizin içinizde öyle yüksek şahsiyat ler vardır ki, bu devleti ekonomik veya sü el, başlıca meselelerini hiç ol - mazsa benim kadar bilirler. E- ğer bunu da bir mesele olarak e- linize alsanız, az zamanda baş- hıca mütehassislardan olursu - nuz, Bu meseleyi halletmek i- çin lâzım olan tedbirleri ve ödev leri, benden daha iyi vatandaşla ra telkin edecek mevkide bulu - nuyorsunuz. Hava tehlikesini bi- lenleri çoğaltmak, hava tehlike sinin ne olduğunu vatandaşlara * Başbakan İsmet İnön söylevini veriyor ) anlatmak ve memeleketin hava tehlikesine karşı korunması i « çin lâzım gelen tedbirleri önce - den vatandaşlar arasında yay- maya çalışmak - çünkü başlıca sanatınızdır - ayni zamanda i- çinde bulunduğumuz her türlü şartların yardımı ile, devlet ve milletin el birliğiyle bu tehlike yi bertaraf için çalışmasına yar dım etmek mevkiinde ve ödevin de bulunuyoruz. Toplantınızı memleket için faydalı ve hayırlı bir fırsat te - lâkki ederim. Memlekete yapa - cağınız hizmetler, elbirliği ede- rek ve biribirinizi daha iyi tanı - yarak daha yüksek bir dereceye çıkacaktır . Kanüm ki, bütün çalışmaları- nız arasında Türkiyenin hava tehlikesine maruz olduğunu bi - rinci mesele olarak ele alacaksı- nız. (sürekli alkışlar) U, basını gibi sınıfcı, partici ve boz- guncu bir matbuat değildir. Türk basını hiç bir özel veya sınıfcı çıkarın (menfaatin) âleti değildir. Türk basınt kendisini devrim ideallerine vermiş, tam anlamile ulusal bir matbuattır. Basınımızdaki krız | Fakat itiraf edelim ki nımız bugün bir kriz içindedir. Bu krizin gösterilerini şöylece özetebiliriz: 1 — Tirajın ve sürümün azlı- ğı, 2 — Sayfa rekabeti, önüdeşi, 3 — Yayım işlerinin bozuklu- ğu, 4 — Gazeteciliğin hir — erik (meslek) olarak organize olma- ması, İşte bu kurultayın proğramı da bütün bu meselelerin görüşül mesine imkân verecek bir şekil- de hazırlanmıştır. Şimdi yüksek kurultayca ayrılacak üç komis- yonun çalışmaları bizim buraya kadar getirdiğimiz işi tamam « hyacaktır. Kurultayın> sayın üyelerini saygı ile selâmlarım. Komisyonlar Ankara, 25 (A.A.) — Basın kurultayı komisyonları şu süret le teşekkül etmiştir. Kültür komisyonu Başkan: Asım Us (Kurun), Rapörtör: Tİbrahim Necmi (Türk dili araştırma kurumu) . Kâtip:Nureddin Artan(Ulus) Üyeler: İhsan (talim terbiye reisi), Nasuhi Esat (Ulus), Fazıl Ah- m İuw' pektörü), Ahmet Halit, Ercü - ment Ekrem (Cumhuriyet), Zi- ya Çalık (Konya), Burhan Ca- hit (Köroğlu), Sedat Simavi, Rasim Us (Haber), Nusret Köy men (Ülkü). Meslek komisyonu Başkan: Ziya Gevher Btili, Rapörtör: Naşit Uluğ, Kâtip: Avni (Akşam), Üyeler: Mecdi Sayman (Tan), Kera - mi (Gazeteciler birliği), Mekki Sait (Cumhuriyet),Celâl Davut (musahhihler mümessili), Ta - hir Karauğuz (Zonguldak), Ke- nan Akman (Balıkesir), Nec - meddin (Malatya), Bilâl (Haf - tâ)ş Musa Ataş, Ömer Nakip. İş birliği komisyonu Başkan: Haydar Rüştü Rapörtör: Refik Ahmet Kâtip: Fuat Cumhuriyet) Üyeler: Abdülâhat, Akagündüz, Fe - rit Celâl, Muvalfak (Ajans), Ali Naci (Tan), Kâzım Şinasi (Akşam), Yusuf Ziya (Akbaba) Süreyya Örge Evren, Ömer A - sım Aksoy (Gaziantep), Faruk Şükrü Yerse (Eskişehir), Gül - ekin Arda (Trakya), Ali Riza Gürsoy (Karadeniz), Saygı kararı Ankara, 25. A.A. — Türkiye birinci Basın kurultayının bu- günkü açılış toplantısında baş- «1 en büyüğümüz Atatürk oldu- gu halde Kamutay Başkanı ile Başbakan İsmet İnönüne ve Partiye, kurultayın saygı ve sevgilerinin bildirilmesi için bir takrir verilmiş ve alkışlarla kar- şılanmıştır. Yine bu toplantıda memleke- timizin iç ve dışından gönderi- len ve kurultaya iyi ve verimli işler başarmasını — dileyen telg- raflar okunmuştur. Bu arada Belgrad'da çıkan Balkan Herald gazetesi müdürünün gönderdiği telgraf kurultayın alkışlariyle karsılanmıştır. Balkan Herald direktörü telg- rafında şöyle demektedir: “Türkiyenin ve bütün Balkan | devletlerinin menafiini müdafaa eden birinci ve tek İngiliz gaze- | tesi olan Balkan Herald, kurul- tay reis ve azasına — içten gelen muvaffakiyet dileklerini sunar ve kurultay ile mesai birleştire- rek hizmette bulunmaya hazır olduğunu bildirir.,, Atatürke saygı Ankara, 25.A.A, — Basın kü« rultay başkanı Şükrü Kaya, ku- rultayın büyük önder Atatürk'e saygı ve sevgilerini bildiren şu telgrafı göndermiştir : Kamâl Atatürk Cumurluk Başkanı İstanbul *“ Bugün Ankarada çalışma- ya başlıyan birinci Türk Basın kurultayının yüksek varlığınıza ve Türk devrimine candan bağ« hlığını bildiren saygılarını yük- sek katınıza arzederim.., Zater âbidesine çelenk Ankara, 25.A.A. — Türkiye Basın kurultayı üyeleri bugün öğleden sonra Ulus Basın evin- de toplanmışlar — ve oradan za- fer âbidesine giderek bir çelenk koymuşlardır. Bundan sonra, Parti kurağı ziyaret edilmiş Basın üyeleri burada C. H. Partisi penel sek- reteri Receb Peker tarafından kabul edilmişlerdir. Köy kahvesine davet Genel sekreter Kurultay üye- «cine kısa bir söylev söyleye- rek gazetelerin devrim yolun- daki hizmetlerini saymış ve ga« zetecileri, Parti programı üze- rinde daha peniş konuşmak üz- re salr günü saat 16 da Keçiö. rendeki köy kahvesine çağır mıştır. Delegelerden Refik Ahmed Sevengil kısa bir cevab vererek Genel Sekreterin Basın için kul. landığı güzel sözlere ve calr git- nü için olan davetine teşekkür etmiş ve Basın Kurultayı üye- lerinin saygılarını bildirmiştir. Parti kurağından sonra Ka- mutay kurağı ziyaret edilerek bir müddet Kamutay görüşme- leri takib edilmiş, ziraat, Mer« kez Bankaları, Halkevi, İsmet- paşa Kız enstitüleri, Nümune hastanesi, Sihhat enstitüsü ve verilen müsaade ile Çankayada Cumur Başkanlığı köşkü gezil- miştir. Basın Kurultayı üyeleri Çan- kaya dönüşünde — Başbakan İs- met İnönü, iç işleri bakanı Sük. rü Kayanım köşklerine uğra- mak suretile saygılarını göster: mislerdir. Kurultay yarın komisyonlar halinde akştıma kadar toplantı- sına devam edecektir. Doktorların raporları Ankara, 25.A.A. — Bugün toplanan Türkiye Birinci Basım Kurultayma — memleketimizin bir çok değerli doktorlarının muhtelif mevzular üzerine yaz- mış oldukları bazı raporlar ve» rilmiştir. Mazhar Osman raporunda ga- zete yazılarının halk üzerintle tesirini psikoloji ve hijyen man- tal bakımından tedkik etmekde, Dr. Fahreddin Kerim Kökay sinir cümlesi — ve karakter inki- şafında matbuatm rolünü göz- den geçirmektedir. Dr.İzzeddin Şadan da raporunda dinamik psi koloji prensiplerine göre Bası- nın “dramatizasyon ,, şehvani speküler, unsurlerini tedkik ct- mektedir. Bunlardan mada Hıf- zurrahman Raşid tarafından ga- zeteler ve halk terbiyesi üzerin- de bir rapor ile yine bir peda- gog tarafından çocuk vehalk terbiyesi bakımmdan mevzulu verilmiş iki rapor daha vardır, ———