Biribirini seven karı ve Üç kişinin ölümile biten bir aile faciası koca ile beraber bu iki genci biribirinden ayıran kaynana da öldü Facionın yegâne şahidi gördüklerini muharririmize anlatiyor Wan, , , , (Bâştarafı 1 inci sayfada) vi #vinin Yanındaki evde, Vildan a - dün Lai sekiz yaşlarında ve kocasın- Namaz Ayrılmış bir genç kadınla ta- e kadın olan Vildan, Şevketin denhine sinde bunalmış ruhuna ve bir - Rozi, © Poğülan hayatının ölçüsüz yal - iri, Hntlarına bir teselli kaynağı te Maymyy UŞİoR. İşte bütün bu deruni kay- Şey nda halasının: Myin, “ARL gel seni Vildanla evlendi - kaya “ Eötüyorum ki, ona sen de 18 - inn Hem biliyor musun sena > demiş — Mutturabilecek ancak bu kız - Ya VE bu tekliflerini sık sık tek- müş r, Yep biş lemadi wrarlar karşısında nihs- — Pekiy et te: Deriyi a) Ydyar im sekiz ay evvel Şevket miştir. bale Bağiyan müşterek hayat, ilk dün 4.) “ket için hakikaten umduğun. ** Püzey P2€s'ud olmuştur. Çünkü genç in Vildan, onun hayatını ta- bilenin armağa yetmiştir. Fakat bir- bam, wvvetli ve temiz bir sevgi ile mag nam bu çiftin eaadetine, çok Bay ö mayi Züntüler, derdler, karışmıya ??. Saadetlerin; tehlikeye ko - bi yeli, N; “önlü ve derdlerin ise, bir tek Var. O da, Vildanın annesi Na- a Sttin Re birbirlerini delice seven iye “etini âdeta kıskanır gibi tok almas ve bir gün hakikaten 23 'r teklifte bulunmustur: . senin bu adamla otur- Y, Yorum. Ayrıl? Siva Yeniden Fd teklif, bu mes'ud aile b mesine sebeb olmuştur. He- n Vildan bu teklifle tazyik e- nihayet kızını da, kocasına #evgisine rağmen razı etme- ve Vildanı ilıp git - h Yülik kısa hayatı içinde, <celin, diğerini de kaynana - #asbettikleri sevgilileri ar - varlığile ezilmiştir. Bu tam etin zaten bozuk olan a- hercümerç tevlid etmiş- TAT, yal Seval, 2 ve derdi valan key, Şevket, doğruca ilk karı - 14 aylık çocuğuna o Ölümü,» eski kayınvalidesinin y e a Orada ilk sandetinin bi #vu Sanlı hatıram olan ço - By Ür sahışmıştır. > tap Müça, , alvarmalar | et tdey ,. iinde mahkemeye müra - ir Fiğn tir. EFTE Hn”, 4g İİ, İ, 4 Eyi, hayatına ters li Yabilay anın aralarını bulmak Sevker” sulh teşebbüsleri de akim Mia nene ba mütemadiyen: «Gel n Yan, mağ Gel bizim saadeti- A haberi, —<k Seni çok seviyo- Big Ban veya Söndermiş is de, a- a Eizli men - lenin olan Vildan: yi Bâki, ben de seni se - » ne Yor. saa, > YaPayım, annem $$ ty birleri Gevablar irmik X kya Şünerek, birbirlerinden te ui bak ağa mahküm edilmiş i bar de ter. şaşkın ve muz. Seyi beklemeğe baş « lamışlardır. Nihayet gene Nazifenin ısrar ve taz - yikile, Vildin Şevket aleyhine boşarima davası açmıştır. Bütün bu didinmeler, üzüntüler ve kederler içinde kıvranan Şevket, bu de- fa da pek büyük bir felâketi bildiren bir kara habenin muhatsibı olmuştur. Bu, Ankarada bulunan annesinin ölümünü bildiren bir telgraftır. Böylece, Artik kendini dünyada büsbütün yalnız hisse « den Şevket, çeşidli aksülâmellerin kay » Başlığı bu haleti ruhiye içinde de, ilk ve son teselliyi gene karısında arıyarak, | Vildana haber göndermiştir. Nihayet dün sabah Karısından gene müsbet bir cevab a -| lamıyan Şevket, dün sabah yorgun ve bezgin bir halde va#fesine gelmiş ve çalışmıya başlamıştır. Bu hayat hikâyesinin bundan sonraki tüyler ürpertici tafsilâtını, cinayetin ye- gâne şahidi olup ölüm tehlikesinden kur. tulmuş olan ve ayni yerde zabıt kâtibliği yapan Ner'menin ağzından yazıyoruz! Facianın yegâne şahidi neler anlatıyor? — Saat dokuzu beş geçe geldim. Kalem odasına girdiğim zaman arkadaşım Şev- keti gördüm, Karısı Vildan ve kayınva - lidesi Nazife ile konuşuyordu. Kısa ar - ködaşlığımız zarfında acıklı hayatını öğ- renmiş olduğum Şevketin, böyle karı - #'le konuşmakta olduğunu görür görmez âdeta içim ferahladı, sevindim. Muhak - kak barişıyorlar artık, diye düşündüm. Soyunup yerime oturduğum zaman bü düşüncemin çok yanlış olduğunu ânla - dım. Çünkü Şevket yalvarıyor, fakat Vildan mütemadiyen onun bütün tek - Mflerini reddediyordu. Şevket ayakta idi. Yüzü sapsarı ve elleri titriyordu. Bir a ra Vildane şöyle dedi: «— Vildan gel, çok büyük bir ıztırab içinde kıvranıyorum. Dün telgraf aldım, »rnem ölmüş. Gel beni teselli et, İçinde bulunduğum vaziyet, beni deli edecek. Allah aşkma gel, beni kurtar Vildan. Bu, muvakkat ts olsa razıyım; çünkü çok fe-| nayım!,» İ Karısının yüzüne baktım. Sevgi dolu | gözlerle Sevkete bakıyordu. Sonra hiç| SON POSTA Ekmek işi mesele oldu (Baştarafı 1 inci sayfada) ikinci nevi ekmeğin 7 buçuk kuruş ü - zerinden satılmasına izin verilecek, yeni nar tesbit olunacaktır. İstanhul fırınlarında #ki nevi ekmek çıkarılması esası evveldenberi kabul 0- lunmuş ve her fki nevi ekmek fiatı narka tâbi tutulmuştur. Francals ya - pan fırınlar da bu suretle ayrılmıştır. Buna rağmen piyasada ikinci nevi ek- mek bulmak imkân yoktur. Fırıncılar bir türlü ikinci nevi ekmek çıkarmağa Bayfa 17 Roma mülâkatından hiç bir netice çıkmadı (Baştarafı 1 inci sayfada) Mussotini ve Kont Ciano arasındaki İmparatorluk münasebetleri tetkik edil - farklar ! miştir, Londra 13 (A.A.) — Havas ajansınış Görüşmeler gündüz büyük bir sami -İmuhabiri bildiriyor: miyet içinde cereyan etmiş, geniş ve a- İyi haber alan mahfellerde söylen « çık bir fikir taatisi ile neticelenmiştir. |diğine göre Romadaki İngiliz murahhas İki memleket arasında mevcud müna » heyeti Mussolini - Çemberlayn görüş« bir şey söylemeden annesinin yüzüne baktı, Annesi ise, hemen: — Hayır, hayır Vildan gitmiyeceksin! Senin bu adamla yaşamana razı deği - İlm. İstemiyorum, dedi. Kaymval'desinin bu sözleri üzer'ne, Şevket tekrar karısına döndü: — Vildan, dedi. Söyle, gelmiyecek mi- sin, beni kurtarmiyacak mısın? Cevab ver!.. Vildan, hissedilir bir şaşkınlıkla önüne bakarak: — Gelemem Şevket, dedi, annem iste « Mmiyor, İste ne oldu ise, bu anda oldu. Şevketin yüzüne bakıyordum. Bembeyaz kesildi, yalnız, çok güçlükle işitilebilen bir söz işittim. Bu söz, bütün ümidleri bir anda kaybolmuş bir adamın iç çekmesine ben- ziyordu. «— Ya.. gelmiyeceksin, öyle mi?» Tabanca sesleri Bir hamlede çantasını açtı. Ben, ne ya- pâcak diye dikkat ediyordum. Çantanın içinden b'r tabanca çıktı, ve karısına çe- virerek haykırdı: — Hepinizi öldüreceğim., Ben, deli gibi yerimden fırladım, Öm- sebetleri 16 Nisan pakim niyeti dahilinde inkişaf ettirmek niyeti bir kere daha teyid olunmuştur. Bu paktta mevzuubahs hususi anlaşma- nın mümkün olduğu kadar çabuk bir su rette aktedilmesi de kararlaştınmıştır. Görüşmeler esnasında İtalya ve Büyük Britenyanın müessir surette sulhün ida- mesini istihdaf eyliyen iki hükümetin geyretlerini kendisi üzerinde cemetmiş ve cemetmekte bulunmuş olan pejlti » kâya devam azmi bir kere dahs müşa - hede edilmiştir. İspanya meselesinde ihtilâf yanaşmamaktadırlar. Pırıncıların fkin- ci nevi ekmek çıkarmak istemeyişleri muhtelif sebeblerden doğmaktadır: I — Birinci nevi ekmeğin fiatı ile ikinci pevi ekmek fiatı arasında çok az fark vardır. Bu yüzden halk rağbet göstermemekledir. 2 — Satış az olduğundan nihayet bir fırın bu cins ekmekten günde yüz ka dar satabilmektedir. Halbuki firm ya- nınca bir ağızda en asağı 209 ekmek pi- şirmek mecburiyeti vardır. Fırmcılar ellerinde kalacağından korkarsk fkin- ci nevi ekmek pişirmekten sarfi nazsr etmektedirler. Londra 13 (Hususi) — Tenevvür ma - Birinci nevi ekmek ile ikincisi ara -|hiyetinde olan Roma görüşmelerinden sında fiatça mühim bir fark elde e-/sonra alınan haberlere göre gerek İspan- dildiği takdirde satışm artacağı İleri sü rülmekte ise de bu şeklin birçok mah - zurlar doğuracağı iddia olunmaktadır. Doktorlar, münhasıran birinci nevi ekmek satan frnlarda yaptıkları tef - tişlerde sert buğdaya raslarlarsa o fı « nn hakkında zabıt varakası tanzim et» mektedirler. Yeni çeşni üzerinden ha“ rırlanan ikinci nevi ekmeğin yüzde © tuzu mısır, yüzde yetmişi sert buğ - day olarağıns göre, bu çeşmi üzerinden yapılacak ikinci nevi ekmeği satan #- Yınenlar, fırınlarında bir çok çuval sert buğday bulunduracaklardır. Hileye başvurmak istiyen fırınlar, de iki devlet arasmdaki noktai nazar ih- tiflâfı bertaraf edilememiştir. Mussolini, Franköya muhariblik hak- kının verilmesinde ısrar etmişse de, İn- giliz nazırları buna yanaşmamışlardır. İtalyanın Fransa hakkmdaki taleble » rine hiç temas edilmemiştir. Diğer temaslar Roma 13 — Lord Halifaks bugün saat 10,30 da Fransa sefiri François Pon « set'yi müteakiben Amerika sefiri Win am Phillips kabul etmiştir. Lord Halifaks, öğleden sonra Mısırın İk dan bölmek mayi aklen EA Roma sefiri Mustafa Elsadık ile Irak se- desini bozacaklardır. Fakirlere ucuz ek- | iri Musabim el Pachachi'yi kabul et - mek satmak isterken herkesin yediği e ekmek cinsi bozmuş bulunacaktır. N yi Sasi — Alman, Japon ve Pran- Bu mahzurun önüne geçmek için bi- | Ko sefirlerini abul ederek kendilerine rinei ve ikinci nevi ekmek imal eden ft- | Malümat vermiştir. rınları svırmak zarureti vardır. İkin- ci nevi ekmek vavan fırınlaı satışları nisbetinde taaddüd ettirmelidir. Macaristanda komünist Fırınlarm yeni çeşniye uygun ek - (Baştarafı 1 inci sayfada) mek çıkarıp çıkarmıyacağı da şüphe -| rrakümetin bu kararı, muhalefet par - dir. Ceşnivi ekmek imali esnasında | leri tarafından ademi memnuniyetle kontm! edehi'mek icin eemiden anlı - karşılanmış; ve hükümet aleyhinde kuv- van birinin fenmda bulunması lâmm | çeşi bir cereyan başgöstermiştir. retmektedir. Yeni ceşni esasma #Öre| Eeki başvekil Kont Betlen, muhalifler hazırlanacak ekmeklerin imali esna *| arasında bulunmaktadır. sırda fırmelar serbest bırskılacaklar» Suriyede anarşi dır. Bn da anlatılan mahzurları doğu- racektır. Ki Halkı ucuz ekmek yedirmek mf ek havırlı bir tesebhfise girisen Val (Baştarafı 1 inci sayfada) . < Cemil Mardam kabinesinin akibeti bugünlerde belli olacaktır. Asılsız neşriyat va heledive reisi Tt Kırdarın bu hü - susları ehemmiyetle osüzöniinde bu - Yımdumcağı zannotunmaktadır. Ankara 13 (A.A) — Romada çıkan rümde ilk defa karşılaştığım bu feci sah- İmnibuna gazetesinin Londra muhabi - ne karşısında bütün soğukkanlılığını mu- | 5. Daily Herald'da münteşir bir Şam hafaza ederk Şevketin üzerine tuldım, | ktubuna atfen Suriye Başvekili Ce- bileklerini tuttum. mil Mardamtn Paristen avdette vâki — Ne yapıyorsun, Şevket dedim. Ken-| keyanatından bahsetmektedir. Mu - dire acı! maileyhin bu meyanda «eylül buhra- Yüzüme, her zamanki arkadaş bakı - nı esnarında Ankara hükümeti harb şile baktıktan sonra bileklerini kurtar -| gyysa bitaraf kalmak için Haleb ve Ce- dı. Ve beni kapıya doğru götürürken|,.,, mntakalarının Türkiye manda - yle söyledi: sına bırakılmasını emiştir» dedi, en li sen daha çok gençsin, sen kaydolunuyor. e p yaşamalısın, haydi çık kardeşim. Anadolu Ajansı, kat'iyen ash ve esa Kapıyı açtı, dışarı çıktım. Açık kapıdan | olmıyan bu neşriyatı tekzibe me - odaya bakakaldım. Şevket bir anda geri dar. döndü ve karısına ateş etti. O beğ Eder | mmeremenrmsrsmmemmarssse ken Vildan, bütün metanetile ayokta 4! oODr OHAFIZ CEMAL ruyor, sakin gözlerle kocamna bakıyor -| — (Lokman Hekim) du. Annesi ise çirpınıyor, haykırıyor. ka-| oanniye mftehamım: Przardan manda çacak yer arıyordu. Ben de haykırarak | tergün (3 - 6 Divanyolu numara 104, ev te sofaya fırladım. Odada ise birbiri arka-| lefonu #2908 - 21046 sma silâh sesleri devam ediyordu. Üç dakikalık bir zamanın içine sığan bu fa- ya, gerek Akdeniz müvazenesi meselesin- | © tuk zih -İmelerile Ciano - Halifsks görüşmeleri ârasındski hava ve ton farkım büyül bir hayretle karşılamıştır. Mussolini ne kadar mutedil ve nazil davranmış ise Clano, bilhassa Fransa dan yarılan talebler hususunda o niş | bette şiddet göstermiştir. Papa, nazırlaria görüştü Vatikan 13 (A.A.) — Çemberlayn le Halifaks, beraberlerinde İngik terenin Papa nezdindeki duğu ha'de saat 11,55 te V mişlerdir. Vatikanın otomobilleri, İn * giliz nazırlarını Villila Madama'da ika/ /met etmekte oldukları saraydan almış: tır. Güzergâhta birçok halk birikmiş « ti. Papa. İngiliz nazırlarını hususi kd « tübhanesinde kabul etmiş ve kendiles rile yarım saat görüşmüştür. Çemberlayn ile FHalifaks, müteakı « iciye nazırı Kardinal ret etmişlerdir. Mütea « kiben İngiliz nazırları, Vatkandaki İn giliz sefarethanesine gitmişlerdir. O « rada sefir Osborne, kendilerine bir öğ“ le ziyafet! çekmiştir. İngiliz sefarethanesinde giliz nazırları tarafından bu sabah ya pılan ziyareti iade etmek üzere İngik tere sefarethanesine gi'İmişir. Gece selarethanede büyük bir yiyafet ve rilmiştir. ) Mussolini ve Kont Ciano da ziyafet« te hazır bulunmuşlardır. aleyhtarı pakta iltihaketti Pazartesi günü Berline hareket edece olan Kont Şaki, burada resmi merasimle paktı imzahyacaktır. Kont Şaki, Almanya ile Macaristan a « rasında bazı meselelerden müteveltid sui. Jefehkilmlerin tamamen izale edildiğini de ayrıca bildirmiştir. i izmit klüpleri İzmit (Hususi) — Talebelerin klüp“ lerden çıkarılması kararı İzmit klüble- rini de müteessir etmiştir. e Buradaki klüplerin de sporcularının ekseriyeti , ni talebe oyuncular teşkil etmekiedir. Yalnız Kâğıdspor bundan haricdir. Diğer taraftan İstanbuldaki bazı klübler tarafından şehrimizdeki Akye- şil takımının merkez mühacimi Süley- man, Kâğıdspordan Ruhi, İdmanyur » dundan kaleci Bedriye bazı (teklifler yapılmıştır. Fransız Büyük Elçisi itimadnamesini verdi Ankara 13 (A.A.) — Fransanın Am kara büyük elçisi Massigli bugün saat 16 da Reisicümhur tarafından kabul e dilerek itimadnamesini takdim etmiş tir. Kabulde Hariciye Vekili Şükrü Sa racoğlu da hazır bulunmuştur. Büyük elçinin muvasalat ve avde- tinde askeri merasim yapılmış ve bah do Fronsız milli marşını çalmıştır. ciadan sonra bütün mahkeme arkadaş - AAA AAA larımla beraber odaya girdiğimiz za - man, birbirlerinin çok yakınlarına yıkıl- mış, cansız üç insan cesedile karşılaştık. Ölmüştüler. Şimdi ne yapacağımı bilmi - yorum. Asabım o kadar bozuk ki.» Dolu gözlerinden taşan birer damla yaş, genç kâtibin yüzünden kaydı, ağlıyordu. * Cinayeti (o müteakib O müddeiumumi|Ez Hikmet Onat ile emniyet müdürü Sad- reddin Aka bizfat vak'a mahalline gele - rek tahkikata başlamışlardır. Üç kanlı cesed tabutlar içinde mah - keme binasından çıkarılırken, kapı ö - nünde biriken halkın çehrelerinde bariz bir teessürün izleri görünüyordu. Bundan başka: lerle (20.000 ve 10.090) liralık girmiş olursunuz... yi Türk Hava ANCO ç Dördüncü Keşide 11 /Şubat /939 dadır. Büyük ikramiye: 50.000 Liradır... 15.990, 1209), 10.09) liralık ikramiye- iki aded mükâfat vardır... Bu tertibden bir bilet alarak iştirak etmeyi ihmal et- meyiniz Siz de piyangonun mes'ud ve bahliyarları arasına Vatikan 13 — Kardinal Pacelli, İn © ŞE e