—— &€ “MEİN KAMPF, KAV GAM Hitlerin yazdığı kitab IBU İESERDE İLERİ SURÜLEN DÜŞÜNCE VE DUYGULARLA HIÇ BİR BAGIMIZ YOLZ -. TUR. BU TEFRIKAYI BÜTÜN DU!YADA DE- DİKODU — UYANDIR - MIiŞ SİYASI BİR VESİ- KA OLARAK NEŞRE. DIYORUZ.I Hitler'e ni brralıp gitmesi- ni, yoksa iskelenin üctünden a- Şşağıya yuvarlıyacaklırını stöy- liyerek, tehdit ettiler. Bu tec- rübeden ve daha buna benzerle rindn o da sosyalistlere karşı nasıl muamele yapmak lâzım geldiğini — daha çok — er- ikenden öğrenmiş oldu ve her yerde parlak netice- Hitler, halk kütlesinin ruhunu, ler veren şiddeti sonradan nasıl tatbik ettiğini de — hep biliriz. Hitler, halle küt'esinin ruhunu, kuvvete meftun bir kadın ruhu- na benzetir, Önun fikrince bir kadın, yumruğunun altında bo- yun eğeceği bir erkeği, tahak - küm edeceği — zayıf bir erkeğe daima tercih eder: “Demek ki sosyalistlerin bu şiddet'ne karsı müsavi bir şiddet! mukabele etmek gerekti. Marksietlerin a- tölyede, fabrikada, toplantı ver- lerinde, halk — nümayişlerinde tatbik - ettikleri tethişe karşı koymak için bir çare vardı: Ay- ni suretle tetli Hitler, ihtilâlci Marksist zen- dikasının bezeriyeti nasıl müthiş bir tehlike ile tehdit ettiğini an layınca, bütün sendika tq( lâ - tını ve tatbik — etmek istediği umdeyi tetkik etmeyi kurdu. Viyanada amele sendikası hak- kında edindiği fikir gayet basit- tir; Bu gendika bir tazyik vası- tasıdır, Şiarı da şudur: “Ya biz- den ol, ya kafanrı kırarım.,, Marksizme — gelince, Hitler ü: “Fırkanm resmi edebi - ğ özünü ara- mak, beyhude vakit kaybetmek demektir. İktısadi meselelere karşı iddiaları batıldır. En ba - yağı şarlatanlara yakışır bir li - sanla kendini izaha çalışır. Bu - nun için müracaat ettiği usüller de beni iğrendirm'ştir. Bu usül müphem ve hattâ anlaşılmıyan kelimelerden, iddialı olduğu ka- dar mânasız cümlelerden mü - rekkep çirkin bir yığındır. Ne yazık ki halkımızın da bir kıs - gt en az anladığı şeyi daha derin ve daha yerinde sanır.,, zaman Hitler kendi kendi- ne soruyor: —O halde bu zehiri ortaya yaymalsta kimlerin men- faati var? Kazanırsa, galibiyeti beşeriyet içil ü li lecek böyle bir kin ve hodpe - restlik merleğini hangi adamlar methü sena ederler? Hitler, ni « hayet bu yürek üzücü suallerin de kendi düşünüçüne göre ce - vabını bulmuştur: — Bu işte en büyük stuçlular Yahudilerdir. Der ki: “Yahudiliğin ne olduğu- nu bilmek insana muammanın anahtarını verir. Netice itibari- le de sosyalist partisinin ne giz- Hi ve hakiki maksatlar güttüğü - nü gösterir. Yahudi milletini tanıyanlar için maske kalkar, bu fırkanın — hakiki gayeyi örten sahte fikirleri dağılır. Sanki bir sis çekilip gidiyormuş gibi. Ce- miyetin kötü taraflarını anlatan hitabet cümleleri artık zihinleri karartmaz, Marksizmin hakiki çehresi ve iğrenç istihzası mey- dana çıkar.,, Viyanaya gelmeden - evvel Hitler'in ne Yahudiler, ne de Antisemitizm hakkında bir bil- diği yoktu. — Vakıa Linz'de bir kaç Yahudi görmüçtü. Dış kılık- ları ile Avrupalıya benzeyen ya- hudiler... Fakat bunlara karçı da içinde daha o zamandan be - lirsiz — bir soğukluk duymuştu. İlk —önce — bunları din- leri başka —Almanlar zan- netmisti. Viyana'ya — gelince de, nüfusu bu şehirde — iki yüz bin kadar tutan Yahudilerde kendi ırkına karşı bir düşman - lık sezmemişti. Bilâkis, Yahudı #leyhtarı gazetelerin, medenf büyük bir millete yakışmıyacak bir dilde, o zemanki zannma gö- re, her hangi bir din ve itikada hücumlarını haksız buluyor ve bundan hoşlanmıyordu. Bol ha- berleri olan, tenkit ve münaka- çalarında daima ölçülü hareket eden, bütün dünyaca tanınmış Neue Frcie Presse, yahut Wie- ner Tagblatt gibi gazete'eri cih ediyordu. Yalnız bu ga - elerden — bir şikâyeti vardı: Ihtiyar Imparator François Jo- eph'i göklere çıkarırlar, halbu- inden © kadar derin bir tak- dir beslediği hakiki Alman İm- paratoru ikinci Vilhelm'e karşı, hiç de yerinde olmayan bir va - ziyet alırlardı. Gerçi bu gazete - ler sözle Almanya ile birleşme- yi iltizam etmiyor değillerdi, Al manya'nın dahili işlerine karış - maz görünüyorlardı. Fakat eğer Avusturya Impıntonınun da ismi karışan müessif bir hâdise olursa, hemen dillerini uzatıyor- lar ve yaraya dekunuyorlardı. Hitler'in büyük Viyana gaze- telerinden başka bir şikâyeti de gu idi: Bu gazeteler Fransaya karşı açık bir muhabbet göste - riyorlardı. Fransız kültüründen zevk alıyorlar, Paris modaları - nı seve seve yayıyorlar, Fran - sız sanat ve edebiyatını göklere çıkarıyorlardı. Yabancı bir me - deniyetin sathi ve gürültücü şa- şaasını sağlam Alman faziletle - rine tercih etmekteki bu acına- cak zaaf, Hitler için o kadar ta- hammül edilmez bir şeydi ki, Viyana'nın yüksek &mıfında çok revaç bulan bu neviden gazete- leri kerhen okumağa mecbur kalıyordu. Bu noktadan Hristi- yan sosyalistlerin organt olan Volksblatt'ı daha beğeniyordu. Hiç olmazra bu gazete o kadar kendisini Fransız sevdasına kap * tırmış değildi. Fakat bunun da | Yahudi aleyhtarlığ müyordu. Hitler Viyanaya gel- diği zaman Hiristiyan Sosyalist partisinin, yıllarca Viyana vali- Hğini yapmış oları şefi Carl Lu- eger'i tuttukları yolda pek ileri bulmamıştı. — Fakat sonradan değismiştir. Kitabında der ki: “Hiç bir Alman valisi hiç bir zaman onun kadar canlı ve kanlı olmamıştır.,, (Arkası var| ——— Zeyneb H. mlrası Üniversite Mısırdaki miras mezelesini neticelendirerek Zey- nep sultan vakfından olan vari - dat membalarını ele geçirmeğe karar vermistir. Üniversite ida- re heyeti Mısıra hukulkçulardan mürekkep bir heyet göndererek Iztanbul üniversitesinin hakkı | olan paralarında kurtarılmasına | çalışacaktır. Üniversite bu va - kıftan bir bucuk milyon lira ka- dar bit para istemektedir. Şimdi ,fen ve edebiyat fakül- | telerinin işgal ettiği bina da, bu vakıftan kalmadır. Doktorasız Doçentler Üniversite — doçentlerinden doktora imtihanların.! vermemiş olanlar, bu yaz tatilinde, Avru - paya, evvelce tahsil ettikleri Ü- niversitelere giderek imtihanla - rını vereceklerdir. Doktora im - tihanlarında muvaffak - olama - yanlar fakültelerindeki vazifele- rinden çıkarılarak orta tedrisat muallimliğine tayin edilecekler dir. Universitede (90) kadar do - çent vardır. Bunların dörtte biri henüz doktora imtihanlarını ver memişlerdir. — Bu yıl yapılacak at yarış- larının programı Yarış ve ıslah encümeni, bu yıl yapılacak at yarışlarına ait talimatnameyi dün vilâyet bay - tar müdürlüğüne göndermiştir. Yarışlara, temmuzun 26 sında Veliefendi koşu yerinde başla- nacaktır. 2, 9, 16, 23, 30 ağus - tosta altı yarış yapılacaktır. Ka- zananlara dağıtılacak mükâfat mikdarı 10,642 liradır, Kadınlar kongresi Dün bitirildi ——— Köngrede küçlük bir hadise ve bir istifa oldu Arsıulusal Kadınlar Birliği dün sabah son toplantısını yap- mış, ve saat 14 de dağılmıştır. Sabahleyin toplantı açılınca ar- sıulusal kadımlar birliği aza ya- sasında yapılacak tadilât mese- lesi görüşülmüş, kabul edil tir. Bundan başka köleliğin ıl - gast ve bugün devlet halinde bulunmıyan Ukranya kadınları namma kongreye gönderilmiş olan murahhaslar meselesi ko - nuşulmuştur. Bu meselenin esası şudur: Ulranya kadın ccmiycti 1923 te tezekkül etm ş ve amulus:ıl birliğe girmiştir. Fal Ukranya olmadığı gibi kısmı Lehistanda, bir yet Rusya hududları içinde bu- lanmaktadır. Leh murahhasla - rı müstakil bir milleti temsil et- miyen Ukranya murahhas'arı- nın, Lehistanda oturan bir ekal- liyeti temsil ettiklerini ve bu i- tibarla Leh heyeti murahhasa - sile birleşmeleri lâzım geldiğini, koöngrede ayrıca mevki alamaya caklarını ileriye sürdü. Kongre bu noktai nazarı kabul etti. Bu- nun üzerine Ukranya murahha- sı Sofi Volska kürsüye çıkarak murahhaslık vazifesinden isti - fa ettiğini söyledi ve göğsünde- ki murahhaslık rozetini çıkardı, Bu hâdise siyasi mülteciler me- selesinin ortaya atılmasına se - beb oldu. Bunun üzerine başkan Corbett Ashby bunun siyasi bir mesele olduğunu ve köngrenin bu mesele ile meşgul olamıya- cağını, uluslar kurumunun mül- teciler işile esasen meşgul oldu- ğunu ileriye sürerek münakaşa- nın uzamasına mâni oldu. Bu meselenin uluslar kurumu ile devletler arasında halli lâzım geldiği hakkındaki teklif te re- ye konularak kabul edildi. Başkan Ashby ulusal kadın birliklerinden gelecek kongre - nin kendi memleketlerinde top- lanmasını isteye olup olma- dığını sordü. n Üüzerine Mı- sırlılar Kahireyi, Brezilya mu - rahhası Brezilyayı, İngiliz mu- rahhası İngiltereyi Fransız m - rahhası da Cezair kadınlarınıı da inkişafına hizmet edeceği mülâhazasile Cezairi teklif etti- ler, Buteklifler tetkik edilecek ve gelecek kongrenin toplanma- sından 18 ay evvel icra komite- si tarafından bir karar verile « cektir. Kongre kapanıyor Bundan sonra kürsüden Cüm- hurbaş<anımız Atatürk'ten baş- hıyarak Başvekil General İsmet İnönüne ve köngreye doğrudan dn'rruyı veya dolayısile alâka | gösterenlere alenen teşekkür e- | dildi. Bir murahhas, şirmdiye ka dar söz almamış murahhaslar | namına koöngre için büyük yar- dım ve müzaheret gösteren Türk murahhas heyetine teşek- kür edilmesini teklif etti, Bu tek lif te ılk larla kabul edildi. Ukran Azhby bu söyle- vinde murahhaslara tesekkür et tikten sonra elde edilen netice- lerden memnun olduklarını ve Arsırulusal sahada daha iyi ça - İrçabilmek için ulusal sahada kuvvetli — olmak lâzımgel- diğini söyliyerek sulhün temini için bütün dünya kadınlarını teş riki mesaiye davet etti. Bir defa daha koöngre azalarına teşekkür ederek kongreyi kapadı. Dün öğleden sonra Robert Kollejde murahhaslar şereline bir çay ziyafeti verilmiştir. Mu- rahhaslardan bazısı dün memle ketlerine dönmüşlerdir. T. Rüştü Aras Uluslar kurumu könseyinin fevkalâde toplantısına başkan - lık eden Dış işleri Bakanı Tev- fik Rüştü Aras, bu sabah şeh- rimize gelecektir. Tevfik Rüş:ü Aras'ın bu akşam Ankaraya git- mesi muhtemeldir. Ayın 10 un- da da Bükreşe giderek Balkan konseyi toplantısında buluna- T4 N 25 .4-935 Gürbüz Çocuk Müsabakası Yapıldı Meme, mama, oyun çocukları arasındaki müsabakada birinciler. Aikinciler, Çocuk bayramının dün ikinci günü idi., Dün de hemen bütün ilk mekteplerde, ve bir kısım or- ta mekteplerde, çocuklar için müsamereler ve eğlentiler ya - pılmıştır. Yarm, Taksimde dağcılık ku- lüibünde bir çocuk balosu verile- cektir. Baloda, bir çok numara - lar ve eğlenceler vardır. Dün öğleden evvel, İstanbul Halkevinde, gürbüz çocuk mü - sabakası yapılmıştır. anıor A- li Şükrünün başkanlığı altinda, doktor Sezai Fahrettin, Şevket Salih ve Fahrinin iştirak ettiği bir hakem heyetinin huzurile yapılan bu müsabakaya 39 ço- cuk girmiştir. Bunlar, yaşları - na göre meme, mama ve oyun çocukları olmak üzere üçe ayrı « İarak aralarında seçme yapıl - mış ve her çağdan birinci, ikin - ci üçüncü gelen çocuklara muh- telif hediyeler verilmiztir. 12 çocuk da ayrıca takdirna- me kazanmışlardır. Müsabaka neticesi şudur: Meme çocukları — Kudret birinci: Üsküdar, Şemsi Paşa - da, parlak sokakta, 34 numara - da Hikmetin çocuğu, 2 — Rıdvan 2 inci: Beyoğlu, Ağa hamamı, 71 numaralı apar- tımanda tüccar İrfanm çocuğu. 3 — Fuat 3 üncü: Tophane - de, Kumbaracı yokuşu; Serdar FEkrem sokağı 1 numarada Ek - D. remin oğlu. Bu yaştakilerden, Neclâ Fa- ris, İzzet Hızveren, Suna birer takdirname almışlardır. Mama çocukları — Yüksel 1 inci: Beşiktaş Sinan Paşa, Kız - lar ağası apartımanı 9 numara- da, Kemalin oğlu. Oğuz 2 inci: Beyazıt, Tavşan taşı, Tabanca sokak 8 numara - da Zekinin çocuğu, Müberra 3 üncü: Cağaloğlu Himayei Etfal sokak 2 - 4 numa- rada İsmail Hakkının kızı. Bu çağdakilerden Özdem bir takdirname almıştır. Oyun çocukları — Birsen (1) üçüncüler .çocuk gürbüzlük bayramına giren yavrular inci: Milli Reassürans memurla- rından Suphinin kızı. Gönül (2) inci — Gedikpaşa 38 numarada Osmanın kızı. Pakize (3) üncü — Haseki caddesi 23 numarada Şükrünün kızı, Bu çağdakilerden, Gayyur, Muallâ, Se'ma, Coşkun, Rıdvan Irfan, Saliha, Neclâ, Metin Rıd- van birer takdirname almışlar- dır. Gürbüz çocuk müsabakası baş lamazdan evvel doktor Ali Şük- rü tarafından çocuk velilerine, çocuk bakma ve büyütme mevzu lu bir de konferans verilmiştir. Haydarpaşa, Galatasaray liseleri Spor Bayramında Galatasaray futbolda v zandı. Haydarpaşa da atletik müsabakalarda bir çok birincilikler aldı. Res- mimiz Haydarpaşa lisesinden birinci gelen koşucuyu gösteriyor.. Mektepliler Spor Bayramı Dün Galatasaray - Haydarpaşa Liseleri Bayramlarını Yaptılar Leon Brunşvig'in Konferansı Dün Universite konferans sa- Yonunda; Fransız filozofu Le- on Brunşvig “tahsil ve tecrü - be,, mevzulu konferansını ver - di. Fuat Köprülü, profesörü tak- dim ederken karşılrklı ilmi te - maslarla Paris ve İstanbul Üni- versiteleri arasında ilmi teş- riki mesainin başlamış bulundu - ğuna işaret etti. Konferans bü - yük bir alâka uyandırdı. Başmuali!mler mektep- de oturmıyacaklar Tik mektenlerde, baş muallim- ler, mektep binalarında oturmak müsaadesi verilmesinin, — bazı mıntakalarda suiistimal edildi - ği anlaşı'mıctır. Bütün baş mu- allim'er, mektep binalarından çıkarılmıştır. Bazı me':teplerde, yakrılacak moddelerin, ve sair le vazımatın fazla sarfedildiği na - zari dikkati celbetmi'ştir Bundan bir kaç ay eşvel vazifelerine ni - hayet verilen üç ilk tedrisat mü- fettişi hakkıında Kültür Bakan- lığı tahkikat yapıyor. © Liman ve Rıhtım Gene! Müdür. lüğünün esas kadrosu hazırlanmış, Maliye Bakanlığına gönderilmiş - tir. Yeni kadroda dııwu.ıı yapıl. mamıştır. 1 Haziranda tatbik edile- cektir, Dün Taksim stadında Gala - tasaray ve Haydarpaşa liseleri senelik spor bayramlarını iki mektebin talebesi önünde yap - mışlardır. Sabahleyin saat 11 de sporcuların geçit resmile başlı - yan bu bayram atlet zm ve fut- bol maçlarile akşam geç vakte kadar devam etmiştir. Atletizm neticeleri şunlardır 100 metre Fikret G. S., Afif G. S. Nejad H. P. 200 metre Fikret G.S, Talha G. S. Nejad H, P. 400 metre Talha G. S. Nejad H.P: Mefim2t G.S, 1500 metre Muallâ G. S. Ce- mal G, S. Akın H.P. 4x400 bayrak G.S. rinci, Haydarpaşa il: ğ Uzun atlama Tahsin H. P. Mithat G.S. Lâtif H.P.. * Sacid G. S. Lâtif H. P. Cirid Necdet H.P. Tahsin H. P. Kasım G.S. Diszk Necdet H.P. Reşad G. 8. Lâtif H.P. Gülle: Etem G,S. Behzat G. S. Necdet H. P. Futbol maclarında 3 üncü ta xhr 0 -0 berabere kalmışlar- sek atlıma Cihad H. P. | İkinci takımlarda 1-0 Hay- darpaşa galib gelmiştir. Birin- ci takımlar maçını Haydarpaşa Ldların güzel oynamasına rağ - men 4-1 Galatasıray kazanmış- tır. Galatasaray mekteb taki rmm- da tanınmış futbolcülerden Nej- det, Münevver, Fahir, Gündüz, Kadri. Haydarpasa mekteb ta! mında da Süleymaniyeli Ali gö ze carpıyordu. Müsabakalardan sonra kaza- nazn atlet ve takımlara kupalar dağıtılmıştır. İlimci yarı lzrin nellcesi Bu kupası müsaba- M:uııl:ı 1,40 - 1,70 ara- sında bulunuyordu. Mayıs başmda Almanyanm Ahın şehrinde de atlı müsaba - kalar yapılacaktır. ü kalara Türk binicileri mıştır. Türk zabitlerinin ; girip girmiyecekleri henüz belli de - gildir. Karar veri'irse Nistuu A- hın'a gidilecektir,